GENEL - 20 Eylül 2017 Çarşamba 16:02

Şehit polis Aybek için İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde tören düzenlendi

A
A
A
Şehit polis Aybek için İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde tören düzenlendi

Gaziosmanpaşa’da meydana gelen silahlı saldırı sonucu şehit olan polis memuru Anıl Kaan Aybek için İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde tören düzenlendi.

Gaziosmanpaşa’da meydana gelen silahlı saldırı sonucu şehit olan polis memuru Anıl Kaan Aybek için İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde tören düzenlendi. Törende şehit polis Aybek’in ailesi gözyaşlarına boğuldu.


Gaziosmanpaşa’da 5 gece bekçisi ve 2 polis memuru, şüpheli şahıslar ve araçlar üzerinde uygulama yaptığı sırada ‘dur’ ihtarına uymayan şüpheliler ateş açarak Anıl Kaan Aybek isimli polis memurunu şehit etmişti. Şehit polis için Vatan Caddesi’nde bulunan İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde tören düzenlendi. Törene İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan, şehit polislerin aileleri ve meslektaşları katıldı. Törende şehidin ailesinin gözyaşları döktüğü görüldü.


Şehidin Türk bayrağına sarılı naaşı arkadaşlarının omuzlarında tören alanına getirildi. Törende bir konuşma yapan İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan, “Gaziosmanpaşa ilçesinde araçları durdurma suretiyle uygulama yapan görevli polislerimizin ’dur’ ihtarına uymayan bir araçtan yapılan silahlı saldırı sonucu polis memuru Anıl Kaan Aybek şehit olmuştur. Olayın hemen sonrasında yapılan çalışmalar neticesinde olayın failleri olan 2’si yaralı halde toplam 3 şahıs yakalanmıştır. Şehit Anıl Kaan dün gece İstanbul’da yaşayan annelerin babaların sabah büyük bir heyecan içerisinde okula gidecek çocukların evlerinde rahatça istirahat edip güvende olamaları için görev başında olan binlerce polisten biriydi. O da her polis gibi vatandaşlarımızın can güvenliği için zalimlerle yüz yüze gelmeyi ve onları adalet önüne çıkarmayı vazife edinen bir kahramandı. Polisin görevi ibadet gibidir. Yüce Allah bizlere bir ayette adaleti, iyilik yapmayı, yakınlara yardım etmeyi emreder. ’Hayasızlığı, fenalığı ve azgınlığı da yasaklar’ diye buyurur. Bu emirleri uygulamak görevinin hakkını veren her polis için günlük görevlerinin sıradan bir parçasıdır. Bu nedenle inanıyorum ki yüce Allah’ın bu emirlerini yerine getirirken şehit olanlar mükafatların en güzeline erişmiş olurlar. Bayrağımıza rengini veren şehirlerimize selam olsun. Hayatını kaybeden bütün şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyor kendilerini minnet ve şükranla anıyorum milletimizin başı sağolsun” dedi.


İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan’ın ardından İstanbul Müftüsü Hasan Kamil Yılmaz şehit polis memuru için dua etti. Şehit polis Anıl Kaan Aybek’in naaşı ikindi namazını müteakip kılınacak cenaze namazı için Gaziosmanpaşa Küçükköy Merkez Camii’ne götürülmek üzere emniyet müdürlüğünden uğurlandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.