POLİTİKA - 21 Mayıs 2022 Cumartesi 20:29

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu: “Mültecilerin ülkelerine gönderilmesi gerektiğine inanıyorum”

A
A
A
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu: “Mültecilerin ülkelerine gönderilmesi gerektiğine inanıyorum”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Suriyeli mültecilerin ülkelerine gönderilmesi gerektiğine inanıyorum.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Suriyeli mültecilerin ülkelerine gönderilmesi gerektiğine inanıyorum. Biz ırkçı değiliz. Irkçılığa karşıyız. İktidara geldiğimizde Ortadoğu barış birliğini kuracağız. Orta Doğuya da barış getireceğiz” dedi.



Bursa’da yapılması planlanan ancak CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu hakkındaki Yargıtay kararının ardından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun çağrısıyla İstanbul’a alınan “Milletin Sesi” mitingi Maltepe Sahil’de gerçekleştirildi. Vatandaşların söz alarak başladığı "Milletin Sesi Mitingi" daha sonra CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarıyla devam etti. CHP’nin Merkez Yönetim Kurulu üyeleri, Parti Meclisi üyeleri ve milletvekilleri ise CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun miting konuşmasını halkın arasına inerek dinledi.



“Bizi özgürce eleştireceksiniz”


Mitingde kürsü konuşması gerçekleştiren Kılıçdaroğlu, “Hiç kimse umutsuzluğa kapılmasın. Yaklaşık 5 yıl önce milletle birlikte yürümüş ve bu meydanda milyonlarla buluşmuştuk. Kimse bu yürüyüşün son olduğunu düşünmesin demiştik. Az kaldı bu kentin bu meydanlarında sokaklarında, özgürce kucaklaşacağız. Benden önce halkımızın sözlerini dinlediniz. İnsanları korkuyla sindirmek istiyorlar. Bu korku ikliminin korku aparatlarını hepimiz iyi biliyoruz. Hepsi birlikte çalışıyor. Tek amaçları korku iklimi oluşturmak. Bu milleti korkutarak bu sistemi ayakta tutmak istiyorlar. İnsanları gece yarısı gözaltına aldırıyorlar. Twit attılar diye okullardan çocukları aldırıyorlar. Doğayı savunan insanlara hapis cezası veriyorlar. Tahammül edemiyorlar. Biz CHP olarak fikri hür, vicdanı hür bir ülke istiyoruz. Ülkeye, hak ve adalet geldi diye yetinmeyeceksiniz. Bizi özgürce eleştireceksiniz. Memleketi bir uyuşturucu bataklığına çevirdiler. Kadın cinayetleri, işçi cinayetleri, siyasilere suikast hazırlıkları biz bunlarla kavga edeceğiz. Bu haklı davamızın önünü kesmek için güvensizlik ortamı oluşturmak istiyorlar ama biz kazanacağız” dedi.



“Kolları sıvayıp çalışmaya başlamalıyız”


Sözlerine devam eden CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, “Ekonomik krizin acı gerçeklerini dinlediniz. Bu hakka hukuka sırt çevirmenin sonucudur. Adaletsiz yönetimin sonucudur. Milyonlarca aile ağır şartlarda geçinemiyor. Onlar emekliye bayram ikramiyesini dahi çok görüyorlar. En önemlisi gençlerimizi kaybediyoruz. Yurt dışına çıkıyorlar. Artık hepimiz ürküyoruz. Çok uzun süredir elle tutulur hiçbir şey kalmadı. Uzun zamandır değişim rüzgarları esiyor. Türkiye değişime hazır. Çiftçisi işçisi, esnafı bu değişime hazır. Her şeyden önemlisi bu değişime gençler ve kadınlar hazır. Kolları sıvayıp çalışmaya başlamalıyız” diye konuştu.



“Mültecilerin ülkelerine gönderilmesi gerektiğine inanıyorum”


Belediyelerde yürütülen rüşvet operasyonlarına değinen Kılıçdaroğlu, “Biz bu düzeni bozacağız. Kan emicileri sırtımızdan söküp atacağız. Mafyalara, baronlara ses çıkarmayanlar belediyelerimize engel oluyorlar. Başkanlarımız bu engelleri aşarak halka hizmet vermeye devam edecekler. Milyonların sesi olmak için karanlıkta kaldım. Vatandaştan toplanan verginin hesabının vatandaşa verilmesi gerektiğine inanıyorum. Ben suçla mücadeleye inanıyorum. Organize olan suçların hepsini bu ülkeden söküp atacağız. Suriyeli mültecilerin ülkelerine gönderilmesi gerektiğine inanıyorum. Bu sınırları korumayan insanlar, ülke yönetemez. Biz ırkçı değiliz. Irkçılığa karşıyız. İktidara geldiğimizde Ortadoğu barış birliğini kuracağız. Orta Doğuya da barış getireceğiz” dedi.



“Demokrasi ve adalet için beraber çalışmak zorundayız”


Sözlerine devam eden CHP lideri, “Benim için eşitlik ve değerler. İnsanlar arasında hak eşitliği istiyorum. Fırsatların eşitliğini istiyorum. Değerler üzerinden var olalım istiyorum. Bu anlayışı başa getirmek için hep beraber çalışmak zorundayız. Birlikte mücadele etmek zorundayız. Bayrak bizim bayrağımız. Hangi partiyi desteklediğiniz önemli değil demokrasi ve adalet için beraber çalışmak zorundayız. Bu sorunlar hepimizin sorunu. Bu sorunların üzerinden gelebilmek için bize katılın. İl başkanımıza siyaseti yasaklayan zihniyet İstanbul sözleşmesini de engelliyor. Genç muhafazakar kardeşim aynısı sana da yapılacak. Bu seçimde kararsızım diyemezsin. Saldırganlığa karşı dik durmalısın” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.