EKONOMİ - 24 Mayıs 2017 Çarşamba 13:04

İstanbul Vergi Dairesi Başkanı Bayrakdar: “Herkes ödeme gücüne göre vergi ödesin”

A
A
A
İstanbul Vergi Dairesi Başkanı Bayrakdar: “Herkes ödeme gücüne göre vergi ödesin”

İstanbul Ticaret Odası(İTO) ve İstanbul Vergi Merkezi(İVM) işbirliği ile İstanbul’da ‘Türk Vergi Sisteminde Vergilendirme İlkeleri ve Beklentiler’ semineri düzenlendi.

İstanbul Ticaret Odası(İTO) ve İstanbul Vergi Merkezi(İVM) işbirliği ile İstanbul’da ‘Türk Vergi Sisteminde Vergilendirme İlkeleri ve Beklentiler’ semineri düzenlendi. Seminerde vergi sistemindeki sorunlar ve beklentiler tartışıldı.


İstanbul Ticaret Odası(İTO) ve İstanbul Vergi Merkezi(İVM) işbirliği ile ‘Türk Vergi Sisteminde Vergilendirme İlkeleri ve Beklentiler’ semineri yapıldı. Seminerde, vergi reformuna katkı sağlamak, vergi sistemindeki sorunlar, vergi ilkelerinin uluslararası görünümleri değerlendirilerek mevzuattan kaynaklanan sorunlar ve beklentiler masaya yatırıldı. Seminere, İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi İlhan Soylu, İstanbul Vergi Merkezi Başkanı Prof. Dr. Hakan Üzeltürk , İstanbul Vergi Dairesi Başkanı Bekir Bayrakdar, İstanbul Ticaret Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Faruk Batırel, Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Akkaya, Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Bumin Doğrusöz, İstanbul Vergi Merkezi İcra Kurulu Üyesi Mustafa Koç, Kocaeli Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Barış Bahçeci, Özyeğin Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ege Göktuna, Galatasaray Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Balca Çelener ve üyeler katıldı.


“Mükellef ile idare arasında köprü vazifemizi korumaya çalışıyoruz”


Seminerin açılış konuşmasını yapan İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi İlhan Soylu, İstanbul Vergi Merkezi’nin (İVM) 1’inci kuruluş yıl dönümünün hayırlı uğurlu olmasını dilediğini söyledi. İTO olarak mükellef ile idare arasındaki köprü vazifemizi korumaya çalıştıklarını belirten Soylu, “Ayrıca bilgi, görüş alışverişinin kolayca gerçekleştirilmesi için çaba sarf ediyoruz. Bu çerçevede yılda birçok etkinlik gerçekleştiriyoruz. Vergi ile ilgili olan etkinliklerimiz en çok ilgi gören etkinlikler oluyor. İstanbul ülke ekonomisindeki tüm vergilerin yaklaşık yüzde 45’ini veriyor. 400 bine yakın aktif üyemiz var. Uygulamaya yönelik dile getirdiğimiz görüşlerin hükümet politikalarında dikkate alınması bizi oldukça memnun ediyor. İlk olarak odamızın dile getirdiği vergisini düzenli ödeyenlere yüzde 5 vergi indirimi taleplerimizin kanunlaşması bunun bir göstergesidir” dedi.


“Odamız vergi konusunda gerekli hassasiyeti gösteriyor”


Hükümetin başlattığı istihdam seferberliğinin kısa süre içerisinde iş dünyasında oldukça önemli karşılık bulduğunu dile getiren Soylu, “Bu çağrıya oda olarak desteğimiz ve konuyu takibimiz aynen devam ediyor. Ekonomide istikrarı sağlamayı, iktisadi kalkınmayı gerçekleştirmeyi ve gelir dağılımıyla refah düzeyini artırmayı amaçlayan; maliye politikasının en önemli aracı olarak da görülen vergi gündemimizden hiç inmeyen bir konu. Özellikle içinde bulunduğumuz hassas ekonomik durum konuyu daha da anlamlı hale getiriyor. Odamız bunun bilincinde olarak gerekli hassasiyeti göstermektedir. Odamız vergi mevzuatının daha sade olması ve mükellefe vergi kayıtları ve ödeme işlemlerinde fazla külfetler yüklenmemesi ayrıca yine üyelerimizin iş hayatında ve günlük yaşamlarında karşılaştıkları vergi ile ilgili sorunları ilgili mercilere iletme gayreti içerisindeyiz” ifadelerini kullandı.


“Amacımız Türkiye’de vergi kültürünü oluşturmak”


Ardından konuşan İstanbul Vergi Merkezi Başkanı Prof. Dr. Hakan Üzeltürk İstanbul Vergi Merkezi 31 Mayıs itibariyle birinci yaşını doldurduğunu, emin ve yavaş adımlarla ilerlediklerini belirtti. Yavaş olmasının sebebi de daha sağlam temeller oluşturmak olduğunu ifade eden Üzeltürk, “Türkiye’nin problemlerini tarafsız bağımsız bir gözle görüp buna göre çözümler üretmek amacımız. Tarafsız ve bağımsız olmamız dolayısıyla aslında hem verginin eşit iki tarafı idare ve mükellefler bakımından çözümler, fikirler üreteceğiz. Ülkemizde çok önemli eksiklik olan vergi kültürünün oluşmasına katkıda bulunmak istiyoruz. Vergi kültürü bugün batılı medeniyetlerin özellikle üzerinde çokça durduğu bunun temel taşlarının biri olan olan mükellefler haklarının da sıkça gündeme getirildiği bir alan. Vergide dengeleri kurmamız gerekiyor. İdarenin, devletin, mükellefin buna ihtiyacı var” diye konuştu.


“Vergilendirme ilkeleri, ülkemiz vergi sistemine sağlam bir şekilde oturtulmalı”


Dünyanın vergilendirme ilkeleri üzerinde yürüdüğünü aktaran Üzeltürk, “Ticareti dikkate aldığımızda bunlara uygun yapıda faaliyet göstermek zorundayız. Hem ulusal alanda hem de uluslararası alanda vergi konusunda Türkiye’de eksik olan sivil toplum örgütlerinin de belirli gruplar vasıtasıyla oluştuğunu düşündüğümüzde bağımsız ve tarafsız yapımızın çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Her kesime eşit mesafede yaklaşıyoruz. Vergi alanında siz ne kadar pratik sonuçlar elde etmeye çalışsanız çalışın vergilendirme prensipleri yok ise hukuk ile birlikte düşünülmezse kıymeti olmuyor. Çünkü bir yerden sorun oluşturuyor. Vergilendirme ilkelerinin diğer iş yaptığımız dünya ülkelerinde olduğu gibi ülkemiz vergi sistemine sağlam bir şekilde oturtulması için de çalışmamız lazım. Ancak ondan sonra faydalı, iyi işleyen bir vergi sistemi oluşturabilir” açıklamalarında bulundu.


“Türkiye bütçesinin yüzde 85’inden fazlası vergilerle finanse ediliyor”


Son alarak konuşan İstanbul Vergi Dairesi Başkanı Bekir Bayrakdar ise kamu harcamalarının ne kadar çok vergilerle finanse edilirse maliyet politikası, disiplin ne kadar sağlam olursa ülke ekonomisinin de o kadar sağlam ayaklar üzerinde durduğunu bildirdi. Sağlam bir temele oturunca krizlerden de az etkilendiğini söyleyen Bayrakdar, “ Bazen insanlar vergiden kaçınmaya çalışıyor ama sonra ne oluyor bütçe sağlam kaynaklarla finanse edilmediğinde borçlanma yoluyla kamu finanse edilmeye çalışılıyor. Sonra ne oldu duvara tosladık. Krizler geldi, enflasyon arttı. Faizler yükseldi. Vergi ödemeyenlerde bu sıkıntıların hepsini yaşadılar. Bütçemizi sağlam kaynaklarla yani vergilerle finanse edelim yolumuza geleceğe güvenle devam edelim. Bugün Türkiye bütçesinin yüzde 85’inden fazlası vergilerle finanse ediliyor” dedi.


“Herkes ödeme gücüne göre vergi ödesin”


Adil bir vergileme rejimi olması gerektiğini dile getiren Bayrakdar, “Herkes ödeme gücüne göre kazandığıyla orantılı şekilde vergisini ödesin. Hem idari yönden hem de ödeyen yönünden basit, anlaşılabilir olsun. Vergi, uluslararası rekabetin ve Türkiye içindeki rekabetin önünde engel olmasın nötr olsun. Ekonomide haksız rekabete sebebiyet vermesin. Bu ilkeleri koyduğumuz zaman hem biz vergi toplayanlar olarak daha rahat ederiz hem de ödeyen mükellefler bu prensipler dâhilinde vergi ödediğini düşünürse vergiye uyumlar artar. Ülkemiz her geçen gün her yönden çok daha güzel, iyi günlere gidiyor. Bazen insanlarda karamsarlık havası olabilir ama çok dinamik bir nüfus yapımız var moral bozmadan hepimiz kendi üstümüze düşen görevi yaparak geleceğe umutla bakmamız gerekiyor” şeklinde konuştu.


“Ramazan ayı kardeşlik, sevgi ve bereket getirsin”


İdare olarak vergi uygulamalarında mükelleflerin haklarını koruduklarının altını çizen Bayrakdar “Özellikle ödeyenlerin haklarını koruyup ödemeyenlerle de mücadele ederek ödeyenlerin de vergi dairelerinde en iyi şekilde hizmet almasını sağlayarak çalışmalarımıza devam ediyoruz.Cumartesi günü mübarek Ramazan ayı başlıyor, Ramazan ayının ülkemize, dünyaya hepimize kardeşlik, sevgi, bereket ve iyilik getirmesini diliyorum” ifadelerini kullandı.



Seminerde açılış konuşmalarının ardından İstanbul Vergi Merkezi Başkanı Prof. Dr. Hakan Üzeltürk, İstanbul Vergi Dairesi Başkanı Bekir Bayrakdar ve İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi İlhan Soylu’ya plaket takdim etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Başkan Vekili Rasim Şişman: "Hayalimiz Arnavutköy’ü kadim geçmişine yeniden kavuşturmak" Beşiktaş Belediye Başkan Vekili Rasim Şişman, ilçe genelinde sürdürdüğü ziyaretler kapsamında Arnavutköy Mahallesi’ndeki vatandaşlar bir araya geldi. Beşiktaş Belediye Başkan Vekili Rasim Şişman, ilçe genelindeki mahallelerde vatandaşlarla bir araya gelmeye devam ediyor. Başkan Vekili Şişman, Arnavutköy’ün dünyada benzeri olmayan bir değere sahip olduğuna dikkat çekerek, "Çok kadim bir yerdeyiz. Burası çok değerli bir mahalle. Dünyada eşi benzeri yok. Belli şeyleri yeniden canlandırmanız lazım. Hayalimiz Arnavutköy’ü ileriye taşımaktan çok, geçmişindeki ruhu ve kültürü yeniden canlandırmak. Arnavutköy Çileği, Arnavutköy Festivali gibi değerleri tekrar yaşatmak ve mahalleye sosyal tesis kazandırmak istiyoruz. Teofania Yortusu’nun 25 yıl sonra yeniden Arnavutköy’de kutlanmasını çok isterim" dedi. Altyapı ve denetim çalışmalarına da değinen Başkan Vekili Rasim Şişman, "2026 yılı, yol bakım onarım yılı olacak. Biz 13 yere ruhsat vermişiz ama bunun dışında 19 yeri mühürlemişiz. 2025 yılı içinde, 51 işletmeye toplam 17 milyon lira ceza kestik. Bu 51 işletmenin 32’si Arnavutköy’de. 37 işletmeye gürültü, 23 işletmeye de koku, duman gerekçesiyle çok ağır yaptırımlar uyguladık. Çok hızlı şekilde kısa, orta, uzun vadeli projeksiyonları ortaya koyabileceğimiz bir acil eylem planını oluşturarak ciddi anlamda ağırlık vereceğiz Arnavutköy’e" diye konuştu.
Kars Sarıkamış şehitleri için eksi 10 derecede saygı nöbeti Sarıkamış Harekatı’nın 111’inci anma etkinlikleri kapsamında Allahuekber Dağları’nda donarak şehit olan binlerce Mehmetçiğin anısına öğrenciler sıfırın altında 10 derece soğukta temsili saygı nöbeti tuttu. Etkinlik, Kafkas Üniversitesi Sarıkamış Meslek Yüksek Okulu önünde başladı. Okul önünde toplanan öğrenciler ve protokol üyeleri, ellerinde Türk bayraklarıyla yaklaşık 4 kilometre yürüyerek Alisofu Şehitlik Anıtı’na geldi. Buradaki program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. O dönemde yaşanılan zorlukları hissetmek adına asker kıyafeti giyen öğrenciler, değişimli olarak Alisofu Şehitlik Anıtı’nda temsili saygı nöbeti tutarak nöbet değişimi gerçekleştirdi. Kuran-ı Kerim tilaveti ve duaların ardından program sona erdi. Programın ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Kars Valisi Ziya Polat, "Ecdadın, atalarımızın izinde, onların iman dolu yüreklerine vatan, millet sevdasıyla Allahuekber Dağları’nda şahadet şerbeti içmesinin 111’inci yılındayız. Öncelikle tüm şehitlerimizi, bütün ecdadımızı rahmetle, minnetle anıyoruz. Kardan kefen giyen atalarımızı, büyüklerimizi bu imanı, inancı gençlerimize aktarmak için bugün 22 Aralık’ta genç kardeşlerimiz, hemşehrilerimiz, STK’larımız, kurum kuruluşlarımız, saygı nöbeti yürüyüşümüzü devraldık. Genç kardeşlerimizle saygı nöbetine başladık. Tabii bu dağlar, Allahuekber Dağları on binlerce yiğidin iman dolu, inanç dolu, devlet, millet için düşmandan çok soğukla mücadelesinin hüzün hikayesinin yazıldığı topraklar. Bu devlet, bu millet için şehit olan şehadet şerbeti içmek için yola çıkan tüm şehitlerimize rahmet, minnet, saygılar diliyoruz" dedi. Polat, "Bugün nöbeti devralan genç kardeşlerimiz aynı kalple, aynı akılla bu iman, bu inançla yürüdüler ve yürüyecekler. Bu devlete hizmet etmek, bu millete hizmet etmek için gerektiğinde de canımızı seve seve feda etmek için yürüyoruz. Nöbeti tutuyoruz, nöbeti devralıyoruz. Sarıkamış şehitlerimizi anma programı 3-4 Ocak’ta bu topraklarda olacak. Tüm hemşehrilerimizi anma töreni programımıza davet ediyoruz. Birlikte dağlarda aynı soğuğu hissediyoruz. Belki aynı soğuk olmayabilir ama bu imanla, bu inançla, bu düşünceyle bu yollarla şehitlerimizin izinde yürümek için tüm hemşehrilerimizi, tüm insanlarımızı, Türk milletimizi buraya davet ediyoruz" diye konuştu. Yapılan konuşmaların ardından program sona erdi. Programa, Vali Ziya Polat, Kars Belediye Başkanı Prof. Dr. Ötüken Senger, Sarıkamış Kaymakamı Enis Aslantatar, Sarıkamış Belediye Başkanı Serdar Kılıç, AK Parti Kars İl Başkanı Muammer Sancar, Milliyetçi Hareket Partisi İl Başkanı Tolga Adıgüzel, Kızılay Kars Şube Başkanı Kübra Hüryurt, daire amirleri, STK temsilcileri ile çok sayıda öğrenci katıldı.
Ankara AK Parti Milletvekili Ensarioğlu: "Söz konusu açıklamalarım, Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi" Çevre Komisyonu Başkanı ve AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Galip Ensarioğlu, "Benim düşünce ve açıklamalarım açık ve nettir. Söz konusu açıklamalarım, parti politikalarımızda sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi dışında, kimsenin çelişkili irade ortaya koyamayacağı ve AK Parti’de böyle bir şeyin mümkün olmayacağını kesin cümlelerle hatırlatmak adınaydı. Sayın Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi" dedi. Ensarioğlu, bir yabancı yayın kuruluşuna verdiği röportajla ilgili yazılı açıklama yaptı. Ensarioğlu şunları kaydetti: "Yabancı bir yayın kuruluşuna Terörsüz Türkiye süreci ve Meclis Komisyon çalışmalarıyla alakalı verdiğim bir mülakatta, sürece dair yaptığım değerlendirme sonunda, sunucunun ısrarlı Suriye politikası konusunda, sayın Cumhurbaşkanımız ve Dışişleri Bakanı sayın Hakan Fidan’ın politikalarında çelişkiler olduğuna dair verdiğim cevapta, böyle bir şeyin olmayacağını söyledim. Sözlerimin sonunda partimizin ve hükümetimizin politikalarını belirleyen iradenin sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi olduğunu, buna karşı bir irade ortaya koyanın ya görevi bırakması gerekir, ya da görevden alınır şeklindeki ifademin amacı ve maksadı gayet net olduğu halde üç gündür, bağlamı ve maksadı dışında, bazı art niyetli çevrelerin çeşitli sosyal medya mecralarında çarpıtarak yorumladıklarını üzüntüyle müşahede ettim. Benim düşünce ve açıklamalarım açık ve nettir. Söz konusu açıklamalarım, parti politikalarımızda sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi dışında, kimsenin çelişkili irade ortaya koyamayacağı ve AK Parti’de böyle bir şeyin mümkün olmayacağını kesin cümlelerle hatırlatmak adınaydı. Sayın Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi."