Eskiden yaz tatillerinde sokak ve parklarda oynayan çocukların bugün sessiz sedasız parkın bir köşesinde ya da evde odalarında ellerindeki cihazlarla uzun süre hiç gürültü yapmadan vakit geçirmesinin iyiye işaret olmadığını kaydeden Dr. Erdem, “Hareketsizlikten kaynaklanan rahatsızlıklara yakalanan çocukların birçoğu maalesef dijital cihazların bağımlısı olmuş durumda. Hekimler olarak sürekli uyarıyoruz ama bu konuda anne babaların bilinçli ve örnek olması şart. Bu sıkıntı çocukların yanı sıra yetişkinlerde de yaygın olarak görülüyor” dedi.
“Oyun süresi 60 dakikayı geçmesin”
Bilgisayar, telefon, tablet gibi çağın teknolojik cihazlarının hayatın bir gerçeği olduğunu ve mutlaka kullanılması gerektiğini ancak kesinlikle hayatın kendisi olmadığını kaydeden Uzman Dr. Fulya Erdem, “Sabah bilgisayar başına oturan çocuk akşama kadar bu cihazın başından kalkmıyor. Bir süre sonra da maalesef dijital bağımlısı haline geliyor. Aslında çocuklar yapısı ve yaşları gereği hareketli oyunlar oynamalı. Bu nedenle okulların kapalı olduğu bu dönemde çocukların günlük en fazla bir saat bilgisayar başında vakit geçirmesi müsaade edilmeli. Vakitlerinin büyük bölümünü ekran karşısında geçiren çocuklarda içe dönük bir yapı oluşuyor” dedi.
“Kendiniz mutlaka örnek olun”
Nasıl sigara içen bir büyüğün küçüklere ‘sigara içme’ nasihati etkisiz oluyorsa kendisi uzun süre bilgisayar başında vakit geçiren büyüklerin de çocuklar üzerinde etkili olamadığını kaydeden Erdem, “Maalesef çocuk izlediği filmin ya da oynadığı oyunun etkisinde kaldığı gibi hareketsizlik nedeniyle dijital cihazlar çocukların ruhi ve bedeni gelişimini olumsuz etkiliyor” diyerek tatilin bilgisayar başında değil kitap okuyarak değerlendirilmesini tavsiye etti.
İbrahim Kılınç
