ASAYİŞ - 15 Nisan 2019 Pazartesi 10:01

Yargıtay'dan emsal karar: 'İşverene yalan söyledi, işten atıldı'

A
A
A
Yargıtay'dan emsal karar: 'İşverene yalan söyledi, işten atıldı'

Çalıştığı iş yerindeki başvuru formundaki sorulara yanlış beyanda bulunan işçi, kapı önüne konuldu. İş Mahkemesi'nin işe iade ettiği işçiye kara haber Yargıtay'dan geldi. Yüksek Mahkeme; işverene yalan söyleyen işçinin ahlak ve iyi niyet kurallarına uygun davranmadığı ve işverenin feshinin haklı olduğuna hükmetti.

Karıştığı adli bir olaydan dolayı aldığı denetimli serbestlik cezasını işverenden saklayan işçi, kapı önüne konuldu. İş Mahkemesi'nde dava açan işçi, işe iadesini istedi. Davalı işveren ise davacı hakkında 'kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak' şüphesiyle soruşturma geçirdiğinin tespit edildiğini belirtti. Kamu davasının ertelenmesine dair kararın bulunmasına rağmen davacının yanlış beyanda bulunarak işvereni yanıltması gerekçesiyle iş akdinin haklı nedenle feshedildiğini beyanla davanın reddini savundu. 

Mahkeme, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin esasında ahlak ve iyi niyet kuralları geçerli olduğuna dikkat çekerek davayı reddetti. Davacının istinaf başvurusunu değerlendiren Bölge Adliye Mahkemesi, işçiyi haklı buldu. Kararda, "İşveren tarafından düzenlenmesi istenilen Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Kaydı Formunda yer alan 'Hakkınızda verilmiş mahkumiyet hükmü (ertelenmiş, paraya çevrilmiş, hükmün açıklanmasının geriye bırakılması dahil )veya devam eden ceza davası var mı?' sorularına hayır cevabı vermiş ise de ilgili formun ise taraflar arasındaki iş sözleşmesi devam ederken düzenlendiği anlaşılmaktadır. Öte yandan, ilgili formda yer alan sorular ile davacı hakkında verilmiş bir mahkumiyet hükmü veya yargılama bulunup bulunmadığı öğrenilmek istenmiştir. Numarası belirtilen 'kamu davasının açılmasının ertelenmesi' kararı niteliği itibari ile mahkumiyet hükmü değildir .Anılan suça ilişkin davacı hakkında ceza davası açılmamıştır. 4857 Sayılı Kanunun 25/II-a bendi koşulları oluşmadığından işveren tarafından gerçekleştirilen feshin haklı nedene dayandığı yönündeki mahkeme kabulü isabetsizdir gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir." denildi. 

Davalı kararı temyiz edince devreye Yargıtay 22. Hukuk Dairesi girdi 

Davada son noktayı koyan Yargıtay, Bölge Adliye Mahkemesi kararını ortadan kaldırdı. Yargıtay kararında şu ifadelere yer verildi: "İş Kanunun 25/II-a maddesi gereğince iş sözleşmesi yapıldığı sırada bu sözleşmenin esaslı noktalarından biri için gerekli vasıflar veya şartlar kendisinde bulunmadığı halde bunların kendisinde bulunduğunu ileri sürerek yahut gerçeğe uygun olmayan bilgiler veya sözler söyleyerek iş vereni yanıltması haklı nedenle derhal fesih sebebidir.Davacının davalı iş yerinde iş sözleşmesinin yenilenmesi sırasında başvuru formunu doldururken herhangi bir suçtan dolayı yargılandınız mı, hakkınızda verilmiş bulunan mahkumiyet hükmü (ertelenmiş, paraya çevrilmiş,hükmün açıklanmasının geri bırakılması da dahil) veya halen devam eden ceza davası bulunup bulunmadığı sorularına hayır cevabı verdiği, ancak davacı hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı'nın soruşturma kararı ile kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde kabul etmek veya bulundurmak suçundan kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve bir yıl süreyle tedavili denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair karar verildiği anlaşılmıştır. Davacı tarafından doldurulan formda hakkındaki kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararını işverenden gizleyerek ahlak ve iyi niyet kurallarına uygun davranmadığı ve işverenin feshinin haklı olduğu anlaşılmış olup davanın reddi gerekirken yazılı şekilde kabul edilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Belirtilen nedenlerle, 4857 sayılı Kanun'un 20. Maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir."  

Süleyman Aydın
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Trabzon Minibüs şoförleri özel servis kiralayan üniversite öğrencilerine kızdı, yol keserek darp etti Trabzon’un Sürmene ilçesinde Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği öğrencileri tarafından kiralanan öğrenci servisine kızan minibüs şoförleri aracın önüne kesti. Servis sürücüsü ve öğrenciler, ilçe hat minibüsü şoförleri tarafından saldırıya uğrarken, öğrencilerin şikayeti üzerine yapılan çalışmada şüpheli 4 kişiden 2’si gözaltına alındı. Edinilen bilgiye göre ilçenin Çarşı Mahallesi’nde meydana gelen olayda Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği Bölümü’nde öğrenim gören öğrenciler ulaşım sorunları nedeniyle özel bir servis kiraladı. Üniversite öğrencilerinin servis kiralamasına kızan minibüs şoförleri tarafından araçların önleri kesilerek durduruldu. Okul çıkışında durdurulan servis sürücüleri, öğrenciler ve minibüs şoförleri arasında yaşanan tartışmanın arbedeye dönüşmesiyle bazı öğrencilerin ve servis sürücüsünün saldırıya uğradığı öne sürülürken, öğrencilerin ihbarı üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Darp raporu alan öğrenciler şikayetçi olurken, olayla ilgili soruşturma başlatıldı. 2 kişi gözaltına alındı Trabzon Valiliği tarafından yapılan açıklamada şikayet üzerine 4 kişi hakkında başlatılan tahkikat neticesinde 2 kişinin gözaltına alındığı belirtildi. Açıklamada, "İlimiz Sürmene ilçesindeki KTÜ Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği bölümü öğrencilerinin dolmuşlarda yer bulamadıkları için servis kiraladıkları gerekçesiyle, kiraladıkları özel servisin önü dolmuş şoförleri tarafından kesilerek servis şoförü ve içindeki öğrencilere tehdit ve hakaret edilip darp edildikleri yönünde sosyal medyada yer alan haberlerle ilgili olarak; servis şoförü ve darp edilen öğrencilerin şikayetleri üzerine şüpheliler Ö.D., K.D., H.S., ve S.Y. hakkında cumhuriyet savcısının talimatıyla başlatılan tahkikat neticesinde şüpheliler Ö.D. ve K.D. gözaltına alınmıştır. Mezkur olayla ilgili valiliğimizce de çok yönlü inceleme başlatılmıştır" ifadelerine yer verildi.
Antalya Antalya’da Pakistanlı kadın kanlar içerisinde ölü bulundu, öğretmen oğlu gözaltına alındı Antalya’da 59 yaşındaki Pakistanlı asıllı kadın, yaşadığı evin mutfağında kanlar içerisinde ölü bulundu. Boynunda ve kol kısmında bıçak kesileri bulunan kadının birlikte yaşadığı İngilizce öğretmeni oğlu ise polis tarafından kelepçelenip gözaltına alındı. Olayla ilgili cinayet şüphesi araştırılmaya devam ediliyor. Olay, saat 23.00 sıralarında Kepez ilçesi Ahatlı Mahallesi 3188 Sokak üzerindeki 4 katlı apartmanın giriş katında meydana geldi. Alınan bilgiye göre, İngilizce öğretmenliği yaptığı öğrenilen Pakistan asıllı A. A. Q. (30), eve geldiğinde birlikte yaşadığı annesi Ashfaq Ahmad Qureshi’nin (59) mutfakta kanlar içerisinde olduğunu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen sağlık ekipleri, Ashfaq Ahmad Qureshi’nin hayatını kaybettiğini belirledi. İngilizce öğretmeni oğlu gözaltına alındı Mutfakta kanlar içerisindeki cesedi inceleyen olay yeri inceleme ekipleri, Ashfaq Ahmad Qureshi’nin boynunda ve kol kısmında bıçak kesilerinin olduğunu tespit etti. Ekiplerin, evin mutfağında ve balkon kapısından parmak izleri örnekleri aldığı gözlendi. Olayla ilgili Cinayet Büro Amirliği’ne bağlı ekipler geniş çaplı araştırma başlatırken, sözlü ifadesini alınan kadının oğlu A. A. Q kelepçeleyerek gözaltına alınıp polis merkezine götürüldü. 8 Nisan’da yaşadıkları eve yeni taşındıkları öğrenilen kadının cenazesi savcı incelemesinin ardından otopsi için Antalya Adli Tıp Kurumu Morguna kaldırıldı. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.