YEREL HABERLER - 23 Mayıs 2016 Pazartesi 11:15

Doğum Sonrası Kanamaya Dikkat

A
A
A
Doğum Sonrası Kanamaya Dikkat

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Aslı Alay, doğum sonrası kanamaya dikkat çekerek, "Anne ölümlerinin en sık nedeni olan kanamadır" dedi.
Doğum sonrası kanamanın her doğum yapmış kadında görülebileceğini, Dünya Sağlık Örgütü’nün kanama miktarı olarak 500 cc’yi geçen kan kaybında önlem alınması gerektiğini bildirdiğini kaydeden Op. Dr. Aslı Alay, "Genellikle kanamanın belirtileri olan çarpıntı, tansiyon düşmesi, baş dönmesi, terleme gibi sıkıntılar 1 litre kan kaybı sonrasında başlar. 500 cc’ye kadar olan kanama normal kabul edilmektedir. Ancak gebelik sırasında her kadın yeterli demir, folik asit, B vitamini desteği almalı, yeterli beslenmeli ve depolar dolu bir şekilde doğuma hazırlanmalıdır. Doğum her kadında, kadının her gebeliğinde farklıdır. Her bebeğin ayrı bir doğum hikayesi vardır. Biz kadın doğum hekimleri her gebemizin nasıl doğuracağını, hangi doğum şekli ile bebeğimizin geleceğini öngöremeyiz. Her an farklı bir klinik bulgu ile karşılaşabiliriz" diye konuştu.
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Aslı Alay, zorunlu hizmet sırasında birçok kadın doğum uzmanı ameliyathane olmayan sadece doğumhane olarak nitelendirilen odalarda doğum yaptırmak zorunda kaldığını kaydederek, "Bir kadın doğum hekimi için en büyük zorluk bu şartlarda çalışmaktır. Bir bebek doğum kanalından çıkmadan onun nasıl doğacağını tahmin edemeyiz, öngöremeyiz. Doğum hekimliğinde her an herşey değişebilir. Doğum kanalında sıkışan ve bunu kalp atışlarında değişiklikle gösteren bebek acil sezaryan ile dünyaya getirilebilir. Yani doğum yapılan bir sağlık kuruluşunda her imkan olmalıdır. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre doğumların yüzde 10’unda kanama miktarı normalden fazladır. Anne ölümlerinin yüzde 28’i kanama nedeni ile olmuştur" ifadelerini kullandı.
Op. Dr. Alay, ileri anne yaşı (35 yaş sonraki gebelikler), Asya kökenli kadınlar, obezite, gün aşımı gebelik, bebeğin iri olması, çoğul gebelik, 5 ve daha fazla gebelik geçirme, daha önceki doğumlarında aşırı kanama olan kadınlar, sistemik hastalıklar: diyabet, bağ dokusu hastalıkları, kan hastalıkları, uzamış doğum eylemi, anne karnında enfeksiyonun doğum sonrası kanamaya neden olan faktörler olduğunu söyledi.
Her gebenin risk faktörleri açısından değerlendirilmesi gerektiğini dile getiren Op. Dr. Alay, "Doğum yapacak her kadının kan grubu bilinmeli gerekli kan tetkikleri yapılmalı, risk grubunda ise mutlaka kan bankasından kan ürünleri istenmelidir. Doğum sonrası kanama her gebede olabileceği düşünülerek tıbbi donanımın uygun olduğu hastanelerde doğum yapılmalıdır. Tabip odası, jinekoloji ve obstetrik derneklerinin de desteklediği örnekleri de bulunan acil obstetrik kanama ekibinin her ilimizde olması, kan bankalarının bu kuruluşlara her türlü desteği vermesi ile anne ölümleri azaltılabilecektir" dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.