DÜNYA - 08 Şubat 2012 Çarşamba 15:16

TÜRKİYE BASKETBOL FEDERASYONU YENİ ATILIMLARA YELKEN AÇTI

A
A
A
TÜRKİYE BASKETBOL FEDERASYONU YENİ ATILIMLARA YELKEN AÇTI

Türkiye Basketbol Federasyonu Dünya Basketbolu’nun ’Güç Merkezi Olma’ yolunda emin adımlarla ilerliyor. Türkiye Basketbol Federasyonu Başkanı Turgay Demirel, "Amacımız Türkiye’yi bir numaralı basketbol ülkesi haline getirmek" dedi.
Türkiye Basketbol Federasyonu, Conrad İstanbul Otel’de düzenlediği toplantı ile yeni kurumsal kimliğini tanıttı ve önümüzdeki döneme ilişkin stratejik planını açıkladı. Türkiye Basketbol Federasyonu Başkanı Turgay Demirel ve Yönetim Kurulu Üyeleri’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen federasyonun kurumsal kimliğinin ve 2012-2016 stratejik planının açıklandığı basın toplantısına Türk spor teşkilatı yetkilileri, kulüp temsilcileri, Türk basketbol camiasından isimler, sponsorlar ve çok sayıda medya mensubu
katıldı.
Türkiye Basketbol Federasyonu tarihinde yeni bir döneme girildiğini ve önemli bir sürecin başladığını belirten Başkan Demirel, TBF’nin bu yeni dönemdeki hedeflerini, Türk Basketbolu’nun stratejik planını ve yol haritasını açıklayarak Federasyonun yeni kurumsal kimliği hakkında açıklamalarda bulundu.
"AMACIMIZ TÜRKİYE’Yİ BİR NUMARALI BASKETBOL ÜLKESİ HALİNE GETİRMEK"
Türkiye Basketbol Federasyonu’nun ve Türk Basketbolu’nun son 20 yılda büyük ilerleme yaşadığını vurgulayan Turgay Demirel, "Bu dönemde kadın ve erkek liglerimiz dünyanın en önemli ligleri arasına girdi. Kadınlar ve Erkekler Avrupa Şampiyonaları’na ev sahipliği yaptık. Tarihin en başarılı Dünya Şampiyonası’nı düzenledik. 12 Dev Adam Basketbol Okulları aracılığıyla altyapı faaliyetlerimizin ülke geneline yayılmasını sağladık. Ulaşılan her yeni başarı, daha büyük hedefleri beraberinde getiriyor. Yeni
hedeflerimize de yine hep birlikte ulaşacağız. Vizyonumuz; uluslararası sportif rekabette, altyapı gelişiminde, üst düzey organizasyonların düzenlenmesinde ve basketbolun yönetiminde en başarılı Federasyon olarak, Türkiye’yi bir numaralı basketbol ülkesi haline getirmektir. Ülkemizi ekonomik, kültürel ve sosyal ideallerine ulaştırmayı hedefleyen 2023 planına paralel olarak gelişecek bu süreçte markamızın ve Türk Basketbolu’nun ülkemizde ve yurtdışında nasıl algılandığını iyi yönetmeli, doğru
konumlandırılmasını sağlamalıyız" dedi.
Türkiye’yi basketbolun güç merkezi haline getirmek için izlenecek stratejiyi içeren ’Güç Merkezi Projesi’ kapsamında, ’Sportif Başarı’, ’Etkinlikler’ ve ’Pazarlama’ olmak üzere üç ana alan belirlediklerini söyleyen Başkan Demirel sözlerine şöyle sürdürdü:
"Uluslararası üst düzey organizasyonlara ev sahipliği yapmak basketbolun gelişimine ve tanıtımına yönelik çalışmalarımızın en önemli parçalarından biridir. Stratejimizi, birbirini desteklemesi gereken üç alanı kapsayan, bütünleşik bir sistem üzerine kurduk."
"TÜRK BASKETBOLUNUN BEKLENTİLERİNE CEVAP VERECEK PROJELER OLUŞTURACAĞIZ"
Yeni dönemde Federasyon’un pazarlama stratejisini, tüm paydaşlarıyla; sporcular, kulüpler, sponsorlar, medya, basketbolseverler, devlet ve uluslararası basketbol camiasıyla olan ilişkileri güçlendirmek üzere hazırlandıklarını belirten Türkiye Basketbol Federasyonu Başkanı Turgay Demirel, "2012 yılında çok dilli yeni web sitemizi kullanıma açacağız. Sosyal medyayı da etkin bir şekilde kullanarak basketbolseverleri bir araya getirecek yeni bir platform oluşturacağız. Ulusal medya ile yakın işbirliği içinde
olacağız. Uluslararası halkla ilişkiler faaliyetlerimizi daha etkin hale getireceğiz. Sponsorlarımız ile yakın işbirliğine devam edeceğiz. Sponsorluk modelimizi geliştirecek fırsatlar yaratacağız. Uluslararası basketbol ve spor camiası ile yakın işbirliği içinde olmaya devam edeceğiz. Her iki tarafın da fayda sağlayacağı, Türk Basketbolunun beklentilerine cevap verecek projeler oluşturacağız" ifadelerini kullandı.
"AVRUPA VEYA DÜNYA ŞAMPİYONASI EV SAHİPLİĞİNE ADAY OLACAĞIZ"
Başkan Demirel, 2010 Dünya Şampiyonası’nda ve 2011 Kadınlar EuroBasket’te kazanılan Gümüş madalyaların gururunun tüm ülke olarak büyük bir coşkuyla yaşandığını, kazanılan madalyaların sporcularımıza ilham verirken, aynı zamanda da basketbola ilginin artmasını da sağladığını belirtti.
Turgay Demirel, "2010 Dünya Şampiyonası’nın yanı sıra, Kadınlar ve Erkekler Avrupa Şampiyonalarını düzenledik. Önümüzdeki aylarda Kadınlar Euroleague Sekizli Finali’ne, Turkish Airlines Euroleague Dörtlü Finali’ne ve Kadınlar Olimpiyat Elemeleri’ne ev sahipliği yapacağız. 2014 Kadınlar Dünya Şampiyonası ile 15 yıl gibi kısa bir sürede, kadınlar ve erkeklerde, hem kıta, hem de dünya şampiyonaları düzenlemiş tek ülke olacağız. Türkiye’yi büyük basketbol organizasyonlarının merkezi haline getirirken, aynı
zamanda takımlarımıza kendi taraftarları önünde, ev sahibi avantajıyla mücadele etme imkânı da vermiş olduk. Bu strateji, Türk Basketbolu’nun ulusal ve uluslararası platformlardaki etkinliğini arttırırken, saha içi başarı için önemli bir avantajı da beraberinde getiriyor. Bu yüzden; 2017 veya 2019 EuroBasket’e, 2015 yılından önce 3x3 Dünya Turu’nun bir ayağına ve altyapı yaş gruplarında Avrupa veya Dünya Şampiyonası ev sahipliğine aday olacağız" şeklinde konuştu.
"YENİ LOGOMUZ BASKETBOLA VE ÜLKEMİZE OLAN BAĞLILIĞIMIZI YANSITIYOR"
Önümüzdeki döneme ilişkin stratejik planın ilk aşaması olarak Türkiye Basketbol Federasyonu markasını, yeni bir kurumsal kimlik ve logo ile güçlendirdiklerini söyleyen Başkan Demirel, sözlerini şöyle tamamladı:
"Yeni logomuzun geçmişimizin izlerini koruyan çizgileri, organizasyonumuzun kalbinde yer alan, basketbola ve ülkemize olan bağlılığımızı yansıtıyor"
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Bayburt’ta basit yaralama suçunda taraflar TSK’ya bağış yapma şartıyla uzlaştılar Bayburt’ta ’Basit Yaralama’ suçunda taraflar Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) 10 bin lira bağış yapılması noktasında anlaştılar, dosya mahkemeye intikal etmeden çözülerek kapatıldı. K.A ve B.N.K isimli iki arkadaş dışarıda vakit geçirdikleri sırada araçla yanlarına gelen H.A ve R.A isimli şahıslar tarafından darp edildiler. Darp edildikleri iddiasıyla emniyete başvuran iki arkadaş H.A ve R.A’dan şikayetçi oldular. Mağdurların şikayeti üzerine şüpheliler H.A ve R.A hakkında ’Basit Yaralama’ suçundan soruşturma başlatıldı. Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosyadaki suçun uzlaştırmaya uygun bir suç olduğu belirlendi, dosya Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosuna gönderildi. Uzlaştırma bürosu ekipleri, mağdur taraflarla uzlaşma şartlarını görüşmek için bir araya geldiler. Mağdur K.A ve B.N.K, TSK’ya bağış yapılması şartıyla şüphelilerle uzlaşacağını uzlaştırma bürosu ekiplerine bildirdiler. K.A’nın ve B.N’K’nın uzlaşma talebini kabul eden şüpheliler, TSK’ya 10 bin lira bağışta bulundular. Uzlaştırma Bürosu görevlilerinin titizlikle yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosya mahkemeye intikal etmeden, çözüme kavuşturularak kapatıldı. Bununla birlikte, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, taraflarla görüşme sağlayan uzlaştırmacılara titiz çalışmalarından ötürü teşekkür ederek, kişi onarıcı adalet anlayışına hizmet etme gayreti içerisinde olduklarını, kamuya yararlı edimleri Uzlaştırma Bürosu ekipleriyle birlikte gerçekleştirdiklerini ve çalışmaların özenle yürütüldüğünü vurguladı.
Bayburt Uzlaştırma Büro ekiplerince bir dosya daha çözüme kavuşturuldu Bayburt’ta özel bir diş kliniğine tedavi olmak için başvuran H.H.O isimli hasta, kendisine yanlış tedavi uygulandığı gerekçesiyle B.S.G isimli doktordan şikayetçi oldu. Mağdur H.H.O, şikayetçi olduğu doktorla Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı’na (TEMA) bağış yapma şartıyla uzlaşmaya vardı. Anlaşma sağlanan dosya ise Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin çalışmaları sonucunda kapatıldı. H.H.O isimli bir vatandaş, tedavi olmak için gittiği özel diş kliniğinde diş hekimi B.S.G’nin kendisine yanlış tedavi uyguladığı iddiasıyla doktordan şikayetçi oldu, B.S.G, hakkında ’Taksirle Bir Kişinin Yaralamasına Neden Olma’ suçundan soruşturma başlatıldı. Dosyanın Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığına intikal etmesi sonucunda dosya incelendi, suçun uzlaştırmaya tabi olduğu belirlendi. Devreye giren Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu ekipleri, mağdur H.H.O ile görüşme sağladılar. Mağdur H.H.O, şüpheli B.S.G’den TEMA Vakfı’na 150 fidan bağışta bulunmasını istedi. Daha sonra şüpheli B.S.G ile bir araya gelen uzlaştırma bürosu ekipleri, H.H.O’nun talebini B.S.G’ye ilettiler. H.H.O’nun isteğini kabul eden doktor ise, 150 fidan karşılığında TEMA Vakfı’na 12 bin 800 lira bağışta bulundu. Mahkemelerin iş yükünün azaltılması amacıyla yapılan uzlaşma görüşmeleri sonucunda, taraflar edimli olarak uzlaşmayı kabul etmiş oldular. Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin özverili çalışmalarıyla bir dosya daha sonuca vardırılarak, kapatıldı. Öte yandan, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, kamu yararı gözeten çalışmaların özenle devam ettiğini bildirerek, Uzlaştırma Bürosu ekiplerine çalışmalarından ötürü teşekkürlerini iletti. Önceliklerinin kamu yararı olduğunun altını çizen Savcı Alim, Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu olarak çalışmaları özenle ve önemle yürüttüklerini söyledi.
Erzincan Erzincan’da Filistin’e destek yürüyüşü yapıldı Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) öğrencileri tarafından, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına tepki göstermek, Avrupa ve Amerika’da çeşitli üniversitelerde Filistin için yapılan protestolara destek vermek amacıyla ‘Gazze İçin Yürüyüş ve Dua’ programı düzenlendi. EBYÜ’de öğrenim gören öğrenciler ile akademik ve idari personelin yanı sıra çok sayıda Erzincanlı vatandaş, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto etmek ve aynı amaçla ABD ile Avrupa’daki üniversitelerde yapılan eylemlere destek vermek amacıyla EBYÜ kampüsünde toplandı. Program, İlahiyat Fakültesi öğrencilerinden Eyüp Budak’ın okuduğu Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Daha sonra öğrenciler, İngilizce ve Türkçe, "Gazze’de katliam var, sesini yükselt", "Bugünün Nazi’si işgalci İsrail", "Kudüs için, ilk kıblemiz Mescid-i Aksa için, Filistin için" yazılı pankart açtı. Özgür Filistin eylemlerine destek olmak amacıyla gerçekleştirilen programda EBYÜ öğrencileri adına basın açıklamasını Furkan Çoban okudu. Açıklamada şu metne yer verildi: “Allah’ın ve sizin düşmanlarınızı ve onların gerisinde olup sizin bilmediğiniz, ama Allah’ın bildiklerini korkutup caydırmak üzere, onlara karşı elinizden geldiği kadar güç ve savaş atları hazırlayın. Allah yolunda harcadığınız her şeyin karşılığı, zerrece haksızlığa uğratılmadan size tastamam ödenecektir. Bir asırdır Filistin’i işgal etmeye çalışan Siyonist terör şebekesi yaklaşık 210 gündür Gazze halkına zalimce saldırmaya devam ediyor. Filistin’de göğe yükselen bebeklerin ve çocukların feryadı, katledilen binlerce masum çocuğun mazlumiyeti; arşı alayı titretti ve arştan arza, yeryüzü şeytanlarının ve zalimlerin fermanı olarak indi. Ve dünyanın dört bir tarafında yeryüzünün vicdan ehli insanları, bataklığa düşmüş insanlığın onurunu ayağa kaldırmak adına bir devrim ateşini tutuşturdular. Bu devrim ateşi elden ele tüm ülkelerin ve milletlerin ufkunu aydınlatmaktadır. Filistin davasına destek amaçlı yapılan bu eylemler Siyonizm’in temsil ettiği küresel şeytani düzene karşı haklı bir isyandır. Başta Amerika ve Fransa olmak üzere, Batı dünyasının birçok yerinde en saygın kabul edilen üniversitelerde gönüldaşlarımız ayağa kalkarak isyan ateşine destek vermiş ve küresel intifadanın bir parçası olmayı tercih etmiştir. Birçok akademisyen ve öğrenci, bu davaya destek olmuştur. İntifada ateşi, sinelerinde yürek taşıyan herkesi etkisi altına almıştır. Tüm tedbir ve baskılara rağmen, onurlu gençlerin ve akademisyenlerin isyanları engellenememektedir. Binlerce öğrenci ve akademisyenin tutuklanması, sonucu değiştirmemiştir. Buradan zulme sessiz kalmayan bu onurlu akademisyenleri ve öğrencilerini selamlıyoruz. Ey vicdanlı ve aziz halkımız; sizler de kalkın ve bu insanlık zincirinin halkalarını oluşturun. Bu insanlık devrimine siz de iştirak edin. Gönülleriniz bu dava için atsın, Diliniz bu davayı konuşsun ve kalemleriniz bu davayı yazsın. İnsanlığın ikiye ayrıldığı bir zamanda aziz ve özgür insanların saflarında yer alın ve küresel intifadanın şerefini bir madalya olarak taşıyın. Bu şeref sizden sonraki nesillere de aktarılsın. Küresel intifadaya ve bu intifadayı kuşanan özgür ruhlu cesur yüreklere selam olsun. Ve buradan tekrar hatırlatıyoruz: Ehli Vicdan, Ehli iman olan ve kalbinde zerrece İnsanlık taşıyan herkese diyoruz ki küresel boykot mallarını almayın-aldırmayın. Unutmayın ki alınan her boykot malı bir bomba, bir tank veya bir füzedir. Ümmetin ve insanlığın izzet örtüsüne dokunan Siyonist eller varsa, onlara karşı çıkan yiğitler, Sütçü İmamlarda vardır elbet. Nihayetinde Şanlıurfa’dan bir yiğit çıktı adı Hasan saklanan idi. İmanı gayreti cesareti kabul etmedi bu zilleti ve canını Rabbi Rahmana teslim etti. Rabbimizden niyazımız şehidimizin attığı bu adımın zulmün tahtını sarsması ve İslam dünyasının bu zelilce seyirciliğine son vermesidir. Gazze’yi unutmama ve unutturmama adına elimizden ne geliyorsa yapacağız, insanlık ve Müslümanlığın bağrına hançer saplanmış iken buna seyirci ve ilgisiz kalmak elbette mümkün değildir. Son olarak buradan tüm dünyaya haykırıyoruz: Kudüs ve Mescidi Aksanın kurtuluşu için yapılacak olan her türlü meşru eylemin yanındayız, tarafıyız ve destekçisiyiz. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi öğrencileri.” Basın açıklaması sonrasında yapılan yürüyüş ile program nihayete erdi.