ÇEVRE - 05 Kasım 2025 Çarşamba 15:21

AFAD ekipleri, Eğirdir’de obruk oluşan elma bahçesinde inceleme yaptı

A
A
A
AFAD ekipleri, Eğirdir’de obruk oluşan elma bahçesinde inceleme yaptı

Isparta’nın Eğirdir ilçesinde bir elma bahçesinde oluşan yaklaşık 1 metre derinliğinde obruklar ve bahçedeki evin duvarlarında da çatlakların oluşmasının ardından, bölgeye giden AFAD ekipleri inceleme başlattı.


Eğirdir ilçesine bağlı Bağlar Mahallesi Çiçeklikaya mevkiinde bulunan bir elma bahçesinde, yaklaşık 1 metre derinliğinde obruklar meydana geldi. Obrukların çevresinde toprakta çökme izlerine rastlanırken, bahçe içerisinde yer alan evin duvarlarında da gözle görülür çatlaklar oluştu. Olayın ardından bölgeye gelen Isparta İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD) ekipleri, alanda ön inceleme çalışması gerçekleştirdi. Yapılan ilk tespitlerde obrukların çevresinde zemin deformasyonu ve yapı duvarlarında ilerleyen çatlaklar bulunduğu belirlendi. Bölge halkı, son günlerde meydana gelen bu gelişmeler karşısında tedirgin olduklarını ifade ederken, AFAD teknik ekibi daha kapsamlı bir çalışma yapılması için hazırlıklara başladı. Yetkililerden alınan bilgiye göre, AFAD uzmanlarının 6 Kasım Perşembe günü bölgede "jeolojik ve zemin etüt çalışmaları" yaparak obrukların oluşum nedenini belirlemeye çalışacağı öğrenildi.



AFAD ekipleri, Eğirdir’de obruk oluşan elma bahçesinde inceleme yaptı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Gram altın 6 bin liraya yaklaştı Altın fiyatları, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz indirimi kararı sonrası yükselişe geçti. Ons altının fiyatı 4 bin 300 doları aşarken, gram altın üç gün içerisinde 200 TL birden artarak 5 bin 940 TL oldu. Uzmanlar, gelecek yılda da indirimlerinin devam etmesi halinde altın fiyatlarında yeni rekorların gündeme gelebileceğini düşünüyor. ABD Merkez Bankası, geçtiğimiz hafta politika faizini 25 baz puan indirerek yüzde 3,50-3,75 aralığına çekti. Kararın ardından doların küresel piyasalarda zayıflaması ve faiz getirilerinin düşmesi, altını yeniden cazip hale getirdi. Piyasalarda oluşan bu tablo, altının hem kısa hem de orta vadede yükseliş eğilimini koruyabileceği yönündeki beklentileri güçlendirdi. Uzmanlar, yıl sonu için gram altında 6 bin TL seviyesinin hedeflendiğini, 2026 yılında ise faiz indirimlerinin devam etmesi halinde altın fiyatlarında yeni rekorların gündeme gelebileceğini belirtiyor. "2026 yılına baktığımızda ise faiz indirimleri geldikçe, gram altında ve altının onsunda yeni rekorlar gelecektir" Geçtiğimiz hafta Fed tarafından faiz indiriminin geldiğini belirten kuyumcu Nasir Amcalar, "Bununla beraber altında yükseliş başladı. Ons altının fiyatı 4 bin 300 dolar seviyesini aştı ve gram altın iki-üç gün içerisinde 200 TL birden arttı. Şu anda gram altın 5 bin 940 TL’den işlem görüyor. Bizim gram altında beklentimiz yıl sonunda 6 bin TL seviyelerindeydi. Beklediğimiz şekilde gerçekleşti. 2026 yılına baktığımızda ise faiz indirimleri geldikçe, gram altında ve altının onsunda yeni rekorlar gelecektir. Altına talep her geçen gün artıyor. Vatandaşlar altının düşmeyeceğini ve her zaman güvenli liman olarak kalacağını biliyorlar. Gümüşe de talep var hatta altına göre yüzdesel bakacak olursak gümüş daha fazla kazandırdı. Fakat altına talep daha çok. Gram altın şu anda 5 bin 940 TL, çeyrek 9 bin 500 TL, yarım altın 19 bin TL, tam altında ise 38 bin TL’den işlem görüyor" şeklinde konuştu.
Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nde ’Yapay Zekâ ve Sağlık’ semineri düzenlendi Eskişehir’de Anadolu Üniversitesi tarafından düzenlenen ’Yapay Zekâ Günlükleri’ konferans serisi kapsamında, ’Yapay Zekâ ve Sağlık’ başlıklı bir seminer gerçekleştirildi. İletişim Bilimleri Fakültesi (İBF) Şener Şen Salonu’nda düzenlenen konferansın açılış konuşmasını Anadolu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Köksal Büyük yaptı. Rektör Yardımcısı Büyük, "Yapay zekâ konusunu Anadolu Üniversitesi olarak son derece önemsiyoruz ve bu alanda ciddi yatırımlar yapıyoruz. Bünyemizde, birçok üniversitede bulunmayan bir veri merkezi yer alıyor. Eğitimde yapay zekânın nasıl kullanılabileceği, özellikle ölçme-değerlendirme süreçlerine ve içerik üretimine nasıl entegre edilebileceği üzerine çalışmalar yürütüyoruz. Yapay zekâçok kısa bir süre içinde hayatımızın her alanında etkisini daha görünür biçimde gösterecek. Bu nedenle bizlerin de kendi disiplinlerimizde yapay zekâyı nasıl konumlandırabileceğimizi ve entegre edebileceğimizi düşünmemiz gerekiyor. Güncel kalabilmenin yolu, alanlarımızdaki gelişmeleri yapay zekâ entegrasyonuyla birlikte değerlendirmek ve yakından takip etmekten geçiyor" dedi. "Sonuçlara yüzde yüz güvenmek doğru değildir" Yapay zekânın günümüzde gelinen noktada bir hekimin asistanlığını yapabilecek yeterliliğe ulaştığına değinen OIRRC Sinyal İşleme Bölüm Direktörü Dr. Hikmet Yücel, "Hatta zaman zaman doktorluk pratiğinin sınırlarını zorladığı söylenebilir. Yine de bir uzmanın denetiminden geçmeden yapay zekâ tarafından üretilen sonuçlara yüzde yüz güvenmek doğru değildir. Elimizdeki veri, içeriği bilinmediği sürece yalnızca ham bilgidir. Bu verinin anlamlandırılmasıyla enformasyon ortaya çıkar; neden-sonuç ilişkileri, nasıl ve neden sorularına verilen yanıtlarla ise gerçek bilgiye dönüşür. Amacımız, yapay zekâya dair bilinenleri nedenleri ve sonuçlarıyla ele alarak bilgi düzeyine taşımaktır. Yapay zekânın bir diğer önemli katkısı ise görsel üretim ve düzenleme alanındadır. Tanımlanan görseller, ekleme ve düzeltme yönergeleriyle yeniden şekillendirilebilir ve tüm görsel içerikler yapay zekâ aracılığıyla üretilebilir" ifadelerini kullandı. "Yapay zekâyı ’asistan’ olarak konumlandırmak gerekir" Dr. Hikmet Yücel, konuşmasının devamında şunlara değindi: "Yapay zekâ, öngörülemeyen bir anda bir durumu tehdit olarak algılayabilir ve bunu olduğundan çok daha yüksek bir risk düzeyiyle değerlendirebilir. Bu nedenle, özellikle kritik alanlarda yapay zekâdan elde edilen çıktılar mutlaka başka bir sistem ya da uzman denetiminden geçirilmelidir. Yapay zekâ, karar süreçlerinin tamamen kontrolüne bırakılmamalıdır. Zaman zaman üretilen hatalı çıktılar, yanlış kararların alınmasına, özellikle sağlık alanında aşırı doz uygulamalarına ve hastanın sağlığının ciddi biçimde tehlikeye girmesine yol açabilir. Bu noktada yapay zekâyı her zaman bir ‘asistan’ olarak konumlandırmak gerekir: Analizi yapar, öneri sunar, ancak nihai kararı insan verir. Yapay zekâ sayesinde doktorların zaten yapabildiği fakat çok zaman alan işlemler otomatikleştirilerek, hekimlerin iş yükü azaltılmakta ve daha verimli bir çalışma ortamı sağlanmaktadır." Konferans, soru-cevap kısmının ardından sona erdi. Dr. Hikmet Yücel’e Eskişehir İl Sağlık Müdürü Yaşar Bildirici tarafından teşekkür belgesi ve Anadolu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Köksal Büyük tarafından da hediye takdim edildi. Seminere; Ocular Imaging Research and Reading Center (OIRRC) Sinyal İşleme Bölüm Direktörü Dr. Hikmet Yücel’in konuşmacı olarak yer aldığı seminere; Anadolu Üniversitesi Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Erkan Erdemir ve Prof. Dr. Köksal Büyük, Anadolu Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sinem Ilgın, İletişim Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Fatma Seçil Banar, Bilişim Teknolojileri Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Alper Tolga Kumtepe, Eskişehir İl Sağlık Müdürü Yaşar Bildirici ve Ar-Ge ve İnovasyon Koordinasyon Birimi (ARİNKOM) Müdürü Öğr. Gör. Rabia Taş başta olmak üzere çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı.