EKONOMİ - 08 Mart 2016 Salı 10:01

'Yurtdışından gelen hasta sayısının 3 kat artması hedefleniyor'

A
A
A
'Yurtdışından gelen hasta sayısının 3 kat artması hedefleniyor'

Uluslarası Ağız ve Diş Sağlığı Bakımında Kalite' belgesinin sahibi olan Türkiye‘nin önemli diş klinikleri arasında önde gelenlerden olan Tanfer Klinik'in CFO'su Seycan Tanfer, sağlık turizminin önemine dikkat çekerek sektörde gelirin 3 yılda 8 milyar dolara çıkacağını belirtti.

Aachen Üniversitesi ile Alman Havacılık ve Uzay Kurumu'nun önderliğinde oluşturulan bağımsız kalite akreditasyon kuruluşu TEMOS'un denetimlerini başarıyla geçen Türkiye‘nin, önemli diş klinikleri arasında önde gelen 'Uluslararası Ağız ve Diş Sağlığı Bakımında Kalite' belgesinin sahibi Tanfer Klinik'in CFO'su Seycan Tanfer, sağlık turizminin önemine dikkat çekti. Tanfer, sektörde gelecek 3 yıl içinde yurtdışından gelen hasta sayısının 3 kat artmasının ve aynı süre zarfında gelirlerin de 8 milyar dolara çıkmasının öngörüldüğünü vurguladı. Seycan Tanfer, sağlık turizminin dünyanın en eski turizm türlerinden biri olduğunu söyleyerek “Antik Yunan'dan bu yana hastalar şifayı uzak yerlerde aradılar ve aramaya devam ediyorlar. Nitekim son yıllarda sağlık turizminin en gözde destinasyonları arasında Türkiye ilk 10 ‘ a giriyor. Hem maliyet avantajı, hem gezme fırsatı, hem de kaliteli teknolojik altyapı sunan Türkiye, uluslararası hastaların tercihlerinin başında geliyor. Önümüzdeki 3 yılda da tüm bu kaliteli hizmet standartları ile Türkiye uluslararası arenada ilk 5 e girmeyi hedefliyor. Üstelik bazı alanlarda Türkiye’de tedavi olmak birçok Avrupa ülkesine göre yüzde 60’a varan oranlarda daha ucuz” dedi.

“3 YILDA GELİRİN 8 MİLYAR DOLARA ÇIKMASI HEDEFLENİYOR”
Tanfer, Türkiye'nin sağlık turizminden şuan 2.5 milyar dolar düzeyinde gelir ettiğini belirterek “Sağlık Bakanlığı'nın hedeflerine göre bu rakam 2017 yılında 8 milyar dolara çıkacak. Uluslararası akredite sağlık kuruluşlarının toplam sağlık kuruluşlarına oranının 2017'de yüzde 4.5'e, çıkması planlanıyor. Biz de Tanfer Klinik olarak çalışmalarımıza bu şekilde yön vermekteyiz” şeklinde konuştu.

“YURTDIŞINDAN GELEN HASTA SAYISININ 3 YILDA 3 KAT ARTMASI HEDEFLENİYOR”
Türkiye'ye şifa bulmak için yurt dışından gelen hasta sayısının 3 yılda 2 kat artıp 500 bin kişi sayısına ulaşmasıyla, bu alanda dünya sıralamasında ilk 10’a girmeyi başardığını bildiren Tanfer, “Hedef Türkiye olarak dünya sıralamasına ilk 5’ e girmek. Türkiye ,uluslararası arenada sağlıkta mesleki birikim anlamında gerek tecrübe, gerek bilgi birikimi anlamında dünya standartlarını yakalamış bir ülkedir.Sağlık Bakanlığı verilerine göre, yurt dışından tedavi amaçlı gelenlerin sayısı 2012 yılında toplam 260 bin kişi iken aradan geçen 3 yılda bu rakam 500 bin seviyesine çıkarak rekor kırdı. 2017 de bu sayının 700 bin kişi olması bekleniyor. Sağlık turizmi, yapılan yeni yatırımlar ve hükümetin desteği ile hızla büyüyor. Altyapı çalışmaları tamamlandıktan sonra sağlık turizminden gelir beklentisi 2017 yılında 8 milyar dolar, hem turizm hem sağlık bakanlıklarının destekleri ile sektör hızla gelişiyor ve gelişmeye devam ediyor’’ dedi.

“TÜRKİYE AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI TURİZMİNDE BİR ADIM ÖNE GEÇİYOR”
Tanfer, tüm dünyada etkin kalite yönetim sistemlerine sahip sağlık kuruluşlarının başvuru yapabildiği TEMOS sertifikasına sahip Türkiye‘deki özel diş sağlığı kuruluşlarından biri olmaktan büyük gurur duyduklarını belirterek ’’Hekimlerin sahip oldukları belgeler, sunulan tedavinin kalitesi ve enfeksiyon riskinin tamamen ortadan kaldırılması gibi birçok önemli kriterde uluslar arası hizmet kalitemizin sembolü olan TEMOS belgesi sayesinde ağız ve diş sağlığı tedavisi amacıyla yurtdışında tedavi görmek isteyen yabancı uyruklu hastalar için Türkiye daha cazip bir yer olacak. Uluslararası hastaların tedavilerinde yüksek kalite hizmet vermek amacıyla oluşturulan TEMOS (Quality in International Dental Care ) tarafından verilen “ Uluslararası Ağız ve Diş Sağlığı Bakımında Kalite “ belgesini alarak Ağız ve Diş Sağlığı sektörünün önde gelen kurumları arasında yer almış ve sektörde 35. Yılımızı kutladığımız bu yıl Tanfer Klinik olarak Türkiye sağlık turizmine bir adım önde girerek, Türkiye’nin ağız ve diş sağlığı turizmindeki uluslararası arenadaki görünürlüğünün artmasına katkı sağladık" dedi.
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Samsun’da doğa ile iç içe endometriozis farkındalığı etkinliği Türkiye Endometriozis ve Adenomyozis Derneği, Opr. Dr. Seher Sarı Kayalarlı önderliğinde Samsun’da Asarkale‘de endometriozis hastaları için bir dizi etkinlik düzenledi. Türkiye Endometriozis ve Adenomyozis Derneği, Opr. Dr. Seher Sarı Kayalarlı önderliğinde Samsun’da Asarkale‘de endometriozis hastaları, destekçileri ve gönüllülerle dağın su ile buluştuğu muhteşem doğada zirve yürüyüşü yaptı. Katılımcılar yürüyüşün ardından ise kano turu düzenlenip son olarak Batık minarede günü tamamladı. Tüm dünyada mart ayında endometriozis farkındalığı için birçok aktiviteler düzenlenip, eğitimler verildiğini belirten Opr. Dr. Seher sarı Kayalarlı, “Türkiye Endometriozis ve Adenomyozis Derneği ülke genelinde mart ayında birçok kurum ve kuruluşta eğitimler düzenleyip, farkındalık için sosyal aktiviteler düzenledi” dedi. Opr. Dr. Seher Sarı Kayalarlı, Nisan ayının da endometriozis ile iç içe olan adenomyozis farkındalık ayı olduğunu ifade etti Adenomyozis nedir? Adenomyozis, bir kadının rahminin iç tabakasında yer alan endometrium dokusunun rahim kas tabakasına doğru yayılması durumudur. Normalde bu doku rahmin iç tabakasını oluşturur ve her adet döneminde dökülerek kanamaya neden olur. Ancak, adenomyozis durumunda, bu dokunun rahmin kas tabakasına yayılmasıyla ağrı, kanama ve diğer şikayetle meydana gelebilir. Adenomyozis, kasık ağrısı, yoğun adet kanamaları, adet dışı kanamalar ve bazı durumlarda gebe kalma güçlüğü gibi belirtilerle kendini gösterebilir. Bu şikayetler kadınların yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilir ve günlük aktiviteleri sınırlayabilir. Adenomyozis, genellikle 30-50 yaşlarındaki kadınlarda daha sık görülür, ancak her yaş grubundaki kadını etkileyebilir. Tanı koymak için, semptomların değerlendirilmesi, fizik muayene ve görüntüleme yöntemleri kullanılır. Tanı konulduktan sonra, tedavi seçenekleri şikayetleri yönetmeyi ve yaşam kalitesini artırmayı amaçlar. Bunlar arasında çeşitli ilaç tedavileri, hormon tedavileri, cerrahi müdahaleler ve hatta bazen rahmin alınması gibi seçenekler bulunabilir. Adenomyozis, genellikle fark edilmeyen veya yanlış teşhis edilen bir durum olabilir. Bu nedenle, toplumda bu hastalık hakkında bilgi ve farkındalığın artması son derece önemlidir. Kadınlar, adenomyozisi tanımak ve tedaviye erken başlamak için semptomlarını takip etmelidirler. Adenomyozis, kadınların yaşamını ciddi şekilde etkileyen ancak yeterince tanınmayan bir durumdur. Bu nedenle, Nisan ayı adenomyozis farkındalık ayı vesilesiyle, toplumda bu hastalık hakkında daha fazla konuşmalı ve adenomyozis tanılı hastalara destek olmalıyız.
Muğla Deniz Kuvvetleri bünyesinde tek kadın İHA pilotu hem mavi vatanı hem de gök vatanı koruyor Deniz Kuvvetleri bünyesinde tek İHA pilotu olarak görev alan ve birçok tatbikata katılan Deniz Teğmen Nurşah Uyar, hem mavi vatanı hem de gök vatanı koruyor. Dalaman Deniz Hava Üs Komutanlığında görev alan 3 kadından biri olan Deniz Teğmen Nurşah Uyar, aynı zamanda Deniz Kuvvetleri bünyesinde görev yapan tek kadın İHA pilotu olarak Türk Silahlı Kuvvetlerinde hizmet veriyor. Hem mavi vatanı hem de gök vatanı koruyan Uyar, bugüne kadar birçok tatbikatta görev aldı. Uyar, çocukluğundan beri asker olma hayalini kurduğunu belirterek, “2017 yılında girdiğim Deniz Harp Okulunda 30 Ağustos 2021 tarihinde teğmen rütbesiyle mezun oldum. TCG Salih Reis Fırkateyninde Elektrik Yardımcı Subayı olarak görev başladım. Göreve başladığımda insansız hava aracı sistemlerinde dünyada önemli bir oyuncu haline gelen ülkemizin ürettiği hava araçlarında görev yapma isteğiyle İHA pilot kursuna katılmak maksatlı dilekçe verdim. 2022 yılında İHA pilotluk eğitimini başarıyla tamamlayarak Dalaman Deniz Hava Üs Komutanlığında AKSUNGUR İHA pilotu olarak göreve başladım. Halihazırda pilotluk sertifikamı almış bulunmaktayım. İHA pilotu olarak görev yaptığım esnada Mavi Vatan, Deniz Kurdu ve NATO kapsamında çeşitli görevlerde yer aldım. Deniz Kuvvetleri bünyesinde görev yapan tek kadın İHA pilotuyum. Ülkemizin ürettiği hava araçlarından İHA pilotu olarak görev yapmaktan ve vatanımıza hizmet etmekten büyük bir onur ve gurur duyuyorum” diye konuştu.