EĞİTİM - 11 Haziran 2018 Pazartesi 16:20

Tarabya İngiliz Okulları’nın mezuniyet töreni gerçekleşti

A
A
A
Tarabya İngiliz Okulları’nın mezuniyet töreni gerçekleşti

Tarabya İngiliz Okulları’nın geleneksel hale gelen mezuniyet töreni, İngiltere Başkonsoluğu’nda gerçekleştirdi.

Tarabya İngiliz Okulları’nın geleneksel hale gelen mezuniyet töreni, İngiltere Başkonsoluğu’nda gerçekleştirdi.



’Dünya İnsanı Yetiştirme’ vizyonu ile kurulduğu günden bugüne kadar tüm mezunlarına dünya üniversitelerinden kabuller aldırdığı belirtilen Tarabya İngiliz Okulları’nın, geleneksel hale gelen mezuniyet töreni, İngiltere Başkonsoluğu’nda gerçekleştirdi. Törende İngiltere Başkonsolosu Judith Slater, İngiliz Ticaret Odası başkanı Chris Gaunt, Cambridge Üniversitesinden üst düzey yetkililer, Türkiye’den saygın işadamları, siyaset ve cemiyet hayatından önemli isimler bir araya geldi.



12’nci sınıftan mezun olan öğrencilerin geleneksel İskoç gaydacıların gösterisi eşliğinde İngiltere Başkonsolosluğu’nun bahçesinde organize edilen tören alanına gelmesi ile başlayan gecenin açılış konuşmasını Tarabya İngiliz Okulları Direktörü Janet Williams-İpek gerçekleştirdi. Mezunlara, öğretmenlere ve de velilere başarıyla geçen bir akademik yılın ardından teşekkür eden Janet Williams-İpek sözlerine şöyle devam etti: ’’Bu gece hedeflerimizi başarıyla gerçekleştirdiğimizin çok büyük göstergesi. Mezunlarımızın bu yılda her yıl olduğu gibi dünya üniversiterinden kabuller alması bize hem büyük gurur hem de büyük güç vermeye devam ediyor’’.



Törende konuşan Tarabya İngiliz Okulları’nın da bir parçası olan Horizon Group’un kurucusu ve yönetim kurulu başkanı Mehmet Gültekin, ’’Öncelikle bize bu önemli gecede ev sahipliği yapan İngitere Başkonolosu Judith Slater’a teşekkürlerimi sunuyorum. Okul, butik bir okuldur, ancak 27 milletten öğrencileri ve öğretmenleriyle aslında kocaman bir dünyadır. Türk eğitim sisteminde yeni bir soluktur. İşte bu nedenle bu okul, öğrencilerine uluslararası bir eğitim sunmakla kalmaz, onlara, farklı kültürleri tanıma, ve farklı milletlerden insanlarla arkadaşlık kurma imkanı da sağlar. Bana göre bir okulun başarısında, iki ölçüt vardır. Özgüveni yüksek mutlu bireyler yetiştirmek ve onları dünyanın en iyi üniversitelerine yerleştirmek. Mezunlarımıza baktığımızda tamamının, Dünya Üniversite sıralamasında, ilk 100 içerisindeki üniversitelerden kabul aldıklarını gururla söylüyorum. Bu nedenle, başarının parçası olmuş tüm öğrenci ve öğretmenlerimizle gurur duyuyorum’’ ifadelerini kullandı.



Okulun son üç mezuniyet törenine de katılarak öğrencilere hem diplomalarını takdim eden hem de onlara tecrübesiyle önemli mesajlar veren İngiliz Ticaret Odası Başkanı Chris Gaunt, ’’100 yılı aşkındır Ticaret Odası olarak, özellikle de eğitim alanında faaliyet gösterdiğimiz Türkiye’de Mehmet Gültekin gibi bir vizyonerin olması bu işbirliğini bir başka seviyeye taşıyor. Mezunların büyük çoğunluğunun İngiliz üniversitelerine kabuller alması da büyük gurur kaynağı. İyi eğitilmiş bireyler uluslararası sahne de Türkiye’yi daha ileri taşıyacak gücü oluşturacak. Türkiye’de yetişen bu güç dünyanın büyük şirketlerinde yöneticiler olacak, bugünde örneklerini gördüğümüz gibi. Siz mezunlar, ülkenizi gururlandıracaksınız, bundan hiç şüphemiz yok’’ dedi.



Gecede söz alan 2016 yılında İngiltere Başkonsolosu olarak atanan Judith Slater, ’’170 yılı aşkın bir yaştaki bu konsolosluk binasının bahçesinde bu gece birlikte olmamız Türkiye ve İngiltere’nin ne kadar önemli bir ilişkiye sahip olduğunu bir kez daha kanıtlıyor. Tüm mezunları başarılarından dolayı kutluyorum. Sizleri burada ağırlamaktan büyük mutluluk duyuyorum’’ dedi.



Gecede ayrıca üç yılı aşkın bir süredir Rehber Köpekler Derneği’ne desteğini sürdüren okulun öğrencilerinin, bu yıl da derneğe kaynak sağlanması ve görme engelli kişiler için daha fazla rehber köpek yetiştirilmesine destek için yıl boyunca imza attıkları sosyal projeler ile topladıkları toplam 15 bin TL tutarındaki temsili çeki derneğin başkanı Nurdeniz Tuncer’e teslim ettiği belirtildi.



Okulun geçtiğimiz yıl Oxford Üniversitesine yerleştirdiği Güney Koreli Sungkwon On’da bu yılın mezunlarına destek vermek için gece de yer aldı. Konuşma gerçekleştiren Sungkwon On, ’’TBS’e başladığımda İngilizcem zayıf dereceydi, bugün ise Oxford’da eğitim alıyorum. Hayatıma bu derece önemli bir yön veren TBS’e teşekkürlerimi sunuyorum. Mezun arkadaşlar, hatalarınızdan korkmayın, hatalar bizi ileri götürecek ve rüyalarımızı gerçekleştirecek yollar açacaktır. Bu gece bir başlangıç, artık hedeflerinize ulaşmak için daha fazla çaba göstermelisiniz, üniversite hayatınızda başarılar dilerim’’ dedi.



2018 yılı mezunları arasında bu yılı birincilikle bitiren Sarp User, ’’Önceki okul hayatlarımda karşılaştırılamayacak kadar güzel arkadaşlıklarla ayrılıyorum TBS’den. Burada edindiğim deneyimler çok değerli. Burada geçirdiğim yıllar boyunca okulun tüm etkinliklerinde yer aldım. Bunlar sayesinde artık bir sonraki aşama için hazırım. Tüm öğretmenlerime teşekkürlerimi sunuyorum’’ açıklamasında bulundu.


Gecenin önemli konuklarından Cambridge Üniversitesi International Examinations Avrupa Direktörü Peter Monteath, ’’Bugün burada olmak büyük gurur kaynağı, tüm öğretmenleri bu başarılı öğrencileri yetiştirdikleri için kutluyorum. Aileleri de bu başarıda oynadıkları büyük rol için teşekkür ediyorum’’ dedi.



Mezun öğrencilere diplomaları ve ödülleri İngiltere Başkonsolosu Judith Slater, İngiliz Ticaret Odası başkanı Chris Gaunt ve Cambridge Üniversitesi üst düzey yöneticilerinden Peter Monteath tarafından verildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara ABB Başkanı Yavaş’tan Ahmet Özer açıklaması Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanmasına ilişkin “5-10 yıl önce geriye gidip telefon kayıtlarına bakarak bir tutuklama yapıldıysa bir hukukçu olarak söylüyorum herhalde iktidar çevrelerinden hiç kimse dışarıda kalmaz” dedi. Mansur Yavaş, Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından hayata geçirilen “Genç Akademi Ulus” projesinin açılış törenine katıldı. Törende konuşan Yavaş, hukukta çifte standartlığın olamayacağını belirterek, “ 5-10 yıl önce geriye gidip telefon kayıtlarına bakarak bir tutuklama yapıldıysa bir hukukçu olarak söylüyorum herhalde iktidar çevrelerinden hiç kimse dışarıda kalmaz. Çünkü bizim yaptığımız şikayetlerde çoğunun incelemesi bile yapılmadı. Hukukta çifte standartlık olmaz ve tutuksuz yargılama, masumiyet karinesi esastır. Hiç kimsenin suç işleme özgürlüğü yoktur böyle bir şey savunmuyoruz ama varsa bir suç delilleri karartma ihtimali yok. Sabit ikametgah sahibiyse en azından tutuksuz yargılanmak suretiyle kendisine savunma imkanı verilmesi daha uygundur. Bu konuda söyleyeceklerimizi söyledik. Oraya gitmemem konusunda da farklı anlamlar çıkarıldı ama belediye başkanlarımızın çoğu da gidemedi. Herkesin programlarla var. Çankaya Belediye Başkanımız temsilen gitti. Burada da il başkanımız zaten il örgütü olarak gereken açıklamayı yaptı. Farklı anlamlar çıkarılması artık kişilerin kendi yorumlarıdır diye düşünüyorum" ifadelerini kullandı. “Cumhuriyet Halk Partisi kendi belediye başkanına kendisi sahip çıkacaktır” Yavaş açıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan yanıtladı. CHP içinde bazı isimlerin DEM Parti ile ortak miting yapılmasını eleştirdiği yönündeki iddiaların var olduğu şeklinde soru üzerine Yavaş “Ben de duydum bunu. Tabii ki öncelikle Cumhuriyet Halk Partisi kendi belediye başkanına kendisi sahip çıkacaktır. Haksızlığa karşı birisi uğradığı zaman herkesin buna sahip çıkması önemlidir ama şöyle de bir şey duydum. Orada Saadet Partisi’nde bir yetkilisi olduğu halde konuşturulmadığını duydum. Ben şöyle bakıyorum olaya. Kimse rol çalmamalı. Haksızlığa herkes isyan etmeli. Ama elbette bunun arkasında Cumhuriyet Halk Partisi olacak. Oradaki görüntülere itiraz etmeleri de, Cumhuriyet Halk Partisi’nin içerisindeki herkesin fikrini rahatça söyleyebilmelerinden geliyor. Bu konuda da zaten bugünlerde kamuoyuna açıklamalar yapılıyor” cevabını verdi. “Bir bebek katili için "TBMM’de konuşsun" denmesinin karşısında, konuşulacak konu kalmamıştır” 2023 Genel Seçimleri öncesinde de bazı kesimlerin kendilerini haksız bir şekilde suçlandığını ifade eden Yavaş, “Bir yandan bebek katili teröristbaşı olduğu hem yerel mahkemece hem de insan hakları mahkemesince tescil edilmiş suçu kesinleşmiş birisine bir rol verilmeye çalışılıyor. Bir makam verilmeye çalışılıyor. Bir yandan da bu tür operasyonlarla Cumhuriyet Halk Partisi terörle ilişkilendirmek isteniyor. Artık şu saatten itibaren konuşulacak konu kalmamıştır. Bir bebek katilinin yani cezası kesinleşmiş bir birisinin ’Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne yönelik konuşulsun’ denmesinin karşısında, konuşulacak konu kalmamıştır. Zaten Türkiye’de bu konular çok yanlış biliniyor. Muhatap kimdir? Suçu kesinleşmiş birisinin muhatap alınması yanlıştır. Yine nüfusu yerine göre 5 milyon, 10 milyon, 20 milyon ifade edilen Kürt kökenli vatandaşlarımızı kimin temsil ettiğine, onların temsilcisinin kim olduğuna kim karar veriyor? Birçok insan da şiddetli bir şekilde hem DEM Parti’yi hem terörist başının bu şekilde kendilerinin temsilcisi olarak gösterilmesine şiddetle karşı çıkıyor. Dolayısıyla konuşulacak tek şey hukuktur. Öncelik hukuktur ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir. Onun ötesinde başka bir güç yoktur. Kapalı kapılar ardında bir pazarlık varsa, biz onu bilemeyiz ama her şeyin kamuoyu önünde şeffaf bir şekilde yapılması toplumu da rahatlatacaktır. Hukukun dışına çıkıp bu şekilde kararlar alanların sonunu gördük. Bence hukuktan şaşmadan gerçekten neyse hukuk neyi emrediyorsa onun dışına şaşmamasını bütün adalet camiasına bir hukukçu olarak öneriyorum” dedi. “Ben Atatürk ilkelerine bağlı bir Türk milliyetçisiyim” Mustafa Kemal Atatürk’ün “Biz milliyetperveriz doğrudan doğruya Türk milliyetçisiyiz” sözünü Ulus Meydanı’na astığını ifade eden Yavaş, “Cumhuriyet Halk Partisi’nin altı okundan biri de milliyetçiliktir ama belli ki bu eleştiriyi yapanlar bu sıfatları unutup, Cumhuriyet Halk Partisi’ni artık başka bir yere koyuyor olabilirler. Ben Atatürk ilkelerine bağlı bir Türk milliyetçisiyim ve Cumhuriyet Halk Partisi’nin içerisinde benim gibi düşünen son derece fazla insan var. Bunun da bilinmesini isterim. Yörüngesini şaşıran ben değilim, yörüngesini şaşıranlar bu eleştirileri yapanlardır. CHP’nin bu Cumhuriyet’i kuran parti olduğunu unutup başka başka anlamlar yüklemeye çalışıyorlar. Asla bu çizgiden şaşmayacaktır. Herkes siyasetini de bu çizgide yapmak durumundadır. Birlik ve bütünlük, üniter devlet, parlamenter demokrasi. Bunlar olmazsa olmazımızdır. Cumhuriyet Halk Partisi de olmazsa olmazıdır. Bu konuda 6’lı masada vermiş olduğu imza vardır. Bu imzayı ortadan kaldıracak hiçbir açıklamada şimdiye kadar yapmamıştır” diye konuştu.
Samsun 700 bin TL harcadığı hayalindeki ’School Bus’ı gelin arabası yaptı Samsun’da yaşayan Kadir Mert, satın aldığı 1960 model hurda otobüsü çocukluk hayali olan "School Bus"a (okul otobüsü) dönüştürdükten sonra gelin arabası yaptı. Türkiye’de daha önce School Bus’ın gelin arabası olarak kullanılmadığını ifade eden Kadir Mert, "Eşim için özel bir durum oluşturmak istedim" dedi. Atıl halindeki bir otobüsü satın alan yazılımcı 32 yaşındaki Kadir Mert, izlediği bir filmden esinlenerek kendine çocukluk hayali olan okul otobüsü yaptı. Kadir Mert, trafikte oldukça ilgi çeken okul otobüsünün içini de adeta yataklı, mutfaklı, koltuk takımlı bir eve dönüştürdü. Kübra Ceylan ile evlenen Kadir Mert, okul otobüsünü süsleyerek gelin arabası haline getirdi. Okul otobüsü ile konvoy yapan, kız almaya giden Kadir Mert, eşine unutulmayacak bir an yaşattı. "Türkiye’de daha önce School Bus gelin arabası olarak kullanılmadı" Kadir Mert, "Birkaç yıl önce hurda alarak yaptırmıştım. Bununla beraber toplamda 25 bin kilometrelik bir yolculuğa çıktım. İran, Pakistan, Afganistan ve Nepal’e ulaştım. Bugünde düğünüm var. Bu arabayı tamamen düğün arabası yaparak kız evine bu araba ile beraber geçtik. Türkiye’de daha önce School Bus gelin arabası olarak kullanılmadı. Eşim için özel bir durum oluşturmak istedim" dedi. Eşi Kübra Ceylan ise "Söz konusu Kadir olunca beklememek elde değil. Çok eğlenceli bir durum" diye konuştu.
Ankara Diyanet İşleri Başkanı Erbaş: “Kudüs’ün işgalden kurtulması için müslümanların birlik, beraberlik içerisinde hareket etmesi lazım” Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, “Kudüs’teki işgalin bir an önce bitmesi için sadece lisani dua yetmiyor fiili duaya da ihtiyaç var. Bunun için de müslümanların birlik, beraberlik içerisinde hareket etmesi lazım” dedi. Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, İslam Alimleri Vakfı tarafından “Kendi Gök Kubbemiz” başlığıyla Edirne’de düzenlenen “Balkan Alimleri Buluşması”na katıldı. Trakya Üniversitesi Balkan Kongre Merkezi’ndeki programın açılışında konuşan Başkan Erbaş, Hz. Ömer’in Kudüs’ü fethettikten sonra barışın yurdu haline getirdiğini ve bunun 1099 yılına kadar böyle devam ettiğini belirterek, şöyle konuştu: “1099 tarihinde imha medeniyetinin mensupları, işgalciler, haçlılar Kudüs’ü yeniden barış yurdu olmaktan çıkardılar, zulmün, işgalin, soykırımın, katliamın yapıldığı bir yer haline getirdiler. Müslüman ordularının başında Selahattin Eyyübi ve Müslümanlar Kudüs’ü 1187’de tekrar işgalden kurtardılar, yani 88 sene. Şimdi Kudüs 76 senedir işgal altında. İnşallah 1099’daki işgal nasıl 88 sene sonra bittiyse şimdi de fazla sürmez, öyle dua edelim. Kudüs’teki işgalin bir an önce bitmesi için sadece lisani dua değil fiili duaya da ihtiyaç var. Bunun için de Müslümanların birlik, beraberlik içerisinde hareket etmesi lazım.” “Müslümanların tedbir alması lazım” Başkan Erbaş, tarih boyunca Müslümanların sayesinde ve onların bulunduğu yerlerde farklı inanç, renk ve kültürlerden insanların hep barış içerisinde yaşadığına dikkati çekerek, “Haçlılar Kurtuba’da sadece bin camiyi imha etmiş bir cami bırakmıştır. İşte ‘tek dişi kalmış canavar’ diyor ya Mehmet Akif Ersoy Onların kıymetinde Romalılar döneminden itibaren bu imha var, bugün de var, dün de vardı, yarın da olacak. Buna göre Müslümanların tedbir alması lazım” dedi. “Bugün Batı, ilmi işgal ve imhada kullanıyor” Günümüzde Batı’nın ilmi sadece insanlığın faydasına değil zararına da kullandığına işaret eden Başkan Erbaş, “Bugün Batı, alimlerimizin bir yerlere kadar getirdiği ilmi almış ama ilmi işgal ve imhada daha çok kullanmış. Çanakkale’de 250 bin şehidimizi neyle şehit ettiler? Japonya’da 2 şehri neyle yerle bir ettiler, binlerce kişiyi öldürdüler? İlimle ürettikleri o bombalarla. Bugün Gazze’de bunu yapıyor, dün Japonya’da, Irak’ta yaptı, başka yerlerde yaptı” diye konuştu. “Matematiği, fiziği, kimyayı insanları yaşatmak için öğretiyoruz imha etmek için değil” Başkan Erbaş, ilmin insanlığın ihyası için kullanılması gerektiğini dile getirerek, “İlkokuldan liseye, üniversiteye kadar bütün okullarımızda çocuklarımıza teorik olarak öğrettiğimiz bütün bilimin branşlarının önce amacını öğretmemiz lazım. Matematiği, fiziği, kimyayı insanları yaşatmak, ihya etmek için öğretiyoruz imha etmek için değil” ifadelerini kullandı. Programa, Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Mehmet Nazif Yılmaz, Edirne Valisi Yunus Sezer, Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Hatipler, İslam Alimler Vakfı Başkanı Prof. Dr. Nasrullah Hacımüftüoğlu, Edirne İl Müftüsü Ercan Aksu, Balkan ülkelerinin Diyanet İşleri Başkanları ile İslam alimleri katıldı.
Sivas Trendyol Süper Lig: NG Sivasspor: 2 - Çaykur Rizespor: 1 (Maç sonucu) Trendyol Süper Lig’in 11. haftasında Sivasspor evinde karşılaştığı Çaykur Rizespor’u 2-1 mağlup etti. Maçtan dakikalar (İkinci yarı) 49. dakikada Sivasspor, Çaykur Rizespor ceza sahası önünde serbest vuruş kazandı. Topun başına geçen Sonko, ceza yayının sol tarafından kullandığı serbest vuruşta direkt kaleye giden meşin yuvarlak ağlarla buluştu. 1-1 61. dakikada köşe vuruşundan seken topu sol kanatta alan Uğur Çiftçi’nin ortasında ceza sahası içinde Sonko, kafa vuruşuyla meşin yuvarlağı ağlara gönderdi. 2-1 73. dakikada Olawoyin’e faul yapan Uğur Çiftçi, ikinci sarıdan karttan, kırmızı kart görerek oyun dışı kaldı. Hakemler: Cihan Aydın, Murat Tuğberk Curbay, Serkan Olguncan NG Sivasspor: Nikolic, Murat Paluli, Radavovic, Sonko, Poungouras, Uğur Çiftçi, Moutoussamy, Charisis, Balde (Turgunbayev dk. 76), Rodrigues (Camara dk. 87), Koita Yedekler: Ali Şaşal Vural, Menig, Bieganski, Emrah Başsan, Oğuzhan Aksoy, Bekir Turaç Böke, Emirhan Başyiğit, Ziya Erdal Teknik Direktör: Bülent Uygun Çaykur Rizespor: Grbic, Taha Şahin, Mocsi, Alikulov, Halil İbrahim Pehlivan(Akintola dk.56), Papanikolaou (Mithat Pala dk. 56), Hadziahmetovic, Varesanovic (Emrecan Bulut dk. 84), Ghezzal (Zeqiri dk. 56), Olawoyin, Sowe (Jurecka dk. 70) Yedekler: Tarık Çetin, Seyfettin Anıl Yaşar, Buljubasic, Eray Korkmaz, Ayberk Karapo Teknik Direktör: İlhan Palut Goller: Varesanovic (dk. 8) (Çaykur Rizespor), Sonko (dk. 49, dk. 61) (Sivasspor) Kırmızı kart: Uğur Çiftçi (dk. 73) (Sivasspor) Sarı kartlar: Halil İbrahim, Papanikolaou (Çaykur Rizespor) Murat Paluli, Moutoussamy, Nikolic (Sivasspor)