SAĞLIK - 25 Ekim 2017 Çarşamba 14:10

Prof. Dr. Şendemir, kadavra ihtiyacına dikkat çekti

A
A
A
Prof. Dr. Şendemir, kadavra ihtiyacına dikkat çekti

Türk Anatomi ve Klinik Anatomi Derneği Yönetim Kurulu adına; Prof.

Türk Anatomi ve Klinik Anatomi Derneği Yönetim Kurulu adına; Prof. Dr. Erdoğan Şendemir, Türkiye’de kadavra ihtiyacı ile ilgili bir açıklama yaptı.



Türk Anatomi ve Klinik Anatomi Derneği Yönetim Kurulu adına; Prof. Dr. Erdoğan Şendemir, Türkiye’de kadavra ihtiyacı ile ilgili bir açıklama yaptı. Tıp eğitiminin en temel derslerinden biri olan anatominin kullandığı en önemli öğretici unsur; insan vücudu olduğunu belirten Prof. Dr. Şendemir, "Uygulamalı derslerimizin temel amacı; ölü insan vücudunun (kadavra) tüm ayrıntıları ile geleceğin doktorlarına tanıtılması ve öğretilmesidir. Ülkemizde kadavra ihtiyacı çok büyük oranda kimsesiz / sahipsiz ölülerin tıp fakültelerine verilmeleriyle karşılanmaktadır. Yeni gelişen endoskopik ya da minör invaziv yöntemler, daha detaylı anatomik bilgiye ihtiyacı arttırdığı gibi el becerisi geliştirebilmek için kadavra üzerinde çalışma ihtiyacını da artırmıştır. Bu nedenle son yıllarda kadavra kursları tüm dünyada yoğun ilgi görmektedir. Bu tip eğitimlerin, hekim hatalarını ve hatta ölüm risklerini azaltmakta önem arz ettiğini göz ardı etmemek gereklidir" dedi.



Aklı başında, 18 yaş ve üstü olan herkesin beden bağışında bulunabileceğinin altını çizen Prof. Dr. Şendemir, "Ayrıca eş, çocuklar veya vasi de ölüm durumunda bağış yapabilir. Tıp eğitimi veya araştırma için anatomik çalışmanın ardından vücut, bağışçının isteği doğrultusunda ve yasalara uygun olarak defnedilir. Gelişmiş ülkelerde bedenini tıp fakültelerine bağışlayanların oranı yüzde 0,1 civarındadır. Bu oran örnek alınacak olursa; ülkemizde her yıl 80 bin civarında bağışçımız olması gerektiği varsayılabilir. Son yıllarda ölmeden önce vücudunu kadavra olarak kullanılması için tıp fakültelerine bağışlayanların sayısında bir artış görülmeye başlanmışsa da, tıp fakültelerine ulaşan bedenlerin sayısı hala tüm ülke çapında çok düşük ve yetersiz bir seviyededir" şeklinde konuştu.



Tıp fakültesinde 150-200 öğrenciye sadece bir kadavra düşüyor


Türkiye’de bulunan 90’a yakın tıp fakültesinde her yıl 10 binden fazla tıp öğrencisi anatomi dersi gördüğünü bildiren Prof. Dr. Erdoğan Şendemir, "İdeal olarak 8-10 öğrenciye bir kadavra düşmesi gerektiğini göz önüne alırsak; tıp fakültelerimizde her yıl bin civarında kadavraya ihtiyaç vardır. Bu konudaki gerçekler ne yazık ki çok acıdır. Pek çok tıp fakültesinde 150-200 öğrenciye sadece bir kadavra sunulabilmektedir. Bu durum lisans ve lisansüstü eğitim açısından bir felaketin ayak sesleridir. İnsan vücudunu sadece modeller, fotoğraflar üzerinden görmüş bir hekime muayene olmak, böyle bir cerrah tarafından ameliyat edilmek ister misiniz? Son yıllarda artan doku ve organ bağış oranları, toplumumuzun aslında bu konuda ne kadar duyarlı olduğunu göstermektedir. Ancak tıp fakültelerinde insan bedeninin kadavra olarak kullanılmasıyla ilgili toplum yeterince bilgilendirilmediği için, vücudunu bağışlayabilecek olan insanlar konuyla ilgili mevcut yasaları bilmeyerek durumdan habersiz kalabilmektedirler" ifadelerini kullandı.



Bedenini bağışlamak için ’Bağışlayın Bedeniniz Tıp Eğitiminde Yaşasın’ adlı kampanyadan da bahsenen Prof. Dr. Erdoğan Şendemir, "Amacımız; vatandaşlarımıza tıpkı organ bağışında olduğu gibi, ölüm sonrasında bedenlerinin tıp eğitiminde kullanılmasının da ne kadar önemli bir davranış olduğunu anlatmak ve bunun sosyal değerini paylaşabilmektir. Beden bağışı ile ilgili ayrıntılı bilgiye Türk Anatomi ve Klinik Anatomi Derneği web sayfasından veya Tıp Fakülteleri Anatomi Anabilim Dalı Başkanlıklarından ulaşılabilir. Bedenini bağışlayacak olan gönüllü bireyler Tıp Fakültesi Anatomi Anabilim Dalı Başkanlıklarına müracaat edebilirler. Toplumumuzun organ bağışı gibi tüm beden bağışına da özendirilmesi için yürütülecek bu etkinlikler için siz değerli basın mensuplarının desteğini beklemekteyiz" şeklinde konuştu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kahramanmaraş Kahramanmaraş’ın yeni spor vadisi, sosyal merkez olarak planlandı Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi ve Spor Toto Teşkilat Başkanlığı iş birliğiyle 15 Temmuz Millet Bahçesi’nde başlatılan kapsamlı dönüşüm çalışmasında sona gelindi. Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel, "Burayı yalnızca bir spor alanı olarak değil ailelerin huzurla vakit geçirebileceği, gençlerimizin enerjilerini doğru alanlara yönlendirebileceği, doğayla iç içe bir sosyal merkez olarak planladık" dedi. Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi, Başkan Fırat Görgel öncülüğünde şehri sporla bütünleştiren vizyon projelerini bir bir hayata geçirmeye devam ettiği bildirildi. "Spor Şehri Kahramanmaraş" hedefi doğrultusunda yatırımlarını artırarak sürdüren büyükşehir belediyesinin, Spor Toto Teşkilat Başkanlığı iş birliğiyle 15 Temmuz Millet Bahçesi’nde başlattığı kapsamlı dönüşümde sona yaklaştığı ifade edildi. 30 bin metrekarelik alan üzerinde hayata geçirilen projeyle, şehre modern standartlarda donatılmış yeni bir spor vadisi kazandırıldığına dikkat çekildi. Dönüşüm kapsamında alanda; 4 tenis kortu, 3 basketbol sahası, 2 açık fitness alanı, kaykay pisti, satranç üniteleri, masa tenisi alanları ve bocce sahaları yer alıyor. Spor Vadisi’nde spor alanları ve çocuk oyun gruplarının imalatı büyük ölçüde tamamlanırken, ekipler eş zamanlı olarak çevre düzenleme ve peyzaj uygulamalarını sürdürüyor. Yeşil alan düzenlemeleri, yürüyüş yolları ve dinlenme alanlarıyla birlikte proje, çok yönlü bir yaşam merkezi olarak planlandı. Son hazırlıkların da tamamlanmasının ardından 15 Temmuz Spor Vadisi, Kahramanmaraşlıların hizmetine sunulacak. Tesisin yalnızca spor tutkunlarının değil, doğayla iç içe vakit geçirmek isteyen ailelerin, gençlerin ve çocukların da yeni buluşma noktası olması bekleniyor. Her yaştan vatandaşa hitap eden yapısıyla spor kültürünü güçlendirmeyi, gençlerin spora erişimini artırmayı ve güvenli, nitelikli sosyal alanlar oluşturmayı amaçlayan projenin, Kahramanmaraş’ın spor altyapısına uzun yıllar katkı sağlaması hedefleniyor. "Bir sosyal merkez olarak planladık" Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel, "Kahramanmaraş’ı sporla büyüyen, sporla güçlenen bir şehir haline getirme hedefiyle çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürüyoruz. Spor Toto Teşkilat Başkanlığımızın destekleriyle hayata geçirdiğimiz 15 Temmuz Spor Vadisi, bu vizyonun en somut örneklerinden biri. 30 bin metrekarelik bu alanda tenis kortlarından basketbol sahalarına, kaykay pistinden açık fitness alanlarına kadar her yaştan vatandaşımıza hitap eden, modern ve nitelikli bir spor yaşam alanı oluşturduk. Burayı yalnızca bir spor alanı olarak değil ailelerin huzurla vakit geçirebileceği, gençlerimizin enerjilerini doğru alanlara yönlendirebileceği, doğayla iç içe bir sosyal merkez olarak planladık. İnşallah son hazırlıkların tamamlanmasıyla birlikte Spor Vadimizi hemşehrilerimizin hizmetine sunacağız" ifadelerini kullandı.
İstanbul Reel Kesim Güven Endeksi Aralık ayında 0,5 puan arttı Aralık ayında mevsimsellikten arındırılmış Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE-MA), bir önceki aya göre 0,5 puan artarak 103,7 seviyesinde gerçekleşti. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Aralık ayı İktisadi Yönelim İstatistikleri ve Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE) verilerini paylaştı. Aralık ayında İktisadi Yönelim Anketi sonuçları, imalat sanayinde faaliyet gösteren 1799 iş yerinin yanıtlarının ağırlıklandırılıp toplulaştırılmasıyla elde edildi. 2025 yılı Aralık ayında mevsimsellikten arındırılmış Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE-MA), bir önceki aya göre 0,5 puan artarak 103,7 seviyesinde gerçekleşti. Endeksi oluşturan anket sorularına ait yayılma endeksleri incelendiğinde, gelecek üç aydaki üretim hacmi, mevcut mamul mal stoku, genel gidişat ve gelecek üç aydaki toplam istihdama ilişkin değerlendirmeler endeksi artış yönünde etkilerken, mevcut toplam sipariş miktarı, gelecek üç aydaki ihracat sipariş miktarı, sabit sermaye yatırım harcaması ve son üç aydaki toplam sipariş miktarına ilişkin değerlendirmeler endeksi azalış yönünde etkiledi. Mevsimsellikten arındırılmamış Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE) bir önceki aya göre değişmeyerek 100,8 seviyesinde gerçekleşti. Son üç aya yönelik değerlendirmelerde, üretim hacminde artış bildirenler lehine olan seyrin bir önceki aya göre zayıfladığı, ihracat sipariş miktarında ve iç piyasa sipariş miktarında artış bildirenler lehine olan seyrin ise azalış bildirenler lehine döndüğü görüldü. Mevcut toplam siparişlerin mevsim normallerinin altında olduğu yönündeki değerlendirmelerin bir önceki aya göre güçlendiği, mevcut mamul mal stokları seviyesinin mevsim normallerinin üstünde olduğunu bildirenler lehine olan seyrin ise zayıfladığı gözlendi. Gelecek üç aya yönelik değerlendirmelerde, üretim hacmi ve iç piyasa sipariş miktarında artış bekleyenler lehine olan seyrin bir önceki aya göre güçlendiği, ihracat sipariş miktarında artış bekleyenler lehine olan seyrin ise zayıfladığı görüldü. Gelecek üç aydaki istihdama ilişkin azalış yönlü beklentilerin artış bekleyenler lehine döndüğü, gelecek on iki aydaki sabit sermaye yatırım harcamasına ilişkin artış yönlü beklentilerin ise bir önceki aya göre zayıfladığı gözlendi. Ortalama birim maliyetlerde, gelecek üç ayda artış olacağını bekleyenler ile son üç ayda artış olduğunu bildirenler lehine olan seyrin zayıfladığı görüldü. Gelecek üç aydaki satış fiyatına ilişkin artış yönlü beklentilerin ise güçlendiği gözlenmektedir. Gelecek on iki aylık dönem sonu itibarıyla yıllık ÜFE beklentisi bir önceki aya göre 0,5 puan azalarak yüzde 33,0 seviyesinde gerçekleşti. İçinde bulunduğu sanayi dalındaki genel gidişat konusunda, bir önceki aya kıyasla daha kötümser olduğunu belirtenler lehine olan seyrin zayıfladığı görüldü.
Adana Halk korosu ilk konserini verdi Adana’nın Kozan ilçesinde oluşturulan halk korosu, ilk konserini verdi. Kozan Belediyesi Ebulfez Elçibey Kültür ve Sanat Merkezi bünyesinde bir araya gelen sanatseverlerden halk korosu oluşturuldu. Koro, ilk halk konserini verdi. Ömürlük şarkılar konserinde nostalji rüzgarı esti. Yerel halktan oluşan halk korusu izleyicilerden tam not aldı. Kozan Belediye sinemasında düzenlenen konserde Türk sanat müziği, Türk halk müziği ve 90’lı yılların pop müzikleri sahnede seslendirildi. Konserde halktan oluşan halk korusu birbirinden güzel eserleri izleyicilere seslendirirken izleyiciler konsere tam not verdi. Kozan Belediye Başkanı Mustafa Atlı, ilçede bu kez siyasetin sustuğu ve sanatın konuşulduğunu ifade etti. Başkan Atlı," Kozan tarihimizde Dadaloğlu, Karacaoğlan’ın izinde ilerleyen Adana’da sanatın kültürün izlerini geleceğe taşıyan bir öncü ilçe olsun istiyoruz. ilçede ilimle bilimle gençlerimizi Nihat Atlı Eğitim Tesisleri’nde geleceğe hazırlarken, kültür sanat merkezinde bale, resim, gitar, saz ve ritim, değerler eğitimi kursu ile gençlerimizin önünü açıyoruz. Koza sokaklarında sadece tarih, siyaset değil sanat konuşulsun istiyoruz. Merkezimin oluşturduğu halk korosu ile unutulmaz bir konser izledik. emeği geçenleri kutluyoruz" dedi. Kozan Belediye Başkan Yardımcısı Alev Ataş’ta 645 kursiyere sanat merkezinde eğitim verildiğini kaydetti. Ataş, ayrıca sanat, eğitim ve kültür alanında ön plana çıktığı bir Kozan inşa etmek için çalışmaların hızla sürdüğünü sözlerine ekledi.
Adana Tarımda ’B-Reçete’ aşırı ilaç kullanımını önleyecek Tarımsal üretimde zirai ilaç kullanımının kaçınılmaz olduğuna dikkat çekerek, bilinçsiz ve aşırı kullanımın insan sağlığı ve çevre açısından ciddi riskler taşıdığını vurgulayan Adana İl Tarım ve Orman Müdürü Atilla Bayazıt, "B-Reçete Sistemi, bilinçsiz ve aşırı ilaç kullanımının önüne geçecek" dedi. Bitki koruma ürünlerinin doğru kullanımı ve izlenebilirliğinin sağlanması amacıyla Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından hayata geçirilecek B-Reçete Sistemi hakkında bilgilendirme toplantısı yapıldı. Sarıçam ilçesi Evliya Çelebi Uygulama Oteli Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen toplantıda konuşan İl Tarım ve Orman Müdürü Atilla Bayazıt, tarımsal üretimde zirai ilaç kullanımının kaçınılmaz olduğuna dikkat çekti. Bilinçsiz ve aşırı kullanımın insan sağlığı ve çevre açısından ciddi riskler taşıdığını vurgulayan Bayazıt, "Bakanlığımız tarafından uygulamaya alınacak B-Reçete Sistemi, bilinçsiz ve aşırı ilaç kullanımının önüne geçerek bitki koruma ürünlerinin doğru, kontrollü ve izlenebilir şekilde kullanılmasını sağlayacaktır" diye konuştu. "B-Reçete Sistemi Türkiye’de bir ilk" Toplantıda konuşan Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Yunus Bayram ise Türkiye’nin yıllık bitkisel üretiminin 130-135 milyon ton olduğunu, bunun yaklaşık 50-55 milyon tonunu yaş meyve ve sebze üretiminin oluşturduğunu belirtti. Avrupa Birliği’ne üye 27 ülkenin toplam yaş meyve sebze üretiminin 80-85 milyon ton civarında olduğunu ifade eden Bayram, "Türkiye tek başına AB’nin üretiminin yaklaşık yüzde 70’ini gerçekleştirmektedir. Bu veriler, yapılan çalışmanın ne kadar önemli olduğunu açıkça ortaya koymaktadır" ifadelerini kullandı. Türkiye’de 669 kayıtlı zararlı organizma ile mücadele edildiğini hatırlatan Bayram, bu mücadelenin doğru yönetilmemesi halinde hem ürün kayıplarının hem de insan ve hayvan sağlığına yönelik risklerin arttığını söyledi. B-Reçete Sisteminin Türkiye’de bir ilk olduğuna dikkat çeken Bayram, "Bu sistem bir milat, adeta bir devrimdir. Bayiden üreticiye, reçete yazandan müdürlüklere kadar herkes bu sistemin bir paydaşıdır. Sistem sayesinde hangi tarlada, hangi ürüne, ne kadar bitki koruma ürünü kullanıldığı il, ilçe ve parsel bazında izlenebilecektir" şeklinde konuştu. Sistemin hâlen geliştirme aşamasında olduğunu belirten Bayram, ÇKS ve TÜKAS gibi mevcut sistemlerle entegre şekilde çalışacağını, kullanıcıların katkı ve önerileriyle zaman içerisinde daha da güçleneceğini de kaydetti. Bayram, amaçlarının üreticiyi zorlamak değil, tarımsal üretimde ihtiyaç kadar, doğru dozda ve doğru zamanda ilaç kullanımını sağlamak olduğunu sözlerine ekledi.