GENEL - 19 Ocak 2018 Cuma 22:44

Hülya Koçyiğit: “Bu insanlar devletten para mı aldılar, diye çıkan yanlış anlaşılmalar alçaltıcı ve onur kırıcıydı”

A
A
A
Hülya Koçyiğit: “Bu insanlar devletten para mı aldılar, diye çıkan yanlış anlaşılmalar alçaltıcı ve onur kırıcıydı”

Üsküdar Belediyesi’nin düzenlediği ’Pelin Çift ile Yeşilçam Söyleşileri’ programında akil insanlar sürecinde yaşadıklarını anlatan ünlü oyuncu Hülya Koçyiğit, “Bu insanlar bu iş için devletten şu kadar para mı aldılar, diye çıkan yanlış anlaşılmalar alçaltıcı ve onur kırıcı bir şeydi.

Üsküdar Belediyesi’nin düzenlediği ’Pelin Çift ile Yeşilçam Söyleşileri’ programında akil insanlar sürecinde yaşadıklarını anlatan ünlü oyuncu Hülya Koçyiğit, “Bu insanlar bu iş için devletten şu kadar para mı aldılar, diye çıkan yanlış anlaşılmalar alçaltıcı ve onur kırıcı bir şeydi. Böyle bir görev ve sorumluluk para karşılığında yapılamaz” dedi.


Üsküdar Belediyesi’nin düzenlediği ’Pelin Çift ile Yeşilçam Söyleşileri’ programının ikinci konuğu Türk sinemasının önemli kadın oyuncularından Hülya Koçyiğit oldu. Bağlarbaşı Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen programa 7’den 70’e tüm Hülya Koçyiğit hayranları katıldı. Sinema ve sanat hakkında konuşulan söyleşide Koçyiğit, çözüm sürecinde akil insan olarak yaşadıklarını anlattı.


“Terör konusunda halk ne diyor, biz 63 kişi rapor halinde hazırladık ve hükümete sunduk”


Akil insanlar heyetinde yer alan Yeşilçam’ın ünlü oyuncusu Hülya Koçyiğit, “Terör bu ülkede 30 bin canımızı, evladımızı aldı. O yetmedi ülkemiz maddi kayba da uğradı aynı zamanda, ülkenin kalkınması ve gençlerimizin daha iyi şartlarda yaşaması için harcanması gereken para ne yazık ki terör nedeniyle gitti. Bunun sonu yok, 30 yıl devam etmiş, 35’inci yıla giriyoruz. Bizim askerimiz elbette ki ülkemizi korumak için teröristi engellemek için etkisiz hale getiriyor. Ne yazık ki teröristte büyükşehirlerde insanlarımızın hayatını alıyor. Bunun böyle gitmeyeceği ve bu ülkede müşterek yaşadığı bu topraklarda huzurun, barışın gelmesi için, bir arada yaşamayı devamlı kılabilmek için ilk defa Cumhurbaşkanımız o zaman Başbakandı, barış için adım atalım ve bunu biz yukarıdan inme yapmayalım. Halkın talebi nedir bunu öğrenelim, diye bu çözüm süreci adına bir proje geliştirdi. Buradaki amaç halk ne diyor, hazır mı barışmaya, hazır mı bir arada yaşamaya yoksa ısrarla ‘Hayır biz teröristleri etkisiz bırakacağız mı?’ diyorlar diye bakalım, dedi. Biz bu nedenle 63 kişi halkla toplantılar yaparak oturup, dinleyip rapor haline getirip hükümete sunduk” dedi.


“Bu insanlar devletten para mı aldılar, diye çıkan yanlış anlaşılmalar alçaltıcı ve onur kırıcıydı”


Çözüm sürecinde hükümete karşı olanların ret ettiği konular ve yanlış anlaşılmalar yaşandığını söyleyen ünlü oyuncu Koçyiğit, “Bu hükümete karşı olan görüşteki insanların peşinen ret ettikleri bir şeydi. Burada çeşitli yanlış anlaşılmalar, yanlış değerlendirmelerde devreye girdi. Bu insanlar bu iş için devletten şu kadar para mı aldılar diye. Bu alçaltıcı ve onur kırıcı bir şey, böyle bir görev ve sorumluluk para karşılığında yapılamaz. Ancak bu vicdanla yapılabilecek, sadece insan vicdanıyla yapılacak bir görevdi. Ben bunu barış için, huzur için artık kavga bitsin ve de çok doğru bir sloganla yola çıkılmıştı. Artık analar ağlamasın diye yaptım. Ne olursa olsun anaların yüreği yanıyor, hayat devam ediyor. Dilerim zaman içerisinde tekrar hep beraber bütün bu ülkenin insanları olarak, olumluya, iyiye, beraber yaşamaya, kardeşlik içinde yaşamaya bu ülkenin kalkınması için hep beraber çalışırız” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Şırnak Jandarma’dan 3 milyon liralık kaçak ilaç baskını Şırnak İl Jandarma Komutanlığı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele ekipleri tarafından halk sağlığını ve hayatını tehlikeye atan ilaç kaçakçılarına yönelik eş zamanlı operasyon düzenlendi. Yapılan operasyonda 3 milyon TL değerinde kaçak ilaç ele geçirilirken, 2 şüpheli hakkında da adli işlem başlatıldı. Edinilen bilgilere göre, Şırnak’ta ilaç kaçakçılığı yapan organizatörlere yönelik Şırnak İl Jandarma Komutanlığı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri operasyon düzenlendi. 2 farklı adrese yönelik yapılan teknik takip ve incelemenin ardından piyasaya sürülmeye hazır 3 milyon TL değerinde, 2 bin 240 adet iltihap hapı, 398 adet anestezi hapı, bin 500 adet romatizma hapı, 2 bin 410 adet diyabet hapı, 950 adet kalp hapı, 2 bin 3820 adet epilepsi hapı, 5 bin 260 adet tansiyon hapı, 3 bin 65 adet insülün hapı, bin 106 adet kan sulandırıcı hap, 3 bin 750 adet vitamin hapı, 14 bin 792 adet bağışıklık sistemi onarma hapı, 4 bin 900 adet troid ilacı, bin 120 adet sinir sistemi hapı, bin 170 adet enfeksiyon ilacı, 780 adet şeker hapı, 500 adet bağırsak hapı, 2 kutu sara ilacı şurubu, 84 tablet kan basınç dengeleyici hap, 350 adet sara hapı, 112 tablet kan pıhtılaştırıcı hap, 100 adet organ onarıcı hap, 1 kutu kemik ilacı, 4 paket prostat hapı, 360 adet mide ilacı, 422 adet ilaç kutusu ele geçirildi. 2 farklı adrese eş zamanlı olarak yapılan operasyonda 2 şüpheli gözaltına alınarak haklarında adli işlem başlatıldı. Şüphelilerin jandarmadaki işlemlerinin devam ettiği öğrenildi.
Adana Başkan Demirçalı: "Son 1 yılda belediyemizde işe giren 200’ü aşkın kişiyi çıkarmak zorunda kaldık" Yüreğir Belediye Başkanı Ali Demirçalı, "Son 1 yılda belediyemizde işe giren 200’ü aşkın kişiyi işten çıkarmak zorunda kaldık" dedi. Demirçalı, belediye hizmet binasında yaptığı basın toplantısında, belediyenin net borcunun 883 milyon 857 bin 423 TL olduğunu açıkladı. Bu borç nedeniyle belediyede son 1 yılda işe giren 200’ü aşkın kişiyi işten çıkarmak zorunda kaldıklarını belirten Demirçalı, "Çalışanlara ödenen para bütçenin yüzde 30’dan fazla olmaması gerekirken bizim belediyemizde bu rakam yüzde 66. Yani çok fazla eleman alınmış. Bir önceki belediye başkanımız belediyeyi devraldığında İmar A.Ş. dahil 950 çalışan ile devralmış. Ama bugün belediyemiz bin 589 elemana ulaşmış. Bizim ilçemiz bu kadar büyümedi, ilçemizde nüfus da bu kadar artmadı, gelirlerimiz de artmadı. Bu yükün altından belediyemizin kalkması mümkün değil" şeklinde konuştu. "Çıkarılan bir elemanı dahi tanımıyorum, ayrım yapmayacağız" Belediyenin içinde bulunduğu mali yapı nedeniyle mecburi işten çıkarmaların süreceğini belirten Başkan Demirçalı, şöyle devam etti: "Bizim çıkarttığımız elemanların bütün günahı bizden önceki yönetimin yanlış alımlar yapması, fazla alımlar yapması. Belediyenin sürdürülemez hale getirilmesidir. Belediyemiz şu an sürdürülemez durumda. Böyle bir borcu biz yapmadık, belediyeyi bu noktaya biz getirmedik. Getirenlerin mutlaka hesap vermesi lazım. Bu belediyede sürekli bir şeyler satılmış, hiçbir şey yapılmamış. Bu kadar borç olurken mutlaka karşılığında bir şey yapılmış olmalı. Ama görüyoruz hiçbir şey yapılmamış. Birçok arkadaşımız huzursuz. Biz eleman çıkarırken sondan geriye doğru son 1 yıl içerisinde giren arkadaşları çıkardık. Bir tane çıkarılan elamanın kim olduğunu bilmiyorum. Hiç ayrım yapmadık, yapmayacağız. 1 tane eleman almadık henüz belediyemize. Son 1 yıl içerisinde alınan arkadaşlarımızın tamamını çıkarmak zorunda kaldık çünkü gelen para personel giderini karşılamıyor." "Müfettiş ve denetçileri göreve davet ediyoruz" Göreve geldikten sonra inceleme ve denetleme komisyonu kurduklarını, komisyonun birçok yolsuzluk ile usulsüzlüğe rastladığını kaydeden Demirçalı, "Örneğin, zimmetine para geçiren bir arkadaşımızın dekontu elimizde. Dün itibarıyla 1 milyon 200 bin TL’lik rakamı belediyemiz hesabına iade etti. Arkadaşlarımız şu an savcılığa göndermek için çalışmalar gerçekleştiriyorlar. Yolsuzluklar birinin tek başına yapacağı yolsuzluklar değil. Belediyemizde bunun gibi birçok usulsüzlük, yönetmeliklere ve tüzüklere aykırı alımlar da yapılmış. Mutlaka mülkiye müfettişlerini ve Sayıştay denetçilerini göreve davet ediyoruz. Çağrım, gelin belediyemizi inceleyin" dedi. "’Bankamatikçi’ hiç kimseyi bu belediyede çalıştırmayacağım" Demirçalı, ayrıca belediye bünyesinde gerçekleştirdikleri denetleme çalışmaları sırasında işe gelmeden maaş alan ’bankamatikçi’ olarak tabir ettikleri birçok kişiye rastladıklarını belirtti. Yüreğir Belediyesinde görev yapan ya da görev yapmak üzere işe giren hiç kimsenin artık işe gelmeden maaş alamayacağının altını çizen Demirçalı, şunları söyledi: "Bundan sonra bu belediyede görev yapan, ya da görev yapmak üzere gelen arkadaşlarımızdan bankamatikçi diye tabir ettiğimiz işe gelmeden para alan hiç kimseyi bu belediyede çalıştırmayacağımın bilinmesini istiyorum. Birçok arkadaşımızı kimse tanımıyor, haberleri geliyor. Yani bunlar ’bankamatikçi’ arkadaşlar. Bir tane bankamatikçi belediyemizde olmayacak. Hak etmeden hiç kimse Yüreğirlilerin bir kuruşunu alamayacak. Gelir gelmez mesai ücretlerini kaldırdık. Örnek veriyorum 100 bin TL personel maaşı varsa 100 bin TL de mesai yazmışlar. Kabul edilebilir gibi bir şey değil. Bayramlar gibi zorunlu günler harici bütün önemli günler harici mesai ücretlerini kaldırmış bulunuyoruz. Araçlarımız kiralanmış ama kimi Antalya’da kimi Anamur’da farklı illerde bulduk. Bu nedenle kiralamayı da kaldırdık. Giderlerimizi azalttık, hızlı bir şekilde tasarrufa gittik. Gelirlerimizi artırdık. Alacaklılara yönelik de komisyon kurduk. Alacağı olan arkadaşları çağırıyorlar. Şimdiye kadar birkaç işlem yapıldı. İndirim yapan, bağış yapan ya da hibe edenler oluyor. Belediyenin lehine olan ne varsa biz kaynak oluştururuz. Biz bu borçları öderiz. Ama bu borçlar gerçek borç mudur, değil midir bunları araştırıyoruz."
Şanlıurfa Şanlıurfa’da fıstıklı keme kebabı Şanlıurfa’da bir kebap ustası, yılda sadece 2 ay tüketilebilen keme kebabına fıstık ekleyerek bir ilke imza attı. Fıstıklı keme kebabını ilk kez yapmaya başlayan usta, herkesi bu lezzeti tatmaya davet etti. Şanlıurfa’da, ilkbahar yağışlarıyla ortaya çıkan keme mantarından yapılan ve yüksek fiyatına rağmen ilgi gören "keme kebabı" fıstık ile sofraları süslüyor. Şanlıurfa’da, mart ve nisan yağmurlarıyla ortaya çıkan keme mantarının etle buluştuğu "keme kebabı" nisan ve mayıs aylarında tüketiliyor. "Halil İbrahim sofrası ve bereketi" ile özdeşleşen ve zengin mutfağı ile gastronomi turizminde adından söz ettiren Şanlıurfa’daki kebap çeşitleri, damak tadını önemseyen yerli ve yabancı turistlerin dikkatini çekiyor. Yer altında yetişen ve görüntüsü patatese benzeyen keme, dağlık bölgelerde yağışlara bağlı olarak ortaya çıkıyor. Köylüler tarafından toplanan keme özenle temizlendikten sonra ince kıyılıp, et ve fıstıkla karıştırıldıktan sonra şişlere dizilerek özenle pişiriliyor. Ustalar tarafından kömür ateşinde pişirilen keme kebabı, közlenmiş biber ve kuru soğanla servis ediliyor. Bu yıl yağışların fazla olması nedeniyle piyasaya geç çıkan ve bu sayede fiyatı da geçen yıla oranla artan kemenin kilogramı bin ile bin 500 lira arasında alıcı buluyor. Kentin en meşhur kebap ustalarından Halil Taş, “Keme Şanlıurfa ve Suriye sınırları içerisinde yetişen bir mantar türüdür. Şimşek çalmasıyla toprak altından çıkıyor. Yılın sadece mart ve nisan aylarında yetişiyor ve sadece 2 ay tüketilebiliyor. Etten 7 kat daha proteine sahip bir üründür. Biz bu ürünü daha lezzetli hale getirmek için fıstıkla harmanladık. Bu şekilde bir atom yiyeceği haline getirdik. Çok güzel bir kebap çeşidi oldu, herkese öneririm" dedi. Fıstıklı keme kebabını tadan müşteriler, tadını çok beğendiklerini belirterek, herkesin tatması gereken bir lezzet olduğunu söyledi.