EĞİTİM - 17 Ocak 2020 Cuma 12:35

Yarıyıl tatilinde uzmanından öneriler

A
A
A
Yarıyıl tatilinde uzmanından öneriler

Yarıyıl tatili ile ilgili öğrenci ve velilere önerilerde bulunan Uğur Okulları Rehberlik ve AR-GE’den Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Barış Sezgin, “Öğrencilerin 15 gün boyunca tablet ve televizyon başında olmaması gerekiyor. Bu süreci en verimli, en eğlenceli ve en entelektüel şekilde geçirmelerini öneririm” dedi.

Okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lisede okuyan yaklaşık 18 milyon öğrenci ile 1 milyonu aşkın öğretmen bugün yarıyıl tatiline başlıyor. Uğur Okulları Rehberlik ve AR-GE’den Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Barış Sezgin, hem karne sonuçları hem de yarıyıl tatiline ilişkin öğrenci ve velilere önerilerde bulundu. Uğur Okulları olarak tatil sürecini öğrencilerin kaliteli vakit geçirmeleri açısından olabildiğince yapılandırdıklarını ifade eden Sezgin, “Öğrencinin 15 gün boyunca tablet başında oyun oynayıp okula geri gelmesi çocukta olumsuz gelişimlere neden olur. Çocukların sinema, tiyatro, müze gibi entelektüel faaliyetlere katılması, spor yapabilmesi onları geliştirecektir. Bir çocuğu müzeye götürdüğümüzde aynı zamanda merak duygusunu geliştirmiş ve araştırma duygularını artırmış oluruz. Bir çocuğun tiyatro izliyor olması hayata daha estetik açıdan bakmasını sağlayacaktır. 15 gün boyunca çocuğun tablet ve televizyon başında olmaması gerekiyor. Bu süreci en verimli, en eğlenceli ve en entelektüel şekilde geçirmelerini öneririm” şeklinde konuştu.

“Veliler çocuklara yapıcı bir şekilde yaklaşmalı”

Karnenin hayat demek olmadığını belirten Sezgin, “Karne tabii ki çocuklar açısından bir geri bildirim aracıdır. Çocukların bir dönemlik performansının değerlendirildiği bir gereçtir ama çocukların ilgi ve yeteneklerinin tam olarak değerlendirildiği bir gereç olarak görmemek lazım. Çocuklar farklı gelişim dönemlerinde farklı şanslar yakalayabiliyor. Çocuğun güçlü yanlarından başlayarak, gelişmesi gereken yönlerini de göz önünde bulundurarak değerlendirilmesi gerekiyor. Ailelerin, çocuklar üzerinde baskı ile değil, yapıcı bir şekilde yaklaşmalı. Bu dönem sonunda ne elde ettiler ve ikinci dönem ne amaçlıyorlar; ona bakmaları gerekiyor” diye konuştu.

“Kısa süreli hedeflere yönlendirin”

Velilerin karne sonucunda çocukları uzun süreli değil, kısa süreli hedeflere yönlendirmesi gerektiğini vurgulayan Sezgin, şöyle devam etti:
“Çocuk ve ergenleri motive eden şey, kısa süreli hedeflerdir. Matematikten 3 alan bir öğrencinin ilk hedefi 5 almak değil, 4 almak olmalıdır. Hayattaki tek duygu mutluluk değil. Öğrenciler notlarından dolayı üzülebilirler. Olumsuz duygularla başa çıkabiliyor olmak insanı geliştirir. Ailelerin, bu üzüntülerini anladıklarını göstermeleri gerekir. Bazen olumsuz duygular, insan için gelişim noktası olabilir.”

Veliler ve öğrenciler planlarını yaptı

Uğur Okulları Bornova Kampüsü okul öncesi öğrencisi Osman Efe Turna’nın velisi Yeliz Turna, yarıyıl tatili ile ilgili, “Bu tatilde ailecek şehir dışına çıkacağız. Bol bol akraba ziyareti yapacağız. Çocuğumun görmek istediği filmleri sinemada izleyeceğiz. Tatil için birkaç kitap aldık. Bol bol gezeceğiz ve kuzenleriyle bir arada olacağız. Çocuğumun her dersinin başarılı olmasını beklemiyorum. Onun eksiklerini tamamlamak için birlikte çalışırız ama tatilde daha çok onu sosyal yönden geliştirecek aktivitelere ağırlık vereceğiz” ifadelerini kullandı.

Tatil için liste

2. sınıf öğrencisi Zeynep Ada Mamak’ın velisi Emel Deniz Mamak da, “Verimli bir tatil geçirmek adına kızımla bir hafta önce tatilde yapmak istediği faaliyetlerle ilgili bir liste hazırladık. İstekleri içerisinden uygun olanlarını seçtik. Üretici süreçlere dahil olabilmesi adına çocuk atölyelerine katılacağız. İzlemek istediği iki sinema filmi ve bir de çocuk müzikali bulunuyor. Tatilin ikinci kısmında aile büyüklerimizi ziyarete gideceğiz. Çocuğumuza karne hediyesi olarak bir fotoğraf makinesi aldık. Keşfettiği yerleri fotoğraflaması açısından daha önce görmediği bazı yerlere gideceğiz. Onun en özlemle beklediği bölüm ise iki günlük kar tatili olacak. Dinleneceği, öğreneceği ve ikinci döneme motive olmuş bir şekilde dönebileceği bir tatil programı yapacağız. Karne sonuçlarının, çocuğun bütünsel gelişimin tam olarak yansıttığını düşünmüyorum. Bu dönem çok yoruldular ve ciddi bir emek harcadılar. Tatili verimli geçirip, eksik olduğu noktalar varsa bu eksikliği giderecek eğitsel etkinlikler planlayabiliriz” görüşüne yer verdi.
Öte yandan karne sevinci yaşayan öğrenciler de verimli ve güzel bir tatil geçirmeyi umduklarını belirtti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adıyaman Kuyulu köyünde Çocuk ve Kadın Destek Merkezi kuruldu Adıyaman’ın Kuyulu köyünde kurulan Çocuk ve Kadın Destek Merkezinin açılışı yapıldı. Adıyaman Merkeze bağlı Kuyulu (Turuş) Köyünde, Turuş Köyü Kalkındırma ve Dayanışma Derneği tarafından Çocuk ve Kadın Destek Merkezi kuruldu. Çocuk ve Kadın Destek Merkezi açılış törenine Dernek Başkanı Salih Yıldırım ve köy halkı katıldı. Merkezin hayırlara vesile olmasını dileyerek konuşmalarda bulunan Dernek Başkanı Yıldırım, “Bugün 10 aydır yürüttüğümüz bir çalışmanın ilk aşamasını bitirdik. Köyümüzde kurduğumuz Çocuk ve Kadın Destek Merkezinin açılışını yapıyoruz. Büyük bir emek ve uğraş ile açtığımız destek merkezi köydeki çocukların eğitimine, sosyal ve bilimsel becerisine çok güzel şeyler katacaktır. Özellikle soğuk kış günlerinde ders çalışma ortamı bulamayan çocuklar gidip ders çalışabilecek, kitap okuyabilecekler, sınavlara hazırlanabilecekler. Zamanlarının büyük bir kısmını burada çok güzel değerlendirecekler. Yapılacak atölye çalışmaları ile çocukların becerileri gelişecek ufukları açılacak. Kadınların kendilerine ait bir ortamı oldu. Düşünsenize bir köyde kahvehane yok, erkeklere ait bir mekan yok, ama kadınlara ait bir mekan var. Kadınlar bir araya gelmek istedikleri zaman mekanlarını açıp bir araya gelip konuşabilecekler. Kadınların sorunlarını dinleyecek, sorunlarına çözüm üretecek birileri gelecek. Sağlık, bilimsel, sosyal gelişimleri yönünde eğitimler yapılacak. Kişinin kendini değerli hissettirecek çalışmalar yapılacak. Üretebilmeleri, aile ekonomisine katkı verebilecek çalışmalar yapılacak. Ve bunlar bir köyde, kırsalda başarılıyor. Tabi ki de bu çalışma, bu gelişmeler bir günde olmadı. 10 aydır bu çalışmanın içindeyiz. İlkin bir fikirdi, bu fikir ulusal sınırlar içinde gelişti sonra da uluslararasına ulaştı. Fikrimiz olumlu cevaplar buldu. Adıyaman’ın bir köyünün ismi önce İstanbul’a sonra da İngiltere’ye ulaştı. Bize katkı veren, emek veren kişilere, kurumlara teşekkür ederiz. Köyümüze bölgemize hayırlı olsun” diye konuştu.