GENEL - 08 Mart 2018 Perşembe 10:12

4’üncü Mutlu İnsan Festivali, 16 Mart’ta kapılarını açıyor

A
A
A
4’üncü Mutlu İnsan Festivali, 16 Mart’ta kapılarını açıyor

Sağlıklı yaşam, psikoloji, tıp, alternatif ve tamamlayıcı tıp, kişisel gelişim, yoga ve meditasyon gibi zihin, beden sağlığı ile ilgili alanlarda Türkiye’nin ve dünyanın önde gelen otoriteleri ve uzmanları Mutlu İnsan Festivali’nde buluşuyor.

Sağlıklı yaşam, psikoloji, tıp, alternatif ve tamamlayıcı tıp, kişisel gelişim, yoga ve meditasyon gibi zihin, beden sağlığı ile ilgili alanlarda Türkiye’nin ve dünyanın önde gelen otoriteleri ve uzmanları Mutlu İnsan Festivali’nde buluşuyor.



Mutlu İnsan Festivali, kurucusu ‘Mutlu İnsan’ Gülferi Yıldırım koordinatörlüğündebu yıl 4’üncü kez İstanbul Kongre Merkezinde Türkiye’den ve dünyadan önemli uzman ve eğitmenlerin katılımıyla gerçekleşiyor. 16-17-18 Mart tarihlerinde 3 gün süreyle 4’üncüsü düzenlenecek festival geçen yıllarda olduğu gibi hem akademik dünyadan hem kişisel gelişim dünyasından alanında uzman isimleri bir araya getiriyor. Psikoloji, sağlıklı beslenme, tıp, tamamlayıcı tıp, nörobilim, tasavvuf, nefes, reiki, mindfullnes, meditasyon, nlp,hipnoz, homeopati, fitoterapi, kişisel gelişim, yoga, pilates, tai-chi, feng shui, müzik terapi, dans, astroloji, bioenerji, detoks, kuantum, metafizik, thetahealingve gibi zihin ve beden sağlığı ile ilgili alanlarda Türkiye’nin ve dünyanın önde gelen otoriteleri bu festivalde ortak bir amaç etrafında birleşiyor: Mutluluk..


3 gün içinde yetmişe yakın workshop ve seminerin yapılacağı festivalde aynı zamanda dans ve müzikli gösteriler birlikte küçük el sanatları, organik gıda ve kozmetik, sağlıklı yaşam dair seçkin markaların ürünlerini de bulmak mümkün.



2018 yılında festivale katılacak olan isimler şöyle: Nörobilim uzmanı Prof. Dr. Sinan Canan, nöroloji ve nörokuantoloji uzmanı Prof.Dr. Sultan Tarlacı,,tamamlayıcı tıp ve nöralterapi uzmanı Prof.Dr. Hüseyin Nazlıkul, farmakoloji profesörü ve Türk müziğinin hastalıkların tedavisi üzerine çalışmaları bulunan müzik terapi uzmanıProf. Dr. Hanefi Özbek, spor ve sağlık bilimleri Prof. Dr. Kemal Nuri Özerkan, psikiyatr Doç. Dr. Hüseyin Ünübol kanserin oluşumu ve tedavisinin beslenmeyle ilişkisi alanında çalışmalarıyla tanınan onkolog Dr. Yavuz Dizdar, sağlıklı yaşam ve ruhsal gelişim üzerine çalışmaları ve kitapları bulunan Uzman Dr. Ender Saraç, yoga terapi uzmanı Dr. Neslihan İskit, homeopati uzmanı Dr. Levent Buda, Avrupa sistemikkonstelasyon ( aile dizimi) birliği başkanıMax Dauskardt,İtalya’dan davetlimiz olarak katılan İlişkilerin Simyası ve Kalp Meditasyonu eğitmenleri Anjori&Dhairya, sanatçı ve oyuncu Hazım Körmükçü, oyuncu Dolunay Soysert, oyuncu Şebnem Özinal, sanatçı ve müzikologGökhan Kırdar,“Yaş 75 yolun yarısı” kitabının yazarı gazeteci Ertuğrul Akbay, Beslenme ve iyi yaşam uzmanı Dilara Koçak,bitki bilimi güzellik uzmanı Suna Dumankaya, sunucu-yazar-Wellness koçu Ece Vahapoğlu, “Dervish in Progress”projesiyle sufizm geleneklerinde yer alan dönüşü sanatsal bir performans ve farkındalık çalışması olarak sunan sanatçı Ziya Azazi, Dünya müzik otoritelerince ’Mantra Müziğinin Cennetten Gelen Sesi’olarak adlandırılan Seda Bağcan,“Düşle, İnan, Yaşa”, “ Aşka Yürü” ve “ Şifanın Eli: John of God” kitaplarının yazarı Can Aydoğmuş,Astrolojinin sevilen ismi Juno, “Aynada Seni Gördüm” ve “Bir Güven Meselesi” kitaplarının yazarı ve Louise Hay Türkiye lideriAylin Algun, İngiliz Ses Terapi Akademisi mezunu “ses banyosu” uygulayıcısı sanatçı Meriç Fıratlı, ayurveda ve wellbeing danışmanı Ebru Şinik, Shamoon müzik grubu, psikoterapist ve yazar Reyhan Erdoğan, yazar ve hipnoterapist Uzm. Psikolog Hayrettin Şahin, mindfulness ve yoga eğitmeni Azize Şahin, “Kadın Olmak” ve “Aşk Ol” kitaplarının yazarı ve ilişki koçu Hande Akın, mekan tasarımcısı ve yoga eğitmeni Meltem Gökhan, kişisel gelişim danışmanı Yeliz Rüzgar, nefes eğitmeni Alegra Benardete, yoga terapi eğitmeni Merih Kenet, kişisel dönüşüm danışmanı Arzum Koyuncu, Tibet ses çanakları uygulayıcısı Sırma Belin, Klinik Pilates Eğitmeni ve Bütünsel Beslenme Uzmanı Ayça Kaşıkçı, kişisel dönüşüm danışmanı Mehmet Bayramoğlu, Metafizik ve ezoterik bilgiler rehberi Esra Uyman, Brenann Bilimi Uygulayıcısı &Gestalt Koçu Selnur Teke, kuantum ve bilinçaltı dönüşüm koçu Işıl Gence,dans, pilates ve yoga eğitmeni Tülay Keskin,yazar ve homeopati eğitmeni Serdar Büyüközer, Diamond Selection Uygulayıcısı & Eğitmeni Dilek Metinoğlu, Thetahealing Eğitmeni Reyhan İldaş, kişisel gelişim uzmanı Selen Sonar, psikolojik danışman İdil Arasan, yoga/meditasyon eğitmeni Çisem Erkan, kuantum danışmanı-yazar-eğitmen Ebru Demirhan, Astro-Psikolog Hülyanida Şahin, kişisel gelişim uzmanı İlker Durmaz, Psikolojik Danışman Soley Sezgin Akten,workshop ve seminerleriyle festivalde yer alacak.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Yeşim Grup ‘Biz Bize Söyleşiler’in konuğu Agah Uğur oldu Yeşim Grup Yönetim Kurulu Üyesi Agah Uğur, iş hayatındaki deneyimlerini ve Yeşim Grup’a ilişkin görüşlerini ‘Biz Bize Söyleşiler’ etkinliği çerçevesinde Yeşim Almaxtex çalışanları ile paylaştı. Yeşim Grup’un “Biz Bize Söyleşiler” etkinliğinin konuğu, Yönetim Kurulu Üyesi Agah Uğur oldu. Etkinliğe, Yeşim Grup CEO’su Şenol Şankaya, Co-CEO’su Selim Şankaya, üst düzey yöneticiler ve çok sayıda Yeşimli katıldı. Yeşim Grup Kurumsal İletişim Direktörü Dilek Cesur moderatörlüğünde gerçekleşen söyleşide iş hayatındaki tecrübelerini paylaşan Agah Uğur, eğitiminin ardından 1985 yılında Türkiye’ye döndüğünü ve önce bankacılık sektöründe yer aldığını söyledi. 2018 yılında emekli olmasının ardından hayatında “İkinci Perde” olarak adlandırdığı yeni bir döneme başladığını dile getiren Uğur, Yeşim Grup gibi birçok itibarlı şirkette icracı olmayan rollerde görevler aldığını ve bunun yanı sıra melek yatırımcılık yaptığını da söyledi. Köklü geçmişten gelen sağlam yapı Yeşim Grup’ta Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev alan Agah Uğur, şirketteki gözlemlerini şu şekilde aktardı: "Yeşim’de köklü bir geçmişten gelen sağlam bir yapı ve değerlerini öne çıkaran kurumsal bir kültür var, bu çok net hissediliyor. Ayrıca kararlı, hızlı ve cesaretli karar alabilen bir liderlik ekibi var". Uğur, Yeşim’in kurumsallaşmasını ve sistemsel başarısının sürdürülebilmesi için güçlü yönlerini kaybetmeden, insan odaklı yaklaşımını ve hızlı hareket etme yeteneğini koruyarak sistematik bir çalışma şekli oluşturması gerektiğini sözlerine ekledi. Yeşim’in önümüzdeki yıllarda daha da büyüyerek daha büyük başarılara imza atacağına inandığını vurgulayan Uğur, “Şirketin güçlü yönlerini koruması ve geliştirmeye devam etmesi halinde, Yeşim’in geleceği çok parlak” dedi. “İş hayatında en önemli unsur insan” Uğur, Yeşim’in "Önce İnsan" felsefesinin çalışan mutluluğu ve şirket başarısı için çok önemli olduğuna inandığını söyledi. İş hayatındaki en önemli unsurun insan olduğunun altını çizen Agah Uğur, “Çalışanların kendilerini değerli hissetmesi, görev alması, sorumluluk üstlenmesi, başarılı olması ve takdir görmesi gerekiyor. Bu sayede çalışanlar mutlu olurken şirketin de performansı artıyor. Bu nedenle merhum Şükrü Şankaya’nın ‘Önce İnsan’ felsefesi benim için çok kritik. Yeşim’in kuruluşundan bu yana gelen kurumsal bir kültürün parçası olarak farkını da ortaya koyuyor” diye konuştu. Değerlerin şirket kültürü ve davranış kodları için çok önemli olduğunu belirten Uğur, Yeşim’in performans odaklı olmak, sürdürülebilir olmak, müşteriyle beraber yürümek, "Önce İnsan" diyebilmek ve beraber çalışabilmek gibi değerlerinin yaşatılması gerektiğini vurguladı. Uğur, bu değerlerin tüm çalışanlar tarafından benimsenmesi ve örnek alınması gerektiğine de sözlerine ekledi. Söyleşinin ardından konuşma yapan Yeşim Grup CEO’su Şenol Şankaya, Agah Uğur’u uzun yıllardır takdirle takip ettiğini belirtti. Yeşim’in değişim ve dönüşümünde, global bir şirket olma hedefi doğrultusunda Uğur’un önemli desteklerinin olacağını dile getiren Şenol Şankaya, bağımsız yönetim kurulu üyeleriyle bu dönüşümü destekleyeceklerini sözlerine ekledi. Konuşmaların ardından Yeşim Grup’ta 1. yılını dolduran Agah Uğur’a Şenol Şankaya ve Selim Şankaya tarafından plaket takdim edildi.
Malatya Başkan Sadıkoğlu: “Rezerv Alan uygulaması belirsizliği artırıyor” Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, son günlerde mülk sahibi vatandaşı ve işyeri sahibi esnafı rahatsız eden Rezerv Alan uygulamasına tepki gösterdi. MTSO Nisan Ayı Olağan Meclis Toplantısında konuşan Başkan Sadıkoğlu, Rezerv Alanlar belirlenirken istişareden uzak hareket edilmesini eleştirdi. Başkan Sadıkoğlu, “Deprem sonrasında ilan edilen rezerv alanlar, sürecin yönetimi ve vatandaşlarla olan kopuk iletişim nedeniyle geniş çaplı sorunlar doğuruyor. Mülkiyet haklarının yok edildiği düşüncesi, sağlam ve az hasarlı yapıların yıkımı, evini, iş yerini kaybeden veya kaybedecek vatandaşların sorularının yanıtsız kalması büyük kaosa neden olmaktadır. Sürecin öncesi ve sonrasının nasıl işleyeceğine dair açık ve anlaşılır bilgilerin eksikliği kaygıları artırmaktadır” dedi. Yeniden yapılanmanın sadece fiziksel bir inşa süreciyle değil, adil, planlı ve depremzede vatandaşı önceleyen çalışmalarla olması gerektiğinin altını çizen Başkan Sadıkoğlu, “İçinde bulunduğumuz zorlu dönemde, şeffaf bir iletişim kurulması ve mağduriyetlerin önüne geçilmesi için gerekli sorumluluğun alınmasını bekliyoruz. Özellikle Yeni Sanayi Sitesi’nde, az ve orta hasarlı işyerine yıkım kararı çıkan esnafımız nereye gideceği, ürünlerini, teçhizatını nereye koyacağı ve nerede işini sürdüreceği konusunda çaresiz bırakılmış durumda. Yetkililer biran evvel vatandaşın ve esnafın kafasındaki sorulara cevap vermelidir” diye konuştu. Mülkiyet hakları yok edilmek istenen sağlam ya da hafif hasarlı bina sahiplerinin sorularına yanıt bulamadıkları gibi kendilerini doğru bilgilendirecek bir yetkiliye de ulaşamadığının altını çizen Başkan Sadıkoğlu, "Sağlam binam yıkılacak mı? Dükkanım veya evim aynı yerde mi verilecek? Bağımsız yerimi yeniden yaparken, metrekaresi düşük gerekçesi ile bizi başkaları ile ortak mı yapacaklar? Yeni bina yapılınca bana herhangi bir borç çıkarılacak mı? gibi sorulara ivedi bir şekilde cevap verilmeli” dedi.