ÇEVRE - 22 Mart 2022 Salı 17:20

Ataşehir’de “Su Yaşamdır” konferansında su sorununa dikkat çekildi

A
A
A
Ataşehir’de “Su Yaşamdır” konferansında su sorununa dikkat çekildi

Ataşehir Belediyesi’nin etkinliğinde buluşan uzmanlar, su kaynaklarının korunması için herkese görevler düştüğüne dikkat çekerek, "Bir damla suyu dahi boşa akıtmaktan kaçınalım” uyarısında bulundular.

Ataşehir Belediyesi’nin etkinliğinde buluşan uzmanlar, su kaynaklarının korunması için herkese görevler düştüğüne dikkat çekerek, "Bir damla suyu dahi boşa akıtmaktan kaçınalım” uyarısında bulundular.


Ataşehir Belediyesi, 22 Mart Dünya Su Günü’nde suyun önemine dikkat çekmek ve iklim krizine karşı farkındalık oluşturmak amacıyla Mustafa Saffet Kültür Merkezi’nde “Su Yaşamdır” konulu bir konferans düzenledi. Konferansta giderek büyüyen su sorununa dikkat çekilerek, kaynakların korunması ve çoğaltılması konusunda katılımcılara bilgiler aktarıldı.


Konferansta, Çevre Eğitimi ve Atık Yönetimi Derneği (TÜÇEM) Başkanı-Çevre Danışmanı Aynur Acar “İklim Değişikliğinin Su Kaynaklarına Etkisi”, Kimya Yüksek Mühendisi-TÜÇEM Başkan Yardımcısı Nihal Sözbir Karakuş “Atık Yağların Suya Etkisi”, Pet-Plastik Geri Dönüşüm Uzmanı Elif Güray Kayaduman ise “Denizlerimizi Plastiklerden Nasıl Koruyabiliriz” konularında sunum yaptı.



"Suyun önemini bir kez daha anlamak ve anlatmak için buradayız"


Ataşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Müdürü Ayten Bağdatlıoğlu Kartal, “Dünya kaynaklarımızın hızla tükendiği bugünlerde özellikle su kaynaklarımızın korunması için Ataşehir Belediyesi olarak farkındalık oluşturan çalışmalara imza atıyoruz. Bugün de suyun önemini bir kez daha anlamak ve anlatmak için buradayız. Yaşam kaynağımız olan suyu bilinçli kullanarak ve kaynakların korunmasına katkı sağlayarak hepimiz üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirmeliyiz” dedi.



"Atık miktarını azaltma, yeniden kullanma ve geri dönüştürme alışkanlıkları kazandırmalıyız"


Denizlerin plastiklerden korunması için bireysel ölçekte önlemler alınması gerektiğini ifade eden Elif Güray Kayaduman ise şunları söyledi:


“Okyanuslara her yıl 12 milyon tondan fazla plastik atık giriyor. Dünyamızı bu kadar tehdit eden plastik atıklara maalesef insanların bilinçsiz ve sorumsuz davranışları sebep oluyor. Bunun için insanların plastikleri kullanırken, bilinçli davranmaları gerekiyor. Ekosistemdeki dengeyi korumak için bireylerin günlük hayatta atığın miktarını azaltma, yeniden kullanma ve geri dönüştürme gibi bazı alışkanlıklar kazanmasını sağlayabiliriz. Böylece doğaya ve okyanuslara sızmasını önleyerek plastik atık kirliliğinin önüne geçebiliriz.”



"Bitkisel atık yağlar, su kirliliğinin yüzde 25’ini oluşturuyor"


Gıda maddelerini kızartmak amacıyla kullanılan yağların, iki kullanımdan sonra atık haline geldiğini belirten Nihal Sözbir Karakuş, “Lavaboya dökülen bitkisel yağlar sularımızın kirlenmesine neden oluyor. Özellikle deniz canlılarının yaşamını olumsuz yönde etkileyen atık yağlar, çöp depolama alanında da sık sık yangınların çıkmasına yol açıyor. Aynı zamanda kullanılmış bitkisel atık yağlar, su kirliliğinin yüzde 25’ini oluşturuyor. Bu yüzden yağları kaynağında ve doğru bir şekilde toplamak çok önemlidir” diye konuştu.



"Bir damla suyu dahi boşa akıtmaktan kaçınalım"


TÜÇEM Başkanı Aynur Acar ise konu hakkında, “2025 yılında 1,8 milyar insanın su kıtlığı, dünya nüfusunun üçte ikisinin de su stresi yaşayacağı öngörülüyor. Su, yaşamın en temel kaynağıdır. Sağlığımız için de vazgeçilmez bir ihtiyacımızdır. Su kaynaklarının korunması ve verimli bir şekilde yönetimi, sürdürülebilir çevre politikalarının gerçekleştirilebilmesi açısından önem arz ediyor. Son yıllarda, nüfus artışı ve iklim değişikliği nedeniyle dünyanın su kaynakları bu gelişmelerden olumsuz olarak etkileniyor. Sularımızı verimli ve doğru kullanmak geleceğimizi korumaktır. Su tasarrufu sağlamak ise en uygun maliyetli ve çevreci bir yoldur. Su kaynaklarının korunması ile ilgili hepimizin yapacağı bir şeyler olduğunu unutmayalım. Bir damla suyu dahi boşa akıtmaktan kaçınalım” ifadelerinde bulundu.


Konferans sonunda yurttaşlara suların daha verimli kullanımına dikkat çekmek için musluk perlatörü ve su israfını önlemek adına pişirme kâğıdı dağıtıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Karabük Polisten kaçan alkollü sürücü kaza yapınca yakalandı Karabük’te polisin "dur" ihtarına uymayıp otomobiliyle kaçan ehliyetsiz ve 1.85 promil alkollü sürücü kaza yapınca yakalandı. Hürriyet Mahallesi Melisa Caddesi’nde 78 ABL 583 plakalı otomobilin sürücüsü M.E.Y. (19), yolda zikzak çizince polis ekiplerin "dur" ihtarına uymayarak kaçtı. Buradan Karabük-Yenice kara yolu üzerinde devam eden kovalamaca sonucu sürücü, direksiyon hakimiyetini kaybederek önce kaldırıma ardından köprü ayağına çarptı. Çarpmanın etkisi ile otomobilin motoru yerinden fırlayarak koptu. Kazada sürücü M.E.Y ve yanındaki Z.C.K. (18) yaralanırken, kaza sonrası polise direnenince ekipler biber gazı sıkarak etkisiz hale getirdi. Bu sırada ihbar üzerine kaza yerine sağlık ve çok sayıda polis ekipleri sevk edildi. Olay yerinde ilk müdahaleleri yapılan yaralılardan otomobil sürücüsü M.E.Y, önce alkolmetreyi üflemek istemeyince ambulansa bindi. Bir süre sonra ambulanstan geri inen ve yüzüne yediği biber gazından dolayı zor anlar yaşayan sürücü polisle pazarlık yapmaya başladı. Trafik ekiplerin alkolmetreyi üflememesi durumunda cezaların katlanarak artacağı söylenen sürücü M.E.Y, 5 ay önce ehliyetini alkollü araç kullanmaktan dolayı alındığını belirterek, ’Alkolmetreyi üflersem mi daha çok yararıma" diye sormasının üzerine polisin üflemezsen cezan daha çok katlanır demesiyle alkometreyi üfledi. Yapılan ölçümde sürücünün 1.85 promil alkollü olduğu tespit edildi. Ambulanslarla Karabük Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırılan yaralıların genel durumlarının ise iyi olduğu öğrenildi. 1,85 promil alkollü sürücüye, tarafik ekiplerince Karayolları Trafik Kanunu’nun "dur ikazına uymamak", "sürücü belgesiz araç kullanmak" ve "alkollü araç kullanmak" gibi 6 maddeden toplam 51 bin 948 lira idari para cezası kesildi. Sürücü hakkında ayrıca "trafik güvenliğini tehlikeye düşürmek" suçundan da adli işlem başlatıldı. Diğer yandan kazanın meydana geldiği yerde bulunan Soğuksu KYK kız yurdundaki öğrencilerde yurdun bolkonuna çıkarak yaşananları film gibi izledi.
Manisa Kaymakam Dalak’ı duygulandıran kara kalem portre Sarıgöl Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Derneği’nin Kaymakam Halil Dalak’a gerçekleştirdiği ziyarette hediye edilen kara kalem portre, duygu dolu anlara sahne olurken, Sarıgöl’ün kültürel mirası bir kez daha gündeme taşındı. Sarıgöl Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Derneği (SADER) Başkanı Salih Yapıcı ve yönetim kurulu üyeleri, Sarıgöl Kaymakamı Halil Dalak’ı makamında ziyaret etti. Ziyarette derneğin yürüttüğü kültürel ve tarihî çalışmalar hakkında bilgi verildi. Ziyaret sırasında, Sarıgöl İlçe Devlet Hastanesi’nde 30 yılı aşkın süre başhekim olarak görev yapan emekli Operatör Doktor Cengiz Başkaya tarafından çizilen Kaymakam Halil Dalak’a ait kara kalem portre, Dernek Başkanı Salih Yapıcı tarafından takdim edildi. Anlamlı hediye, ziyarette duygusal anların yaşanmasına neden oldu. Kaymakam Halil Dalak, kendisi için hazırlanan kara kalem portrenin makam odasında sürekli sergileneceğini belirterek, dernek yönetimine teşekkür etti. SADER Başkanı Salih Yapıcı ise yaptığı açıklamada, "Dernek olarak Sarıgöl ve çevresindeki tüm kültürel değerleri bağış yoluyla topluyor ve gelecek kuşaklara aktarıyoruz. Arşivimizde binlerce doküman bulunuyor ve bağışçılarımızın sayısı her geçen gün artıyor" dedi. Yapıcı, geçmişe ait binlerce eski fotoğrafın Sarıgöl Üzüm Festivali süresince etnografya müzesinde sergilendiğini belirterek, bu çalışmalarla geçmişten geleceğe ışık tutmanın mutluluğunu yaşadıklarını sözlerine ekledi.