GÜNDEM - 22 Aralık 2009 Salı 18:34

"Yazma Eserler Başkanlığı" tasarısı kabul edildi

A
A
A
"Yazma Eserler Başkanlığı" tasarısı kabul edildi

Türkiye Yazma Eserler Başkanlığı kurulmasını öngören Kanun Tasarısı TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda kabul edildi.


TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, Türkiye Yazma Eserler Başkanlığı Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun Tasarısı'nı Tali Komisyon olarak görüştü. Tasarının görüşmelerine katılan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Türkiye'nin yazma eserler bakımından dünyanın en zengin ülkelerinden biri olduğunu vurguladı. Kütüphaneler Yayımlar Genel Müdürlüğü'nde 167 bin, müzelerde ve Milli Kütüphane'de 210 bini aşkın yazma eser bulunduğunu kaydeden Günay, Yazma Eserler Başkanlığı'nın Kültür Bakanlığı'na bağlı, tüzel kişiliğe haiz özel bütçeli bir idare olarak kurulacağını belirtti. Günay, tasarının, Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğü'ne bağlı 28 kütüphane, 14 yazma eser kütüphanesi ve 14 halk kütüphanesi ile bakanlık bünyesindeki birimlerde bulunan yazma eserlerin tek bir birim altında toplanmasını öngördüğünü belirtti.

Görüşmelerin sonunda tasarı Plan ve Bütçe Komisyonu'nda kabul edildi. Tasarıya göre, yazma eser kütüphanelerinin alanında uzmanlaşmış birimler olarak etkin şekilde hizmet vermesine, kültür mirası yazma ve eski harfli basma eserlerin toplanması, korunması, sağlıklı biçimde geleceğe ulaştırılması ile bilim, kültür ve sanat dünyasının hizmetine sunulmasına yönelik faaliyetlerde bulunmak üzere Türkiye Yazma Eserler Başkanlığı kurulacak. Kültür ve Turizm Bakanlığı'na bağlı olacak Yazma Eserler Başkanlığı, kütüphaneleri, kütüphanecilik ilke ve standartları çerçevesinde eşgüdüm içinde yönetmek, her türlü kütüphanecilik hizmetini doğrudan veya elektronik ortamda sunmak, kütüphanecilik standartlarını geliştirmek, eserlerle ilgili çalışmalarda ilkeleri belirlemek, gerekli fiziki koruma ve güvenlik şartlarını oluşturarak eserlerin sağlıklı bir şekilde saklanmasını sağlamak, konservasyon ve restorasyon çalışmalarıyla ilgili araştırma-geliştirme faaliyetlerini yürütmek, kullanılacak malzemeleri üretmek, temin
etmek, eserlerin konservasyon ve restorasyonlarını yapmak, kütüphane koleksiyonlarını zenginleştirmek, eserlerle ilgili çeviri, sadeleştirme ve tıpkıbasım çalışmaları ile içerik incelemelerini yürütmek, yazma eserlerin orijinal dilinde matbu harflerle yazılmasını sağlamak gibi görevleri yürütecek.


ZAFER ÇAKMAK-ANKARA

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Tunç: “Filistin’in BM üyeliğinin Konseyi’nde tekrar görüşülmesi özgür Filistin için önemli bir adımdır” Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun, Filistin’in BM üyeliğinin Konseyi’nde tekrar görüşülmesi özgür Filistin için önemli bir adımdır” dedi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun Filistin’in BM’ye üyeliğinin tekrar görüşülmesini talep eden karar tasarısını kabul etmesinin ardından açıklama yaptı. Bakan Tunç, karar tasarısının özgür Filistin için önemli bir adım olduğunu değinerek, “Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun, Filistin’in BM üyeliğinin BM Güvenlik Konseyi’nde tekrar görüşülmesi ve gözlemci statüsünde olan Filistin’e bazı ilave haklar tanınmasını talep eden karar tasarısını kabul etmesi özgür Filistin için önemli bir adımdır. Ülkemizin yanı sıra 80’e yakın ülkenin ortak sunucusu olduğu karar tasarısının 143 evet oyuyla kabulü, Birleşmiş Milletler üyesi ülkelerin 7 Ekim’den bu yana işgalci İsrail tarafından soykırıma uğrayan Filistin’e desteğini göstermesi açısından önemlidir. 1967 sınırları temelinde bağımsız Filistin devletinin varlığı kabul edilmelidir. Filistin halkı kendi ata yurtlarında, insan onuruna yakışır şekilde yaşamalıdır” ifadelerine yer verdi. İsrail’in saldırılarının son bulması gerektiğini belirten Bakan Tunç, “Gazze ve Refah bölgesinde çocuk, kadın, sivil demeden 35 bin Filistinliyi öldüren, 78 binden fazla Filistinliyi yaralayan İşgalci İsrail’e karşı uluslararası mekanizmalar artık gereğini vakit kaybetmeden yapmalıdır. İnsan haklarını yok sayan, uluslararası hukuku görmezden gelen, savaş suçu işleyen ve soykırım yapan İsrail’in saldırıları son bulmalıdır. İsrailli yetkililer Uluslararası Ceza Mahkemesi huzuruna çıkarılmalı, gereken ceza verilmelidir. İşgalci İsrail Devletinin Uluslararası Adalet Divanınınca verilen tedbir kararına uyması sağlanmalıdır. Türkiye olarak, Filistinli kardeşlerimizin haklı davalarında yanlarında olmaya, dünyada adaleti ve hakkaniyeti savunmaya devam edeceğiz” ifadeleri kullanıldı.