GENEL - 08 Mayıs 2019 Çarşamba 10:25

(Özel) Karlı dağların zirvesini yuva yapan Mehmetçikten vatan savunması

A
A
A
(Özel) Karlı dağların zirvesini yuva yapan Mehmetçikten vatan savunması

Hakkari’nin Yüksekova ilçesinin İran sınırındaki 3 bin 100 rakımlı Tuğ Tepe Üs Bölgesinde sınır güvenliğini sağlayan kahraman Mehmetçik, mayıs ayına rağmen ağır kış şartlarının hüküm sürdüğü bölgede bir yandan PKK’lı teröristlerle bir yandan da kaçakçılıkla mücadele ediyor.

Hakkari’nin Yüksekova ilçesinin İran sınırındaki 3 bin 100 rakımlı Tuğ Tepe Üs Bölgesinde sınır güvenliğini sağlayan kahraman Mehmetçik, mayıs ayına rağmen ağır kış şartlarının hüküm sürdüğü bölgede bir yandan PKK’lı teröristlerle bir yandan da kaçakçılıkla mücadele ediyor.


Yüksekova ilçesinin Esendere bölgesinde 7 gün 24 saat görevinin başında olan Mehmetçik, PKK’lı teröristlerle mücadele ederken, kaçakçılık faaliyetlerine de geçit vermiyor. Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) sağladığı imkanlarla büyük bölümü yerli ve milli olan silahların yanı sıra son teknolojiyle teröristlere karşı etkin mücadele yürüten Mehmetçik, her koşula uygun silah ve teçhizatlarıyla görevini başarıyla sürdürüyor.


Esendere 1. Hudut Tabur Komutanlığına bağlı Tuğ Tepe Üs Bölgesinde İran sınır hattının güvenliğini sağlayan Mehmetçik, mayıs ayına rağmen sıfırın altında 20 dereceye kadar düşen hava sıcaklığında ve yer yer 10 metreyi bulan kar örtüsünde teröristlerin sızma girişimlerine karşı her daim elleri tetikte bekliyor. Çetin şartlarda araziye uygun kar kamuflajıyla Pistenbully kar aracıyla araziye çıkan kahraman Mehmetçik, arazideki hakimiyetini koruyor.



Üs bölgesinde mayıs ayına rağmen ağır kış koşulları hakim


Özellikle Akdeniz Bölgesinde insanların denize girdiği mayıs ayında, Tuğ Tepe Üs Bölgesindeki kahraman askerler ise hala yer yer 10 metreyi bulan karda görev yapıyor. Ağır kış koşullarının yaşandığı ve kara taşıtlarının yolların kapalı olması nedeniyle kullanılmadığı üs bölgesinde tüm ihtiyaçlar ve olası operasyonlara ise askerler Pistenbully isimli kar aracıyla gidiyor. Kar örtüsünün temmuz ayına kadar yerde kaldığı üs bölgesinde tüm zorlu hava koşullarına rağmen görev yapan Mehmetçik, dosta güven düşmana ise korku salıyor.


İHA muhabirine konuşan Sözleşmeli Er Mustafa Kara, zorlu hava şartlarında vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü korumak amacıyla 7/24 esasına göre görev yaptıklarını belirtti. Kara, şartlar ne kadar zor olursa olsun, devletin sağladığı imkanlarla vatan nöbetlerini en iyi şekilde yerine getirdiklerini söyledi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Diyarbakır Çermik ilçesinde yeni eğitim müfredat tanıtım toplantısı yapıldı Diyarbakır’ın Çermik İlçe Millî Eğitim Müdürü Murat Bozdoğan başkanlığında, şube müdürleri, ilçedeki tüm okul müdürlerinin katılımıyla, kaymakamlık toplantı salonunda “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” ve yeni eğitim müfredat programının tanıtım toplantısı yapıldı. Toplantıda İlçe Milli Eğitim Müdürü Murat Bozdoğan, Türkiye Yüzyılı Maarif Modelinde becerilerin gelişimi; zihinsel, sosyal, fiziksel ve ahlaki boyutları içeren bir yapıda ele alındığını söyledi. Bozdoğan, “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli; öğrenci profili, beceriler çerçevesi, erdem, değer, eylem modeli, sistem okuryazarlığı, alana ait bilgi kümeleri bileşenlerinden oluşan bir modeldir. Bu yapı kapsamında, karmaşık ve soyut fikirleri eyleme dönüştürme sürecinde, ortaya çıkan fikirler, beceriler ile bu becerilerin derse özgü bilgi ve becerileri içeren yapılarını temsil eden, alan becerileri ilgili derse ait alan bilgisi ve bu alana ait bilgileri temsil eden içerik çerçevesi ile bütünleşerek öğrencilerin edinmesi beklenen öğrenme metotlarını oluşturmaktadır. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli; sadece son bir yılın değil, on yıllık uzun soluklu bir çalışmanın ürünü olarak ortaya çıkmıştır. Yeni müfredat, gelecek eğitim öğretim yılından itibaren okul öncesi, ilkokul birinci sınıf, ortaokul beşinci sınıf ve lise dokuzuncu sınıflarda kademeli şekilde uygulanmaya başlanacaktır” dedi.
Erzincan Azmiyle herkese örnek oluyor! Erzincan’da geçirdiği kaza sonucu omurilik felci olan ve yaklaşık 500 gün hastanede yatan Suat Can, tedavi gördüğü mesleki rehabilitasyon merkezinde öğrenmiş olduğu filografi sanatı ile hastalığının tedavi sürecini hızlandırarak hayata yeniden tutundu. Erzincan’da yüksekten düşerek geçirdiği kaza sonucu omurilik felci olan 47 yaşındaki Suat Can, kaza sonrasında tekerlekli sandalyeyle yaşamak zorunda kaldı. Yaklaşık 500 gün hastanede tedavi gören Can, tedavi sürecinde mesleki rehabilitasyon merkezinde filografi sanatını öğrendi. Filografi sanatı ile uğraşmaya başladıktan sonra hastalığının tedavisinin hızlandığını fark eden Suat Can, hayata tekrar bağlanmak için sanatını daha da ileriye taşıyarak ustalaştı. Bugüne kadar yüzlerce eser yapan Can, filografi sanatı ile hayata tekrardan tutunmanın mutluluğunu yaşadığını söyledi. Filografi sanatının tedavi sürecini hızlandırdığını ifade eden Suat Can, “8 yıl önce geçirdiğim kaza sonucu omurilik felci oldum. 2020 yılında tekrar bir kaza daha yaşadım. Omurgada kırık meydana geldi. Toplam 12 tane vida ve platinler var belimde. Bel altımda şuanda kısmi felçler var. 7 yıldır da filografi ile uğraşıyorum. Filografi ile uğraşmamda ki en büyük nedenlerden biri rehabilite edici özelliği. Niyetimiz bu dünyada hoş bir seda bırakmak hem de insanlarımıza faydalı olabilirsek ne mutlu bize. Özellikle engelli arkadaşlarımızın farklı dallarda uğraşabilecekleri muhakkak bir şeyler vardır. Hayatımızda her türlü zorluklar meydana gelebilir ama hiç birinde de hayata küsmememiz lazım. Her şeyin üstesinden devletimiz, milletimiz ile el ele vererek gelmemiz mümkün. Yeter ki azim olsun. Azmin elinden hiçbir şey kurtulmaz. Filografiyi insanlarımız duydukça, ilgi gösterdikçe potansiyel oluşmaya başlıyor. Üç beş derken geniş kitlelere ulaşmak söz konusu oluyor. Ne kadar çalışırsak Rabbimiz o kadar imkan sunar. Yeter ki çalışalım” dedi.