SAĞLIK - 18 Ocak 2018 Perşembe 13:59

’’Türkiye aşılama konusunda çok başarılı ülkelerden bir tanesi’’

A
A
A
’’Türkiye aşılama konusunda çok başarılı ülkelerden bir tanesi’’

Prof.

Prof. Dr. Mehmet Vural, Türkiye’nin aşılama konusunda çok başarılı ülkelerden bir tanesi olduğunu belirterek, aşılarda alüminyum çok küçük miktarlarda var olduğunu ve bu miktarın çocuklarda hiçbir zarara neden olmadığını bildiklerini söyledi.



Türk Pediatri Kurumu, İstanbul’da düzenlediği basın toplantısında geleceğin sağlığını etkileyecek en önemli unsurların başında gelen ’Aşı’ ve ’Yenidoğan Tarama Programı’ konusunda bilgilendirme yaptı. Aşının ve yenidoğan tarama programı önemine değinilirken, cıva ile otizm arasındaki ilişki olmadığı ve aşılardaki alüminyumun herhangi bir zarara neden olmadığı konularında açıklamalar yapıldı. Toplantıya Türk Pediatri Kurumu Başkanı Prof. Dr. Mehmet Vural, Türk Pediatri Kurumu Genel Sekreteri Prof. Dr. Haluk Çokuğraş, Doç. Dr. Ayşe Çiğdem Aktuğlu Zeybek, Prof. Dr. Fügen Çullu Çokuğraş, Prof. Dr. Yücel Taştan, Prof. Dr. Tufan Kutlu, Prof. Dr. Ayşe Güler Eroğlu ve çok sayıda basın mensubu katıldı.



’’Aşı gerçekten tıbbın, insan hayatına soktuğu çok önemli bir gelişmedir’’


Aşının önemine vurgu yapan Prof. Dr. Mehmet Vural, ’’Aşı gerçekten tıbbın, insan hayatına soktuğu çok önemli bir gelişmedir. Bu bilimsel bir veridir. Aşılar sayesinde hayatlar uzadı. Bunun için bu aşıların mutlak yaptırılması gerekiyor. Türkiye bu konuda çok iyi durumda. Sağlık Bakanlığı’nın çok iyi programı var. Çok geniz aşılama şeması var. Türkiye aşılama konusunda çok başarılı ülkelerden bir tanesi. Son zamanlarda bir takım aşı karşılarıyla; bu halkımız arasında da olabiliyor, bir takım bilim insanları arasında da ortaya çıkabiliyor. Bu işten yavaş yavaş bir geriye gidiş başladı. Bu tehlikeli bir gidiş. Kızamık aşısı yaptırmadığı için geçtiğimiz senelerde İsviçre’de kızamık salgını ortaya çıktı. Yine ABD’de ve Romanya’da kızamık salgınları ortaya çıkı. Çocuk felci 1998 yılından beri ülkemizde yok. Bu süre sonra bu aşılar yaptırılmadığı takdirde çocuk felci tekrardan ortaya çıkacaktır. Bir takım hastalıklardan kurtulmuşken ve bunun mutluluğunu yaşarken, tekrardan geriye döneceğiz. Onun için bu aşıların çok büyük oranlarda çocuklarımıza yapılması gerekiyor. Aşılama ile sadece çocuğunuzu korumuyorsunuz aslında toplumsal dayanışmaya katkıda bulunuyorsunuz. Çünkü toplumu da aşıma ile koruyorsunuz’’ dedi.



’’Alüminyum serumda da var, aşıya karşı olan kişilerde bu serumu kullanıyorlar’’


Aşılardaki alüminyum konusunda tartışmalara cevap veren Prof. Dr. Vural, ’’Aşılarda alüminyum çok küçük miktarlarda var. Bu miktarın çocuklarda hiçbir zarara neden olmadığını biliyoruz. Alüminyum sadece aşılarda yok, başka diğer ilaçlarda da var. Alüminyum serumda da var. Bu serumları biz çok sık kullanıyoruz. Aşıya karşı olan kişilerde bu serumu kullanıyorlar. Kendilerine ve çocuklarına serum taktırıyorlar. O zaman alüminyum var diye hayati bir durumda da serum taktırmayacağız. Onun için bir takım durumlara karşı çıkarken bilimsel veriler yapmamız gerekiyor’’ ifadelerini kullandı.



’’Yüzde 99’lara yakın çocuklarımız topuk kanı ile takip ediliyor’’


Türkiye’nin topuk kanında da çok başarılı bir durumda olduğu ifade eden, ’’Yoğun çabalar gösterilmesi nedeniyle yüzde 99’lara yakın çocuklarımız, topuk kanı ile takip ediliyor ve hastalıkları teşhis edilmeye çalışılıyor. Türkiye 4 hastalık bakılıyor ve çok başarılı şekilde bakılıyor. Bu hastalıklar tanısı çok rahat konulan ve ucuza tedavi edilen hastalıklar’’diye konuştu.



’’Aşılar, insanoğlunun hastalıklarla olan savaşında en önemli kazanımlarıdır’’


Aşının önemine dikkat çeken Prof. Dr. Haluk Çokuğraş, ’’Aşılar çocuklar için o kadar çok önemli ki; benim bunu bu çağda anlatıyor olma çok utanç verici bir şey. Aşılar, insanoğlunun hastalıklarla olan savaşında en önemli kazanımlarıdır. Aşılar sayesinde çocuklarımız ya da toplumu tehdit eden pek çok hastalık ciddi anlamda azalmıştır hatta bazıları silinmiştir. Çiçek hastalığı 1977’den beri artık yok. Türkiye, 1998’den beri çocuk felcinin olmadığı bir ülke. Bizim asistanlarımız kızamık göremeden yetişiyorlar. Çocuk felci, kızamık, difteri ve yenidoğan tetanozunu görmüyorlar. Bu saydığım hastalıkların her biri çocuklar için ölümcül olabilen ve sakat kalmasına yol açabilen ciddi hastalıklardır. Sırf aşılama sayesinde ülkemizde çocukları bu hastalıklardan koruyabiliyoruz. Hatta menenjit o kadar azaldık ki; eskiden enfeksiyon servisinde çalışırken günde 2-3 tane menenjitli çocuk yatırırdık. Şimdi ayda bir tane yatıramıyoruz ya da öğrenciye gösterecek menenjit bulamıyoruz. Bütün bunlar herhalde aşının ne kadar önemli olduğunu gösteriyor diye düşünüyorum’’ açıklamasında bulundu.



’’Yapılan bütün çalışmalar aşıların içindeki cıva ile otizm arasında ilişki olmadığını bize gösteriyor’’


Cıva ile otizm hastalığını konusundaki tartışmalara değinen Prof. Dr. Çokuğraş, ’’ Bu tartışma çok yeni bir şey değil. 1998 tarihlerinde çıkan bir yayın vardı, ve bu yayın sonra geri alındı. Bunun olmadığı gösterildi. Bu tarihten itibaren yapılan bütün çalışmalar otizm ve cıva arasında bir ilişki olamadığını gösteriyor. Buna rağmen insanların kafasında soru işareti olmasın diye bizim ülkemizde bütün aşılar cıvasız. Epeydir böyle. Peki otizm sayısında bir azalma oldu mu? Hayır olmadı. Buda doğrudan ikisi arasında bir ilişki olmadığını gösteriyor. Yapılan bütün çalışmalar aşıların içindeki cıva ile otizm arasında olmadığını bize gösteriyor’’ şeklinde konuştu.



Tarama programının öneminden bahseden Doç. Dr. Ayşe Çiğdem Aktuğlu Zeybek, ’’Hastalıkların erken tanı ve tedavisi için uygulanan yöntemlerdir. Yenidoğan taramaları dediğimiz zaman yenidoğan döneminde tanı koyabildiğimiz ve tedaviye başladığımız hastalıklardan bahsediyoruz. Bütün dünyada ufak ya da fazla hastalık taranmaktadır. Bütün hastalıklar tarama programının içine giremez. Ancak erken tanınmaları ve tedavi edilmeleri mümkünse ve toplumu tarayabileceğiniz yöntem varsa tarama programına alabilirsiniz. Aklımıza gelen bütün hastalıklar tarama programının içine girmez. Türkiye’de akraba evlilikleri etkisiyle doğumsal metabolizma bozuklukları çok sık görünür. Bu nedenle belli hastalıklar Sağlık Bakanlığı’nın inanılmaz katkılarıyla Türkiye’de doğan bütün yenidoğanları tarama programı kapsamı içine almaya çalışmaktadır. Tarama programı konusunda farkındalığın çok iyi olduğunu düşünmüyorum. Bu konuda belki bizim de hatalarımız var. Belki hastalıkları çok iyi anlatamıyoruz. Çok fazla sesimizi duyuramıyoruz. Çünkü sayımız çok fazla değil’’ dedi.



’’Tarama konunda çok güzel yasalarımız var’’


Tarama konusundaki yasalara vurgu yapan Doç. Dr. Zeybek, ’’Aslında çok güzel düzenlemelerimiz var. Taramayı geç almak neredeyse suç durumunda. Yani siz, bir hastanın tanısını geciktirecek olursanız, aile hekimi olarak zamanında tarama testini almazsam o çocuğun hastalığı varsa ve bir takım komplikasyonlar ortaya çıkmışsa ben suçlu duruma düşerim. Ama burada bir takım başka düzenlemelerin yapılması gerektiğini düşünüyorum. Bir taraftan da tedaviyi reddetme hakkınız var. Kendinizin tedavi reddetme hakkınız var. Bunu çocuklara uyguladığınız zaman ve ben çocuğumun tedavisini reddedersem; tedavi edilse de olur, tedavi edilmese de olur olan hastalıklar için kullanmıyorum bu sözlerimi. Bu tedavi edilebilir ve önlenebilir hastalıklar için söz konusudur. O zaman çocuk herhangi bir zeka özrü olmadan, herhangi bir bulgusu olmadan yaşama hakkını elinden almış oluruz’’ ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul A Milli Erkek Hentbol Takımı, Kuveyt ile İzmir’de hazırlık kampı yapacak A Milli Erkek Hentbol Takımı, Kuveyt milli takımı ile birlikte 6-12 Mayıs 2024 tarihleri arasında İzmir’de ikili hazırlık kampı yapacak. A Milli Erkek Hentbol Takımı, Kuveyt milli takımı ile birlikte 6 - 12 Mayıs 2024 tarihleri arasında İzmir’de ikili hazırlık kampı yapacak. Türkiye Atletizm Federasyonu Tesisleri’nde konaklayacak milli takım kafilesinde 18 sporcu yer alacak. Millilerin kamp kadrosunda şu oyuncular yer alacak: Kaleci: Taner Günay (Sakarya BBSK), Enis Yatkın (Beşiktaş) Sol kanat: Samet Kanberoğlu (Sakarya BBSK), Enis Harun Hacıoğlu (Beşiktaş) Sol oyun kurucu: Doruk Pehlivan (Almanya / HC Elbflorenz), Halil İbrahim Öztürk (Beykoz Belediyesi), Yakup Yaşar Simsar (Romanya / CSM Foscani), Ali Emre Babacan (Beykoz Belediyesi) Orta oyun kurucu: Ozan Erdoğan (Spor Toto), Onur Ersin (Sakarya BBSK), Atakan Şirin (Sakarya BBSK) Sağ oyun kurucu: Ömür Pehlivan (Beykoz Belediyesi), Eyüp Arda Yıldız (Beşiktaş) Sağ kanat: Şevket Yağmuroğlu (Beşiktaş), Görkem Biçer (Almanya / TV Grosswallstadt) Pivot: İlkan Keleşoğlu (Sakarya BBSK), Koray Ayar (Almanya / TSV Hannover Burgdorf), Ediz Aktaş (Almanya / HC Elbflorenz) Teknik kadro: Bora Serter (İdari Menajer) Daniel Gordo Rios (Başantrenör), Yasin Yüzbaşıoğlu (Yardıncı Antrenör), İbrahim Demir (Kaleci Antrenörü), Fuat Yüksel (Fizyoterapist), Muhammet Çağlayan (Masör)
Kocaeli KOSTÜ’den fiyat açıklaması: "Üniversite siyaset yapma yeri değildir" Kocaeli Sağlık ve Teknoloji Üniversitesi’nde (KOSTÜ) erken kayıt dönemi başlarken, KOSTÜ Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Talip Emiroğlu, yüzde 120 fiyat artışı iddialarına ilişkin açıklamalarda bulundu. Talipoğlu, "Yüzde 80 fiyat artışını yüzde 120 diye eylem yapan milletvekilimiz elbette okuduğu yazıyı anlamamış olamaz. O zaman bizim üzerimizden siyaset yapıyor ihtimali öne çıkıyor. Buna daha çok üzülürüz. Üniversite siyaset yapma yeri değildir" dedi. Başiskele Yeniköy Şerif Kanık Kampüsü’nde eğitim faaliyetlerini sürdüren KOSTÜ’nün Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Talip Emiroğlu, sosyal medyada yüzde 120 fiyat artışı yapıldığına dair paylaşımların yapılması sonrasında açıklama yaptı. Talip Emiroğlu, "Bizim üniversitemiz geçen yıl hocalarımızın maaşlarına yüzde 100’ün üzerinde zam yapmıştır. Pek çok giderimiz benzer oranlarda artış göstermişti. Bu olumsuz şartlara rağmen mevcut öğrencilerimizin eğitimini sürdürme haklarına öncelik vererek, yüzde 80 zamlı erken kayıt uygulaması imkanı oluşturduk. Bu orana düşebilmek için taksit yapamayacağımızı bildirdik. Ancak anlaşmalı olduğumuz bankalar kredi kartıyla ödeme yapan öğrencilere faizsiz taksit yapacağını belirttiler. Öğrencilerimize gönderdiğimiz yazıda, ’bu erken kayıt imkanından faydalanın, aksi takdirde eylül ayında yüzde 120 artışla kayıt yaptırmak zorunda kalabilirsiniz’ uyarısında bulunmuştuk. Maalesef bölgemizin milletvekili sayın Harun Özgür Yıldızlı, bu yazımızı ’KOSTÜ yüzde 120 zam yaptı’ olarak kamuoyuna duyurdu. Biz üniversite olarak siyasilerimizden destek beklerken, o bir kısım öğrencimizi yanına alarak okul önünde eylem yapmayı tercih etti. Bunu üzüntüyle karşıladık. Üniversite yönetiminin en ufak bir hatası yoktur. Hepimiz bu ekonomik zorluğu aşmak, kurumumuzu ayakta tutarak öğrencilerimizi mağdur etmeme derdindeyiz" dedi. "Üniversite siyaset yapma yeri değildir" Talip Emiroğlu, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Yüzde 80 fiyat artışını yüzde 120 diye eylem yapan milletvekilimiz elbette okuduğu yazıyı anlamamış olamaz. O zaman bizim üzerimizden siyaset yapıyor ihtimali öne çıkıyor. Buna daha çok üzülürüz. Üniversite siyaset yapma yeri değildir. Biz 40 yıllık eğitimciyiz, işimizi yapmaya çalışıyoruz. İşimizde hiç bir zaman parayı öne çıkarmadık, eğitimi öne çıkardık. Fahiş zam ve kar kelimeleri kullanıyor. Başkanı olduğum Avrupa Eğitim Vakfı, 4 yıldır bu üniversiteye para desteği veriyor. Her yıl yapılan YÖK denetleme raporlarında görebilirsiniz. Sayın milletvekilinden öğrencileri toplayıp üniversitenin önünde eylem yapmadan önce bizden de bilgi almasını beklerdik. Burası ücretli bir üniversitedir ve ücretlerimiz çevredeki kolej ücretlerinden bile düşüktür. Gençliğin doğasında heyecan ve tepkili olmak vardır. Dolayısıyla bazı öğrencilerimiz bu tür davranış içerisinde olabilir, anlayışla karşılıyoruz. Onlarla tekrar konuşup konuyu izah edebiliriz. Onlar bizim çocuklarımız. Ama büyükler onların bu durumuna tazyik verip işi gösterilere dönüştürmemelidir. Bu üniversitenin kapısı herkese açıktır. Buradan her türlü soruya cevap bulabilirsiniz. Bu yanlış ifadeler ve eylemler üniversitemizin itibarına hak etmediği şekilde zarar vermektedir. Bizim verdiğimiz eğitimin kalitesi ortadadır. Uygulanan ücretler diğer üniversitelerle mukayese edilirse fedakarlığımız daha iyi anlaşılacaktır" Erken kayıt duyurusu Kocaeli Sağlık ve Teknoloji Üniversitesi’nin erken kayıt duyurusunda ise "Sevgili öğrencilerimiz, 2024-25 eğitim dönemi erken kayıt sürecimiz başlamıştır. 17 Mayıs 2024 tarihinde sona erecektir. Geçen yıl ödediğiniz ücretin üzerine yüzde 80 artış yapılarak kayıtlarınızı yenileyebilirsiniz. Bu erken kayıt imkanından yararlanmayan öğrencilerimiz 15 Ağustos-1 Eylül 2024 tarihleri arasında yapılacak normal kayıt sürecinde, yüzde 120’nin üzerinde artışla kayıt yaptırmak zorunda kalabilir. Bu yılki kayıt yenilemelerde taksit uygulaması kaldırılmıştır. Ancak anlaşmalı bankalarımız kredi kartıyla yapılan ödemelerde faizsiz taksit yapacaktır" ifadelerine yer verildi.
Aydın Nazilli’den sert tepki Nazilli Belediyespor Kulüp Başkanı Şahin Kaya şike iddialarını sert bir dille yalanladı. “Bizim şike yapacak paramız yok” diyen Şahin Kaya, Zonguldak Kömürspor’u hedef alarak Zonguldak cephesinin rakiplere ve hakemlere teşvik primleri gönderdiğini ileri sürdü. TFF 2. Lig Beyaz Grup’un 37. haftasında Ankaraspor-Nazilli Belediyespor 0-0 berabere kaldı. Bu sonucun ardından siyah beyazlılar puanını 38’e yükselterek ligde kalmayı başardı. Ankaraspor ise 57 puanla Play Off biletini kaptı. Ligde 16. sırada yer alan Zonguldak Kömürspor ise küme düşen son takım oldu. Maçın ardından Zonguldak Kömürspor, müsabakada şike yapıldığı iddiasıyla Türkiye Futbol Federasyonu’na başvurdu. TFF, müsabakayla alakalı inceleme başlattı. Türk futbol kamuoyunda geniş yankı uyandıran maça ilişkin Nazilli Belediyespor Kulüp Başkanı Şahin Kaya açıklamalarda bulunarak, Zonguldak Kömürspor cephesinin çirkin algı operasyonunu devreye soktuğunu ifade etti. Şahin Kaya, şike iddialarını kesin bir dille reddedip, Zonguldak Kömürspor camiasını hedef aldı. "2 takımın riske girmemesi çok normal" Alınan sonucun futbolun olağan akışında görülen bir şey olduğunu kaydeden Başkan Kaya; “Daha önce 2000-2001 sezonunda Şampiyonlar Ligi’nde Galatasaray-Strum Graz maçında da oldu. 1 puanın yettiği yerde 2 takımın da riske girmemesi ve top çevirmesi çok normal. Maçta şut olmadığına ilişkin istatistik paylaşılıyor. Vanspor’un 6-1 bittiği maçında istatistiklerin hepsi sıfır. Bu platformlarda 2 ve 3.liglerin istatistikleri yapılmıyor” dedi. "Zonguldak başarısızlığını örtmeye çalışıyor" Zonguldak Kömürspor yönetiminin kendi beceriksizliklerini, şike iddialarıyla örtmeye çalıştığını belirten Kaya; “Biz 2 milyon 300 bin TL para için 3 puanımızı sildirdik. Zonguldak ise 800 bin TL para için 3 puanını sildirdi. 3 puanları silinmeseydi bugün ligde kalacaklardı. Kendi başarısızlıklarını, örtmek için Ankaraspor ile şike yaptığımız söyleniyor. Buna kesinlikle katılmıyoruz. Kınıyoruz da. Bizim kimseyle şike pazarlığımız söz konusu olamaz. Zonguldak taraftarı hatayı kendi yönetiminde arasınlar” diye konuştu. "Bizim şike yapacak paramız yok" Nazilli Belediyespor Başkanı, ekonomik sıkıntılarla boğuştukları sezonda şike yapacak bir paralarının olmadığını vurgulayarak açıklamasının devamında, “Bizim şike yapacak paramız da yok. Bunu bütün kamuoyu biliyor. Çok cüzi miktarlara takım kurmuş bir yönetimiz. Bu algılara kimsenin itibar edeceğini düşünmüyorum. İki takımın da riske girmemesi çok normal. 25. dakikada Serhat Aslan kardeşimizin çapraz bağları koptu. Madem bu kadar şey bir maçtı, benim kardeşimin neden çaprazları koptu?” ifadelerine yer verdi. "Nazillispor ağır taştır altında kalırlar" Son dakikalarda Tibet Öniz ile rakip İbrahim Sürgülü arasında yaşanan pozisyona ilişkin de konuşan Başkan Şahin Kaya, “İkili mücadele esnasında Tibet’in ağzından küfü çıkıyor. Ankarasporlu futbolcuların tepkisi ağzından çıkan küfre. Tibet de o küfrü pozisyon icabı yaptığını söyledi. ‘Ben özrümü diledim, konuyu kapattık’ dedi. Orada bir diğer oyuncu da arkadaşımız sakat neden dışarı atmadınız diye tepki gösteriyor. Buralardan bir şey tutturamazlar. Biz anlımızın akıyla bu sezonu bitirdik. Nazillispor büyük camiadır. İlçe takımı olabiliriz, onlar il takımı olabilir, lobisi siyaseten daha kuvvetli olabilir ama Nazillispor ağır taştır altında kalırlar” dedi. "Zonguldak teşvik gönderirken biz çıkıp isyan etmedik" 4 haftadır kendi rakipleri ve Zonguldak Kömürspor’un oynadığı takımlara teşvik primleri gittiği, hakemlere para verildiği iddialarını gündeme getiren Kaya, “Karacabey maçında bildiğiniz doğrandık. Biz de orada çıkıp Zonguldak yönetimi şike yapıyor, teşvik gönderiyor, bu yüzden yeniliyoruz diyerek isyan edebilirdik. Ama hiçbir bahaneye sığınmadık. Direk rakipleri Serik Belediyespor’du yenselerdi hiçbir sorun kalmayacaktı. Bu olan Zonguldak Kömürspor yönetiminin başarısızlığıdır” şeklinde konuştu. "İstedikleri kadar araştırabilirler" 3 sezon önce Darıca Gençlerbirliği-Kızılcabölükspor çekişmesinden örnek veren Kaya, “Darıca başkanı şike yaptığını itiraf etti. Federasyon o dönemde de bununla alakalı soruşturma başlattı. Her şey açık ve ortadayken Darıca’ya hiçbir ceza verilmedi. Kızılcabölükspor da düştüğüyle kaldı. Alenen yapılmış bir şike varken hiçbir şey olmamış, bizim şikeye teşebbüsümüz dahi olmamış. Bunlardan bir şey çıkacağını düşünmüyoruz. İstedikleri kadar araştırabilirler. Bizim kimseyle ne bir para trafiği ne de bir görüşmemiz olmuştur" dedi.
Aydın Kuyucak’ta ’Karapınar Dede Hayrı’ geniş katılımla gerçekleştirildi Aydın’ın Kuyucak ilçesine bağlı kırsal Karapınar Mahallesi’nde bu sene 39’uncusu düzenlenen ’Geleneksel Dede Hayrı’ bu yıl da yoğun bir katılımla gerçekleştirildi. Yaylada aynı sofrada buluşan binlerce kişi hem dua etti, hem de hasret giderdi. ‘Ömür Yaylası’ olarak da bilinen Karapınar Mahallesi’ndeki Karaca ailesinin öncülüğünde yapılan, köylülerin ve hayırseverlerin destekleriyle zenginleşen hayır cemiyetinden nasiplenmek isteyen yüzlerce kişi çevre il, ilçe ve köylerden yaylaya akın etti. Baharın güzelliklerinin de yaşandığı hayır gününde, kazanlar dolusu keşkek, aşure ve çeşitli yemekler pişirildi. Kuran-ı Kerim ve duaların okunduğu hayırda uzun zamandır birbirini göremeyen dost ve akrabalar da hasret giderdi. Çocuklar da bahar havasını fırsat bilip gönüllerince yaylada oyunlar oynayıp, doyasıya eğlendiler. Mahallenin ileri gelenlerinden hayrın öncülüğünü yapan Mustafa Karaca, 39 sene önce başlayan bu hayır işinin her geçen yıl daha da büyüyerek bu günlere geldiğini belirterek, genç kuşağın da bu geleneği sürdürmesini istedi. Herkesin elinden geldiğince bu hayra destek olmaya çalıştığını belirten Karaca, “Bu hayır işini duyup bizi tanımayan kişiler bile destek vermeye başladı. Katılım her geçen sene daha da artıyor. İnsanımızın manevi değerlerine ve geleneklerine ne kadar bağlı olduğunu bir kez daha görmüş olduk” ifadelerini kullanarak katılan herkese teşekkür etti. Mevlid, ilahi ve Kuran-ı Kerim tilaveti okunup, dualar edildikten sonra dağıtılan yemekler kısa sürede tükenirken, davete katılanlar yemekten sonra yayla içerisinde aileleriyle beraber güzel bir gün geçirdi.