KÜLTÜR SANAT - 13 Temmuz 2019 Cumartesi 10:21

Bu sütunlar asırlardır dönüyor

A
A
A
Bu sütunlar asırlardır dönüyor

Hatay’da, 1400 ila 1500’lü yıllar arasında yapılan Mahremiye Cami’nin içerisinde bulunan döner sütunlar asırlardır dönmeye devam ediyor.

Hatay’da, 1400 ila 1500’lü yıllar arasında yapılan Mahremiye Cami’nin içerisinde bulunan döner sütunlar asırlardır dönmeye devam ediyor. Aynı zamanda adıyla mahremiyeti simgeleyen cami, tünel gibi girişiyle dikkat çekiyor.


Antakya ilçesi Tarihi Uzun Çarşı’da bulunan tarihi Mahremiye Camii içerisinde bulunan mihrap bölümündeki döner sütunlar görenlerin dikkatini çekiyor. Asırlara meydan okuyan tarihi Mahremiye Camii’nin mihrap bölümünde bulunan dönen sütunlar hakkında bilgi veren cami imamı Nuh Gökoğlu, “Bu sütunlar bu camiyle birlikte 1400 ile 1500 yılları arasında yapılmıştır. Caminin inşaatıyla beraber bu sütunlar yapılmıştır. Dönen sütunun Türkiye’de ve dünyada bir tek özelliği var, camide oluşan herhangi bir eğilimde veya çökmede bu sütunların dönmediği ve dönmeyeceği söylenir” dedi.



“Mahremiye Camii, üstü minare altı giriş olan nadir camilerden”


Tarihi Mahremiye Camii’nin Antakya’da üstü minare altı ise giriş olan 3 camiden biri olduğunu söyleyen imam Gökoğlu, “Mahremiye Cami’nin Uzun Çarşı’dan giriş kısmı tünel gibidir. Çatılı olan yerin üst tarafından da aynı şekilde minaresi olan bir cami girişidir. Antakya ilçesinde 3 tane yerde altından giriş, üstü minare olan cami vardır. Bunlardan birisi de Mahremiye Cami’dir. Ve bu caminin şerefesi dediğimiz yer aynı zamanda çatı ahşaptır. Antakya’daki 3 örnekten bir tanesidir. Mahremiye Cami’nin ikinci bir girişi vardır. O da hana doğru giden taraftır. Mahrem bölgesi denmesi, bazı şeylerin mahremiyet içerisinde kalmasından dolayı, böyle bir plan içerisinde, böyle bir düşünceyle yapılmıştır. Mahremiye Cami’nin bizim tarihimizin en güzel örneklerinden bir tanesi diyebiliriz” dedi.



Dönen sütunlar bölgedeki tek örnek


1400 ila 1500’lü yıllar arasında yapıldığı tahmin edilen Mahremiye Camii’nin minaresinin altındaki taç kapıdan girilerek bir tünel ve on bir basamaklı bir merdivenle şadırvanlı avluya ulaşılır. Camide, harimi örten ahşap çatı ortadaki üç kemer üzerine oturmuştur. Caminin mihrabın iki yanında kendi ekseni etrafında döndürülebilen iki taş sütunları ise bölgede mevcut tek örnektir.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.