EKONOMİ - 21 Ocak 2021 Perşembe 15:36

‘Zeka Gücü’ ve ‘İçimdeki Hazine’ en iyi örnekler arasında

A
A
A
‘Zeka Gücü’ ve ‘İçimdeki Hazine’ en iyi örnekler arasında

Dünyanın önde gelen teknik organizasyonlarından ‘Elektrik ve Elektronik Mühendisleri Enstitüsü’ (IEEE) Turkcell’in çocuklara yönelik geliştirdiği ‘Zeka Gücü’ ve ‘İçimdeki Hazine’ mobil uygulamalarını, veri gizliliği ve şeffaflığına yönelik yaklaşımlarından ötürü örnek uygulama seçti.

Elektrik, elektronik, bilgisayar, otomasyon ve telekomünikasyon başta olmak üzere birçok alanda mühendislik teorisi ve uygulamalarının gelişimi için çalışan dünyanın önde gelen teknik organizasyonlarından ‘Elektrik ve Elektronik Mühendisleri Enstitüsü’ (IEEE), Turkcell’in Milli Eğitim Bakanlığı iş birliği ile yürüttüğü ‘Zeka Gücü’ ve ‘İçimdeki Hazine’ projelerinin mobil uygulamalarını çocuklar için geliştirilen örnek uygulamalar arasında gösterdi. Türkiye'den yalnızca Turkcell uygulamalarının girdiği listede on ülkeden toplamda on bir proje yer aldı.

Aralarında Türkiye’nin de olduğu 150 ülkede 430 bine yakın üyesi bulunan enstitü, çocuklarla ilgili mobil uygulamalar ve bu uygulamaların veri gizliliği / şeffaflığı yönünden uygunluğuna yönelik tüm dünyadan örnekler topluyor, ardından da bu uygulamaları bağlantılı olduğu yayınlarda ayrıntılı şekilde anlatıyor.

Turkcell Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Alper Ergenekon, kurumsal sosyal sorumluluk kapsamında geliştirdikleri uygulamaların dünya çapında saygın kuruluşlar tarafından örnek gösterilmesinden büyük mutluluk ve gurur duyduklarını belirtti. Ergenekon “İçinde olduğumuz pandemi süreci, toplumsal fayda gözeten teknoloji odaklı projelerin önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Turkcell kurulduğu günden bu yana Türkiye’den kazandığını yine Türkiye’ye veren bir şirket oldu. Önümüzdeki dönemde de teknolojik altyapımız ve bilgi birikimimiz ile sosyal engelleri kaldıracak ve toplumsal fırsat eşitliğine destek olacak uygulamaları hayata geçirmeyi sürdüreceğiz” diye konuştu.

Sadece 2020’de on binlerce öğrenciye ulaşıldı
Çocukların teknoloji alanındaki yetkinliklerini arttırmak amacıyla robotik kodlama, uzay bilimleri, yapay zeka gibi konularda eğitimlere ücretsiz erişebilecekleri bir eğitim platformu olan ve 2016 yılında hayata geçirilen ‘Zeka Gücü’ yüz yüze ve mobil eğitimler olarak ikiye ayrılıyor. Proje, çocukların teknoloji alanındaki potansiyellerini ortaya çıkarmayı amaçlıyor. A’dan Z’ye Turkcell tarafından kurulan Zeka Gücü Laboratuvarları’nda her öğrenciye dizüstü bilgisayar, üç boyutlu yazıcı (3D printer), akıllı tahta ve öğrencilerin üretim ve tasarım süreçlerine destek olacak elektronik setler ve alet takımları bulunuyor. Zeka Gücü eğitim platformu; Stanford, Harvard, MIT gibi üniversitelerin kullandığı Open edX altyapısını kullanıyor.

Milli Eğitim Bakanlığı himayesinde yürütülen Zeka Gücü projesinde bugüne kadar 80 binden fazla öğrenciye ulaşıldı ve pandemi sebebiyle uzaktan eğitimin devam ettiği süreçte toplamda 50 bin saat online eğitim verildi. Proje kapsamında geçen yıl binden fazla öğrenciye Maker ve Robotik Kodlama Kiti dağıtıldı, 14 yeni laboratuvar ve bugüne kadar 41 şehirde 59 Zeka Gücü Laboratuvarı kuruldu.

Otizmli çocuklar için özel eğitim sınıfları ve mobil uygulama olarak tasarlanan, Milli Eğitim Bakanlığı iş birliği ile yürütülen ‘İçimdeki Hazine’ projesi ise sadece 2020’de 30 binden fazla otizmli öğrenciye ulaştı. Başlangıcından bu yana 60 bine yakın otizmli öğrencinin gelişimine destek sağlayan projenin mobil uygulamasında; çocuk psikologları ve eğitmenler eşliğinde geliştirilen eğitim içerikleri ile çocukların zihinsel, davranışsal ve duygusal gelişimlerine destek olan içeriklerin yanı sıra, aileler ve özel eğitim öğretmenleri için de anlık rapor ve bilgilendirici içerikler sunuluyor. Pandemi döneminde EBA üzerinden de otizmli çocuklara ulaştırılan uygulama içeriklerine sosyal mesafe, el hijyeni, maske kullanımı gibi eğitimler de eklendi. Proje kapsamında Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı 18 ildeki okulda Turkcell’in kurduğu 21 adet İçimdeki Hazine özel sınıflarında 3 bine yakın otizm spektrum bozukluğu veya öğrenme zorluğu yaşayan çocuğun eğitimine destek olunuyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Antalya Valisi’nden ’Zeytinpark’ çağrısı: "Yeşil alan olarak mühürleyip son kaleyi kurtaralım" Antalya Valisi Hulusi Şahin, Antalya Ticaret Borsasının (ATB) Zeytinpark’ta düzenlediği Kent Buluşmaları Toplantısı’nın konuğu oldu. Şahin, ATB tarafından 20 yıllığına kiralanan Zeytinpark’ın imar planında değiştirilmesi konusunda çağrıda bulundu. Şahin, "Burayı bir imar faaliyetiyle yeşil alan olarak yazalım, sabitlensin ve bu mesele bitsin. Son kaleyi kurtaralım. Zeytinpark’ı yeşil alan olarak mühürleyelim" dedi. Antalya Ticaret Borsasının Antalya’nın Kepez ilçesinde bulunan Zeytinpark’ta gerçekleştirdiği Kent Buluşmaları’nın Mayıs ayı konuğu, Antalya Valisi Hulusi Şahin oldu. Vali Şahin, Zeytinpark’ı ilk kez helikopterden gördüğünde şaşırdığını ifade ederek, şehrin ortasında büyük bir yeşil alanı görmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Şahin, “Bu yeşil alanı, ilk defa havadan helikopterle gelirken gördüm. Üniversite ve Zeytinpark olmak üzere, iki tane şehrin ortasında büyük yeşil vaha var. Üniversiteyi insan tahmin ediyor da böyle bir vaha şehrin ortasında nasıl kalır diye merak etmiştim, aslında büyük bir başarı hikayesi. Muratpaşa Vakfının sanırım burası, vakfın mülkünün arazisinin amacına uygun değerlendirildiği az yerlerden biri ve yapılaşmaya kurban edilmemiş bir nokta. Türkiye’de şehirlerin üzerinden gittiğinizde genelde beton denizi ile karşılaşıyorsunuz. Antalya bu anlamda son derece şanslı, yukarıdan baktığınız zaman sizi çok rahatsız edecek bir beton denizi görmüyorsunuz, bir tarafta denizin dağın görseli var. Şehrin ortasında da o iki büyük yeşil alan ve göreceli olarak oldukça iyi durumda olan hatlar var. Atatürk parkı ve Dokumapark gibi güzel parklar var, bunları da kim muhafaza ettiyse bu günlere getirdiyse hepsine şükran borçluyuz” diye konuştu. "Zeytinpark’ı muhafaza edin" Zeytinpark’ın bulunduğu yerin özelliklerine dikkat çeken Vali Şahin, 2 bin 600 dönüme sahip alanın muhafaza edilmesi gerektiğinin altını çizdi. Şahin, konuşmasına şu şekilde devam etti: "Antalya, dünya cenneti bir yer, en güzel bitkiler endemik türler burada oluyor. Zeytinin de burada olması çok doğal ve ona özel de bir park olması çok değerli, Ali başkana da söyledim. Burada yapılacak en önemli şey, muhafaza etmek, şimdiye kadar başardığınızı devam ettirmek. Özellikle yangın tehlikesine dikkat etmemiz lazım ve ’Şu projeyi yapalım, bu projeyi yapalım’ deyip sağından solundan tırtıklamalarına da müsaade etmeyin. Kim proje yapıyorsa başka yerde yapsın, burası akciğer olarak bu şehre kalsın. Ticaret Borsası olarak başka hiçbir iş yapmasanız, sadece şurayı muhafaza ediyorsunuz ya bu vazifenizi fazlasıyla yaptığınız anlamına gelir. Geleceğe bırakacağınız, torunlarımıza bırakacağınız, Antalyalılar olarak en güzel miras burası olur. Muhafaza edelim, hem merhum Muratpaşa’ya onun vakfiyesine sahip çıktık, hem de çocuklarımıza böyle bir güzel coğrafyayı bıraktık diyebiliriz." Antalya’nın hava kalitesini Zeytinpark yükseltiyor Antalya Valisi Hulusi Şahin, Zeytinpark’ın Antalya’nın hava kalitesine de büyük fayda sağladığını kaydederek, alanın şehrin havasına ve suyuna yaptığı katkıyı aktardı. Şahin, “Eğer Antalya’nın bugün gerçekten havası çok nefis ise Zeytinpark’ın büyük katkısı vardır, havaizleme.org linkli bir site var, ona her gün bakarım. Burada Türkiye’nin tüm illerinde ki anlık hava kalitesi anlık olarak paylaşılır, orada hava kalitesi yeşil, sarı, turuncu ve kırmızı renkte gösteriliyor. Yeşil hava kalitesi iyi, sarı normal, turuncu hassas, kırmızı ise tehlikeli demek. Antalya’nın toz taşımı günü hava hassasa geldi, onun dışında Antalya’nın hava kalitesi hep yeşil. Antalya 2,6 milyon nüfusa sahip büyük bir şehir, böyle bir şehrin temiz bir havaya sahip olması ancak bu akciğerler sayesinde oluyor. Antalya’nın coğrafyası çok geniş ve orman varlığında Türkiye’de birinci, 50’nin üzerinde orman var. Kaş’taki ormanın Antalya hava kalitesine etkisi olmaz, şehrin içerisinde akciğer lazım, o yüzden burası çok değerli. Sadece hava değil suyu da temizliyor, bunlar birer filtre vazifesi görüyor. Yer altı suları yağan yağmurlar burada filtrelenip temiz şekilde denize akıyor. Bizim turizmimiz varsa temiz denizlere borçluyuz. Türkiye dünyada mavi bayraklı ülkeler sıralamasında üçüncü sırada, yaklaşık 550 kadar mavi bayraklı kumsalımız var plajımız var. Bunun yarıdan fazlası Antalya’da. Bize düşen, mümkünse şehri muhafaza etmek ve bizden sonrakilere o bayrağı teslim etmek. Bu bilinci çocuklarımıza da aşılamalıyız ve günlük ekonomik hesaplara şehrimizi kurban etmemeliyiz" dedi. "Elimizde kalan son kaleyi kurtaralım" Gazetecilerden gelen soruları da yanıtlayan Antalya Valisi Hulusi Şahin, alanın sürekliliğinin sağlanması hakkında gelen soru üzerine resmi kurumlara çağrıda bulundu. Antalya Ticaret Borsası tarafından 2010 yılında 20 yıllığına kiralanan Zeytinpark’ın olduğu kısma ilişkin, imarda değişiklik yapılabileceğini belirten Şahin, sözlerini şu şekilde sonlandırdı: "Biz elimizde kalan son kaleyi kurtaralım. Belediyelerimizle görüşelim, burayı imarda kent ormanı mı yazarız, park mı yazarız, yeşil alan mı yazarız, burayı mühürleyelim. Artık bir daha ihaleye çıkma imkanı tamamen kalksın. Çünkü, yeşil alan olarak sabitlenirse, başka imarla kullanılması imar mevzuatı açısından da imkansız hale gelir. Bu haliyle, şu an da fiilen hiçbir sıkıntı gözükmüyor. Çünkü, ihaleyi Ticaret Borsası şirketiyle beraber almış, ileride ne olacağını bilemeyiz. O yüzden burayı bir imar faaliyetiyle yeşil alan olarak yazalım. Ama her halükarda mevcut alanını muhafaza edecek yeşil alan olarak kaydedelim. Sabitlensin ve bu mesele bitsin, son kaleyi kurtaralım." Sosyal sorumluluk projesi Antalya Ticaret Borsası Başkanı Ali Çandır ise Antalya Valisi Hulusi Şahin’e teşekkür edip, şehre yapmış olduğu hizmetlerden örnekler vererek teşekkür etti. Zeytinpark’ın bir sosyal sorumluluk projesi olduğuna işaret eden Çandır, şu ifadelere yer verdi: "2 bin 630 dönümlük Zeytinpark halihazırda doğası bozulmadan, türler korunarak ve ranta kurban edilmeden yaşatılıyor. Türkiye’de bir şehrin içindeki en büyük alan, dünyada da bir şehrin içindeki 9. en büyük yeşil alan. Aslında doğal bir ’Millet Bahçesi’dir. Bugün, burada bulunan ve geçmiş dönemde birlikte görev yaptığımız arkadaşlarımız ve sonrasında kurmuş olduğumuz şirkete ortak olan ATB dışındaki 24 kurum ve üyelerinin koymuş olduğu iradenin bir sonucu olarak bir arada bulunuyoruz. Antalya Zeytinpark, her ne kadar bir ticari işletme de olsa hazırlanışı ve bugüne kadar gelişi itibariyle aslında bir sosyal sorumluluk projesidir. Antalya’da kalan son ve tek doğal yeşil alanın korunması ve kullanıma açılması ilkesiyle hareket edilmektedir."
Denizli Ağrısız ve acısız ameliyatlar Denizli ilk kez Tekden’de başladı Denizli’de ameliyat sonrası ağrılardan korkarak ameliyat olmaktan çekinen hastalar, Özel Tekden Hastanesi’nde kentte ilk olarak başlatılan Epidural Katater uygulamasıyla ameliyat sonrası ağrıları hissetmeden iyileşip taburcu oluyor. Denizli’de yaşayan Burcu Kaşıkçı, uzun süredir olmak istediği estetik karın germe ameliyatını ağrı korkuları nedeniyle erteledi. Kaşıkçı yaptığı araştırmalar neticesinde Epudural Kateter uygulaması ile ameliyat sonrası ağrılarının yaşanmadığı Tekden Hastanesi’nde ameliyat olmaya karar verdi. Özel Denizli Tekden Hastanesi doktorlarından Anestezi ve Reanimasyon Uzmanı Dr. Zekeriya Gökalp ile görüşen hasta ’Ağrı pompası’ olarak da bilinen Epidural Katater uygulaması ile ameliyat sonrası hiç ağrı çekmeden ameliyatını oldu. Ameliyat sonrasında hiç ağrı hissetmeyen Kaşıkçı kısa sürede yürümeye başladığını ve hiç ağrı çekmediğini ifade etti. Hastaların ameliyat sonrası süreçte ağrı duymamaları için çalışmalar yaptıklarını ifade eden Uzm. Dr. Gökalp, “Bunlardan en önemlisi Ağrı Pompası uygulamasıdır. Burcu Kaşıkçı isimli hastamız ve diğer hastalarımız estetik karın germe, göğüs düzeltmeleri, yağ aldırmaları, kalça kırıkları, diz ve kalça protezleri, ha keza bütün batın ameliyatlarında, ameliyat sonrasında ağrı çekmek istemeyen hastalarımızda bu yöntem uygulanabilmektedir. Bütün branşlarda ameliyat yapan doktorlarımızın ameliyatlarında beyin ve kol ameliyatları hariç, ameliyat sonrası ağrı duymaması için Epidural Kateter uygulaması yapılabilmektedir. Hastalar genel anestezi veya belden uyuşturma anestezisi ile ameliyat olabilmekte ancak beraberinde Epidural Katater uygulaması ile ameliyat sonrasında hiç ağrı yaşamamaktadır. Burcu Kaşıkçı ve diğer hastalarımız ameliyat sonrası hiçbir ağrı yaşamamıştır. Ameliyattan sonra ağrı yaşamayan hastalar çabuk ayağa kalkmakta ve yürümektedirler. Hastaneden daha kısa sürede taburcu olabilmektedirler. Buradaki amacımız ameliyat sonrası ağrıyı hastaya hissettirmemek. Hasta konforunu arttırmaktır. Omuz seviyesinin altındaki bütün ameliyatlarda bu yöntemle ağrısız uygulama yapılmaktadır” şeklinde konuştu. “Ameliyat sonrası hiçbir şekilde ağrı duymadıklarını” Ameliyat sonrası ağrılarından korkusu nedeniyle ameliyat olmaya çekindiğini ifade eden Burcu Kaşıkçı, “Anestezi Uzmanı Doktor Zekeriya hocamızın Ağrı Pompası uygulaması yaptığını duydum ve buraya geldim. Ameliyat sonrası hiçbir şekilde ağrı yaşamadım. Ameliyat sonrasını çok konforlu geçirdim ve çabuk ayağa kalkarak ağrısız şekilde yürüdüm. Şu an gayet iyiyim. Tekden Hastanesinde uygulanan Epidural Katater ile ağrısız ameliyat olmayı herkese tavsiye ederim” ifadelerini kullandı.
Adıyaman Tıbbi Biyokimya Uzmanı Anayurt göreve başladı Adıyaman’ın Gölbaşı ilçesinde, Gölbaşı Devlet Hastanesi’nde Tıbbi Biyokimya Uzmanı Dr. Esma Özdemir Anayurt göreve başladı. Gölbaşı Devlet Hastanesi’ne 115. Dönem Devlet Hizmeti Yükümlülüğü (DHY) kurası kapsamında Tıbbi Biyokimya Uzmanı Dr. Esma Özdemir Anayurt hizmet vermeye başladı. Tıbbi Biyokimya Uzmanı Dr. Esma Özdemir Anayurt 1996 yılında Konya Bozkır ilçesinde doğdu. 2013 yılında Aksaray Fen Lisesinden mezun oldu. 2019 Yılında İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesinden mezun oldu. 2020-2024 yılları arasında Sağlık Bilimleri Üniversitesi Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde asistanlık eğitimini tamamladı. 115.DHY ile Nisan ayı itibariyle Gölbaşı Devlet Hastanesinde göreve başladı. Sağlık alanındaki çıtayı güçlü kadrolar ile her gecen gün biraz daha yukarıya doğru taşıdıklarını ifade eden Gölbaşı Devlet Hastanesi Başhekimi Engin Çatal, "Adıyaman ve ilçelerde sağlık alanında adımızdan söz ettirmek ve hastalarımıza daha kaliteli hizmet sunabilmek için her gecen gün sağlıktaki kalite çıtamızı biraz daha yukarı çekmek için çaba gösteriyoruz. Atanan hekimlerimizle birlikte hekim kadrolarımız güçlenerek sürekli daha ileriye taşımak için el birliğiyle hizmet sunmaya çalışıyoruz. Ekip arkadaşlarıma ve sağlık ordumuza emeklerinden ötürü teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Kastamonu Kastamonu Üniversitesi’nden iklim değişikliği projesine destek Kastamonu Üniversitesi tarafından hazırlanan iklim değişikliğiyle ilgili projeye, TÜBİTAK’tan destek almaya hak kazandı. Ormancılık ve tabiat turizmi alanında ihtisaslaşan Kastamonu Üniversitesi projelerine bir yenisi daha eklendi. TÜBİTAK 4004-Doğa Eğitimi ve Bilim Okulları Destekleme Programı çerçevesinde Kastamonu Üniversitesi akademisyenlerinden Öğretim Görevlisi Berkan Güngör’ün yürütücülüğünü yaptığı, “İklimin Geleceği: Geleceğin İklimi II” başlıklı proje destek almaya hak kazandı. İlki 2022 yılında TÜBİTAK tarafından desteklenen ve tekrar destek almaya hak kazanan “İklimin Geleceği: Geleceğin İklimi II” projesinde önlisans, lisans ve lisansüstü programlarda örgün eğitimlerine devam eden gençlerin, interaktif uygulamalarla iklim değişikliği konusunu çeşitli boyutlarıyla ele alarak konuya dair bilgi seviyelerini artırmak amaçlanıyor. Bu proje ile katılımcıların tabiatı koruma ve tabiat ile uyumlu yaşama bilinci kazanmaları, uzman eğiticiler ile birlikte kamu politikaları geliştirmeleri, yerel, ulusal ve uluslararası çevre çalışmalarına katılmaları ve aktif olmaları hedefleniyor. Ayrıca proje çerçevesinde sel, kuraklık ve yangın gibi aşırı iklim olaylarına karşı aksiyon alma konuları üzerine de durulacak. 18 Ağustos-23 Ağustos, 30 Eylül-2 Ekim ve 14 Ekim tarihleri arasında üç etapta gerçekleştirilecek olan proje çerçevesinde 12 atölye çalışması, 40 saat eğitim programı ve 3 bilimsel gezi yer alıyor. Proje sonucunda 1 editöryal kitap, 1 sergi, 2 çalıştay, 2 panel, 1 sempozyum ve 1 fidan dikim faaliyeti yapılacak. Kastamonu Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve İhtisaslaşma Koordinatörü Prof. Dr. Ömer Küçük, Rektör Yardımcısı Teknokent ve TTO Genel Müdürü Prof. Dr. Kasım Yenigün, Öğretim Görevlisi Ahmet Tabanlıoğlu ve Öğretim Görevlisi Mehmet Fırat Olgun uzman olarak bulunacak. Projede ayrıca Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erol Turan, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tevfik Erdem, Kastamonu Valiliği İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü İl Müdür Yardımcısı Dr. Suat Tüfekci, Kastamonu Üniversitesi öğretim üyeleri Prof. Dr. Tolga Ulusoy, Doç. Dr. Alperen Kaymakcı, Doç. Dr. Burhan Sevim, Doç. Dr. Erol Tekin, Doç. Dr. Önder Tor, Doç. Dr. Miraç Aydın, Dr. Öğretim Üyesi Serap Yıldız İlden, Dr. Öğretim Üyesi Özkan Evcin, Dr. Öğretim Üyesi Mehmet Karamanoğlu, Öğretim Görevlisi Feyza Kılınç Tayfun, Öğr. Gör. Zuhal Arife Küçük eğitmen olarak yer alacak. Kastamonu 3 No’lu Aile Sağlığı Merkezi’nden Dr. Cihangir Küçük sağlık personeli, Kastamonu Üniversitesi’nden Öğr. Gör. Kazım Yasin Özbey ile lisansüstü öğrenciler Esmanur Gedik, Özge Damla Başar, Sena Sarıca, Sümeyye Nur Sezgin, Zeynep Buse Güngör ve Zeynep Yazıcı da rehber olarak yer alacak ve böylece proje çerçevesinde paydaş 2 üniversite, 4 kamu kurumu ve 1 özel kuruluştan toplam 4 uzman, 14 eğitici, 7 rehber ve 1 sağlık personeli görev yapacak. Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hamdi Topal, Kastamonu Üniversitesi’nin iklim değişikliğiyle mücadele ve sürdürülebilirlik konularına verdiği önemi vurgulayarak, projenin bu çabaların bir yansıması olduğunu belirtti. Sürdürülebilirlik konusundaki çalışmaların hız kesmeden devam edeceğini söyleyen Rektör Topal, projede emeği geçenleri tebrik ederken, teşvikleri için Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar’a ve YÖK üyelerine şükranlarını sundu. Ayrıca Rektör Topal, proje çalışmalarında kurumlarına verdiği desteklerden dolayı TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal’a da teşekkür etti.
Antalya Tekerlekli Sandalye Dünya Takımlar Şampiyonası’nın basın toplantısı gerçekleşti Antalya’da 7-12 Mayıs tarihleri arasında yapılacak olan Uluslararası Tenis Federasyonu’nun tekerlekli sandalye kategorisi tenis organizasyonu BNP Paribas Tekerlekli Sandalye Dünya Takımlar Şampiyonası’nın basın toplantısı gerçekleştirildi. Uluslararası Tenis Federasyonu’nun tekerlekli sandalye kategorisindeki en önemli tenis organizasyonu olan BNP Paribas Tekerlekli Sandalye Dünya Takımlar Şampiyonası’nın basın toplantısı, Antalya Megasaray Tenis Akademisi’nde gerçekleşti. 21 ülkeden 44 takım ve 140 sporcunun yer alacağı organizasyon için açılış seremonisi düzenlendi. Seremonide turnuvaya katılan ülkeler ve sporcular tanıtıldı. Ardından düzenlenen basın toplantısına Türkiye Tenis Federasyonu Başkanı Cengiz Durmuş, Şahinler Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Şahin, Uluslararası Tenis Federasyonu Tekerlekli Sandalye Tenis Başkanı Alistair Williams, milli tenisçi Uğur Altınel ve Hollandalı tenisçi Diede de Groot katıldı. İlk olarak söz alan ve Antalya’da bu organizasyonu düzenledikleri için mutlu olduklarını belirten Uluslararası Tenis Federasyonu Tekerlekli Sandalye Tenis Başkanı Alistair Williams, “Dördüncü kez bu organizasyon Türkiye’de gerçekleştiriliyor. İlk defa Megasaray ev sahipliği yapıyor. Dünya genelinde yapılan eleme turnuvalarının ardından 21 milletten temsilciler bugün burada bulunuyor. Çok özel bir yazın başlangıcındayız. Burada performans gösteren oyuncuların birçoğu Paris’te gerçekleştirilecek olan Paralimpik Olimpiyatları’na da katılacaklar” dedi. Uğur Altınel: “Hedefimiz burada kupayı kaldırmak” Türkiye’de Dünya Kupası oynamanın kendilerini gururlandırdığını söyleyen milli tenisçi Uğur Altınel, “Ev sahibi olarak güçlü bir milli takımımız var. Hedefimiz, burada kupayı kaldırmak. Tabii ki tekerlekli sandalye tenisi, diğer branşlara göre daha zor. Hem sandalyeyi yönlendirmek hem de elinde raketle strateji kurmak, büyük bir zorluk. Kupayla birlikte bu güzel turnuvayı tamamlamak istiyoruz” diye konuştu. Diede de Groot: “Buradan şampiyon olarak ayrılmak istiyoruz” Hollanda’nın tekerlekli sandalye tenisinde çok başarılı olduğunu ve yine şampiyon olmak istediklerini ifade eden Hollandalı tenisçi Diede de Groot ise, “Bu organizasyon, Paralimpik Olimpiyatları öncesi bizim için çok güzel bir hazırlık. Bu oyunlar öncesinde kendi çalışmalarımız ve diğer ülkelerle karşılaşma imkanı elde etmek bizler için ön hazırlık oluyor. Burada olmaktan dolayı büyük mutluluk duyuyoruz. Hollanda, tekerlekli sandalye tenisinde çok başarılı bir ülke. Buradan şampiyon olarak ayrılmak istiyoruz” cümlelerine yer verdi. Kemal Şahin de açıklamasında, “Böyle büyük bir turnuvaya ev sahipliği yapmaktan dolayı çok mutluyuz. Buraya gelen sporculara başarılar diliyoruz. Türkiye’de tenis sporunda fark oluşturan adımlar atıyoruz” ifadelerini kullandı. Cengiz Durmuş: “ITF başkanı bu turnuvaları ne kadar hak ettiğimizi bize söyledi” Son olarak Türkiye’de birçok önemli organizasyona ev sahipliği yapmayı sürdürdüklerini vurgulayan Türkiye Tenis Federasyonu Başkanı Cengiz Durmuş da, “Uluslararası Tenis Federasyonu’nun tekerlekli sandalye kategorisinde en değerli haftasını yaşıyoruz. Bu en değerli haftada özellikle sporcularımızın da mücadele edeceği, başarı hedefi olan bir haftayı umutla takip ediyoruz. Bu turnuvalara ev sahipliği yapabilmek için Gençlik ve Spor Bakanlığı ve yerel yönetimlerle çok önemli stratejiler geliştiriyoruz. Uluslararası Tenis Federasyonu’nun (ITF) başkanı, ülkemize birkaç kere gelerek, bizim yaptıklarımızı gördüğünde bu turnuvaları ne kadar çok hak ettiğimizi bize söyledi. Kendilerine çok teşekkür ediyorum. Bugün 21 ülkeden 44 takımın yarışacağı bir haftaya giriyoruz. Böylesine güzel bir atmosferde sizlerle olabilme şansını yaşadık” açıklamasında bulundu. Türkiye, iki kategoride yarışacak Türkiye, organizasyona Erkekler ve Quad kategorilerinde dahil olacak. Sinem Oğuz’un kaptanlığını yaptığı Quad Milli Takımı’nda dünya 12 numarası Ahmet Kaplan, dünya 15 numarası Ali Ataman, dünya 18 numarası Uğur Altınel ve dünya 33 numarası Fatih Karataş mücadele edecek. Selahattin Alptekin’in kaptanlığını yaptığı Tekerlekli Sandalye Erkekler Milli Takımı’nda ise Emirhan Toper, Hakan Güngör, Hüseyin Erkan Çelik ve Turan Akalın yer alacak. Toprak kortlarda gerçekleşecek bu organizasyonda Tekerlekli Sandalye Erkek Milli Takımı; Hollanda, Şili ve Sri Lanka ile aynı grupta yer alıyor. Quad Milli Takımı ise Büyük Britanya, Amerika Birleşik Devletleri ve Avustralya’nın olduğu grupta mücadele edecek.
Adıyaman Üniversite öğrencileri Adıyaman’ın tarihi alanlarını gezdi Gümüşhane ve Giresun İl Müdürlüğüne bağlı GSB yurtlarında kalan öğrenciler çevre faaliyetleri kapsamında Adıyaman’ı ziyaret etti. 2023-2024 Öğretim yılı içerisinde öğrencilerin "Çevre faaliyetlerinde" etkin rol almalarını sağlamak, yaşadığı çevreye karşı duyarlılıklarını daha da artırmak amacıyla gerçekleştirilen proje kapsamında 6 Şubat 2023 depreminde hayatını kaybeden öğrenciler adına fidan dikimi gerçekleştirildi. Adıyaman’a gelen gençler, deprem şehitliğini ziyaret ettikten sonra Perre Antik Kenti ve Gazihandede mesire alanında bulunan ağaçlara kuş evleri ve kuş sulukları takarak mesire alanında gönüllü çevre temizliği yaptı. Yapılan gezilerle ilgili bilgi veren Gençlik ve Spor İl Müdürü Fikret Keleş, “Bakanlığımıza ait yurtlarda kalan öğrencilerimizin ders dışı zamanlarını olumlu bir şekilde değerlendirmek, bedensel, ruhsal, kişisel, sosyal, kültürel ve akademik gelişimlerine katkı sağlamak, yeteneklerini geliştirmek, milli, manevi ve insani değerleri tanımalarına yardımcı olmak amacıyla eğitim, sosyal, kültürel, sportif ve benzeri alanlarda faaliyetler gerçekleştirilmektedir. Bütün bu faaliyetlerimizin yanı sıra gençlerimizin daha yeşil bir dünya duyarlılığıyla hareket edebilmeleri, günümüzde küresel bir sorun hâline gelen çevre problemlerine yönelik olarak farkındalıklarının artırılması ve çevre sorunlarından doğrudan ve dolaylı olarak etkilenen canlılara dikkatlerinin çekilmesi için farklı projelerde yapılıyor. İlimizi ziyaret eden gençlerimizin de bu duyarlılık içerisinde gerçekleştirdikleri faaliyetlerden dolayı kendilerine teşekkür ediyorum” diye konuştu.