ASAYİŞ - 20 Ekim 2025 Pazartesi 20:21

Devrilen araçtaki 8 aylık bebek camdan, baba ise aracın bagajından çıkartılarak kurtarıldı

A
A
A
Devrilen araçtaki 8 aylık bebek camdan, baba ise aracın bagajından çıkartılarak kurtarıldı

Isparta’nın Yalvaç ilçesinde meydana gelen kazada bir otomobil, park halindeki araca çarparak yan yattı. Kazada hafif yaralanan baba vatandaşlar tarafından aracın bagajından, 8 aylık kızı ise camdan çıkarılarak hastaneye götürüldü.


Kaza, gece saat 01.45 sıralarında Yalvaç ilçesi Çarşı Mahallesi Gazipaşa Caddesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, T.Ç. (29) idaresindeki 06 FG 7546 plakalı Wolkswagen marka otomobil, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu kontrolden çıkarak park halindeki 32 AFA 533 plakalı araca çarpıp yan yattı. Araçtaki 8 aylık Z.Ç. adlı bebek, çevredeki vatandaşlar tarafından yan yatan otomobilin camından çıkarıldı. Kazada hafif yaralanan baba ise aracın bagaj kısmından çıkarıldı. Yaralı baba ve kızı, çevredeki vatandaşların aracıyla Yalvaç Devlet Hastanesi’ne götürüldü.



Kaza anı kamerada


Kaza anı çevredeki bir iş yerinin güvenlik kamerasına anbean yansıdı. Görüntülerde otomobilin park halindeki araca çarparak devrilmesi, ardından çevredeki vatandaşların 8 aylık bebeği devrilen aracın ön kapı camından kurtardığı anlar yer aldı.



Devrilen araçtaki 8 aylık bebek camdan, baba ise aracın bagajından çıkartılarak kurtarıldı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kahramanmaraş Eski mahalleler yerinde dönüşümle ayağa kalkıyor: Örnek daireler ortaya çıktı Kahramanmaraş’ın eski yerleşim yerlerinde başlatılan yerinde dönüşüm çalışmaları çerçevesinde tamamlanan deprem konutlarında örnek daireler ortaya çıktı. Kahramanmaraş’ta 6 Şubat depremlerinin ardından Kuyucak, İsa Divanlı, Divanlı ile Kümbet-Sarayaltı mahallelerinin kesişimin de başlatılan yerinde dönüşüm çalışmaları sona yaklaştı. Kentin en eski yerleşim alanları arasında bulunan bölgede, yıkılan yapıların yerine depreme dayanıklı, modern konut ve iş yerleri yükseldi. İnşaatların büyük ölçüde tamamlandığı alanda örnek daireler de ortaya çıktı. Yerinde dönüşüm kapsamında yaklaşık bin konut ve iş yerini kapsayan projeler hayata geçirildi. Yeni binalar, güncel deprem yönetmeliğine uygun şekilde inşa edilirken, uzun yıllar dar ve sıkışık sokaklarla anılan eski mahalle dokusu yerini geniş yollar, modern altyapı ve düzenli yaşam alanlarına bıraktı. "Mahalle kültürü korunarak yeniden inşa edildi" Bölgede yürütülen çalışmalarda sadece yeni binalar değil, altyapı, yol ve çevre düzenlemeleri de eş zamanlı olarak tamamlandı. Deprem sonrası evlerini kaybeden hak sahipleri ise yükselen konutların kendileri için umut olduğunu belirterek, aynı mahallede daha güvenli ve modern yapılarda yaşamaya hazırlanmanın moral verdiğini dile getirdi. Depremzede Ali Odunkıran, "Yeni binalar yeni konutlar ortada görülmemiş hizmet var. Çok güzel olmuş ben çocukluğumdan gençliğimden beri buraları biliyordum. Buralar karma karışıktı ama şimdi bir şehre dönüyor" diye konuştu. Depremzede Harun Özdemir ise "Bölgede başlatılan inşaat çalışmalarında çalışmalar tamamlanmak üzere zaten. Bu tarihi mahalleler rezerv alan olmuş yerinde dönüşümle yapılmıştı. Cumhurbaşkanımız ve bakanımıza teşekkür ederiz. Bu kadar kısa sürede bu konutların yapılması çok güzel bir şey" dedi.
İstanbul Uzmanlar şap hastalığına karşı alınması gereken önlemleri anlattı Yakın Doğu Üniversitesi Veteriner Hekimliği Fakültesi ile Yakın Doğu Üniversitesi Hayvan Hastanesi uzmanları, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde kırmızı alarma yol açan şap hastalığına ilişkin önemli uyarılarda bulundu. İskele bölgesinde bir mandırada yaklaşık 70-80 baş büyükbaş hayvanda şap hastalığına ait belirtilerin tespit edilmesi adada alarma yol açtı. Yakın Doğu Üniversitesi Veteriner Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsfendiyar Darbaz ve Yakın Doğu Üniversitesi Hayvan Hastanesi Başhekimi Dr. Mehmet İsfendiyaroğlu şap hastalığına ilişkin önemli uyarılarda bulundu. Veteriner Dairesi Başkanlığı öncülüğünde kurulan Teknik Komite’de yer alan, ülkenin tek Veteriner Hekimliği Fakültesi olan Yakın Doğu Üniversitesi Veteriner Hekimliği Fakültesi, hastalığın kontrol altına alınabilmesi için hayvan yetiştiricileri ile toplumun bilinçli hareket etmesinin hayati önem taşıdığını vurguladı. Yakın Doğu Üniversitesi Hayvan Hastanesi de sürece ilişkin bilgilendirme yaparak; biyogüvenlik önlemlerine titizlikle uyulması, hayvan hareketlerinin kısıtlanması, aşılama programlarının aksatılmaması ve yalnızca resmi makamların yapacağı yönlendirmelerin dikkate alınması gerektiğine dikkat çekti. Uzmanlar, şap hastalığının insanlara nadiren bulaştığını ve genellikle hafif seyirli olduğunu belirtirken, muhtemel risklere karşı çiğ süt ve çiğ sütten yapılan ürünlerin kesinlikle tüketilmemesi gerektiğini vurguladı. Resmi denetimlerden geçmiş, güvenilir kaynaklardan temin edilen et ve süt ürünlerinin tüketilmesinde ise herhangi bir sakınca bulunmadığı ifade edildi. Hızlı müdahale çok önemli Yakın Doğu Üniversitesi Veteriner Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsfendiyar Darbaz, şap hastalığının sığır, koyun, keçi ve domuz gibi çift tırnaklı hayvanları etkileyen, son derece bulaşıcı bir viral enfeksiyon olduğunu belirtti. Prof. Dr. Darbaz; ateş, iştahsızlık, aşırı salya, topallık ile ağız ve ayaklarda yaralar gibi belirtiler görülmesi halinde vakit kaybetmeden veteriner hekimlere ve yetkili mercilere bilgi verilmesi gerektiğini söyledi. Erken teşhis ve hızlı müdahalenin, hastalığın yayılımının önlenmesi ve hayvan refahının korunması açısından kritik rol oynadığını vurguladı. Bulaşma yollarına dikkat Yakın Doğu Üniversitesi Hayvan Hastanesi Başhekimi Dr. Mehmet İsfendiyaroğlu ise hastalığın enfekte hayvanlarla doğrudan temasın yanı sıra solunum yolu, salya, süt, dışkı, hayvansal ürünler, ekipmanlar, nakil araçları ve insanlar aracılığıyla kısa sürede yayılabildiğine dikkat çekti. Aşılama yapılmamış, hassas ve genç hayvanlarda bulaşma oranının çok yüksek seviyelere ulaşabildiğini belirten İsfendiyaroğlu, hastalığa neden olan virüsün ısı ve dezenfektanlara karşı dayanıksız olduğunu ifade etti. Dr. İsfendiyaroğlu, "Virüs; 60-65 derecede yarım saatte, 85 derecede ise birkaç dakika içinde etkisiz hale gelir. Enfekte hayvanların etlerinde +4 derecede 24-36 saat içinde ölür. Kimyasal dezenfektanlarla kısa sürede inaktive olur. Ancak salya, yem ve toprak gibi ortamlarda 20 haftaya kadar bulaşıcılığını sürdürebilir" dedi. "Karantina, dezenfeksiyon ve aşılama ihmal edilmemeli" Hastalığın yayılmasının önlenmesi için sıkı karantina tedbirlerinin alınması, hayvan hareketlerinin kısıtlanması ya da tamamen durdurulması gerektiğini belirten Dr. İsfendiyaroğlu, aşılama ve gerektiğinde itlaf uygulamalarının en etkili mücadele yöntemleri arasında yer aldığını söyledi. Enfekte çiftliklerde giriş-çıkışların ciddi dezenfeksiyon işlemlerine tabi tutulması gerektiğini vurgulayan Dr. İsfendiyaroğlu; mezbahaya sevk edilen hayvanları, süt ve hayvansal ürünleri taşıyan araçların ise hem çıkışta hem de varış noktasında dezenfekte edilmesi gerektiğini belirtti. "Aşılama programlarına eksiksiz uyulması hayati önem taşıyor" Şap hastalığının doğru ve zamanında alınan önlemlerle kontrol altına alınabileceğini belirten Prof. Dr. İsfendiyar Darbaz, "Bu süreçte hayvan yetiştiricilerimizin bilinçli ve sorumlu davranması büyük önem taşıyor. Aşılama, yalnızca bireysel bir tercih değil; toplumsal ve sektörel bir sorumluluktur. Yetiştiricilerimizin hem kendi sürülerinin sağlığı hem de ülke hayvancılığının geleceği için aşılama programlarına eksiksiz uyması hayati öneme sahiptir" dedi.