POLİTİKA - 28 Mart 2017 Salı 17:31

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki: ”2030 yılına kadar İstanbul’da büyük bir deprem tahmin ediliyor”

A
A
A
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki: ”2030 yılına kadar İstanbul’da büyük bir deprem tahmin ediliyor”

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki Güngören’de müteahhit, mimar, mühendis ve emlak temsilcileri ile bir araya geldi.

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki Güngören’de müteahhit, mimar, mühendis ve emlak temsilcileri ile bir araya geldi.


Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki Güngören ilçesinde faaliyet gösteren Müteahhit, mühendis, mimar ve emlak temsilcileriyle Güngören Belediyesi sosyal tesislerinde bir araya gelerek yemek yedi. Yemeğe Özhaseki’in yanı sıra Güngören belediye başkanı Şakir Yücel Karaman ve çok sayıda davetli katıldı. Bakan Özhaseki yaptığı konuşmasında İstanbul’da olması öngörülen depreme değinerek “Deprem gerçeğini hepimiz bildiğimiz halde ve 2012 yılında da sayın Cumhurbaşkanımızın o günkü ısrarlarıyla deprem yasası kentsel dönüşüm yasası ne derseniz diyin fark etmez. Dönüşüm için ısrar edildiği halde bu konuda çok titiz davrandığımızı söyleyemeyiz” şeklinde konuştu.


A’dan Z’ye herkes suçlu


Bakan Özhaseki bu konuda sadece bir kesimi suçlamamak gerektiğini belirterek “A’dan Z’ye herkes binada oturan vatandaşlar müteahhit karşılarına geldiğinde biraz daha büyük ev nasıl alırız mantığı devam ediyor. Belediyelerimizle birçok yerde de nerede olursa olsun bu işe girilmez hangi mahalleye gitsem beş yüz kişi çıkıyor tek tek adamların gönlünü nasıl alayım ben her biri bir alem diyor. Bakanlık tarafına gelince de biz kentsel dönüşüm yasasını yaptık elimizden geldiği kadar da teşvik veriyoruz ne yapalım bundan sonrası da Allah kerim diyor. Böyle yaparak biz vebalden kurtulamayız”diye konuştu.


2030 yılına kadar İstanbul’da deprem yaşanacak


Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki bilim adamlarının 2030 yılına kadar İstanbul’da yedi veya yedi buçuk şiddetinde bir depremin yaşanacağını tahmin ettiklerini belirterek “Bilim adamlarının İstanbul hakkında söylediklerinin hepsini ben dosyalara koymuş birisiyim. Ama büyük bir çoğunluğu 2030 yılına kadar İstanbul’da büyük bir deprem var Marmaraya kadar gelmiş olan beş tane segment var. Hepsinin süresi dolmuş patlamak üzere ve bu deprem de en az 7 veya 7 buçuk şiddetinde olacak. Şimdi herkes etrafını düşünsün yedi buçuk şiddetinde 30 saniye deprem olursa halimiz ne olur. Depreme gerek yok binaların bir kısmı zaten olduğu yerde dökülüyor. Niye bu konuda titiz davranmıyoruz niye acele etmiyoruz. En azından binada oturan insanların hepsi asgari ücretle çalışan geçim derdinde olan insanlar değil ki bir kısmının hali vakti yerinde ne olur bir sağlamlığını ölçtürseler gerekirse güçlendirme yapsalar. Ya da iki üç bina anlaşsalar düzgün bir yapı ortaya çıkarsalar. Belediyelerimiz risk alsalar da işe hızla dalsalar ne olur. Geçtiğimiz günler de anayasa çalışmaları sabah kadar sürdü, sonra İstanbul’a geldim arkadaşlarla toplantı yaptım. Baktım bazı belediye başkanı arkadaşlarımız o kadar rahat ki benim söylediğim ninni gibi, geliyor. Türkü söylüyormuşum gibi bakıyorlar yüzüme valla benim uykularımı kaçırıyor. Ama başkalarının neden kaçırmıyor merak ediyorum. Büyük bir risk bizi bekliyor. Binlerce yıllık yaşayan devlet geleneği olan bir milletiz bu konuda bize de çok iş düşüyor. Ben bir takım çalışmalar yaptım. Şuan da şehircilik şurası toplandı. Birinci ana gündem maddemiz kentsel dönüşüm. İkincisi kimlik sorunu üçüncüsü göç uyum dördüncüsü de yerel yönetimlerin rolü üzerine oradan çıkacak fikirlerle kentsel dönüşüme yeni bir ayar vermeye çalışacağız. Şuanda hepimizin yaşamış olduğu çile sıkıntı engeller var hepsinin farkındayız biliyoruz. Bunlara çözüm bulacak bu işi hızlandıracak biran önce sağlam kimlikli yapıları oluşturacak bir çaba içerisindeyiz. İnşallah yaparız bunu eğer biz bunu yapabilirsek gelecek sene en az İstanbul’da yılda 250 bin binayı dönüştürmek zorundayız. Birkaç sene içerisinde düşündüğümüz o tehlike sınırını aşıp biran önce sağlam binalara kavuşmak zorundayız. Deprem şimdi mi olur on sene sonra mı olur bilmiyoruz ama olursa büyük bir felaket olur onu biliyoruz. Bir o kadar binayı da Anadolu da dönüştürmek zorundayız”dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Trabzon Minibüs şoförleri özel servis kiralayan üniversite öğrencilerine kızdı, yol keserek darp etti Trabzon’un Sürmene ilçesinde Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği öğrencileri tarafından kiralanan öğrenci servisine kızan minibüs şoförleri aracın önüne kesti. Servis sürücüsü ve öğrenciler, ilçe hat minibüsü şoförleri tarafından saldırıya uğrarken, öğrencilerin şikayeti üzerine yapılan çalışmada şüpheli 4 kişiden 2’si gözaltına alındı. Edinilen bilgiye göre ilçenin Çarşı Mahallesi’nde meydana gelen olayda Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği Bölümü’nde öğrenim gören öğrenciler ulaşım sorunları nedeniyle özel bir servis kiraladı. Üniversite öğrencilerinin servis kiralamasına kızan minibüs şoförleri tarafından araçların önleri kesilerek durduruldu. Okul çıkışında durdurulan servis sürücüleri, öğrenciler ve minibüs şoförleri arasında yaşanan tartışmanın arbedeye dönüşmesiyle bazı öğrencilerin ve servis sürücüsünün saldırıya uğradığı öne sürülürken, öğrencilerin ihbarı üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Darp raporu alan öğrenciler şikayetçi olurken, olayla ilgili soruşturma başlatıldı. 2 kişi gözaltına alındı Trabzon Valiliği tarafından yapılan açıklamada şikayet üzerine 4 kişi hakkında başlatılan tahkikat neticesinde 2 kişinin gözaltına alındığı belirtildi. Açıklamada, "İlimiz Sürmene ilçesindeki KTÜ Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği bölümü öğrencilerinin dolmuşlarda yer bulamadıkları için servis kiraladıkları gerekçesiyle, kiraladıkları özel servisin önü dolmuş şoförleri tarafından kesilerek servis şoförü ve içindeki öğrencilere tehdit ve hakaret edilip darp edildikleri yönünde sosyal medyada yer alan haberlerle ilgili olarak; servis şoförü ve darp edilen öğrencilerin şikayetleri üzerine şüpheliler Ö.D., K.D., H.S., ve S.Y. hakkında cumhuriyet savcısının talimatıyla başlatılan tahkikat neticesinde şüpheliler Ö.D. ve K.D. gözaltına alınmıştır. Mezkur olayla ilgili valiliğimizce de çok yönlü inceleme başlatılmıştır" ifadelerine yer verildi.
Antalya Antalya’da Pakistanlı kadın kanlar içerisinde ölü bulundu, öğretmen oğlu gözaltına alındı Antalya’da 59 yaşındaki Pakistanlı asıllı kadın, yaşadığı evin mutfağında kanlar içerisinde ölü bulundu. Boynunda ve kol kısmında bıçak kesileri bulunan kadının birlikte yaşadığı İngilizce öğretmeni oğlu ise polis tarafından kelepçelenip gözaltına alındı. Olayla ilgili cinayet şüphesi araştırılmaya devam ediliyor. Olay, saat 23.00 sıralarında Kepez ilçesi Ahatlı Mahallesi 3188 Sokak üzerindeki 4 katlı apartmanın giriş katında meydana geldi. Alınan bilgiye göre, İngilizce öğretmenliği yaptığı öğrenilen Pakistan asıllı A. A. Q. (30), eve geldiğinde birlikte yaşadığı annesi Ashfaq Ahmad Qureshi’nin (59) mutfakta kanlar içerisinde olduğunu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen sağlık ekipleri, Ashfaq Ahmad Qureshi’nin hayatını kaybettiğini belirledi. İngilizce öğretmeni oğlu gözaltına alındı Mutfakta kanlar içerisindeki cesedi inceleyen olay yeri inceleme ekipleri, Ashfaq Ahmad Qureshi’nin boynunda ve kol kısmında bıçak kesilerinin olduğunu tespit etti. Ekiplerin, evin mutfağında ve balkon kapısından parmak izleri örnekleri aldığı gözlendi. Olayla ilgili Cinayet Büro Amirliği’ne bağlı ekipler geniş çaplı araştırma başlatırken, sözlü ifadesini alınan kadının oğlu A. A. Q kelepçeleyerek gözaltına alınıp polis merkezine götürüldü. 8 Nisan’da yaşadıkları eve yeni taşındıkları öğrenilen kadının cenazesi savcı incelemesinin ardından otopsi için Antalya Adli Tıp Kurumu Morguna kaldırıldı. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.