Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, “Çok dayanıklı bir ekonomi Türkiye’nin ekonomisi çok sayıda iç ve dış kaynaklı şoklara rağmen 2009’dan bu yana 7,3 milyon net istihdam oluşturduk. Bu hakikaten iyi bir başarıdır. Tabi işsizlik oranı hala yüksek ama giderek artan nüfus, bulunduğumuz bölge, katılım giderek yükseliyor ama tabi ki aşılması gereken merhaleleri aştık” dedi.
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Atlantik Konseyi İstanbul Zirvesi 2017’nin ikinci gününde konuşmacı olarak katıldı. Şimşek, "Çok dayanıklı bir ekonomi Türkiye’nin ekonomisi çok sayıda tabi iç ve dış kaynaklı şoklara rağmen 2009’dan bu yana 7,3 milyon net istihdam oluşturduk. Bu hakikaten iyi bir başarıdır. Tabi işsizlik oranı hala yüksek ama tabi giderek artan nüfus, bulunduğumuz bölge, katılım giderek yükseliyor ama tabi ki aşılması gereken merhaleleri aştık” diye konuştu. Bu sene Nisan’da büyük bir anayasa reformunun halk tarafından kabul edildiğini söyleyen Şimşek, Bu reformun istikrarı hedefleyen bir reform olduğunu ve önemini aktardı.
“Türkiye’nin tabi değer zincirini yükseltmesi lazım”
Varlık Fonu’nu neden kurduklarını ve önemi hakkında açıklamalarda bulunan Şimşek, “Varlık Fonu’nu neden kurduk? üç tane kilit sebep var burada. Birincisi Türkiye’nin tabi değer zincirini yükseltmesi lazım. Türkiye’nin daha rekabetçi olması lazım. Değer zinciri içerisinde bilgi ve teknoloji daha yoğun ürünler oluşturması lazım. Geleneksel finansal yol, yüksek teknoloji startapplarını teşvik etmedi bu ülkede. Düşündük ki bir Varlık Fonu ile biz acaba buradaki boşluğu tıkayabilir miyiz?. Mesela özel sermaye yahut girişim sermayesi gibi pek çok esneklikler var. Öyle bir tip destek verebilir ki bizim ihtiyaç duyduğumuz destek olabilir Türkiye’ye değer zincirinde de yukarı tırmandırmak için. Fon’da yatan bir sebep” ifadelerini kullandı.
“Varlık Fonu kurumları yeniden yapılandıracak ve kurumların potansiyeli ortaya çıkacak”
Varlık Fonu’nun kurulmasının ikinci sebebi ile ilgili Şimşek, Türkiye aslında üç şeye öncelik verdiklerini belirterek şunları söyledi:
“İnsan sermayesine yatırım bir, alt yapıya yatırım iki, üçüncüsü de araştırma, geliştirmeye yatırım. Alt yapı öyle bir alan ki Türkiye dikkate alınacak düzeyde başarılı bir takım ilerlemeler kaydetmiştir orada. Yani çok büyük altyapı yatırımları yapmıştır, bitirmiştir. Bazıları kamu-özel ortaklığıyla yapılmıştır bazıları ise bütçe imkanlarıyla yapılmıştır. Tabi bu çabalar bitmiş değildir. Daha yapacak çok işimiz var. Şimdi Varlık Fonu burada çok önemli bir rol oynayabilir. Özel sektöre ya da hükumete bu altyapı yatırımlarını finanse edecek imkanı kazandırabilir. Üçüncüsü ise bence en kritik girdi çeşitli devletin sahip olduğu kurumlar, varlıklarımız var. Bunların kimi uykuda kimisi randımanlı kimisi de değil buradaki ana fikir bunları bir Varlık Fonu’na devretmekle Varlık Fonu’nun bu kurumları yeniden yapılandırma hakkı ve imkanı olacak. Bu çok önemli çünkü yeniden yapılandığı zaman asıl potansiyeli su yüzüne çıkarabiliyorsunuz”.
“Türkiye’nin durumu küresel manşetlere düştüğü kadar kötü değil”
Türkiye zor dönemlerden geçtiğini ve bunları aştığını kaydeden Şimşek,“Zannediyorum ki bunun en kötü kısmını geride bıraktı. Tabi bizim istediğimiz kadar iyi değil her şey ama yansıtıldığı, küresel manşetlere düştüğü kadar da kötü değil. Bizim işimiz tabi işin gerçeğini daha iyiye götürmek. Onun çabasındayız” dedi.
