YEREL HABERLER - 22 Ocak 2017 Pazar 09:36

Iğdır Aras Spor’un birlik ve beraberlik gecesi

A
A
A
Iğdır Aras Spor’un birlik ve beraberlik gecesi

Iğdır’ı Bölgesel Amatör Ligde (BAL) temsil eden Aras Spor yönetimi, birlik ve beraberlik gecesi düzenledi.
Geceye Iğdır Valisi Ahmet Turgay Alpman, Iğdır Cumhuriyet Başsavcısı Sedat Turan, İl Jandarma Komutanı Kahraman Dikmen, İl Emniyet Müdürü Orhan Çevik, Aras Spor Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Aras, iş adamları ve vatandaşlar katıldı. Iğdır’daki bir düğün salonunda düzenlenen gecede konuşan Vali Ahmet Turgay Alpman, “Burada Iğdır Aras Spor’a yardım etmeye çalışıyorum. Bundan sonrada bu yardımlara her zaman açığım ve kendilerine yardımcı olacağız. Sizlerden de desteklerinizi devam ettirmenizi istiyor ve bekliyorum. Aras Spor bu ligde şampiyon olduğu taktirde bir üst ligde de Iğdır’ı en güzel şekilde temsil edeceğine inanıyorum. Burada birlik, beraberlik ve dayanışma var. Bizlerde bu birlik, beraberlik ve dayanışmayı sonuna kadar götürmemiz lazım. Iğdır’da bu birlik ve beraberlik olduğu sürece Aras Sporun şampiyon olacağına inanıyorum” dedi.
Iğdır Aras Spor Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Aras ise, Iğdır Aras Sporun bu yıl ligde durumunun çok iyi olduğunu belirtti. Hasan Aras, “Ligde 37 gol atıp sadece 5 gol yedik. 33 puanla en yakın rakibimize 5 puan fark atarak liderliğimizi koruduk. Hedefimiz profesyonel futbolun oynandığı 3. Lige çıkabilmektir. Takımımız Iğdır’da birlik ve beraberliğin simgesidir ve bu kentte yaşayan Türk, Azeri ve Kürt, yani herkes Aras Sporun başarısıyla gurur duymuştur. Aras Sporun 3. Lige çıkması Iğdır’ın tanıtımı açısından çok önemlidir” şeklinde konuştu.
Program daha sonra halk oyunları ekiplerinin gösteri ve sanatçıların konseriyle son buldu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Serbest Bölge’de yeni yönetimin ilk toplantısını gerçekleştirildi Kayseri Serbest Bölge Yönetim Kurulu Başkanı ve Melikgazi Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Palancıoğlu, Kayseri Serbest Bölgesi yeni yönetiminin ilk toplantısını gerçekleştirdi. Kayseri Ticaret Odası Başkanı Ömer Gülsoy’un başkanlığında düzenlenen Genel Kurul Toplantısı’nın ardından yeniden Kayseri Serbest Bölge Yönetim Kurulu Başkanı olarak seçilen Başkan Palancıoğlu, “Serbest Bölge’nin 2024 yılı genel kurulu tamamlandı. Yeni yönetimimizle birlikte yolumuza devam ediyoruz. Kayseri Serbest Bölge, Kayseri’nin ihracatı, istihdamı ve üretimi açışından son derece önem taşıyor. Kayseri ihracatının yaklaşık yüzde 25’ini karşılayan bir bölge. Dolayısıyla buradaki tüm sanayicilerimize vermiş oldukları emeklerden dolayı teşekkür ediyorum. Yapılan genel kurulda sağ olsun Kayseri Ticaret Odası Başkanımız Ömer Gülsoy başkanlık yaparak genel kurulumuzu tamamlamış oldular. Emeği geçen Kayseri Ticaret Odası Başkanımız Ömer Gülsoy Bey’e, Sanayi Odası Başkanımız Mehmet Büyüksimitci Bey’e, yönetim kurulu üyelerine, burada çalışan arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Kayseri için üretmeye, katma değeri yüksek üretim yapmaya, ihracat ve istihdam yapmaya Kayseri Serbest Bölge en iyi şekilde devam edecek. Yapılan çalışmaların hayırlı olmasını diliyorum” dedi. Kayseri’nin istihdam ve ticaret hacmini artırmak için gayretle çalıştıklarını belirten Başkan Palancıoğlu, Kayseri Serbest Bölge’nin yeni yatırımlar ve projelerle gücüne güç katacağını ifade etti.
Ankara Sağlık-Sen: “MHRS’deki yoğunluğu azaltmak için kademeli sevk zinciri kurulmalı” Sağlık-Sen Stratejik Araştırmalar Merkezi (SASAM) Hekim Koordinatörü Ali Ramazan Benli, Sağlık-Sen’in MHRS ile ilgili hazırladığı raporu paylaşarak, “MHRS’nin daha işlevsel hale gelebilmesi için kademeli sevk zincirine geçilmeli. İlk etapta MHRS’nin yüzde 20’si aile hekimlerine tahsis edilmeli. Aile Hekimliği Bilgi Sistemi ve Hastane Bilgi Yönetim Sistemi birbiri ile entegre hale gelmeli” dedi. Sağlık-Sen Stratejik Araştırmalar Merkezi (SASAM) Hekim Koordinatörü Doç. Dr. Ali Ramazan Benli, Sağlık Bakanlığı’nın Merkezi Hekim Randevu Sistemi (MHRS) ile ilgili yeni hazırladığı düzenlemeye ilişkin Sağlık-Sen’in hazırladığı raporu paylaştı. Kademeli sevk zincirine dikkat çekilen raporda, sistemin işleyişi için birçok konuya da vurgu yapıldı. “Kademeli sevk zincirine geçilmeli” Rapora ilişkin açıklamalarda bulunan Benli, MHRS’nin daha işlevsel hale gelmesi için kademeli sevk zincirinin oluşturulması gerektiğine dikkat çekerek, “Aile hekimliğinin dünyadaki uygulaması içerisinde sevk zinciri vazgeçilmez bir durumdur. Yani kişi acil olmayan bir şikayetinde önce aile hekimine gider ve aile hekimi gerekli muayene ve tetkiklerini yapar, tedavisini düzenler veya ilgili branşa sevk eder. Sevk zincirinin kurgulanması, hastane başvurularını azaltacak, hastanelerde uzman hizmet kalitesini artıracak ve sağlık maliyetlerini düşürecektir. Bu sebeple kademeli olarak sevk zincirine geçilmelidir. Ayrıca sevk zinciri sağlıkta dönüşüm programının tamamlanmasında önemli bir yer tutmaktadır” diye konuştu. “MHRS’nin yüzde 20’si aile hekimlerine tahsis edilmeli” Kademeli sevk sistemi ile birçok sorunun önüne geçileceği ve sağlık hizmet kalitesinin daha da artacağına vurgu yapan Benli, “Kademeli sevk zincirinin oluşturulmasının daha önce pilot illerdeki sevk zinciri uygulamasından farkı; hastaların direkt hastanelere gitmesinin engellenmemesidir. Yani hastalar aile hekimlerinden sevk ile hastaneye gidebildikleri gibi direkt de gidebileceklerdir. Aile hekimi hastasını sevk etmeyi istediği zaman normal randevu sırasına yönlendirme yerine sistemi by-pass ederek sevkin sağlanması gerekmektedir. Çünkü hekim değerlendirmesinden geçen hastada sevk gerekliliği oluştu ise bu durum öncelikli sayılmalıdır. Bunun da ilk basamağı MHRS üzerinden planlanabilir. MHRS’nin belirli bir oranı, ilk etapta yüzde 20’si aile hekimlerine tahsis edilmeli. MHRS, Aile Hekimliği Bilgi Sistemi (AHBS) ve Hastane Bilgi Yönetim Sistemi (HBYS) ile entegredir. Aynı şekilde AHBS ve HBYS de birbirleri ile entegre olmalıdır. Aile hekimi hastasını sevk edeceği zaman kullanmış olduğu AHBS sisteminin ekranından sevk edebilmeli ve ne için sevk ettiğini sisteme yazabilmelidir. Bu durumu HBYS sisteminden sevk edilen doktor görebilmelidir. Hastanede karşılayan doktor hastanın değerlendirmesini, nasıl takip edilmesi ve hangi durumlarda tekrar görmesi gerektiğini aile hekiminin göreceği sisteme yazabilmelidir. Böylece basamaklar arası iletişim daha sağlıklı hale gelir. Farklı basamaklarda çalışan hekimlerin dijital sistem üzerinden iletişimlerinin artırılması sistemin verimliliğini artıracaktır” ifadelerini kullandı. “Sistemin aksamaması için aile hekimi sayısı 50 binin üzerine çıkarılmalı” Aile hekimlerinin sevk zincirine dahil edilmesiyle aile hekimliği sisteminde aksaklıklar yaşanabileceğine, bunun da önüne geçmek için mevcut aile hekimi sayısının iki katına çıkarılması gerektiğine dikkati çeken Benli, “Sevk zincirini kurabilmek, davranış değişikliği gerektirdiğinden zamana yayılarak yapılmalıdır. Ayrıca sistemi de bu duruma hazırlamak zaman alacaktır. Sistemin hazırlanmasında aile hekimi başına düşen kişi sayısını OECD ortalaması olan 2 bin rakamlarına çekebilmek önemli bir aşamadır. Halihazırda ülkemizde bir aile hekimi 4 bin kişiye kadar bakabilmektedir. Bu durum aile hekimlerinin iş yüklerini artırmaktadır. Bunun için 28 bin olan aile hekimi sayısının 50 binin üzerine çıkarılması gerekmektedir” şeklinde konuştu. Kademeli sevk zincirinin oluşmasıyla randevu alınmasında yaşanan birçok sorunun ortadan kalkacağını, memnuniyet oranının artacağını söyleyen Benli, sözlerini şöyle tamamladı: “Sonuç olarak; sağlık sisteminin rehabilitasyonunda sevk zincirine geçiş önemli bir adım olarak önümüzde durmaktadır. Ülkemiz koşullarında sevk zincirine kademeli olarak geçilmesi daha uygulanabilir ve bu durum MHRS üzerinden başlatılabilir. Birinci basamağın güçlendirilmesi ve basamaklar arası entegrasyonun artırılması sistemin verimliliği açısından önemlidir.”