EKONOMİ - 18 Ekim 2022 Salı 10:50

'Yunanistan’ın Doğu Akdeniz’de yetkisi yoktur'

A
A
A
'Yunanistan’ın Doğu Akdeniz’de yetkisi yoktur'

Akdeniz'de Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılması Antlaşması başta olmak üzere Türkiye ve Libya arasında yapılan anlaşmaların iki ülkeye sağlayacağı faydalar değerlendirildi.

Emekli Tümamiral Cihat Yaycı, "Yunanistan bir ada devleti olsaydı böyle bir hakkı olabilirdi ama Yunanistan bir ada devleti değildir. Uluslararası hukukta Yunanistan’ın bu bölgede hakkı yoktur. Libya, Türkiye ile antlaşma imzaladıktan sonra Yunanistan Libya’ya savaş açma tehdidinde bulundu. Libya’da bu konunun halka iyi anlatılması gerekir" dedi.

'Türkiye-Libya Antlaşmaları ve İki Ülke Arasındaki İlişkilerin Geleceği' konulu sempozyum İstanbul’da gerçekleşti. Sempozyumda 17 Kasım 2019’da imzalanan Akdeniz'de Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılması Antlaşması başta olmak üzere Türkiye ve Libya arasında yapılan anlaşmaların iki ülkeye sağlayacağı yararlar anlatıldı. Libya Genel Ulusal Kongresi Eski Başkanı Nuri Ebusehmen, Emekli Tümamiral Cihat Yaycı konuşma yaptığı programda Türkiye ve Libya’nın yüzyıllardır ortak tarihi olduğu vurgulandı.

'Yunanistan’ın Doğu Akdeniz’de yetkisi yoktur'

"Yunanistan’ın Akdeniz’deki istekleri uluslararası hukuka aykırı"
İki ülke arasında yapılan anlaşmaların kazanımlarından bahseden Emekli Tümamiral Cihat Yaycı, "Libya, Türkiye ile yaptığı antlaşma sayesinde Yunanistan’la yapacağı antlaşmaya göre 40 bin kilometrekare daha fazla deniz alanı kazanmıştır. Bu anlaşmalar hem Türkiye’nin hem de Libya’nın menfaatinedir. Yunanistan, deniz hukuku açısından eşi benzeri olmayacak hukuksuzlukları talep ediyor. Ada devleti olmayan Yunanistan’ın adalarının kıta sahanlığı yoktur. Yunanistan, en dıştaki adasından ölçü alarak Türkiye ve Libya’nın deniz alanını çalmak istiyor, Yunanistan’ın Akdeniz’deki istekleri uluslararası hukuka aykırıdır" dedi.

Akdeniz’deki doğal kaynaklar ile ilgili de konuşan Yaycı, "Libya ile Türkiye arasındaki hattın doğusunda ölçümlediğimiz doğalgazın Türkiye’nin 550 yıllık ihtiyacını karşılayacak kadar. Girit ve Libya arasında ise kimi kaynaklar 30 trilyon dolar kadar değerinde petrol ve doğalgaz yatakları olduğu söyleniyor. Yunanistan antlaşmalarımız sonrası Libya’ya savaş açma tehdidinde bulundu. Bu bile bu bölgedeki kaynakların değerinin büyüklüğünü gösteriyor. Türkiye’nin Libya’daki hedefi Libya’nın toprak bütünlüğüdür ve Libya Libyalılarındır" şeklinde konuştu.

'Yunanistan’ın Doğu Akdeniz’de yetkisi yoktur'

"Türkiye ve Libya arasında yapılan anlaşmalar iç siyaset malzemesi yapılmamalı"
Türkiye ile Libya arasında yapılan anlaşmaların iki devletin halkına uzun vadede çok büyük menfaat sağlayacağını belirten Yaycı, "Bu her iki devlet için büyük başarıdır. Bu milli bir konudur ve iki ülke arasındaki anlaşmalar asla iç siyaset malzemesi yapılmamalıdır. Libya’da iç karışıklık varken onlara destek olduk ve buradaki enerji kaynaklarının Rusya’nın desteklediği Hafter’in eline geçmesine engel olduk. Bu Avrupa’nın lehine bir gelişme olmasına rağmen, batılı ülkeler bununla yetinmeyip Libya’yı sömürge yapmak istiyor" diye konuştu.

"Uluslararası hukukta Yunanistan’ın bu bölgede hakkı yoktur"
‘Türkiye ile Libya arasında imzalanan ‘Akdeniz’de Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılması Antlaşması’ ile iki ülkenin deniz sınırlarının birleştiğini ve hukuki olarak bu bölgede enerji kaynaklarının aranmasının da iki ülkenin hakkı olduğunu vurgulayan Yaycı, "Yunanistan bu bölgenin Girit Adasının deniz suları olduğunu iddia ediyor. Yunanistan bir ada devleti olsaydı böyle bir hakkı olabilirdi ama Yunanistan bir ada devleti değildir. Uluslararası hukukta Yunanistan’ın bu bölgede hakkı yoktur. Libya, Türkiye ile antlaşma imzaladıktan sonra Yunanistan Libya’ya savaş açma tehdidinde bulundu. Libya’da bu konunun halka iyi anlatılması gerekir" ifadelerini kullandı.

"Libya halkı denizdeki haklarının da farkına varmalıdır"
Türkiye ile Libya arasındaki antlaşmaların faydalarına ilişkin konuşan Libya Genel Ulusal Kongresi Eski Başkanı Nuri Ebusehmen ise "Libya’da güvenlik sorunlarının yaşandığı bir ortamda Türkiye’nin Libya’daki konulara müdahil olması çok önemliydi. Türkiye ile Libya arasında yapılacak antlaşmaların sürmesi oradaki istikrar ortamını destekleyecektir. İşbirliğimizin daha üst seviyelere çıkmasını ümit ediyoruz. Bu antlaşmaların kazanımlarının halka tam anlamıyla anlatılması gerekir. Libya halkı denizdeki haklarının da farkına varmalıdır. Emperyalist güçler imzalanan antlaşmaların kendileriyle olmasını istiyorlardı, Libya’daki kaynaklarda hak iddia ediyorlardı. Ortak kültürümüzün, ortak tarihimizin olduğu Türkiye ile bu antlaşmaların yapılması önem taşıyordu" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Erzincan’da sürüler merada Erzincan’da kar yağışsız, kurak geçen Aralık ayında havalarında sıcak gitmesiyle birlikte küçükbaş hayvan üreticileri sürülerini meraya çıkardı. Güneşli havayı fırsata çeviren üreticiler, hayvanlarını doğal otlaklarda otlatarak yem masraflarını azaltıyor. 20 gün önce yağan kar yağışı nedeniyle hayvanlarını ahırlarda beslemek zorunda kalan üreticiler, havaların mevsim normallerinin üzerine çıkmasıyla sürülerini yeniden meralara saldı. Bu sayede küçükbaş hayvanlar doğal otlardan faydalanırken, üreticiler de artan yem fiyatları karşısında ekonomik avantaj sağlıyor. Üreticilerden Gökhan Topal, bir süre önce kar yağışı nedeniyle hayvanlarını içeride yemlemek zorunda kaldıklarını belirterek, "Havalar ısınınca koyunları otlağa çıkardık. Bu sıcak günleri fırsat bilerek hem hayvanları otlatıyoruz hem de yem masrafından tasarruf ediyoruz. Önceki yıllarda bu dönemlerde kar olurdu, bu yıl kurak geçecek gibi görünüyor" dedi. Bir diğer üretici Burhan Koyun ise yem fiyatlarının ciddi oranda arttığını ifade ederek, "Yaylalarda kar olduğu için koyunları köye indirmiştik. Yem pahalı olduğu için fırsat buldukça dışarı çıkarıyoruz. Ot olmasa bile geziyorlar, bu da yem masrafını azaltıyor. Yem adeta altınla yarışıyor" diye konuştu. Erzincan’da güneşli günlerin artmasıyla birlikte meralara çıkan küçükbaş sürüler, hem üreticilere ekonomik katkı sağlıyor hem de hayvanların doğal ortamda daha sağlıklı beslenmesine imkân tanıyor.
Ankara İletişin Başkanı Duran’dan düşen uçakla ilgili açıklama İletişim Başkanı Burhanettin Duran, Libya Genelkurmay Başkanını taşıyan uçağın düşmesi ile ilgili sosyal medya hesabından açıklama yaptı. İletişim Başkanı Duran, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, uçağın elektrik arızası nedeniyle acil durum bildirdiğini belirterek, "23 Aralık 2025 günü Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed Ali Ahmed Al Haddad ve maiyetindeki dört kişi ile üç mürettabatı taşıyan bir özel jet, 20:17’de Esenboğa havalimanından kalktıktan sonra 20:33’te hava kontrol merkezine elektrik arızasından kaynaklı acil durum bildirmiş ve acil iniş talebinde bulunmuştur. Uçak hava kontrol merkezi tarafından tekrar Esenboğa havalimanına yönlendirilmiş ve havalimanında gerekli önlemler alınmaya başlamıştır. Acil iniş için alçalmaya başlayan uçak 20:36’da radar ekranından kaybolmuş ve sonrasında irtibat kurulamamıştır" ifadelerine yer verdi. Olay yerinde gerekli çalışmaların devam ettiğini ve sadece resmi makamlar tarafından yapılan açıklamalara itibar edilmesi gerektiğini vurgulayan Duran, "İçişleri Bakanlığımıza bağlı ekiplerce başlatılan arama faaliyetleri sonucunda düştüğü anlaşılan uçağa ait enkaza ulaşılmış olup, ilgili tüm kurumlarımızca gerekli çalışmalar titizlikle sürdürülmektedir. Bu süreçte başta basın-yayın kuruluşlarımız olmak üzere kamuoyumuzun sadece resmi makamlar tarafından yapılan açıklamalara itibar etmesi; bunun haricinde sosyal medyadaki teyitsiz bilgi, spekülasyon ve komplo teorilerini dikkate almaması, dezenformasyon girişimlerine prim verilmemesi adına oldukça önemlidir" ifadelerini kullandı.
Kars Masalsı yolculuğun son durağı: Turistik Doğu Ekspresi Kars’ta coşkuyla karşılandı Türkiye’nin en prestijli demiryolu rotalarından biri olan ve Ankara’dan yola çıkan Turistik Doğu Ekspresi, kış sezonunun en yoğun seferlerinden birini tamamlayarak son durağı olan Kars’a ulaştı. Yaklaşık bin 300 kilometrelik etkileyici bir parkuru geride bırakan tren, Kars Garı’nda büyük bir coşkuyla karşılandı. Yolcuları Kars Garı’nda karşılayan Vali Ziya Polat, yolculara hoş geldin dileklerini ileterek karanfil takdim etti. Kars’a Ankara’da geldiğini ifade eden İrem Büğrü, "Ankara’da Kars’a turistik tren ile geldik. Her şey çok güzeldi. Çok güzel karşılandık. Kars halkına teşekkür ediyorum" dedi. "Sevgi dolu sıcak bir karşılama ile bu ayazı hiç hissetmedik" Turistik Doğu Ekspresi ile Kars’a gelen TCDD Taşımacılık Genel Müdür Yardımcısı Şems Çakıroğlu, "Biz Kars’a trenimizi dün Ankara’dan 13.55’de yola çıkardık. Yüzlerce kişiyle beraber inanılmaz keyifli, neşeli bir yolculukla buraya kadar geldik. Öncesinde Erzincan’a uğradık. Erzurum’a uğradık. Kars’a geldik, inanılmaz sevgi dolu sıcak bir karşılama ile bu ayazı hiç hissetmedik. Çok teşekkür ediyorum" diye konuştu. Kars’ın marka şehir olduğunu dikkat çeken Vali Ziya Polat, "Kars’ın soğuk gecesinde sıcak bir karşılama ile Turistik Doğu Ekspresi Kars’a, Kars’ta Turistik Doğu Ekspresi’ne kavuştu. Tabi Kars’ın en önemli turizm markalarından biri olan Turistik Doğu Ekspresi buraya yolcu edenlere teşekkür ediyoruz. Gazi Kars’ımız Ani, Çıldır, Sarıkamış, Şehitler diyarı Baltık mimarisi ile bu bölgenin, ülkemizin en önemli turizm destinasyonlarından biri artık, bu turizm merkezi olma yolunda tabi ki Turistik Doğu Ekspresi başlangıç noktası, buraya çok büyük bir marka kattığını hepimiz biliyoruz. Kars’a gelen misafirlerimize hoş geldiniz diyoruz" şeklinde konuştu. Daha sonra gar binasına geçen yolcuları burada aşıklar türküleriyle karşıladı. Yolcular son olarak çıkıştı ateşle yakılan Kars yazısıyla otellerine uğurlandı. Öte yandan, Turistik Doğu Ekspresi’nin şehre gelişiyle birlikte Kars’taki otellerde doluluk oranları yüzde 100 seviyesine ulaştı. Geceyi Kars’ta geçirecek olan yolcular sabahın ışıklarıyla sırasıyla UNESCO Dünya Miras Listesi’ndeki tarihi şehir Ani Ören Yerini gezecek. Donmuş Çıldır Gölü üzerinde atlı kızak keyfi yapacak. Kars Mutfağının olmazsa olmazı Kaz eti ve gibi yöresel lezzetlerin tadına bakacak.