EKONOMİ - 15 Mayıs 2020 Cuma 10:47

Türkiye’nin gül bahçesinde turizmsiz hasat başladı

A
A
A
Türkiye’nin gül bahçesinde turizmsiz hasat başladı

Türkiye’nin çiçek bahçesi Isparta’da ilk güllerin açtığı Ardıçlı köyünde bu yıl korona virüs nedeniyle turizmden mahrum kalan bahçelerde sessiz sedasız hasat başladı.

Türkiye’nin çiçek bahçesi Isparta’da ilk güllerin açtığı Ardıçlı köyünde bu yıl korona virüs nedeniyle turizmden mahrum kalan bahçelerde sessiz sedasız hasat başladı.


Dünya gülyağı ihtiyacının yüzde 65’ini tek başına karşılayan Isparta’da hasat sezonu başladı. Kentte ilk olarak Mayıs ayında Burdur Gölü sınırındaki Keçiborlu ilçesi Ardıçlı köyünde başlayan hasat sezonu, Haziran ayı sonlarına doğru yaylalarda son buluyor. Ardıçlı köyü, sahip olduğu 30 bin dekarlık alanda bu yıl alışılmışın dışında bir hasat sezonu yaşıyor. Önceki yıllarda gülleri görmek için yurt içi ve yurt dışından ziyaretçi akınına uğrayan Ardıçlı köyü, bu yıl korona nedeniyle turizmden uzak bir sezon yaşıyor. Her yıl binlerce yerli ve yabancı turisti ağırlayan gül bahçeleri, bu sene korona virüs tedbirleri kapsamında boş kaldı.



"Dalından kopan gül çiçeğinin 3-4 saat içinde mamüle dönüşmesi gerekiyor"


İlde her yıl Mayıs ayında başlayan gül hasat sezonu ile ilgili İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine açıklamalarda bulunan Isparta Ziraat Odası Başkanı Mustahattin Can Selçuk, hasarın hava şartlarına bağlı olarak dönem dönem uzun veya kısa sürebildiğini ifade etti. Selçuk, "Ispartamızda hasat sezonunda sabahın ilk ışıkları ile beraber işçi kardeşlerimiz toplamaya başlarlar. Gül çok hassas bir üründür. Gül çiçeğinin dalından koptuktan sonra yaklaşık 3-4 saat içerisinde gül kazanlarında mamule dönmesi gerekiyor. Yoksa 5-6 saat içinde işlenmezse o gülden verim alınamaz. Bu anlamda da fabrikalarımız çalışacak” diye konuştu.



“Tarım işçilerinin şehre getirilmesinde bir sorun yok”


Isparta gülünün dünyaca ünlü olduğunu hatırlatan Selçuk, "Gül Ispartamızın bir ürünüdür, aynı zamanda Peygamber Efendimizin kokusudur. Ayrıca gülümüz Isparta’nın altınıdır" dedi.


Bu yılki hasat sezonunun denk geldiği korona virüs pandemisinin üreticiyi de etkilediğine işaret eden Selçuk, "Malum dünyada korona virüsü var. Devletler de, insanlar da doğrudan etkileniyor ve bu konuda bir dizi önlemler almak gerekiyor. Biz de üreticiler ve tarım işçileri adına yetkili makamlara koordine içinde çalışıyoruz. Daha evvel servisler için 20 kişilik araca 25- 30 kişi bindirerek arazilere getirmeyin derdik. Şu anda ise 20 kişilik araca 10 kişi biniyor ve bu şekilde işçilerimizin gelip gitmesi sağlanıyor. Sağlık Müdürlüğümüz tarafından haftada bir, iki kez Covid-19 testleri yapılıyor. Çok şükür şu ana kadar bu alanda pozitif bir vaka ile de karşılaşılmadı. Bu bölgede karantinaya alınan bir köyümüz de yok" ifadelerini kullandı.



“İşçi sorunları çözüldü ama saat kotasında mağduriyet yaşıyoruz”


Ardıçlı Köyü Muhtarı Alaadin Tezcan ise, “Daha önceki yıllarla bu yılı kıyasladığımız zaman ürettiğimiz ürünün karşılığını alabiliyorduk. Özellikle bu sene büyük sıkıntılar yaşıyoruz, bazı fabrikalar kota koydular ve saat 16.00’da kantarların kapanma durumları var. Sanayicilerimize hak veriyoruz ama biz üreticiler olarak bu konuda mağduriyet yaşıyoruz. Bu yılki korona sürecinde işçilerin gelmesi ile ilgili biraz sıkıntı yaşadık ama devlet büyüklerimiz bu konu ile bizlere çok yardımcı oldular. Bu konuda valimiz, milletvekillerimiz ve Tarım il Müdürümüz teşekkür ediyoruz” şeklinde konuştu.


Muhtar Tezcan ayrıca, “Her zaman söylediğimiz bir konu var, güle hasat döneminde bir taban fiyat belirlenmesini istiyoruz. Üretiyoruz, götürüp teslim ediyoruz, kaç paradan olduğu nasıl olduğunu, ne zaman verileceği bunlar belirsiz şeyler. Bu sıkıntılardan dolayı da üretici mağdur oluyor. Bizlerin istediği bir taban fiyat belirlenip, insanların ona göre önünü görebilmesi ve ona göre üretimini çoğaltıp veya azaltması. Saat olayının da kaldırılmasını istiyoruz" ifadelerini kullandı.


Köy nüfusunun 430 olduğunu ifade eden Tezcan, hasat sezonda gülün nüfusun 4 katına ulaşan sayıda kişiye ekmek kapısı olduğunu aktardı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Baraj göletlinde kaybolan adamın cansız bedenine 17 gün sonra ulaşıldı Adana’nın Kozan ilçesinde Ramazan Bayramı’nın 2’nci gününde Gökgöz Mahallesi’nde bulunan Kavşak Bendi Barajı Göletin’de yüzerek karşıya geçmeye çalışırken kaybolan 35 yaşındaki Oktay Sarıtiken’in (35), jandarma su altı robotu ile 17 gündür süren arama çalışmasında cansız bedenine gece saatlerinde ulaşıldı. Ankara’dan Kozan’a Ramazan Bayramı tatilini geçirmek için gelen 35 yaşındaki Oktay Sarıtiken, Ramazan Bayramı’nın ikinci gününde Gökgöz Mahallesi’nde bulunan Kavşak Bendi Barajı Göletin’de balık tuttuktan sonra baraj göletlinde yüzerek karşıya geçmek isterken bir anda gözden kayboldu. 3 çocuk babası Oktay Sarıtiken’in 17 gündür süren arama kurtarma çalışmasında su altı robotları cansız bedenine ulaştı. Sarıtiken’in cansız bedenine 35 metre derinlikte ulaşıldı Ankara’dan ilçeye gelen Jandarma ekipleri, su altı robotu ile gece saatlerinde yaptığı aramada Sarıtiken’in 35 metre derinlikte ve baraj göletine girdiği yerden 100 metre açıkta cansız bedenine ulaşıldı. 17 gündür Sarıtiken ailesi ve mahallelinin acı bekleyişi sürerken Muhtar Mızrak Acar 17 gündür bir haber almayı beklediklerini ifade ederek "Arama çalışması günlerdir aralıksız sürdü. Çok şükür cenazemize ulaştık. Jandarma ekiplerine ve AKOM ekiplerine teşekkür ederiz Allah razı olsun” dedi. Sarıtiken’in cenazesi Adana adli tip kurumuna gönderildi.
Zonguldak Zonguldaklı iş adamları ’Best of Zonguldak Birlik Beraberlik Gecesi’nde bir araya geldi Zonguldaklı iş adamları ’Best of Zonguldak Birlik Beraberlik Gecesi’nde bir araya geldi. Zonguldak’ta ilk kez düzenlenen Best Of Zonguldak etkinliği vatandaşlar ve iş adamlarından ilgi gördü. Buket Aydın ve Vahe Kılıçaslan’ın sunuculuğunu yaptığı organizasyonda Gazeteci Cem Küçük, organizasyonun ana sponsoru olan Elcab Kablo ile Zonsiad Yönetim Kurulu Başkanı Nejdet Tıskaoğlu’nun ev sahipliğinde Akkurt Madencilik Yönetim Kurulu Başkanı Alaattin Kurnaz, Zonguldak kadın basketbol takımının kulüp başkanı Kanat Tan, çok sayıda iş adamlarının yanı sıra ve vatandaşlar katıldı. Zonguldak ilinin ilk vilayet olarak önemini vurgulayan Nejdet Tıskaoğlu, "Zonguldak bizim ilk vilayetimizdir. Burada olmaktan çok mutluyuz. Zonguldak’ın kalkınması için hepimiz burada bir araya geldik. Birlik ve beraberlik içerisinde şehrimiz için en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Zonsiad olarak 3-4-5 Mayıs’ta Zonguldak’ta bir fuar düzenliyoruz. Bunu Zonguldak’ın tüm illerinde tüm şehrimize yansıtmak istiyoruz. Bunun için çalışan Kerim Yılmaz burada. Levent Yaman kardeşlerime teşekkür ediyorum. Ayrıca Buket Aydın ve Vahe Kılıçaslan Zonguldak’ımızın ilklerini paylaştı. Burada ödül alan arkadaşlarımız 2023 yılı boyunca güzel işlere imza attılar ve ödülü hak ettiler. Bu yıl ilki düzenlendi. Gelecek yıl daha büyük bir organizasyonla Zonguldak’ımızı farklı bir şekilde temsil edeceğiz" dedi. Organizasyonu önemini belirten gazeteci Cem Küçük, "Zonguldak’ı her zaman her yerde övgüyle konuşuyoruz. Bu organizasyon bu yıl ilk kez yapıldı, keyifli ve başarılı bir organizasyon oldu. Biz burada Zonguldak için çabalayan iş insanlarıyız. Zonguldak bizim ilk vilayetimizdir. Ben burada doğup büyüdüm ve fırsat buldukça memleketime geliyorum. Bizler madenci çocuklarıyız. Gerek hükümet genelinde, gerek ise Türkiye genelinde Zonguldak’ımızı her yerde en iyi şekilde temsil etmeye devam ediyoruz" dedi. Ayrıca Zonguldak kadın basketbol şampiyonu kulüp başkanı Kanat Tan ise konuşmasında, "Ben bu ödülü Zonguldak taraftarları için alıyorum. Zonguldak kadın basketbol takımımız şampiyon olarak Süper Lig’e çıkmaya hak kazandı, çok çalıştık çok emek verdik ve emeğimizin karşılığını aldık, Formamızın rengi kırmızı şehitleri ve mavi madenci tulumlarını temsil ediyor. Çocuklarımız madenci torunlarıdır. Zonguldak’ı her alanda en iyi şekilde temsil etmeye devam ediyoruz" ifadelerine yer verdi. Zonguldak halk oyunları ekibi gösterisinin ardından ödüller ve hediyeler takdim edildi.