ÇEVRE - 11 Şubat 2020 Salı 16:06

Çevre koruma harcamaları hız kazandı

A
A
A
Çevre koruma harcamaları hız kazandı

DEİK Türkiye-İsviçre İş Konseyi Başkan Yardımcısı Zeki Yıldırım, şirketlerin çevre koruma harcamalarının son yıllarda arttığını belirterek, "Ülkemizde nüfusun büyük bir kısmının yaşadığı büyükşehirlerimiz, aynı zamanda evsel atıkların israfı konusunda ilk sıralarda geliyor.

DEİK Türkiye-İsviçre İş Konseyi Başkan Yardımcısı Zeki Yıldırım, şirketlerin çevre koruma harcamalarının son yıllarda arttığını belirterek, "Ülkemizde nüfusun büyük bir kısmının yaşadığı büyükşehirlerimiz, aynı zamanda evsel atıkların israfı konusunda ilk sıralarda geliyor. 15 milyonu aşkın nüfusun yaşadığı İstanbul’da belediyelerin bertaraf ettiği evsel atık oranı günlük yaklaşık 19 bin ton olarak karşımıza çıkıyor" dedi.



Her geçen gün daha fazla kirlenen dünyamız, kaynak anlamında fakirleşiyor. Buna karşılık sürdürülebilir çevre politikalarını üretim süreçlerine entegre eden şirketler, geri dönüşüm teknolojilerindeki gelişmeleri yakından takip ediyor ve hızlıca iş süreçlerine uygulama yoluna gidiyorlar. Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türkiye-İsviçre İş Konseyi Başkan Yardımcısı, aynı zamanda SRST Makine Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Yıldırım, çevre koruma harcamaları hakkında açıklama yaptı.



Yıldırım, "Ekonomik büyümede ve sürdürülebilir çevre politikalarında başarıya ulaşabilmek için ekolojik ayak izimizi azaltmamız gerekiyor. Dünyanın büyük kısmında hızlı bir tüketim süreci yaşanırken, diğer tarafta temel tüketim ihtiyaçlarına erişim sağlayamayan insanlar çok ciddi sorunlarla baş başa kalıyor. Dünyadaki gıda israfı incelendiğinde, israfın büyük bir kısmı sofralara bile ulaşmadan yerinde ve lojistik sürecinde kayba uğruyor. Bununla birlikte sofralara ulaşan gıdaların tüketim dengesi sağlanmadığında, binlerce ton evsel gıda atığı oluştuğu gözlemlenmektedir. Tüm bu gıda kaybı ve israf süreçleri konusunda ’sıfır atık’ projesi gibi kıymetli çalışmalarla en aza indirilmeye çalışılmaktadır." dedi.



"Çevre koruma harcamaları içerisindeki en fazla payı ise yüzde 47,5 ile atık yönetimi hizmetleri almıştır"


Şirketlerin çevre harcamaları hakkında bilgiler veren de Yıldırım, "Son yıllarda şirketler, sürdürülebilir çevre projelerini artırmakta ve ülke ekonomisinin büyümesi için entegre projeler geliştirmektedirler. TÜİK’in son verilerine göre (2018) şirketlerin çevre koruma harcamaları, bir önceki yıla göre yüzde 11,6 artış göstererek, toplamda 38,2 milyar TL’ye ulaşmıştır. Çevre koruma harcamaları içerisindeki en fazla payı ise yüzde 47,5 ile atık yönetimi hizmetleri almıştır. Bu oranlar ve rakamlar, çevre koruma harcamalarının ilerleyen yıllarla birlikte artacağını ve daha yaşanabilir bir dünya için kaynak kullanımının ve geri dönüşümün her zamankinden daha fazla önem kazanacağını ortaya koymaktadır." diye konuştu.



"İstanbul’da günlük 19 bin ton evsel atık bertaraf ediliyor"


Evsel atıkların miktarı hakkında da konuşan Yıldırım, "Ülkemizde nüfusun büyük bir kısmının yaşadığı büyükşehirlerimiz, aynı zamanda evsel atıkların israfı konusunda ilk sıralarda geliyor. 15 milyonu aşkın nüfusun yaşadığı İstanbul’da belediyelerin bertaraf ettiği evsel atık oranı günlük yaklaşık 19 bin ton olarak karşımıza çıkıyor. Avrupa’daki geri dönüşüm çalışmaları incelediğinde, israfın ilk oluştuğu yerde yani evlerde ve iş yerlerinde ayrıştırılmaya başlandığı, hatta geri dönüştürüldüğünü gözlemliyoruz. Şirket olarak bizler de yatırımcı arkadaşlarımızla bir araya gelerek İsviçre teknolojisini Türk mühendislerimizin çalışmalarıyla bütünleştirerek, evlerde ve özellikle gıda israfının çok fazla olduğu büyük şirketlerde bir geri dönüşüm hareketi başlattık. Ülkemizde üretilen evsel gıdaların geri dönüşüm makineleriyle hedefimiz, şirketlerin gıda israfına yerinde ve hızlı çözümler üretmek oldu. Bu kapsamda farklı sektörlerde faaliyet gösteren birçok firma ile iş birliğine gittik. Bununla beraber evsel atıkların toplama merkezleri olarak gördüğümüz belediyeler ile iş birliğine giderek, geri dönüşüm teknolojilerimizle birlikte çevre koruma harcamaları konusunda farkındalık oluşturuyoruz." şekline konuştu.



Geri dönüşüm sürdürülebilirlik raporlarında


Şirketlerin sürdürülebilir kalkınmaya kayıtsız kalamadıklarına dikkat çeken Yıldırım, "Şirketlerin üretim faaliyetleri artık; şirketlerin ortakları, çalışanları, sivil toplum örgütleri gibi paydaşlarının hemen hemen hepsini ilgilendiriyor. Şirketler, kuruldukları ilk günden itibaren topluma karşı sorumlu olmalılar. Şirketlerin çeşitli paydaşlarına karşı taşıdığı bu sorumluluk, doğru orantılı bir şekilde onları çevre koruma harcamalarını artırma yöneltmiştir. Bunu destekleyecek şekilde, son yıllarda sürdürülebilir kalkınma raporlarını açıklayan şirket sayısında ciddi artışlar görüyoruz. Evsel atıkların israfı konusundaki rakamlar ile birlikte sürdürülebilir kalkınma faaliyetleri düşünüldüğünde, şirketler çok önemli faaliyetler yürütüyorlar. Özellikle gıda israfının en fazla yaşandığı oteller, gıda israfını geri dönüştürmek için oldukça önemli kararlara imza atıyorlar. Bizler de geri dönüşüm sektöründe hizmet sunan bir şirket olarak, ülkemizdeki birçok 5 yıldızlı otelle iş birliği halindeyiz.


Artık şirketler, sürdürülebilir kalkınmayı iş stratejilerinin ilk sırasına konumluyorlar. Bu da geri dönüşüm konusunda hızlıca yol alınmasını sağlıyor. Geri dönüşümün tam olarak anlaşılması ve yaygın uygulanmaya geçilmesi sonrasında kaynak tüketimimizi ideal seviyede tutmamız, yaşanabilir bir dünya için son derece önem arz etmektedir." ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kars Feyzioğlu’nun Kars’ta araştırma ve derlemelerine devam ediyor Masal Dede diye ün yapan Yazar Yücel Feyzioğlu eşi Dr. Nevin Feyzioğlu ile Kars’a geldi. Aslen Karslı olan yazar Feyzioğlu, daha önce Kars ve köylerinden derlediği efsane ve masalları "Hıdırellez Geliyor", "Sihirli Limon" ve "Ayıkulak" adlı üç kitapta yayınlamıştı. Feyzioğlu, şimdi de Kars-Keçivan Kalesi’nde Alp Er Tunga’nın izini aramak için kentte bulunuyor. Kendisine Kafkas Üniversitesi Dede Korkut Eğitim Fakültesi’nden Doç. Dr. İkram Çınar rehberlik ediyor. Yücel Feyzioğlu, Alp Er Tunga Saka Türklerinin beyi olduğunu söyledi. Feyzioğlu, "Efsaneye göre yayla yeri aramak için güney Kafkasya’ya doğru bir grup Türk beyiyle yola çıktı. Kars’ın 30 kilometre güneyinde kalan Keçivan Kalesine geldi. Saka topraklarında gözü olan İran Şahı Kiros, Alp Er Tunga ve yanındaki beyleri Urmiye Gölü sayfiyesinde ağırlamak için davet etti. Onları orada tuzağa düşürerek hepsini öldürdü" dedi. Feyzioğlu, "Bu katliam sonunda Alp Er Tunga’nın torunu Tomris Hatun Saka Türklerinin hükümdarı oldu. Dünyada ilk kadın hükümdar odur. İşte o zaman şu yemini etti: ‘Kana susamış Kiros, sen dedeme ve babama tuzak kurarak kan döktün. Sen sevdiklerime kıydın. Ant olsun ki, seni kanla doyuracağım.’ 7 bini kadın, 5 bini erkek, toplam 12 bin askerle Kiros’un üstüne yürüdü. Kiros ordusu 50 bin kişiydi. Tomris Hatun çok iyi bir taktikle o orduyu dağıttı ve İran Şahı Kiros’u yakalatarak andını yerine getirdi" diye konuştu. Yazar Yücel Feyzioğlu bu tarihi olayın geçtiği sahneleri gezdiğini beliterek, günümüze kalmış, efsane, söylence ve masalları derlediğini "Tomris Ana" adlı kitabında yayınlayacağını kaydetti.
Sakarya Satın aldıkları araçları teslim alamayan mağdurlar konuştu Sakarya’nın Kocaali ilçesinde, sattıkları araçları teslim etmeyerek çok sayıda kişiyi dolandırdığı iddia edilen bir firmaya yönelik jandarma ekipleri tarafından operasyon düzenlendi. Operasyon çerçevesinde gözaltına alınan şahısların işlemleri sürerken, Türkiye’nin farklı illerinden Sakarya’ya gelerek ifade veren vatandaşlar da yaşadıkları mağduriyeti anlattı. Edinilen bilgiye göre, Kocaali’de kurulan ve İstanbul’da da şubesi bulunan özel amaçlı araçlar üretim merkezine dün sabah saatlerinde jandarma ekiplerince operasyon gerçekleştirildi. Anlaştığı vatandaşların araçlarının içini özel dizayn yapan ve aynı zamanda araçta satan firma iddiaya göre farklı şehirlerden birçok kişiye araçlarını teslim etmedi. Araçları proforma fatura üzerinden, noter olmaksızın satış yaptığı öne sürülen firma hakkında son dönemde parasını aldığı halde araçları teslim etmediği yönünde şikayetler yapıldı. Artan şikayetler üzerine Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde firmaya jandarma ekiplerince dün sabah saatlerinde şafak operasyonu düzenlendi. Yaklaşık 150 jandarma personelinin katılımı ile gerçekleştirilen operasyonda çok sayıda kişi gözaltına alındı. Yaklaşık 150 jandarma personelinin katıldığı operasyonda çok sayıda kişi gözaltına alındı. Operasyonda çok sayıda bilgisayar, dijital materyal ve belgeye el konulurken, firmanın muhasebe kayıtları, banka hareketleri ve mali evraklarının da incelemeye alındığı öğrenildi. Öte yandan, firmanın mağdur ettiği iddia edilen vatandaşlar da ifade vermek üzere Sakarya’ya geldi. Soruşturma çerçevesinde 30’a yakın mağdurun ifade verdiği ve sayının ise 100’ün üzerine çıkabileceği belirtildi. Konu ile alakalı süreç devam ediyor. "Aracı teslim edeceğiz diyerek sürekli oyaladılar" Karasu İlçe Jandarma Komutanlığı’na gelerek konuya ilişkin ifade veren vatandaşlar, yaşadıkları mağduriyeti anlattı. Kredi çekerek araç aldığını ve sürekli oyalanarak aracının kendisine teslim edilmediğini söyleyen Adıyaman’dan gelen Muhammed Obuz isimli vatandaş, "12 Nisan 2025 tarihinde Esnaf Kefaletten kredi çekerek araç değiştirmek istedim ve bu firmaya başvurdum. Aracın bana bir hafta sonra teslim edileceğini söylediler ama teslim edilmedi. Sürekli oyaladılar. Daha sonrasında aldığım aracı teslim edemeyeceklerini, farklı bir araç vereceklerini söylediler. Ben de kabul ettim. Yaklaşık bir buçuk ay kadar o aracı da bekledim ve teslim alamadım. Geçtiğimiz hafta ruhsatımı, plakamı alabildim ama aracı teslim alamadım. "Korkmayın, arkamızda devletimiz var" Obuz, "Başlatılan operasyon ve soruşturmanın ardından ben bugün aracımı teslim alacağım. Diğer mağdurlara da sesleniyorum; korkmayın, arkamızda devletimiz var. Korkacak bir şey yok, hakkımızı aramaya devam edeceğiz. Ben 1 milyon 880 bin TL’e anlaşmıştım, kısmi de olsa 250 bin TL civarında bir zararım var, 3 aydır çalışamıyorum" diye konuştu. "3 milyar TL civarında dolandırmışlar diye biliyorum" İstanbul Sultanbeyli’den gelen bir farklı mağdur Cengiz Canbay ise "30 Ocak’tan beri mağdurum. ‘Yarın, öbür gün’ gel diyerek bizi oyaladılar. Dün şafak operasyonu yapılmış firmaya ve 15 kişinin gözaltına alındığı söylenildi. Ondan dolayı biz de buraya gelerek ifademizi verdik. Yaklaşık 30-40 kişiyi 3 milyar TL civarında dolandırmışlar diye biliyorum. Ben 950 bin TL ödeme yaptım, parayı da geri vermediği için 1 milyon 600 bin TL civarında bir kaybım oluştu" diye konuştu.