GÜNDEM - 18 Aralık 2017 Pazartesi 14:26

Yüzen ordu, 'TCG Yıldırım'

A
A
A
Yüzen ordu, 'TCG Yıldırım'

Türk Silahlı Kuvvetlerinin deniz gücü Donanma Komutanlığı bünyesinde bulunan son teknoloji savaş gemileri, dev dalgaların arasında en zorlu görevleri başarı ile yerine getiriyor.

Dünyanın bir çok donanmasını geride bırakan, bilgisi tarihi ve donanımı ile dünyanın sayılı donanması arasında yer alan Türk Deniz Kuvvetleri Donanma Komutanlığı, kapılarını İhlas Haber Ajansı için açtı. Donanma Komutanlığında bir çok zorlu operasyon, Kocaeli'nin Gölcük ilçesinde konuşlu olan birlikte yürütülüyor. Dünyanın en doğusunda yer alan Somali'ye giden Türk savaş gemileri, korsanlar ile zaman zaman sıcak anlar yaşıyor. Ekip, Hint Okyanusu'nda ticari gemilerin güvenliğini en iyi şekilde sağlıyor. Karadeniz, Ege ve Akdeniz'de yaşanan mülteci facialarına da Türk Donanması en aktif şekilde müdahale ediyor. Karadeniz'in dev dalgaları arasında zor anlar yaşayan ticari gemilerin de yardımına Türk Donanması koşuyor.

"Savaşa her an hazır"

Bünyesinde, 'TCG Yavuz, TCG Fatih, TCG Turgutreis, TCG Yıldırım' isimli 4 Yavuz sınıfı fırkateyn bulunduran Donanma Komutanlığı, personel yapısı, bilgisi ve gemilerin teknik donanımı ile savaşa her an hazır halde bekliyor. Modern yapısı ile dikkat çeken T.C.G. Yıldırım gemisi de, sahip olduğu mürettebat ve teknik donanımları ile dosta güven düşmana korku salıyor. Türk Deniz Kuvvetleri bünyesinde faaliyet gösteren T.C.G. Yıldırım fırkateyni üzerinde bulunduğu silah ve mühimmatla adeta bir savaş makinesi özelliğini taşıyor.

Yüzen ordu

169 personelin görev aldığı, adeta küçük bir şehir olan TCG Yıldırım, gemisinde personelin her türlü ihtiyacı karşılanıyor. Dev dalgalar arasında günlerce yolculuk eden gemide, askerler çalışma faaliyetlerini vardiyalı olarak sürdürüyor. Fırkateynin adeta beyni olarak nitelendirilen makine kontrol dairesi, oluşabilecek arıza ve yangınları anında tespit ederek müdahale süresini kısaltmayı amaçlıyor. Savaş Hareket Merkezinde ise askeri personel tarafından olası tehditlere karşı simülasyonlu savaş harekatı yapılıyor. Savaş harekatı sırasında gemilerden kalkıp inen helikopterler, izleyenleri gururlandırıyor.

Nasıl gemi komutanı olunacağı hakkında bilgi veren T.C.G. Yıldırım Gemi Komutanı Deniz Yarbay Bülent Ceylan, "Bir deniz subayın en büyük hedefi meslek hayatında gemi komutanlığı yapmaktır. 20 Eylül 2016 tarihinde T.C.G. Yıldırım’ın komutasını devraldım. O tarihten bu güne bu onurlu görevi icra etmekteyim. Fıkrateyn komutanı olmak için gerekli eğitim ve tecrübeye sahip olmak uzun zaman alır. Öncelikle branş subaylığı ve bölüm amirliği görevlerinde tecrübe ve bilgi birikiminin arttırılması ve bunların yanında yöneticilik vasfının geliştirilmesi gerekir. Subay gelişiminde önem arz eden bireysel gelişimin yanında deniz kuvvetlerinin kurs planlamaları da yapılarak gemi ikinci komutanlığına hazır hale gelinmektedir. İkinci komutanlık sonunda da yapılan yazılı sözlü ve uygulamaları sınavlar sonucunda gemi komutanlığına ulaşılabilinmektedir” dedi.

"Görevim gemimi her an harbe hazır tutmak"

Ana görevinin Türkiye’nin çevre denizlerinde, deniz alaka ve menfaatlerinin korunmasına yardımcı olmak maksadıyla gemiyi her an harbe hazır tutmak olduğunu söyleyen Deniz Yarbay Bülent Ceylan, "Bu maksatla personelin yönetimi, eğitimi, geminin sistemlerin faal halde tutulmasını konusunda yol gösterici ve denetleyici görevini icra etmekteyim. Tek gemi eğitimleri, taktik eğitimler ve tatbikatları hazırlayarak , bu eğitimlerde personelin moral ve motivasyonunu en üst düzeyde tutarak, azami faydanın sağlanmasına dikkat etmekteyiz. T.C.G. Yıldırım gerek tekne yapısı gerekse sahip olduğu makine, elektrik, elektronik ve yardımcı sistemler ile dünyanın herhangi bir yerinde herhangi bir zamanda, her türlü görevi icra etme imkan ve kabiliyetindedir. Gemimiz sahip olduğu ikmal kapasitesiyle personelin her türlü sağlık ve diğer sosyal ihtiyaçlarını uzun süre karşılayabilmektedir” ifadelerini kullandı.

TCG Yıldırım Gemisinde 21 Subay, 91 Astsubay, 11 Uzman Erbaş, 46 Erbaş-Er görev yapıyor. Modern savaş gemileri arasında yer alan TCG Yıldırım'da personelin rahat bir sefer yapması içinde her şey yer alıyor. Personelin zaman zaman yaptığı savaş tatbikatları, parmak ısırtıyor. Personel, savaş tatbikatının yanı sıra, yangın ve olası bir afet durumuna karşı da sürekli hazır halde bekliyor. Yine Kocaeli'nin Kartepe ilçesinde bulunan Deniz Hava Komutanlığı birlikleri de, helikopterler ile gemilere eşlik ediyor. Helikopter pilotları hareket halindeki fırkateynlere iniş kalkış yaparak, eğitimlerini sürdürüyor.  

Uğur Konuk - Refik Fidan

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Kadınlar domates kasası yarışmasında erkeklere taş çıkarttı Antalya’nın Kumluca ilçesi ve çevre ilçelerdeki seralarda çalışan vatandaşların katılımıyla domates kasası taşıma, domates çekme ve halat yarışları düzenlendi. Kumluca Belediyesi tarafından Kumluca Şehir Stadı’nda düzenlenen yarışmalarda, Kumluca ve çevre ilçelerden katılan kadınlar kıyasıya mücadele etti. Domates kasası taşıma yarışmasında 3 dakikada 24 domates kasası taşıyan Zeynep Keyikçi birinci, 21 domates kasası taşıyan Hatice Işık ikinci, 17 domates kasası taşıyan Hörü Alkan üçüncü oldu. Domates yeme yarışmasında da 3 dakikada 1 kilo 362 gram domates yiyen Ayşegül Aydın birinci, 1 kilo 216 gram domates yiyen Ayşe Akyürek ikinci, 1 kilo 178 gram domates yiyen Mefaret Ünal ise üçüncü sırada yer aldı. Sekiz takımın katıldığı halat çekme yarışmasında ise finalde Kumluca Belediyesi takımıyla karşılaşan Kaşlılar takımı, zorlu mücadeleyi kazanarak şampiyon oldu. Yarışmalar, renkli görüntülere sahne oldu. Yarışmada en fazla domates kasası taşıyan Zeynep Keyikçi, sera işçisi olduğunu ve her gün sayısız domates kasası taşıdığını söyledi. Yarışmayı birinci olarak bitirdiği için mutlu olduğunu dile getiren Keyikçi, festival dolayısıyla neşeli bir hafta geçirdiklerini kaydetti. Kaşlılar takımı halat çekme şampiyonu oldu Halat çekme yarışmasında birinci olan Kaşlılar takımının kaptanı Saliha Güçlü de serada çalışan kadınların hünerlerini sergilediğini belirtti. Takımıyla gurur duyduğunu ifade eden Güçlü, geçen yıl aynı yarışmada ikinci olduklarını belirterek, “Bu yıl birinciliği kaptırmadık” dedi. Etkinlikte Kumluca Belediyesi tiyatrocuları Uğur Duran ve Mehmet Karakaya kısa bir oyun sergilerken, müzisyen Tuğba Karakuş konser verdi. Yarışma sonunda başarılı olan kadınlara protokol üyelerinin eşleri tarafından çeşitli ödül ve hediyeler verildi.
Ankara Atılım Üniversitesi ve Ankara Barosu HUBİTEM Merkezi’nden ‘HUBİTSEM’ sempozyumu Atılım Üniversitesi ve Ankara Barosu HUBİTEM Merkezi (Hukuk, Bilişim İnovasyon ve Teknoloji Merkezi) tarafından, akademik dünya ile iş hayatını buluşturduğu Hukuk Bilişim ve Teknoloji Sempozyumu (HUBİTSEM) gerçekleştirildi. Atılım Üniversitesi ve Ankara Barosu HUBİTEM Merkezi işbirliği ve Atılım Üniversitesi Hukuk Fakültesi ev sahipliğinde akademik dünya ile iş hayatını buluşturduğu hukuk bilişim ve teknoloji sempozyumu gerçekleştirildi. Çok sayıda öğrencinin katıldığı sempozyumda atölye çalışmaları hayata geçirildi. Dr. Pınar Yaşar Şatıroğlu, İHA muhabirine, gerçekleştirilecek sempozyumun amaçları hakkında şu değerlendirmelerde bulundu: “Bilişim Hukuku, Hukuk, Yapay zeka ve kişisel verilerin korunmasına ilişkin olarak bütün bilgi sahiplerini bir araya getirmeyi amaçladık. Klasik bilimsel toplantılardan farklı olarak hem hakemli tedbirlere yer verilmesi hem farklı kamu kurum temsilcilerinin gelmesi hem özel sektörde çalışanların özellikle de yöneticilerin yer aldığı bir etkinlik yapılacak. Bu etkinlik bizim ana etkinliğimiz. Ana ve yan etkinlik olarak ikiye ayırdık bu sempozyumu.” Atölye çalışmaları hakkında bilgi veren Dr. Şatıroğlu, gerçekleştirilecek çalışmalarda spesifik olarak o alanda uzmanlaşmış akademisyenler ile kurum temsilcilerinin olacağını belirterek, şu ifadelere yer verdi: “Şu ana kadar üç ana oturum gerçekleştirildi. Bir tane de atölye çalışmamız gerçekleştirildi. Bu sempozyumla aslında amaçladığımız şey bütün partnerleri bir araya getirmek. Yani Ankara Barosu ve Atılım Üniversitesi bir araya gelerek konuyla ilgili olabilecek olan öğrenci, avukat, stajyer avukat, kurum çalışanı ve akademisyenleri bir araya getirerek yeni bir bilgi üretim noktası oluşturmak amaç aslında. HUBİTSEM’ de aslında bu amaca hizmet ediyor diyebiliriz. Akademik hayat ile İş hayatını tanıştırmayı çok istiyoruz. Çünkü hukuk fakültesi öğrencileri mezun olmadan önce genelde biraz daha kapalı bir toplumda okuyorlar. Aslında dışarda başka bir dünya var ve o dünya her geçen gün gelişiyor ve ilerliyor. Bu gelişen ve ilerleyen Dünya’nın bir parçası olmak istiyorsanız eğer hem akademik donanıma sahip olmanız lazım. Hem de özel sektöre ilişkin olarak çalışma prensiplerini bilmeniz gerekiyor. Bizde bu ikisini bir araya getirebilecek bir ışık yapmak istedik aslında.” Avukat Cenk Levent Eroğlu ise HUBİTSEM’in ulusal çapta yapılmış bir sempozyum olduğunu ifade ederek, “Toplamda 4 Barodan, 8 farklı ilden, 15 farklı üniversiteden 18 şirket ve 8 kamu kurumundan katılımcılar bu gün buradalar. Burada teknoloji hukukunun, bilişim hukukunun detaylarını inceliyoruz. Güncel meseleleri konuşuyoruz. İnsanların ve kurumların birbiri ile ağ kumasına vesile olmaya çalışıyoruz” diye konuştu. Yapay zeka ve hukuk konularının da tartışılacağı oturumların bulunduğu sempozyum, 4 ile 5 Mayıs tarihleri arasında sürecek.