ASAYİŞ - 04 Ekim 2018 Perşembe 10:15

İç savaşın üç yıllık hasreti gözyaşlarıyla son buldu

A
A
A
İç savaşın üç yıllık hasreti gözyaşlarıyla son buldu

Suriye’de iç savaş sebebiyle kaçarak Türkiye’ye yerleşen 38 yaşındaki Tammam, üç yıl sonra ailesine gözyaşları içinde kavuştu.

Suriye’de iç savaş sebebiyle kaçarak Türkiye’ye yerleşen 38 yaşındaki Tammam, üç yıl sonra ailesine gözyaşları içinde kavuştu.


Suriye’de yaşanan iç savaş sebebiyle birçok aile dağılırken bazıları da yıllar sonra da olsa birbirlerine kavuşmanın mutluluğunu yaşıyor. Bu mutluluğu yaşayan son aile ise Tammam’ın ailesi oldu.


Suriye’de yaşanan iç savaş sebebiyle Türkiye’ye sığınan Tammam, buradaki işleri yerine koyduktan sonra eşi ve 3 çocuğunu da yanına aldırmak için girişimlere başladı. İşlemlerin tamamlanmasının ardından İdlib’te yaşayan aile, Hatay Cilvegözü Gümrük Kapısı’ndan Türkiye’ye geldi. Tammam, ailesini kapıda karşılarken, üç yıldır birbirlerine hasret yaşayan ailenin kavuşma anında gözyaşları sel oldu.


Ömer (8), Samir (6) ve Bana (5), üç yıldır görmedikleri babalarının yanından bir an olsun ayrılmazken, Tammam’ın eşi Kulud (35) da tıpkı eşi gibi gözyaşlarına hakim olamadı.



“Üç yıl boyunca ciğerim yandı”


Rejimden kaçarak Türkiye’ye sığınan Tammam, hayatını onları merak ederek geçirdiğini söyledi. Tammam, “Üç yıl önce rejimden kaçarak İstanbul’a geldim. Sonrasında da Ankara’ya yerleşip çalışmaya başladım. Eşimi ve çocuklarımı üç yıldır görmüyordum. Hükümetin çıkardığı aile birleştirme kanunuyla onları da yanıma getirdim. Geride kalan üç yılda hayatım hep onları merak ederek geçti. Çok şükür şimdi yeniden onlarla bir araya geldim. Üç yıldan beri ciğerlerim yanıyordu. Anlatılmayacak duygular yaşıyorum, çok mutluyum” ifadelerini kullandı.


Öğretmen olan Tammam’ın eşi Kulud ise kocasının yokluğunda çok zor günler geçirdiklerinin altını çizdi. Kulud, “Başımızda babamız olmadığı için çok zor günler geçirdik. Bombardımanlar sebebiyle birçok kez başka yerlere göç etmek zorunda kaldık. Fakat her şey geride kaldı. Türk yetkililere çok teşekkür ederim” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.