SAĞLIK - 13 Aralık 2017 Çarşamba 10:20

Ameliyatsız yüz germe teknikleri

A
A
A
Ameliyatsız yüz germe teknikleri

Dermatoloji Uzmanı Dr.

Dermatoloji Uzmanı Dr. Güneş Ertürk, son yıllarda sıkça kullanılan ameliyatsız yüz germe işleminin tekniklerini anlattı. Ertürk’e göre işlem erken yaşlarda yapıldığında cildi ve yüzü koruyarak uzun vadede sarkma ve kırışmaların oranını azaltıyor.


Dermatoloji Uzmanı Dr. Güneş Ertürk, ameliyatsız yüz germe tekniklerinden bahsetti. Ertürk, “Ameliyatsız yüz germe son yıllarda oldukça popüler. Yüzde yanaklar, çene hattı ve boyun bölgesindeki kırışık ve sarkmalar ameliyatsız işlemlerle toparlanabilmektedir. Özellikle 35-55 yaş aralığında daha etkili olan bu yöntemler sosyal-iş hayatına rahatlıkla devam edilebildiği için tercih edilmektedir. Ayrıca erken yaşlarda yapıldığında cildi ve yüz koruyarak uzun vadede sarkma ve kırışmaların oranını oldukça azaltmaktadır” dedi.


Ertürk söz konusu teknikleri şöyle açıkladı: “Özellikle 30-40 yaş aralığında göz ve alın bölgesinde başlayan kırışıklık, çökme ve yanak bölgesinde hafif gevşemeler lazerler, radyofrekans, PRP ve mezoterapik yöntemlerden fayda görmektedir. Bu yaş aralığında aşırı kilo alıp verme ve sigara içme sonucu fazla sarkma ve kırışma söz konusu ise hyaluronik asitli yarı mezoterapik yarı dolgu özelliğinde gençlik aşısı veya dolgular daha etkili olmaktadır.”


“55 yaş sonrası ameliyatsız yüz germe tedavilerinin etkinliği düşmektedir”


“Özellikle 40 yaş sonrası cilt gevşemesine, cilt altında değişikliklerin eşlik etmesi, yani cilt bağlarında gevşeme, yağ ve kemik kayıpları da eklendiğinden, ciltten daha derinde etkili olan yöntemlerin devreye girmesi gerekmektedir” diyen Ertürk, “Derin dokularda sıkılaşma oluşturan fokuslu ultrason, lazerlift yanak sarkması ve gıdı bölgesinde tercih edilmektedir. Yüz bölgesinde derin kırışmalar, yağ ve kemik değişiklikleri nedeniyle tedaviye dolgu eklenmesi daha etkili sonuçlar alınmasını sağlamaktadır. Çene altı bölgesi ve gıdı alanında ise gençlik ipi germe ve toparlanma oluşturarak fokuslu ultrason ve lazerliftin yetersiz kaldığı durumlarda etkinliği arttırmaktadır. Daha ileri yaşlarda 55 yaş sonrası ameliyatsız yüz germe tedavilerinin etkinliği düşmektedir. Erken yaşlardan itibaren düzenli işlem yapılması yüzü koruyarak, bu yaşlara gelindiğinde yapılan işlemlerin başarı oranını arttırmaktadır” şeklinde konuştu.


Ameliyatsız yüz germe işlemlerinin kişinin yüzünü ve cilt kalitesini koruduğuna da dikkat çeken Ertürk, “Yüz ve cilt yaşını 5-10 yıl geriye çeker. Kişi buradan tekrar yaşlanmaya devam eder. Düzenli olarak, yüzün ihtiyacına göre, abartılı olamayan işlem yapılması kişinin doğal görünümünü korurken yaşına göre genç tutar” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.