SPOR - 08 Ocak 2021 Cuma 22:25

Ömer Erdoğan: "Munir ilk başta bilerek yapılıyormuş gibiydi ancak şansız bir pozisyon yaşamış"

A
A
A
Ömer Erdoğan: "Munir ilk başta bilerek yapılıyormuş gibiydi ancak şansız bir pozisyon yaşamış"

Ligin 18.

Ligin 18. haftasında sahasında Beşiktaş’ı konuk edecek A. Hatayspor’da Teknik Direktör Ömer Erdoğan Gençlerbirliği maçında rakibe yaptığı hareket sonrasında kırmızı kart gören kaleci Munir ile ilgili olarak şansız bir pozisyon yaşadığını söyledi.


Ligin 18. haftasında Beşiktaş’ı konuk edecek Hatayspor, Antakya Atatürk Stadı’nda çalışmalarını sürdürdü. İdmanda 5’e 2 top kapma ve core çalışması yapılırken, kaleciler ayrı çalıştı. Hatayspor Teknik Direktörü Ömer Erdoğan geçen hafta deplasmandaki Gençlerbirliği maçında, kaleci Munir Mohand Mohamedi’nin rakip oyuncuya yönelik hareketini "talihsiz bir maç yaşadık" diye ifade ederken, "Maç istediğimiz gibi giderken rakibin bize karşı kapanıp kontra ataklarla hücum edeceğini bildiğimiz için ilk golü atmamız çok önemliydi çünkü golü attıktan sonra rakibin de daha çok risk alıp oyunun bizim lehimize döneceğini beklerken maalesef talihsiz bir pozisyonla karşılaştık. Tabii ki sıcağı sıcağına açıkçası pozisyonu çok değerlendiremedik. İlk başta sanki bilerek yapılıyormuş gibiydi ancak detaylı inceleyince şansız bir pozisyon yaşamış. Kamerada detaylı bir şekilde incelediğimizde Munir kesinlikle rakibi görmüyor ve doğal olarak kalkarken destek alarak kullanacağı ayağını uzatıp bir kalkış şekli var. O ara zaten Gençlerbirliği futbolcusu Arda’nın da normalde yüzü kaleye dönükken Munir’e doğru tam dönmesiyle çok şanssız bir pozisyon yaşamışız. Tabi bu Munir’i kaybetmekle birlikte devamında penaltı, 10 kişi kalmamız bizi tabii ki sıkıntıya soktu. Dediğim gibi yaşandı, bitti. Üzüldük ama 10 kişi kalmalarına rağmen oradan iyi bir sonuç almaya çalışan oyuncularımız vardı."


Seyir zevki güzel olacak bir maç beklediğini belirten Erdoğan, "Analizlerimizi yaptık, biz de iyi durumdayız. Özellikle son haftalardaki çıkışımızı devam ettirmek istiyoruz. İnşallah güzel bir futbolla sahamızda güzel bir sonuç alırız. Bana göre son haftalarda ofansif anlamda çok gol atan iki tane takım karşılaşacak. Seyir zevki güzel olacak bir maç bekliyorum" dedi.



Kaleci Munir: "Umarım kötü niyetli olmadığıma inanılır"


Gençlerbirliği maçında kırmızı kart gören kaleci Munir ise, yaşanan talihsiz olaydan dolayı üzgün olduğunu belirterek, “Hakemler de o şekilde karar verdi zaten. Benim de böyle bir niyetim yoktu. Sadece ayağa kalkmak istedim. Ayağa kalkamadım, hakemler de öyle düşündü. Hakemler açısından da çok normaldi çünkü ben de görüntüde gördüğüm üzere vuruyor gibi görünüyordum. Sadece bana inanlara veya inanmayanlara bir şey söyleyemem. Çok kötü bir durumda takımı bıraktığım için çok üzgünüm. Öncelikle bütün takım arkadaşlarıma, Hatay kamuoyuna, taraftarlarına çok özgün olduğumu söylemek istiyorum, umarım kötü niyetli olmadığıma inanılır" dedi.


Munir, Gençlerbirliği oyuncusunu görmediğini belirterek, "O anda aslında topu aldım ve yere yattım. Tabii ki izleyenler, ’arkama baktığımda futbolcuyu gördüm ve öyle vurdum’ sanabilirler ama aşağıda yatan oyuncuyu görmedim ve ben de bir reaksiyonla hemen kalkmak istedim, ayağım suratına geldi. Takım olarak çok iyi durumdaydık, iyi gidiyorduk ve benim bu hareketim takımda moral kaybına ve maçı kaybetmemize neden olduğunu biliyorum ama şunu da umuyorum Türkiye Futbol Federasyonunun bana vereceği cezada umarım iyi niyetimden şüphe etmezler. Sadece bazen adım atarsınız, bazen yolunuza sert kaya çıkar ve ben o sert kayaya çarptım. O hareketim de öyle algılandı" şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sivas Suyun 50 kilometrelik yolculuğu başladı, yüzde 50 kayıp kaçak moral bozdu Sivas Belediyesi ve Devlet Su İşleri (DSİ) 19. Bölge Müdürlüğü iş birliğiyle yürütülen proje kapsamında, 50 kilometre uzaklıkta ki Pusat Özen barajdan kentin içme suyunu karşılayan 4 Eylül barajına yapılan ishale hattı tamamlandı. Geçtiğimiz yıllarda etkili olan kuraklık nedeniyle kentin içme suyu ihtiyacının bir kısmını karşılayan 4 Eylül barajında su seviyesi dip noktaya gelmişti. Kentte alınan geçici önlemler kapsamında ara ara su kesintileri yapılmıştı. Bu soruna çözüm arayan Sivas Belediyesi, Devlet Su İşleri (DSİ) 19. Bölge Müdürlüğü iş birliğiyle kolları sıvamış ve yaklaşık 50 kilometre uzaklıkta bulunan Pusat Özen Barajından 4 Eylül Barajına su takviyesi yapılabilmesi için ishale hattı tamamlandı. Proje tamamlanarak baraja su verilmeye başlandı. Sivas Belediye Başkanı Adem Uzun ise projenin tamamlanmasının su sıkıntısının yaşanmayacağı anlamına gelmediğini ifade etti. “Şehirdeki kayıp ve kaçak oranı yüzde 50 civarında” Başkan Uzun, hatlarda çok ciddi anlamda kayıp ve kaçakların olduğunu belirterek; “Hatlarda ki kaçaklar için bir mücadele sürecini başlatacağız. Ben bunlarla ilgili özellikle Türkiye’nin bazı önde gelen kişileriyle, firmalarıyla şu an görüşmeler yapıyorum. Şehrin özellikle su yönetimini sağlıklı bir şekilde kurabileceğimiz bir sistem oluşturacağız. Bunun için de SKADA ismini vermiş olduğumuz bir sistem kuracağız. Bu sistemle birlikte suyun yönetimini inşallah gerçekleştireceğiz. Sivas’ın önümüzdeki yüz yıllık dönemde herhangi bir su kesintisi yaşamadan sağlıklı bir su yönetim sistemi oluşturmak istiyoruz. Şu an itibariyle herhangi bir sıkıntı görmüyoruz. Ama 2029-30 yılları arasında dünyada çok şiddetli kuraklıklar bekleniyor. Yani dünyada bir küresel ısıma var ve bunu getirmiş olduğu bir küresel iklim kriziyle kesinlikle karşılaşacağız. Sivas’taki doğal afetlerin başında da kuraklık geliyor. Hatlardan başlayarak kayıp ve kaçaklarla mücadele etmek istiyoruz. Şu an şehirdeki kayıp ve kaçak oranı yüzde elli civarında. Tabii bu hemen bizim 22 günde çözeceğimiz bir sorun değil. Bununla ilgili çok ciddi anlamda çalışmalar gerekiyor. Ama önümüzdeki günlerde şu an araştırmalarımızı yapıyoruz. Uzmanlarla bir araya geleceğiz. Ve şehrin su yönetimini sağlıklı bir hale getireceğiz” dedi. “Şehir gelecekte özellikle ciddi anlamda sorunlar yaşayabilir” Kentin gelecek yıllarda ciddi anlamda su sorunu yaşayabileceğini ifade eden Uzun, “Şu an itibariyle barajın kendisini toparladığını görüyoruz. 2022 tarihinde artık o en alt çamur tabakası dediğimiz en alt tabakadan su çekilirken şimdi artık barajın biraz toparladığını görüyoruz. Tabii bu ishale hattıyla birlikte Pusat Özlem Barajı’ndan da düzenli bir su aktarımı var ama bu da tabii şehrin su sorununu bitirmedi. Bunu özellikle ifade etmek istiyorum şöyle bir algı oluşmasın. İshale hattı tamamlandı ama şehrin sorunu bitmedi. Şehir gelecekte özellikle ciddi anlamda sorunlar yaşayabilir. Hatta Pusat Özen Barajı’na da çok yüklenmemek gerekiyor. Sonuçta burası tarımsal sulama amaçlı kurulan bir baraj. Buradaki üretimin de özellikle çevresinde aksamaması gerekiyor. Bunun için yapılması gereken en önemli husus tabii ki kayıp ve kaçakla mücadele. Kayıp ve kaçakla bizim hedefimiz. Şu an yüzde 50 olan, kayıp kaçak oranını eğer yüzde otuzlar gibi bir seviyeye çekebilirsek çok büyük bir başarı elde etmiş olacağız” şeklinde konuştu.
Niğde Niğde’de ‘Merkezim Her Yerde’ projesi ile köy okullarında etkinlikler yapılıyor Niğde’de gönüllü gençler, ’Merkezim Her Yerde’ projesi çerçevesinde köy okullarını ziyaret ederek çeşitli etkinliklerle öğrencilerle buluşuyorlar. Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın başlattığı ’Merkezim Her Yerde’ projesi ile Niğde Gençlik Spor İl Müdürlüğü Şehit Ramazan Konuş Gençlik Merkezi gönüllüleri, kent genelindeki okullarda eğitim gören öğrencilerle sportif ve sosyal faaliyetler yaparak, geleneksel oyunlar oynayarak çocukların keyifli zaman geçirmesine katkı sağlıyor. Proje çerçevesinde gönüllü gençler ve liderleri, kent merkezine bağlı Ovacık Şehit Bayram Aksoy İlkokulu ile Ortaokulunda eğitim gören öğrencilerle okul bahçesinde buluştu. Yüz boyama, zeka oyunları, halat çekme, ok atma gibi oyunların oynandığı etkinlikte, müzik eşliğinde oyunlar oynayan gönüllü gençler, minik kardeşlerine patlamış mısır ve pamuk şeker ikram etti. Niğde Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü, Gençlik Hizmetleri Müdürü Turan Sayın, Niğde Gençlik Spor Müdürlüğü olarak, koordineli olarak köy okullarında ve dezavantajlı öğrencilerin bulunduğu bölgelerde etkinlikler yaptıklarını söyledi. Sayın, "Merkezim Her yerde’ projesi çerçevesinde köy okulundaki öğrencilerimiz hem oyun oynadılar, hem de oynanan oyunlar hakkında bilgi sahibi oldular. Projedeki amacımız gençler arasında sosyal farkındalık oluşturarak sağlıklı bir iletişim ortamı oluşturmak, sorumluluk duygularını geliştirmek ve topluma daha duyarlı bireyler kazandırmak, kırsalda yaşayan ve köy okulunda okuyan gençlere gençlik liderlerimizin aracılığıyla vizyon kazandırmak, gençlere çevre bilinci kazandırmak, gençlerde aidiyet duygusu oluşturmak ve bununla birlikte gönüllü gençlerimizin ve öğrencilerimizin moral ve motivasyonunu arttırmaktır” dedi.
Yozgat Bozkırın ortasından Avrupa’ya gümüş balığı ihracat ediliyor Denize kıyısı olmayan ve bozkırın ortasında yer alan Yozgat’ın Çekerek ilçesinde barajda avlanan tonlarca gümüş balığı, başta Fransa ve Almanya olmak üzere birçok Avrupa ülkesine ihraç ediliyor. Türkiye’de yeterince rağbet görmeyen gümüş balığını Avrupalılar çerez niyetine tüketiyor. Yozgat’ta bulunan baraj ve göletler, balıkçılıkla uğraşan bölge halkının geçim kaynağı haline geldi. Özellikle sulama, enerji ve taşkın kontrolü amacıyla kurulan Çekerek Barajı’nda vatandaşlar yılın belli dönemlerinde geçimlerini balık avlayarak sağlıyor. Çekerek Barajı’nda su seviyesinin yükselmesiyle bu yıl gümüş balığı bolluğu yaşanıyor. Son 5 yıldır gümüş balığının olmadığı barajda günlük 15-20 ton arasında balık avlanıyor. Bölge halkı, balık sezonunda tonlarca gümüş balığı, alabalık, kerevit avlayarak, Avrupa ülkelerine ihraç ediyor. Bozkırın ortasında denizi olmayan Yozgat’ta avlanan gümüş balığı, Avrupa ülkelerinin vazgeçilmezleri arasında yer alıyor. Türkiye’de vatandaşların çok fazla ilgi göstermediği gümüş balığı, bozkırda avlandıktan sonra tesislere gönderilerek işlenip Avrupa ülkelerine ulaştırılıyor. Avrupalılar gümüş balığını yağda patates kızartması gibi kızartıp, cips ve çerez gibi tüketiyor. “Avrupa’da cips niyetine yiyorlar” Çekerek Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Dursun Uslu, son 5 yıldır baraj sularındaki azalma nedeniyle gümüş balığı avlayamadıklarını belirterek, bu yıl gümüş balığı bolluğu yaşandığını söyledi. Uslu, “Son 5 senedir nisan ayında baraj suyunu bıraktıkları için gümüş balığı olmadı. Biz 5 senedir gümüş balığı tutmuyoruz. Ama bu sene gümüş balığı bolluğu yaşanıyor ve 70 kişi gümüş balığı avlamak için çalışıyor. Biz bu balığı Avrupa ülkelerine ihraç ediyoruz. Orada cips niyetine yiyorlar. Bu güzel bir ekmek kapısı. Günlük 25 tona kadar gümüş balığı tutacağız. Çalışacak insan bulsak bu sayıyı daha da artırabiliriz” dedi. “Günlük 20 ton gümüş balığı avlıyoruz” Çekerek Su Ürünleri Kooperatifi işletmecisi Paşa Koç ise günlük 15-20 ton arasında gümüş balığı tuttuklarını ifade ederek, “5-6 senedir gümüş balığında bu barajdan verim alamadık ancak bu sene suyun yüksek olmasından dolayı verim iyi oldu. Bir ay boyunca bu balığı işleyeceğiz ve günlük yaklaşık 15-20 ton balık avlıyoruz. Bunu Avrupa ülkelerine gönderiyoruz. Yaklaşık 80 kişiyi istihdam ediyoruz burada. Bu barajda sezonuna göre sazan, kerevit gibi balıklar avlıyoruz. Çok verimli bir baraj. Şu an gümüş balığı avlıyoruz. Kilogramı 10 liraya alınıyor ve biz fabrikalara gönderiyoruz. Oradan da Fransa, Norveç, Almanya gibi ülkelere gidiyor. Orada bunu çerez niyetine tüketiyorlar” şeklinde konuştu.