EKONOMİ - 25 Mayıs 2018 Cuma 23:46

Bakan Kurtulmuş: “Türkiye IMF kabusuna hiçbir zaman geri döndürülmeyecektir”

A
A
A
Bakan Kurtulmuş: “Türkiye IMF kabusuna hiçbir zaman geri döndürülmeyecektir”

Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, “Türkiye’nin IMF ile ilişkilerini gündeme getirip IMF’yi tabiri caizse Türkiye’nin kafasının üstünde bir demokrasi kılıcı gibi sallayacakları günleri yeniden geri getirmek isteyenler olacaktır.

Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, “Türkiye’nin IMF ile ilişkilerini gündeme getirip IMF’yi tabiri caizse Türkiye’nin kafasının üstünde bir demokrasi kılıcı gibi sallayacakları günleri yeniden geri getirmek isteyenler olacaktır. Türkiye için IMF bir kabustur ve Türkiye bir daha IMF kabusuna hiçbir şekilde geri döndürülmeyecektir” dedi.


Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, Asrın İşadamları Derneği (ASRİAD) düzenlenen iftar programına katıldı.


Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Bakan Kurtulmuş, Türkiye’nin ayağına 2013 yılından bu yana siyasi ve ekonomik alanda çelme takılmaya çalıştığını belirterek, “Türkiye’nin güçlü ve büyük bir ülke olarak ileriye gitmesini istemeyenler Türkiye’nin ayağına çelme takmaya çalışıyorlar. 2013 yılının mayıs ayından bu yana yaşadığımız siyasi ve özellikle de ekonomi alanındaki gelişmelerin de arkasındaki mesele budur. Türkiye’nin şuurlu insanları olarak bizim üzerimize düşen büyük resmi görmek ve bu resmin tamamını iyi anlamak ve ona göre hareket etmektir. Büyük resim İslam coğrafyasının hazır bu kadar zayıf bir durumda bulunmuşken tamamıyla lime lime yok edilmesi itibarsız, inisiyatifsiz ve iradesiz hale getirilmesidir. Buna karşı çıkacak tek ülke olarak Türkiye göründüğü için de Türkiye’nin ayağına çelme takılmaya çalışılıyor. Gezi Parkı olayları, 17-25 Aralık ve 15 Temmuz darbe teşebbüsü böyle bir olaydı ve bunların hepsiyle eş zamanlı yürütülen ekonomideki algı operasyonları da hiç şüpheniz olmasın böyle bir olaydır” ifadelerini kullandı.


“Kur krizi lafı algı operasyonunun bir parçasıdır”


‘Kur krizi’ lafıyla Türkiye’nin ekonomik krizin içine girdiği yönünde olumsuz bir algı oluşturulmaya çalışıldığını söyleyen Bakan Kurtulmuş, “Bugünlerde hep kur meselesini konuşuyoruz. İstirham ediyorum lütfen kur krizi lafını kullanmayın. Kur krizi lafı algı operasyonunun bir parçasıdır. Kur krizi lafıyla Türkiye’nin aynı Asya Krizi dolayısıyla Tayland’da yaşandığı gibi ya da Türkiye’de 2001 krizlerinde yaşandığı gibi ekonomik bir krizin içerisine girdiği algısı oluşturulmaya çalışılıyor. Uluslararası bazı medya kuruluşları son üç dört gündür sürekli olarak kur krizi lafını dolaşıma soktuğunu sizlerle paylaşmak isterim. Ne yazık ki Türkiye’de de bazı ekonomistlerin bu tabirleri kullanmaya başladığını görüyoruz. Olan kur krizi falan değil, bunlar üzerinde operasyon yaparak Türkiye’de kriz çıkartıp, Türkiye’nin elini kolunu bağlamak isteyen bazı karanlık odakların provokasyonları ve operasyonlarıdır” açıklamasında bulundu.


“Türkiye ekonomisi sağlam bir makroekonomik yapıya sahiptir”


Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında Türkiye’de iki alanda bir takım operasyonlar yapmaya çalıştığını vurguladı. Bakan Kurtulmuş, şöyle konuştu:


“15 Temmuz’dan sonra çok iyi hatırlıyorum 17 Temmuz günü Başbakanlık’ta yaptığımız bir toplantıda yabancı heyet mensupları da vardı. Onlara şunu söyledim; darbe teşebbüsünde başarısız olan FETÖ ve bu eşkıya çetesi iki alanda faaliyet yapacaklar. Bunlardan birisi Türkiye’de olumsuz algı operasyonları; Türkiye’de diktatörlük var, Türkiye’de demokrasi yok, özgürlükler yok, diyerek algı operasyonu yapmak isteyecekler ikincisi de Türkiye ekonomisi üzerinde bir takım operasyonlar yapacaklar. Birkaç sefer denediler çok şükür olmadı. Şimdi yine deniyorlar bu sefer kuvvetli bir şekilde denemeye çalışıyorlar ama çok şükür Türkiye ekonomisi 2002’deki Türkiye ekonomisi değildir. Türkiye ekonomisi sağlam bir makroekonomik yapıya sahiptir ve bu yapı içerisinde Türkiye ilerlemeye devam edecektir.”


“Türkiye IMF kabusuna hiçbir zaman geri döndürülmeyecektir”


Bakan Kurtulmuş, Türkiye’nin IMF günlerine bir daha geri döndürülemeyeceğini kaydederek, “Yine son birkaç gündür özellikle uluslararası alanlarda ve Türkiye’nin içerisinde de yavaş yavaş başlayacaklar. Eğer böyle giderse Türkiye’nin IMF ile ilişkilerini gündeme getirip IMF’yi tabiri caizse Türkiye’nin kafasının üstünde bir demokrasi kılıcı gibi sallayacakları günleri yeniden geri getirmek isteyenler olacaktır. Türkiye için IMF bir kabustur ve Türkiye bir daha IMF kabusuna hiçbir şekilde geri döndürülmeyecektir” dedi.


“Türkiye’nin sanayileşme tarihi aynı zamanda Türkiye’nin ihanet tarihidir”


Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’nin bir televizyon programında yerli otomobil projesi hakkında söylediği sözlere eleştirilerde bulunan Kültür ve Turizm Bakanı Kurtulmuş, “Türkiye’nin sanayileşme tarihi aynı zamanda Türkiye’nin ihanet tarihidir. Bugün bir tanesi kalkmış ben yerli otomobil yaptırmayacağım, diyor. Bu projelerin hepsini iptal edeceğim, diyor. Türkiye’nin yerli otomobili 1970’lerin işiydi. Bu tarihlerde Türkiye yerli otomobil yaptırmadılar; Türkiye’de yerli motor yaptırmadılar, yerli tank, yerli uçak yaptırmadılar. Nuri Demirağ’ın yaptığı uçakları 1940’lı yılların sonunda hem de Avrupa ülkelerine neredeyse satma noktasına gelmişken o fabrikayı kimler kapattırdı. Bu tarihi açtığınız zaman orada nice karanlık odakları görürsünüz” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kahramanmaraş Kahramanmaraş’a 650 milyon liralık yol yatırımı Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi Başkanı Fırat Görgel, “2024 yılında şehir genelinde 650 milyon liralık yol yatırımını öngörüyoruz” dedi. Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel, Önsen bölgesinde devam eden yol çalışma alanlarını yerinde inceledi. Görgel, Önsen bölgesinin ilerleyen yıllarda Kahramanmaraş’ın yeni yerleşim alanları olacağını ifade etti ve bu alanlara yapılacak yatırımları önemsediklerini söyledi. “Yeni bir şehircilik planlaması ortaya koyuyoruz” Yeni bir şehirleşme planı doğrultusunda ulaşım altyapısına önem verdiklerini ifade eden Görgel, “Burası toplu konutlarımızın olduğu alan. Depremden sonra şehrimiz büyük hasar görünce yeni yerleşim alanlarının önemi daha da arttı. Önümüzdeki zamanlarda Kahramanmaraş’a yeni yerleşim alanları katmamız en büyük arzumuz, hem doğu gelişim hem de batı gelişim bölgelerinde inşallah sağlıklı imar çalışmaları ile Kahramanmaraş’ı genişletmeye devam edeceğiz. Bugün Önsen bölgesinde yaptığımız çalışma önemli bir çalışma. Burada 150-200 bine yakın ileri zamanlarda nüfus yapılanması öngörüyoruz. Burada hem şehir hastanemizin yapılmasıyla, toplu konutlarımızın yapılması ile yeni bir şehircilik planlaması ortaya koyuyoruz. Bununla ilgili de ulaşım altyapısı ile ilgili çalışmalar yapıyoruz” dedi. “650 milyon liralık yol yatırımını öngörüyoruz” 20 kilometrelik yol açma çalışmalarının olduğunu söyleyen Görgel, “Burada yol açımı ile ilgili maliyetimiz sadece 20 milyon lira. Burada tüm Kahramanmaraş’tan gelecek vatandaşlarımız burada yeni bir cazibe alanı oluşması ile şehirleşme anlamında önemli bir yer olacak. Bu yıl içerisinde 150 kilometre asfalt ve satıh kaplama çalışması yapacağız. 200 bin ton da bu yıl içerisinde yama çalışmaları yapacağız. Toplu konutlarımız, yeni bulvarlarımız ve sanayi bölgelerimizde 20 kilometrelik de yeni yol açma çalışmamız olacak. Bu Kahramanmaraş’ın gelişimi ve yeni şehirleşecek alanlar açısından önemli. 2024 yılında şehir genelinde 650 milyon liralık yol yatırımını öngörüyoruz. Bu 5 senelik süre içerisinde enerji yatırımları şehrimize kazandıracağımız vizyon olacak” ifadelerini kullandı.
İstanbul İstilacı yabancı türleri izleme ve kontrol eylem planı açıklandı Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ile Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, dün Türkiye’nin istilacı yabancı türlerle mücadele ve bunların zarar verdiği ekosistemleri yeniden canlandırmaya yönelik ilk strateji ve eylem planını açıkladı. Türkiye, jeolojisi, coğrafyası ve iklimi sayesinde, hem toprakları hem de üç tarafında sınırlarını belirleyen denizleriyle biyolojik çeşitlilik açısından önemli bir yer olarak görülüyor. Ancak doğanın bu zenginliği, Süveyş Kanalı’nın açılması, transit gemilerden balast sularının boşaltılması ve iklim değişikliğinin etkisiyle son on yılda ülkeyi istila eden 872 farklı istilacı türün tehdidiyle karşı karşıya. Bu güçlü tehditlere karşı Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ile Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, dün Türkiye’nin istilacı yabancı türlerle mücadele ve bunların zarar verdiği ekosistemleri yeniden canlandırmaya yönelik ilk strateji ve eylem planını açıkladı. Strateji ve eylem planı, 2018’den bu yana Küresel Çevre Fonu (GEF) tarafından finanse edilen ve Türkiye’nin 8 bin 333 km’lik kıyı şeridi boyunca istilacı yabancı türlerin izlenmesini, kontrol edilmesini ve azaltılmasını amaçlayan 3,3 milyon ABD Doları tutarında bir UNDP projesi olan Denizel İstilacı Yabancı Türler (MarIAS) girişimi kapsamında hazırlandı. Belge, MarIAS ve MarIAS’tan önce karada ve iç sularda bulunan istilacı türlere odaklanan TerIAS projesinin bulgularına dayanıyor. 11 bileşene ayrılan ve 57 eylemi kapsayan yeni strateji, en iyi bölgesel, ulusal ve uluslararası uygulamalarla uyumlu. "Doğanın korunmasına yönelik birçok bölgesel ve uluslararası anlaşmaya imza atan Türkiye, istilacı yabancı türlerle mücadelede önemli bir role sahip" diyen MarIAS Projesi Yöneticisi Mehmet Gölge, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye küresel anlamda önemli biyolojik çeşitliliğe sahip ama aynı zamanda istilacı yabancı türlerden en çok etkilenen ülkeler arasında yer alıyor. Bugün ortaya koyduğumuz strateji ve eylem planı, ülkenin bu büyük sorunun ortadan kaldırılmasına yönelik uzun vadeli çabalarının standartlarını belirleyecek." Bugünkü etkinlik aynı zamanda Türkiye Ulusal İstilacı Yabancı Türler Veri ve Bilgi Sisteminin (TurIST) tanıtımına da sahne oldu. Şu anda 181 farklı türü kapsayan veri tabanı, istilacı yabancı türlerin nerelerde bir araya geldiğini göstererek ve neden oldukları ekolojik, ekonomik ve sosyal zararları ölçerek bilim insanlarına ve politika yapıcılara yardımcı olacak. Ayrıca, ortak sorunun çözümüne yönelik ortak eylemi mümkün kılmak için uluslararası iş birliğini kolaylaştıracak. Çevrim içi veri tabanı, uzmanlara ve politika yapıcılara güncel bilgiler sağlamak için balıkçılardan ve yerel STK’lardan sürekli olarak veri alacak.
Elazığ Vali Toraman: “2 bin 661 konutu teslim ettik, 5 bin 155’inin de inşaatına başlandı ve devam ediyor” Kahramanmaraş merkezli depremlerin birinci yılı dolmadan Elazığ’da 2 bin 661 konutun teslim edildiğini dile getiren Vali Doç. Dr. Ömer Toraman, “Elazığ genelindeki şantiyelerde 5 bin 155 konut inşası devam ediyor. İhale hazırlık aşamasında olan 4 bin 454 konut var” dedi. Elazığ Valisi Doç. Dr. Ömer Toraman, 6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinin ardından kentte inşası devam eden TOKİ konut alanlarında incelemelerde bulundu. Vali Toraman’a, AFAD İl Müdürü Cafer Giyik ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü Hikmet Şişecioğlu eşlik etti. Şantiye alanlarında yetkililerden bilgi alan Toraman, ardından açıklamalarda bulundu. 6 Şubat depremlerinden sonra hasar tespit çalışmalarının süratli bir şekilde yapıldığını dile getiren Vali Ömer Toraman, “Arkasından da hak sahipliği süreci işletilmişti. Hak sahibi olan vatandaşlarımız için konutların inşa faaliyetlerine de hızlı bir şekilde başlanıldı. Hızlı hareket edilmesinin bir neticesi olarak ilk konutlarımızı, şubat ve mart ayında çekilen kura ile teslim etmeye başlamıştık. Bu çerçevede 6 Şubat depremlerinden sonra ilimizde hak sahibi olan vatandaşlardan 2 bin 661 vatandaşımızın kurası çekip konutlarının teslim süreni devam ettiriyoruz. Bu büyük bir hız ve başarıdır. Depremin birinci yılı dolmadan ilimizde 2 bin 661 konutu teslim ettik. Bunların bin 900’e yakını Elazığ şehir merkezinde, bir miktarı Karakoçan ve Sivrice ilçesinde” diye konuştu. “5 bin 155 konutun inşaatına başlandı ve devam ediyor” Diğer hak sahibi vatandaşların konutlarını süratli bir şekilde yapıp teslim etmek için çalışmaların yoğun bir şekilde devam ettiğini vurgulayan Toraman, “Bu çerçevede şuana kadar, Elazığ genelinde 5 bin 155 konutun inşaatına başlandı ve devam ediyor. Aksaray rezerv alanı da dahil olmak üzere Elazığ genelindeki şantiyelerde 5 bin 155 konut inşası var. Bunların 2 bin 393 tanesi Elazığ şehir merkezindedir. Öte yandan Baskil, Palu, Arıcak, Alacakaya, Keban, Ağın, Kovancılar, Karakoçan ilçelerinde inşaatlar devam ediyor. Buralarda da toplam bin 808 konut yapılıyor. Ayrıca köylerde de şuana kadar 954 konutun inşaatına başlanmış durumdadır. Bu üç kalemi topladığımızda 5 bin 155 konut inşa ediliyor. Bu konutlar tamamlandıkça TOKİ tarafından gerekli kontrolleri yapıldıktan sonra AFAD Başkanlığı’na devrediliyor. Bizde bunların kurasını çekerek teslim etme sürecini devam ettireceğiz” şeklinde konuştu. “İhale hazırlık aşamasında olan 4 bin 454 konut var” Toraman, “Kurasını çektiğimiz 2 bin 661 ve inşaatı devam eden 5 bin 155 konut sayınını topladığımızda 7 bin 900 civarında konut ediyor. Bu Elazığ’daki toplam hak sahibine mukayese ettiğimizde çok yüksek bir oran. Orta hasardan ağır hasara geçen vatandaşlara dair ettiğimizde 13 bin 579 hak sahibi var. Bu sayılar değişebiliyor. İhale hazırlık aşamasında olan 4 bin 454 konut var. Bunların da 3 bin 254’ü il merkezindedir. Köylerimizde de bin 200 konutun ihalesine çıkacağız. Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ihale hazırlıklarına başladı. Yer seçimlerini tamamladıkça ihale edip, inşaatlarına başlayacağız. 2023 depreminden hak sahibi olan vatandaşlarımızın konutlarını teslim etmek yolunda önemli mesafe kat ettiğimizi ifade edebilirim. Çalışmalara, ihalelere ve proje çalışmalarına erken başlanmasının önemli bir rolü var. Vatandaşlarımız müsterih olsunlar. Elazığ bu konuda tecrübeli bir ildir. 2020 depreminden sonra çok daha büyük inşaatları tamamladı” dedi.