GENEL - 20 Nisan 2018 Cuma 14:55

’’Türkiye’de biyoteknoloji alanında çok ciddi yatırımlar yapılmaya başlandı’’

A
A
A
’’Türkiye’de biyoteknoloji alanında çok ciddi yatırımlar yapılmaya başlandı’’

TÜSEB Başkanı Prof.

TÜSEB Başkanı Prof. Dr. H. Fahrettin Keleştemur, ’’Türkiye’de biyoteknoloji alanında çok ciddi yatırımlar yapılmaya başlandı. Bir takım eksiklerimiz var ama son yıllarda devletin önem verdiği bir alan oldu’’ dedi.



İstanbul Lütfi Kırdar’da kapılarını açan ve 21 Nisan tarihine kadar ziyarete açık olan BIOEXPO 2018 Yaşam Bilimleri Fuarları, sempozum, konferans ve B2B etkinlikleri ile devam ediyor. İlaç endüstrisi, biyoteknoloji, analiz ve laboratuvar sektörüne yön veren firmalar ürünlerini tanıtırken, sektör değerlendirmelerinde bulundular. Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) himayelerinde fuarla eş zamanlı olarak ’Biyoteknolojik İlaçlarda Gelecek ve Türkiye’ sempozyumu düzenleniyor. TÜSEB Başkanı Prof. Dr. H. Fahrettin Keleştemur,Türkiye’deki biyoteknoloji hakkında değerlendirmede bulundu.



’’Ar-Ge düzeyinde bu projeleri desteklemeye karara verdik’’


Batı toplumunda, özellikle ileri teknolojinin sağlık alanına uygulanması son yıllarda giderek hız kazandığını söyleyen Prof. Dr. H. Fahrettin Keleştemur, ’’Buna paralel olarak Türkiye’de biyoteknoloji alanında çok ciddi yatırımlar yapılmaya başlandı. Bir takım eksiklerimiz var ama son yıllarda devletin önem verdiği bir alan oldu. TÜSEB’de biyoteknolojik gelişmelerde özellikler Ar-Ge alanında önderlik edecek. İlaç teknolojisine çok ağırlık vermemiz gerekiyor. İlaç, pahalı ve stratejik bir madde. Son yıllarda biyobenzer ilaçların dünyada yaygınlık kazanması, Türkiye’de ilaç sektörünü harekete geçirdi ve yavaş yavaş biyobenzer ilaçlar üretilmeye başlandı. Bizim temel amaçlarımızdan biri; biyoteknolojik olarak üretilen ilaçların Türkiye’de yaygın şekilde üretiminin alt yapısının sağlanması olacak. TÜSEB olarak buna gayret edeceğiz ve projeleri destekleyeceğiz. Özellikle Ar-Ge düzeyinde bu projeleri desteklemeye karar verdik’’ dedi.



’’Son yıllarda biyoteknoloji alanında Türkiye’de büyük gelişmeler oldu’’


Prof. Dr. Keleştemur sözlerini şöyle tamamladı: ’’Biyoteknoloji dünyada en hızlı ilerleyen alanlardan bir tanesi ve son yıllarda biyoteknoloji alanında Türkiye’de büyük gelişmeler oldu. Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı himayelerinde yapılan bu fuarda üniversite, kamu ve endüstri bir araya geldi. Fuar güzel geçiyor ve katılımda çok iyi. Yerli üreticiler eserlerini sergiliyorlar. Gelecekte ne yapabileceklerini ziyaretçi ve izleyicilerle tartışıyorlar. Fuar, Türkiye’nin biyoteknolojisi açısından önemli bir gelişmedir’’.



Fuarda yer alan Lighthouse Wordwide Solutions firmasının EMEA Operasyonlarından Sorumlu Haşim Solmaz, ’’Elektronik, savunma sanayi, ilaç endüstrisi, sağlık sektörü gibi alanlarda temiz alanların izlenilmesi ve buradaki regülayonlara uygunluğunu sağlama konusunda hizmet veriyoruz. Sektörümüzü dışarıyla karşılaştırdığımızda, Türkiye, daha çok opsiyonları elinde barındırıyor. Bunun en büyük sebebi ise yeni teknolojilere olan istek. Şuanda biyoteknoloji alanında ciddi yatırımların konuşulduğu bir ortamdayız. Bu da bizler açısında çok ciddi fırsat sağlıyor. Bunu bir anlamda da şöyle değerlendirebiliriz; Türkiye aslında gelişmekte olan bir ülke olarak kabul ediliyor. Pek çok Avrupa, Asya ve Amerika ülkelerinde geçmekte olan fırsatlar ülkemizde çok daha ciddi yer bulabiliyor. Oralarda oturduğuna inandığımız teknolojiler, burada yeni başlar nitelikte. Buda bizler için ciddi anlamda fırsat sağlıyor’’ şeklinde konuştu.



Fuarda yer alan bir diğer firma Temizoda Market’in Yöneticisi Sinan Ceran ise şöyle konuştu: ’’Fuar, sektöre çok faydalı oluyor. Biyoteknoloji, Türkiye’de gelişmekte olan bir sektör. Fuarın hem yatırımcıların hem üreticilerin hem de tedarikçilerini bir araya gelmesi açısından ve bilgi paylaşımı açısında çok faydalı olduğunu düşünüyoruz. Temiz oda Türkiye’de gelişmekte olan bir sektör ve her geçen gün önemi artmaktadır. Her yerde faydası görülmektedir. Dolayısıyla hem yeni yatırımlarda hem de sağlık ürün gelişimi konusunda ilerlemesini sağlayan bir teknoloji durumuna. Diğer sektörlerden farklı olarak laboratuvar, temiz oda yapımı ve sonrasındaki kullanımı aşamasındaki ihtiyaçları da ayrışmaktadır. Temiz oda, biyoteknoloji ve nanoteknoloji Türkiye’nin gelişimi açısından faydalı olan teknolojiler ve yatırımlardır. İleriye yönelik olarak da daha büyüyeceğini düşünmekteyiz’’.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Yerlikaya duyurdu: İstanbul’da düzenlenen "Mahzen-33" operasyonlarında 16 gözaltı İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, İstanbul’da düzenlenen "Mahzen-33" operasyonları ile suç örgütü üyesi 16 kişinin gözaltına alındığını duyurdu. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Başkanlığı koordinesinde, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce yapılan çalışmalar sonucunda, İstanbul’un Beşiktaş, Esenyurt, Sultangazi, Gaziosmanpaşa ve Pendik ilçelerinde "Mahzen-33" operasyonları düzenlendi. Operasyonda, yağma, iş yeri kurşunlama, çok sayıda silah bulundurmak, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, uyuşturucu imalatı ve ticareti, tehdit ve hakaret suçlarına karıştığı tespit edilen organize suç örgütü üyesi 16 şahıs yakalandı. Operasyonlar neticesinde, 1 adet el bombası, 1 adet AK-47 uzun namlulu silah, 2 adet ruhsatsız tabanca, muhtelif miktarda uyuşturucu madde ve 1 adet çalıntı motosiklete el konuldu. İçişleri Bakanı Yerlikaya, organize suç örgütlerine yönelik düzenlenen operasyonlar hakkında bilgi verdiği paylaşımda, “22-26 Nisan tarihleri arasında gerçekleştirilen operasyonlarda yakalanan 16 şüphelinin, Pendik ilçesinde 25 Nisan tarihlerinde eylemde kullanacağı değerlendirilen patlayıcı mühimmat ile yakalandığı, Beşiktaş ilçesinde iş insanının tehdit edilmesi eylemini yaptıkları, Esenyurt ilçesinde 22 Nisan tarihinde gerçekleştirilen kıraathane, kafe, terzi, börekçi araç ve ikamet kurşunlanması olmak üzere 7 ayrı iş yeri kurşunlama eylemlerini gerçekleştirdikleri, Gaziosmanpaşa ilçesinde 24 Nisan tarihinde kişiyi kaçırma, hürriyetinden yoksun kılma eylemini yaptıkları tespit edildi. Operasyonları gerçekleştiren Kahraman Polisimizi tebrik ediyorum. Allah ayağınıza taş değdirmesin. Milletimizin duası sizinle” ifadelerini kullandı.
Eskişehir ESTÜ’den UNESCO kürsüsü başarısı Eskişehir Teknik Üniversite’si (ESTÜ) “Çevre Planlama ve Yönetiminde Coğrafi Bilgi Teknolojileri” başlıklı UNESCO Kürsüsü başarısı ödülünü aldı. Eskişehir Teknik Üniversite’sinde Yer ve Uzay Bilimleri Enstitüsü öğretim elemanlarından Prof. Dr. Sayın Saye Nihan Çabuk’un başkanlığını, Doç. Dr. Sayın Gordana Kapla’nın da eş başkanlığını yaptığı “Geographical Information Technologies (Remote Sensing and Geographical Information Systems) in Environmental Planning and Management” (Çevre Planlama ve Yönetiminde Coğrafi Bilgi Teknolojileri) başlıklı UNESCO Kürsü önerisi verildi, ülkedeki yükseköğretim kurumları tarafından yapılan birçok başvuru arasından UNESCO Türkiye Milli Komisyonu tarafından desteklenmeye layık görülen 2 başvurudan biri oldu. Kürsü, coğrafi bilgi teknolojilerinin yardımıyla iklim değişikliği, afetler ve kentleşme gibi konulara odaklanarak doğal kaynakların sürdürülebilir bir şekilde yönetilmesine yönelik bilgi, eğitim ve farkındalık kazandırmayı hedeflediği ifade edildi. Lisansüstü seviyede konuyla ilgili verilecek dersler, vaka temelli çalışmalar, projeler, yayınlar, çalıştaylar, saha ziyaretleri ve konferanslar gibi bir dizi etkinlikle desteklenmesi planlanan kürsü, 4 yıllık bir süreyi kapsadığı projede belirtildi. Ekolojik planlama ve tasarım uygulamaları yoluyla günümüzün sorunları arasında yer alan afetlere karşı dirençlilik sağlanması kapsamında kişilere yetkinlik kazandıracak olan proje, sürdürülebilir kalkınma amaçlarına ulaşılmasına katkı sağlamak üzere ve UNESCO stratejik hedeflerine uyum kapsamında oluşturulan Çevre Planlama ve Yönetiminde Coğrafi Bilgi Teknolojileri Kürsüsü, ekolojik planlama ve tasarım uygulamaları yoluyla günümüzün en önemli sorunları arasında yer alan afetlere karşı dirençlilik sağlanması kapsamında kişilere yetkinlik kazandıracak. Kürsünün uluslararası ve ulusal destekçileri arasında Zagreb Üniversitesi, Samangan Üniversitesi, Lyon Üniversitesi, Aziz Kiril ve Metodiy Üniversitesi, Tipaza Üniversitesi, Al al-Bayt Üniversitesi gibi yükseköğretim ve araştırma kurumlarının yanı sıra, ESRI ABD, ESRI Türkiye, Başarsoft Uganda, Cybertech, Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği, TMMOB Peyzaj Mimarları Odası, Tasarım ve Planlama Akreditasyon Derneği gibi kuruluşlar da projede bulunduğu söylendi. UNESCO Kürsü programı, uluslararası üniversiteler arasında iş birliğini geliştirmek amacıyla bilgi paylaşımı ve ortak çalışmalar yapmasını amaçlanan projede ilk kez 1992 yılında başlatılan UNESCO Kürsü programı, uluslararası üniversiteler arasında iş birliğini geliştirmek amacıyla bilgi paylaşımı ve ortak çalışmalar yapmasını amaçlıyor. UNESCO Kürsüleri, üniversitelerle bağlantı kurarak ve üniversitelerarası iş birliğini teşvik ederek bilgiyi sınırlar ötesine taşıyabilme sayesinde, UNESCO’nun tüm yetki alanlarındaki araştırma, eğitim ve program gelişimini ilerletmekte. 2023 yılı Kasım ayı itibariyle dünya çapında 120 ülkede 850 UNESCO Kürsüsü ve UNITWIN ağı kurulmuş olup 1993-2024 yılları arasında Türkiye’den sadece 18 üniversitede UNESCO Kürsüsü oluşturulduğu belirtildi.