SPOR - 18 Ocak 2020 Cumartesi 15:57

Isparta 32 Spor Başkanı Yazgan: "Tek yürek, tek yumruk olup şampiyon olacağız"

A
A
A
Isparta 32 Spor Başkanı Yazgan: "Tek yürek, tek yumruk olup şampiyon olacağız"

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Bölgesel Amatör Lig (BAL) 7.

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Bölgesel Amatör Lig (BAL) 7. Grup’ta mücadele eden Isparta 32 Spor’da 2. Devre öncesinde Başkan Atakan Yazgan, 2. Başkan Galip Küçükyaman, Teknik Direktör Hasan Şengün ve Takım Kaptanı Volkan Serim, basın karşısına çıktı. Kulüp Başkanı Atakan Yazgan, devre arasında Hakan Çorlak, Deniz Boztepe, Furkan Yıldırım, Özcan Bozan ve Mustafa Kurcan’la yolların ayrıldığını belirterek, “Bu oyuncularımızın yerine. Maçlarımız iyi başlamadı. 5 maç sıkıntılı geçti. 5 maçtan sonra Tarık Hocamızla yollarını ayırdık. Takımın kuruluş aşamasında Tarık Hocanın emekleri çok. Belli bir yere kadar gelebilirdik. Hasan Hocamızla da iyi bir seri yakaladık. Hasan Hocamız, Türk futboluna mal olmuş bir isim. Trabzonsporlu. Ben Fenerbahçeli olduğum için Dobi Hasan’dan korkardık.


Onur Kayador kaptan da 5 maçtan sonra aramıza katıldı. Hasan Hocayla istişarelerde bulundular. Başarı gelecek inşallah” dedi.


Düzenlenen toplantıda gazetecilerin sorduğu soru üzerine açıklamalarda bulunan Başkan Atakan Yazgan, “Yönetimde şu an sıkıntı yok. Genç arkadaşlar bir ara sıkıntılar oldu. Hoşgörüyle karşıladık. Birlik ve beraberlik içerisinde 12-13 maçımız var. Final havasında maçlar. İnşallah maçları kazanıp şampiyon olacağız. Türkiye liglerinde bir çoğunda sıkıntılar var. Bizde de var. Geçmiş yıllarda 10-12 trilyon para harcanmış. Ancak biz menajerler aracılığıyla çalışmıyoruz. 5 tane menajer alındı. Menajerle transferimiz olmadı. Bu işi biraz daha iyi yaptığıma inanmıyorum. Galip Başkanı da söylemeden geçmeyeceğim. Takıma bayağı destek oldu. Süreyya Sadi Bilgiç, önümüzdeki hafta nakit gönderecek. Davraz Kayak Merkezi’nden 250 bin TL alacağız. Bunun 125’ini dün aldık. Futbolcu kardeşlerimize aldık. Isparta Belediye Başkanı Şükrü Başdeğirmen’in katkıları büyük. Şu ana kadar 515 bin TL destek verdi. Ayrıca destekleri sürecek. Otobüs sözü de var. İş adamlarından da destek bekliyoruz. Bu yolun sonu inşallah şampiyonluk” diye konuştu.



Şengün: “Isparta güzel bir şehir”


Teknik Direktör Hasan Şengün ise takımın kuruluş aşamasında emekleri olan Tarık Söyleyici, Gökhan Çelebi ve Hüseyin Usku’ya teşekkür etti. Göreve geldikten sonra yükselişe geçtiklerini anlatan Şengün, “Ligde, 6 maçtan sonra biz geldik. 6 galibiyet ve 1 beraberlik aldık. Çocuklarımız galip geldikçe özgüvenleri arttı. Takdir edersiniz ki devre arasında transferler zorduk. Takım içerisindeki dengeleri bozmadan yapmak lazım. Mali bütçesi var tabii bu işin. Zor bir süreç. Buna rağmen biz transfer ettiğimiz oyuncuların iyi olduğunu düşünüyoruz. Pazar günkü maç itibariyle bu süreç başlıyor.


Biz saha içerisinde kim iyiyse onu oynatıyoruz. Rekabet olacak tabii. Biliyorsunuz 5 genç oyuncu kadroya girmek zorunda. Çok farklı. Çok daha takımı dolduramıyorsunuz, bazı isimleri kadroya alamıyorsunuz. Az ve az transferler yapmak zorunda kaldık. Başkanımızla, yönetim kurulumuzla birlikte yaptık transferleri. Biz bir aileyiz. Aile içerisinde nasıl sorunlar oluyorsa ufak tefek sorunlar olabiliyor. Sonuç olarak iyi bir kadro oluşturduk. Devre arası kampımız çok güzel geçti. Devre arasında özel maçlarda 2 galibiyet ve 1 beraberlik aldık. Bazen yenilgilerden ders almak lazım. Çok gol yedik. Hazırlık maçlarında eksiklerimizi gördük. Arkadaşlığımız, kardeşliğimiz çok iyi. Ligde 5-6 takımın şampiyonluğa oynaması güzel. 8 puanlık bir arayı kapattık. İşi çok sıkı tutmamız lazım. 2. Yarı işler çok daha zor geçecek. Isparta güzel bir şehir. Isparta en güzeline layık. İnşallah bu sene şampiyonluk nasip olur. Ben takımından memnunum. İsa’yı aldık. Timurcan ve İsa’nın performansı çok iyi. Takviye duruma göre yapabiliriz” ifadelerini kullandı.



Serim: "Kendi göbek bağımızı kendimiz keseceğiz"


Isparta 32 Spor Kaptanı golcü Volkan Serim ise yaptığı açıklama, “Sezona istediğimiz gibi başlayamadık. Kaliteli bir ekip olmamıza rağmen iyi bir başlangıç yapamamıştık. Artık kendi göbek bağımızı kendimiz keseceğiz. Karaman, Kestel, Manavgat. Evimizde yenmemiz gerekiyor. Ben ilk kez Bölgesel Amatör Ligde oynuyorum. Isparta güzel bir şehir. 3 puanı alıp taraftarımıza hediye edeceğiz” şeklinde konuştu.



Küçükyaman: "Biz bir aileyiz, başarı için ara sıra kavgalarımız olabiliyor"


Isparta 32 Spor Başkanı Galip Küçükyaman da bu sezon mutlu sona ulaşacaklarını belirterek, camiayı tek yürek olmaya davet etti.


Küçükyaman yaptığı açıklamada, “Bizim yöneticilerle aramızda sıkıntı olsa bile 15 dakika sonra çözebiliyoruz. Biz bir aileyiz, başarı için ara sıra kavgalarımız olabiliyor. Sonuç olarak sıkıntımız yok. Biz yöneticilerle 15 dakika fikir alışverişi yapıyoruz, 1 saat sonra çözebiliyoruz. Bu işi sıkıntı tutuyoruz. Atakan Bey’in işi İstanbul’da. Adamın işi orda. Benim de Bucak’ta. Aramıza nifak sokmasınlar. Şampiyonluk yaşayacağız. Seyirci her geçen gün artıyor. Isparta halkı mağlubiyeti kaldıramıyor. Gidişatımız iyi. Ödenmeyecek hiçbir borcumuz yok ama sponsor ve destek şart. Bizi sonuna kadar destekleyin” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çorum Nörolojik hastalıkları elektrik uyarısıyla tedavi eden cihaz geliştirildi Hitit Üniversitesinde yürütülen proje ile nörolojik hastalıkları elektrik uyarısıyla tedavi edebilen cihaz geliştirildi. Hitit Üniversitesi Tıp Fakültesi Doktor Öğretim Üyesi Güven Akçay, nörolojik hastalıkları ilaçsız tedavi edebilmek amacıyla çalışma başlattı. Makine ve İmalat Teknolojileri alanında desteklenen proje çerçevesinde hastaları ilaçların toksik doz ve yan etkisine maruz kalmadan tedavi edebilecek yerli ve milli cihaz üretildi. Cihazın geliştirilmesi için yürütülen çalışmalarda Hitit Üniversitesi Mühendislik Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Mehmet Fatih Işık ve Doktor Öğretim Üyesi Serkan Dişlitaş yer aldı. Doktor Öğretim Üyesi Güven Akçay, geliştirdikleri cihaz ile beyne her hangi bir cerrahi operasyon yapılmadan beyindeki oluşacak olan elektrik uyarısıyla nörolojik rahatsızlıkları tedavi etmeyi amaçladıklarını söyledi. Nöromodülasyon (sinir dokularının yeniden düzenlenmesi) yönteminde 1950’li yıllardan itibaren ses, elektrik uyarısı ve manyetik uyarılardan faydalanmaya başlandığını ifade eden Akçay, bu tedavi yönteminin invaziv ve non-invaziv olarak iki şekle ayrıldığını kaydetti. Akçay, non-invaziv (kesi yapılmadan) olarak adlandırılan; beyne her hangi bir cerrahi operasyon yapılmayan tedavi yönteminde beyinde oluşacak elektrik uyarısıyla tedavinin amaçlandığını belirterek 2000’li yıllardan sonra bu tedavi yönteminin klinikte yer almaya başladığını ifade etti. “Beyine elektrik uyarısı vererek tedavinin gerçekleştirilmesini hedefliyoruz” Geliştirdikleri cihaz ile beyne elektrik uyarısı vererek tedavinin gerçekleştirilmesinin hedeflendiğine dikkat çeken Akçay, şunları söyledi: “Beyne elektrik uyarısı vererek yapacağımız bu tedavi yöntemini diğer tedavi yöntemleriyle kıyasladığımız zaman; örneğin ilaçlarda toksik doz veya yan etkisi gibi durumlar olurken bu tedavi yönteminde ise yan etkisi diğerlerine göre neredeyse yok denecek kadar çok az olup avantajları, tedavi etkinliği daha yüksektir. Klinik çalışmalara daha fazla ihtiyaç olduğundan dolayı ekibimizin geliştirmiş olduğu cihazla yapılan tedavi yönteminin preklinik çalışmaları tamamlanmış olup şimdi ki aşamalarımızda ise klinikteki çalışmalarımızı özellikle epilepsi, nöropatik hastalarında Hitit Üniversitesi Tıp Fakültesi Doktor Öğretim Üyesi Sinan Eliaçık hocamız ile uygulamayı amaçlamaktayız.” Yurt dışına göre 50 kat daha az maliyetle üretebiliyoruz Geliştirilen cihazın tamamen yerli ve milli olduğunu vurgulayan Akçay, “Yurt dışında üretilen cihazların Türkiye’ye maliyeti ortalama 30 bin dolar civarında. Yerli üretim olanlarda ise yaklaşık maliyet 5-6 bin dolar civarında. Biz ise cihazı yurt dışına göre 50 kat daha az maliyetle üretebiliyoruz. Yapmış olduğumuz cihazı diğerlerinden farklı olacak şekilde ürettik. Sabit bir akım vermek yerine beyindeki elektrik direnci ve kafa direnci ölçülerek bu dirence uygun olan yani tedavideki etkin ilaç diye tabir edebileceğimiz gerçek elektrik değerini verip beyne modüle ederek hastalarımızın tedavisini amaçlıyoruz. Böylelikle sabit bir tedavi değil bireye özgü elektrik uyarısı vererek tedavi hedeflenmiş oluyor. Bu amaçla da tedavinin etkinliği daha da arttırmayı sağlamış oluyoruz.” diye konuştu.
Denizli PAÜ Hukuk Fakültesinde ‘Meclis Simülasyonu’ etkinliği düzenlendi Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Hukuk Fakültesi ve Hukuk Topluluğu tarafından öğrencilerin yasama faaliyetini deneyimledikleri ve yasa yapım sürecine tanık oldukları, hoşgörü ve uzlaşma ortamında ideal meclisin nasıl gerçekleşeceğini görüp, pratikte uygulayabildikleri bir etkinlik olan Meclis Simülasyonu etkinliği düzenledi. 3-6 Mayıs tarihleri arasında gerçekleşecek olan ve Denizli’de ilk kez düzenlenen Pamukkale Üniversitesi Meclis simülasyonu etkinliği Eğitim Fakültesi Melek Sözkesen Konferans Salonu’nda gerçekleşen açılış töreni ile başladı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından program açılış konuşmaları ile devam etti. Adalet Demokrasi ve Hukuk Orjinli Çalışmalar (ADHOC) Derneği Koordinatörü Şebboy Deren Güçlü yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Burada Pamukkale Üniversitesi ekibine baktığımda 5-6 aylık inanılmaz bir organizasyon sonucunda gerek divan üyeleri olsun gerek akademi ekibi organizasyon ekibimiz olsun, sponsorluk ekibimiz olsun gerçekten çok güzel bir çalışma ortaya koydular ve gerçekten çok güzel de bir organizasyon ortaya çıkaracaklar. Önümüzdeki dört gün boyunca bunu deneyimliyor olacaksınız. Dilerim ki gerçekten çok güzel bir şekilde eğlenirsiniz ve keyif alırsınız demek istiyorum. Burada dört gün boyunca hepiniz milletvekili olacaksınız. Farklı farklı partileri temsil edeceksiniz. Ancak burada unutmamız gereken bir şey var ki hiçbirimiz birbirimizi kırmadan gerçekten dostluk çerçevesinde hep beraber tanışarak ve keyifli vakit geçirerek buradaki arkadaşlığımızın baki kalacağını umut ederek ve olmasını sağlayarak da keyifli vakitler geçirmenizi istiyorum. Lütfen birbirinizi genel kurulda olsun komisyonlarda olsun birer parti için kırmayın. Gerçekten çok güzel bir organizasyona imza atılacağına eminim. Şimdiden herkese keyifli bir yasama dönemi diliyorum.” “Bu simülasyonda öğrencilerimiz, kanun tekliflerini inceleyecek, tartışacak, fikir alışverişi yapacak ve yasamanın işlevini öğrenecektir.” Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hülya Kabakçı Karadeniz yaptığı konuşmada şunları ifade etti: “Hukuk fakültesi olarak amacımız, Evrensel hukuk ilkelerini ve insan haklarını benimseyerek, hukuki sorunları teorik ve pratik anlamda çözme yetkinliğine sahip hukukçular yetiştirmektir. Bu nedenle meclis simülasyonu çok önemlidir. Bu simülasyonda öğrencilerimiz, kanun tekliflerini inceleyecek, tartışacak, fikir alışverişi yapacak ve yasamanın İşlevini öğrenecektir. Öğrencilerimizin yasama faaliyetlerinde bizzat bulunmalar ve etkin rol almaları, fikirlerini özgür bir şekilde dile getirmeleri önemlidir. Meclis simülasyonu etkinliğinde farklı fakültelerden milletvekilleri ver almaktadır. Ancak sunu da belirtmeliyim ki hukukçuların milletvekilliğine ilgisi fazladır. 28. Dönem Milletvekillerinin Meslekleri incelendiğinde; TBMM’de en fazla iş insanı, avukat ve akademisyenin yer aldığı görülmektedir. Milletvekillerinin %20’sinin hukukçu olması bu ilginin kanıtıdır. Gerek Öğrenci Topluluklarımız gerekse Dekanlığımız yıl içinde sayısız akademik, sosyal, kültürel ve benzeri alanlarda çalıştay, panel, eğitim, konferanslar ve geziler düzenlenmektedir. Fakültemizin gerçekleştirdiği eğitim faaliyetleri ve başarılı etkinlikler, üniversite ve eğitime katkı veren ilgili kamu kurum ve kuruluşların, Rektörlüğümüz ve Denizli Barosunun uyumlu iş birliği ve ortak çabanın sonucudur. Fakültemizin gerek daha iyi Fiziki alana kavuşması için gerekse akademik kadrolar noktasında verdikleri büyük destek ve etkinliklerimize gösterdiği ilgi için rektörümüz sayın Prof. Dr. Ahmet Kutluhan’a, teşekkür ederim. Hukuk Topluluğu Danışmanı Öğr. Üyesi Fatih, Yurtlu’ya ve Hukuk Topluluğu öğrencilerine böyle bir etkinliği düzenledikleri için teşekkür ediyor ve meclis simülasyonunun verimli geçmesini diliyorum.” Pamukkale Kaymakamı Uğur Bulut yaptığı konuşmada şunları dile getirdi: “Hukuk fakültelerindeki kaliteli eğitimin kamu yönetimine etkisini bizzat meslek itibariyle gören bir durumdayız. Kaliteli hâkim ve savcı yargı kararlarını okurken bizlerin içini açıyor. Yine, avukatlık hizmetinde verilen kaliteli bir hukuk eğitiminin de toplum yaşamından adaletin tecellisine katkısı hiçbir zaman yadırganamaz. Bu faaliyetin düzenlenmesinde emeği geçen tüm öğretim üyelerimizi ve öğrencilerimizi tebrik ediyorum.” “Demokrasi dediğimiz şey gerçekten meclisten geçmekte” Rektör Prof. Dr. Ahmet Kutluhan yaptığı konuşmada şunları kaydetti: “Pamukkale Üniversitesi, son akreditasyonla 208 üniversiteden 70 üniversitenin arasına girmiştir. Bu gurur, üniversitemizdeki tüm akademik-idari personelinin ve tüm öğrencilerinin katkısı ile olmuştur. Ben bu süreçte emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum. Akreditasyon, Yükseköğretim Kalite Kurulu’nun vermiş olduğu bir belge. Bu belge “Kurumsal Akreditasyon” belgesi. Bu belge ile Üniversitemiz, ÖSYM kılavuzunda akredite olan üniversiteler içerisinde yer almış oldu. Bu ne demek? Bu yarın Pamukkale Üniversitesi’nden alınan diplomalar, Avrupa ve Amerika geçerli demek. Dolayısıyla, böyle bir sevinci bu etkinlikte paylaşmak istedim. Çünkü Pamukkale Üniversitesi hak ettiği yer hali hazırda bulunduğu yer değil. Daha yükseklere çıkması gereken bir üniversite. Çünkü Denizli, Türkiye’de ilk onda yer alıyor, Pamukkale Üniversitesi ilk onda yer alması abartılı olur diyorum, yirminci sırayı kollaması gerekiyor. Bunun için biz elimizden geleni yapacağız ama geleceğimiz olan bu gençler belki bu yirmili sıraları bizlere gösterirler. Çünkü yapmış oldukları etkinlikler gerçekten muhteşem. Ben, üniversitemizin öğrenci toplulukları ile çok gurur duyuyorum. Topluluklarla buluşalım dediğimizde hemen buluşabiliyoruz. Topluluk başkanları geliyor, yardımcıları geliyor. Bu bizim çok aktif bir üniversite olduğumuzu ve öğrencilerimizin çok bilinçli olduğunu gösteriyor. Şimdi mesela, Filistin yürüyüşü yapacağız. Dün yirmi iki topluluk hemen geldi iki saat içerisinde geldiler ve neler yapacağımızı beraber konuştuk. Ben çok gurur duyuyorum. Demek ki öğrencilerimiz şu andaki Pamukkale Üniversitesi’nin seviyesinden memnun değiller. Onların bu yapmış oldukları çalışmalar inşallah Üniversitemizi ilk yirmilere çıkaracak ve bizler de onlarla gurur duyacağız. Demokrasi dediğimiz şey gerçekten meclisten geçmekte. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir sözüyle kendini tescil etmiş bir kurumdur TBMM. TBMM Milli Mücadele kahramanı olduğu gibi 15 Temmuz’un da kahramanıdır. TBMM ile gurur duyuyorum, ebediyen var olsun diyorum. Diğer taraftan küçük bir anımı paylaşayım. 1996’da Amerika’ya gittim. Tabi Amerika’da gittiğimiz yerde ormanlık alanlar, şehirle doğa ile bir bütün halindeydi. Bana dediler ki: Hocam, burada yanına sincaplar gelir oturur bir şey yapma onlara. Bunlara bir şey yapmanın çok büyük cezaları vardır. Nasıl bir özgür dünyaymış burası dedim. Gerçekten hayran olmamak elde değil ama son zamanlarda gördüğümüz gibi şu anda yaşanan Amerikan üniversitelerde Filistin mitinglerinin nasıl bir karşılık bulduğunu da hepimiz gözler önünde seyrediyoruz. Bu durum, demokrasinin de yine her yerde her zaman aynı olmadığını da bize göstermiş oldu. Dolayısıyla, milletler kendi varlıklarını koruyabilmek için devletlerin idamesini sağlayabilmek için ciddi kararlar alabilmekteler” Açılış konuşmalarının ardından program, milletvekili yeminlerini gerçekleştirmek üzere simülasyonun divan başkanı PAÜ öğrencisi Aleyna Ece Sönmez’in, tüm milletvekilleri ile birlikte ettiği yemin ile sona erdi. Etkinliğin devamında program sergi salonunun gezilmesi ile sona erdi.