YEREL HABERLER - 24 Mayıs 2015 Pazar 10:54

Eyüp Sultan'dan Akşemsettin Hazretlerine Bir Vefa Yolculuğu

A
A
A
Eyüp Sultan'dan Akşemsettin Hazretlerine Bir Vefa Yolculuğu

Ebu Eyyüb El-Ensari Hazretleri ile Akşemsettin arasındaki manevi bağ 21. yüzyılda da unutulmadı. Eyüp’ten Akşemsettin Hazretlerini anma etkinliklerine çok sayıda vatandaş katılıyor. Bolu Göynük’e giden kafileyi Eyüp Belediye Başkanı Remzi Aydın, sabah namazı sonrasında dualarla uğurladı.
İstanbul’un manevi fatihi ve Fatih Sultan Mehmet Han’ın hocası Akşemsettin Hazretleri Bolu’nun Göynük ilçesinde dualarla yad edilecek. Bu anlamlı etkinliğe Türkiye’nin dört bir yanından 50 bin kişi katılıyor. Bu manevi yolculuğa da Eyüp’ten çok sayıda vatandaş katılıyor. Akşemsettin Hazretleri’ni anma etkinliğine Eyüp Akşemsettin Mahallesi sakinleri özel olarak iştirak edecekler. Sabah namazı sonrası Göynük’e yola çıkan Akşemsettin Mahallesi kafilesini Eyüp Belediye Başkanı Remzi Aydın bizzat dualarla uğurladı.
Başkan Aydın uğurlama sırasında yaptığı konuşmada, Akşemsettin Hazretlerinin maneviyatımızdaki önemine dikkat çekerek, “Mübarek Akşemsettin Hazretleri bizim Eyüpümüz için de çok önemli bir yer teşkil etmektedir. İstanbul’un fethi, Sultan Mehmet Han’a hocalık yapmış olmasının yanı sıra Ebu Eyyüb El-Ensari Hazretlerinin kabrinin bulunmasındaki rolü de çok büyüktür. Kendisini yalnızca Allah yoluna adayan Akşemsettin Hazretlerinin gönlümüzdeki yeri de büyüktür. Bu kutlu, manevi yolculuğun hayırlara vesile olmasını diliyorum. Allah yolunuzu açık etsin” diye konuştu.
Fatih Sultan Mehmed Han, İstanbul’un fethinden sonra, daha evvel feth-i mübin için gelip orada şehit düşmüş bulunan ashab-ı güzinin kabirlerini tesbit ettirmeye başladı. Bunlardan Peygamberimizin mihmandarlığını yapan Ebu Eyyub El-Ensari Hazretlerinin kabrini özellikle tespit ettirmek istiyordu. Ancak düşman tecavüzlerine karşı korunmak amacıyla gizlenmiş olan bu mübarek kabr-i şerif bulunamadı. Bunun üzerine Fatih, Akşemseddin Hazretlerine müracaat ederek, “Efendi Hazretleri, Ebu Eyyub El-Ensari’nin kabrini nasıl bulabiliriz?” diye sordu.
Hazret-i Pir birkaç dakika murakabeye vardıktan sonra o mübarek ve şanlı sahabenin kabri şerifini gösterdi. Oraya işaret olması için bir sopa dikildi. Fakat Fatih Mehmed Han, hocasına itimatsızlıktan değil, ancak kalbinin tamamen mutmain olması için geceleyin sopanın yerini değiştirdi. Ertesi gün belirlenen yeri kazmak üzere gelindiğinde Akşemseddin Hazretleri, tekrar murakabeye vardı ve talebesi Fatih’in hayret nazarları arasında, “Sultanım! İşaretlediğimiz yer değişmiş” deyip sopayı eski yerine getirdi. Artık sultanın kalbinde hiçbir şüphe kırıntısı dahi kalmadı ve gösterilen yer kazılmaya başlandı. Birazdan Ebu Eyyub’e ait bir mezar taşı çıktı; Akşemseddin Hazretlerinin kerameti tahakkuk etti. Sultan Fatih’in emri üzerine kabir, tamamen ortaya çıkarılarak üzerine bir türbe yanına da bir cami ve medrese inşa edildi.
AKŞEMSETTİN HAZRETLERİ KİMDİR?
1389 yılında Şam ’da doğmuştur. Akşemseddin’in soyu, baba tarafından 15. batında Ebu Bekir’e dayanmaktadır. İlk tahsilini babasından alan Akşemseddin, 7 yaşında hafız olup, ailesiyle birlikte Samsun’un Kavak bucağına yerleşmiştir. Babasının vefatından sonra Amasya ve Osmancık medreselerinde eğitimini tamamlayan Akşemseddin, müderrislik payesi aldı ve Osmancık Medresesine müderris oldu. Akşemseddin ayrıca, tıbba ve eczacılığa merak sararak tıp ilmini öğrendi. Daha önceden Abdülkâdir Geylânî, İmam-ı Gazali ve Muhammed Celaleddin-i Rumi gibi örneklerinde görüldüğü gibi, ilim tahsili ile tatmin olmayan Akşemseddin, irfan tahsili için müderrisliği ve medreseyi terk etti. Tasavvufa olan ilgisinden dolayı, Akşemseddin önce İran’ı dolaştı ama umduğunu bulamadığı için tekrardan Anadolu’ya dönmek zorunda kaldı.
Akşemseddin, II. Murat’ın emir ve isteğiyle II. Mehmed’in hocalığına tayin edilmiştir. Akşemseddin, II. Mehmed’e danışmanlık yapıp İstanbul’un fethine katkıda bulunmuştur. Akşemseddin çocukları, öğrencileri ve müritleriyle birlikte fetih ordusuna katılmışlardır. Akşemseddin İstanbul kuşatmasının en kritik günlerinde II. Mehmed’e bir mektup yazmıştır. II. Mehmed Akşemseddin ile İstanbul’a girişte şehir halkı tarafından karşılanıyor, şehir halkı Akşemseddin’i II. Mehmed sanıp ona çiçekler uzatılıyor. Akşemseddin ise "Padişah ben değilim" diyerek yanındaki II. Fatih Sultan Mehmed’i gösteriyordu. II. Fatih Sultan Mehmed ise "Hünkar benim ama o benim hocamdır. Çiçekler O’na Layıktır!" sözüyle tebessüm ediyordu. II. Mehmed İstanbul’un fethin ardından Ayasofya’da hutbesini tamamladıktan sonra, minberden indi ve Akşemseddin’i imâmete geçirdi. Böylece Akşemseddin, fethin ilk cuma namazını kıldırmış oldu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Başkan Vekili Rasim Şişman: "Hayalimiz Arnavutköy’ü kadim geçmişine yeniden kavuşturmak" Beşiktaş Belediye Başkan Vekili Rasim Şişman, ilçe genelinde sürdürdüğü ziyaretler kapsamında Arnavutköy Mahallesi’ndeki vatandaşlar bir araya geldi. Beşiktaş Belediye Başkan Vekili Rasim Şişman, ilçe genelindeki mahallelerde vatandaşlarla bir araya gelmeye devam ediyor. Başkan Vekili Şişman, Arnavutköy’ün dünyada benzeri olmayan bir değere sahip olduğuna dikkat çekerek, "Çok kadim bir yerdeyiz. Burası çok değerli bir mahalle. Dünyada eşi benzeri yok. Belli şeyleri yeniden canlandırmanız lazım. Hayalimiz Arnavutköy’ü ileriye taşımaktan çok, geçmişindeki ruhu ve kültürü yeniden canlandırmak. Arnavutköy Çileği, Arnavutköy Festivali gibi değerleri tekrar yaşatmak ve mahalleye sosyal tesis kazandırmak istiyoruz. Teofania Yortusu’nun 25 yıl sonra yeniden Arnavutköy’de kutlanmasını çok isterim" dedi. Altyapı ve denetim çalışmalarına da değinen Başkan Vekili Rasim Şişman, "2026 yılı, yol bakım onarım yılı olacak. Biz 13 yere ruhsat vermişiz ama bunun dışında 19 yeri mühürlemişiz. 2025 yılı içinde, 51 işletmeye toplam 17 milyon lira ceza kestik. Bu 51 işletmenin 32’si Arnavutköy’de. 37 işletmeye gürültü, 23 işletmeye de koku, duman gerekçesiyle çok ağır yaptırımlar uyguladık. Çok hızlı şekilde kısa, orta, uzun vadeli projeksiyonları ortaya koyabileceğimiz bir acil eylem planını oluşturarak ciddi anlamda ağırlık vereceğiz Arnavutköy’e" diye konuştu.
Kars Sarıkamış şehitleri için eksi 10 derecede saygı nöbeti Sarıkamış Harekatı’nın 111’inci anma etkinlikleri kapsamında Allahuekber Dağları’nda donarak şehit olan binlerce Mehmetçiğin anısına öğrenciler sıfırın altında 10 derece soğukta temsili saygı nöbeti tuttu. Etkinlik, Kafkas Üniversitesi Sarıkamış Meslek Yüksek Okulu önünde başladı. Okul önünde toplanan öğrenciler ve protokol üyeleri, ellerinde Türk bayraklarıyla yaklaşık 4 kilometre yürüyerek Alisofu Şehitlik Anıtı’na geldi. Buradaki program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. O dönemde yaşanılan zorlukları hissetmek adına asker kıyafeti giyen öğrenciler, değişimli olarak Alisofu Şehitlik Anıtı’nda temsili saygı nöbeti tutarak nöbet değişimi gerçekleştirdi. Kuran-ı Kerim tilaveti ve duaların ardından program sona erdi. Programın ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Kars Valisi Ziya Polat, "Ecdadın, atalarımızın izinde, onların iman dolu yüreklerine vatan, millet sevdasıyla Allahuekber Dağları’nda şahadet şerbeti içmesinin 111’inci yılındayız. Öncelikle tüm şehitlerimizi, bütün ecdadımızı rahmetle, minnetle anıyoruz. Kardan kefen giyen atalarımızı, büyüklerimizi bu imanı, inancı gençlerimize aktarmak için bugün 22 Aralık’ta genç kardeşlerimiz, hemşehrilerimiz, STK’larımız, kurum kuruluşlarımız, saygı nöbeti yürüyüşümüzü devraldık. Genç kardeşlerimizle saygı nöbetine başladık. Tabii bu dağlar, Allahuekber Dağları on binlerce yiğidin iman dolu, inanç dolu, devlet, millet için düşmandan çok soğukla mücadelesinin hüzün hikayesinin yazıldığı topraklar. Bu devlet, bu millet için şehit olan şehadet şerbeti içmek için yola çıkan tüm şehitlerimize rahmet, minnet, saygılar diliyoruz" dedi. Polat, "Bugün nöbeti devralan genç kardeşlerimiz aynı kalple, aynı akılla bu iman, bu inançla yürüdüler ve yürüyecekler. Bu devlete hizmet etmek, bu millete hizmet etmek için gerektiğinde de canımızı seve seve feda etmek için yürüyoruz. Nöbeti tutuyoruz, nöbeti devralıyoruz. Sarıkamış şehitlerimizi anma programı 3-4 Ocak’ta bu topraklarda olacak. Tüm hemşehrilerimizi anma töreni programımıza davet ediyoruz. Birlikte dağlarda aynı soğuğu hissediyoruz. Belki aynı soğuk olmayabilir ama bu imanla, bu inançla, bu düşünceyle bu yollarla şehitlerimizin izinde yürümek için tüm hemşehrilerimizi, tüm insanlarımızı, Türk milletimizi buraya davet ediyoruz" diye konuştu. Yapılan konuşmaların ardından program sona erdi. Programa, Vali Ziya Polat, Kars Belediye Başkanı Prof. Dr. Ötüken Senger, Sarıkamış Kaymakamı Enis Aslantatar, Sarıkamış Belediye Başkanı Serdar Kılıç, AK Parti Kars İl Başkanı Muammer Sancar, Milliyetçi Hareket Partisi İl Başkanı Tolga Adıgüzel, Kızılay Kars Şube Başkanı Kübra Hüryurt, daire amirleri, STK temsilcileri ile çok sayıda öğrenci katıldı.
Ankara AK Parti Milletvekili Ensarioğlu: "Söz konusu açıklamalarım, Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi" Çevre Komisyonu Başkanı ve AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Galip Ensarioğlu, "Benim düşünce ve açıklamalarım açık ve nettir. Söz konusu açıklamalarım, parti politikalarımızda sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi dışında, kimsenin çelişkili irade ortaya koyamayacağı ve AK Parti’de böyle bir şeyin mümkün olmayacağını kesin cümlelerle hatırlatmak adınaydı. Sayın Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi" dedi. Ensarioğlu, bir yabancı yayın kuruluşuna verdiği röportajla ilgili yazılı açıklama yaptı. Ensarioğlu şunları kaydetti: "Yabancı bir yayın kuruluşuna Terörsüz Türkiye süreci ve Meclis Komisyon çalışmalarıyla alakalı verdiğim bir mülakatta, sürece dair yaptığım değerlendirme sonunda, sunucunun ısrarlı Suriye politikası konusunda, sayın Cumhurbaşkanımız ve Dışişleri Bakanı sayın Hakan Fidan’ın politikalarında çelişkiler olduğuna dair verdiğim cevapta, böyle bir şeyin olmayacağını söyledim. Sözlerimin sonunda partimizin ve hükümetimizin politikalarını belirleyen iradenin sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi olduğunu, buna karşı bir irade ortaya koyanın ya görevi bırakması gerekir, ya da görevden alınır şeklindeki ifademin amacı ve maksadı gayet net olduğu halde üç gündür, bağlamı ve maksadı dışında, bazı art niyetli çevrelerin çeşitli sosyal medya mecralarında çarpıtarak yorumladıklarını üzüntüyle müşahede ettim. Benim düşünce ve açıklamalarım açık ve nettir. Söz konusu açıklamalarım, parti politikalarımızda sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi dışında, kimsenin çelişkili irade ortaya koyamayacağı ve AK Parti’de böyle bir şeyin mümkün olmayacağını kesin cümlelerle hatırlatmak adınaydı. Sayın Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi."