YEREL HABERLER - 09 Şubat 2014 Pazar 09:21

9 Şubat Dünya Sigarayı Bırakma Günü

A
A
A
9 Şubat Dünya Sigarayı Bırakma Günü

TÜRKİYE SİGARAYLA SAVAŞ DERNEĞİ BAŞKANI AYDIN:
“YERYÜZÜNDEN YOK OLUNCAYA KADAR SİGARA İLE MÜCADELE EDECEĞİZ”
BANU EZBER
9 Şubat Dünya Sigarayı Bırakma Günü’nün önemine vurgu yapan Türkiye Sigarayla Savaş Derneği Genel Başkanı Dr. Mustafa Aydın, bu önemli günün toplumu duyarlı hale getirdiğini ve sigaranın son molekülü yeryüzünden yok oluncaya kadar mücadele edeceklerini söyledi.
Tütün ve mamullerini tüketen vatandaşları uyararak sigara kullanımı sonucu sağlık sorunlarının ve ölümlerin artığını belirten Aydın, sigara ile mücadelenin tek ve en etkin yolunun eğitim olduğunu söyledi. Türkiye’de her yıl ortalama 120 bin insanın sigaradan öldüğünü ifade eden Aydın, “Bu kişilerden 110 bin civarı bizzat sigara içerek ölürken diğer 10 bin civarı ise pasif içici olarak hayatını kaybediyor. Sigara ile mücadelenin tek ve en etkin yolu eğitimdir. Sigara içen ve içmeyen insanları, içenlere karşı duyarlı hale getirip sigaranın gerçek yüzünü göstermeliyiz” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin sigara ile mücadele konusunda Dünya Sağlık Örgütü tarafından ödüllendirildiğini belirten Aydın, “Bundan önce sigara bir prestij aracıydı ve insanlar hava atmak için sigara içiyordu. Eskiden misafirliğe gittiğinizde gümüş tepsilerin içerisinde insanlara sigara ikram edilirdi ve yine gümüş çakmaklarla sigaralar yakılırdı. Oysaki bugün sigara gizli yerlerde içiliyor. Tütün ve mamulleri ile ilgili yasa çıkmadan önce Türkiye’de 27 milyon sigara içicisi vardı. Yasadan sonra ise bu sayı 22 milyona indi. Yani yaklaşık 5 milyon insan sigarayı bıraktı. Çünkü artık insanlar bilinçleniyor. Sigaranın son molekülü yeryüzünden yok oluncaya kadar sigara ile mücadele etmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Sigara kullanımının ekonomik boyutuna da dikkat çeken Aydın, her yıl yaklaşık 15 milyar doların sigara kullanımına, 5 milyar dolarını ise sigaradan kaynaklanan hastalıkların tedavisine harcandığını söyledi. Sigara kartellerinin hangi amaca hizmet ettiğinin belli olduğunu söyleyen Aydın, “O sigara parası ile alınan uçakların nereleri bombaladığı belli. Hiç olmazsa bunları göz önüne getirerek insanlar sigarayı bırakmalı. Sigaraya verilen para sağlığa ve eğitime harcanmalıdır” ifadelerine yer verdi. Sigara izmaritlerinin söndürülmeden yere atılmasını da eleştiren Aydın, 2013 yılında yapılan istatistiklere göre, İstanbul’daki yangınları yüzde 50’sinin sigaradan kaynaklandığını belirtti.
Anne ve babası sigara kullanan 3 bin civarında çocuğun aileleri tarafından zehirlenmekte olduğunu söyleyen Aydın, “Hem sigara içenlere hem de henüz sigara ile tanışmamış genç kardeşlerimize sigaranın gerçek yüzünü anlatmalıyız. Sigarayı bırakmanın en etkin yolu insanın kendisi ile mücadelesi ve olayı kafasında bitirmesidir. Sigara içen kişi, ‘Bu sigarayı; çocuklarım, eşim, ülke ekonomisi, yeşil bir çevre ve gelecek nesiller için içmemem gerekir’ algısı oluşmalıdır” ifadelerini kullandı.
Sigara kullanımının, ağız ve diş sağlığını da birinci dereceden etkilediğini vurgulayan Dr. Aydın, “İnsanımız ağız ve diş sağlığına hiç önem vermiyor. Sigara içen insanın ağzı kül tablası gibi kokar ve ne çocuğunu, ne arkadaşını ve ne de sevgilisini öpebilir. Sigarayı bırakmak isteyen insanlarımızın, eğitim kurumlarının, basının ve sivil toplum kuruluşlarının desteğiyle bunu başaracaklarına inanıyorum” dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Bu kez sulama kanalında obruklar oluştu Konya’nın Çumra ilçesinde bulunan toprak kanal olarak devam eden Çarşamba kanalı içerisinde 3 ayrı obruk oluştu. Obrukları inceleyen Konya Teknik Üniversitesi Obruk Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Fetullah Arık, çevredeki vatandaşların çok yakınına gelmemelerini, başka yerlerde de çökmeler olabileceğini, dikkatli olunmasını ve kanal içerisine girilmesi gerektiğini söyledi. Yağışların azlığı ve kuraklık Türkiye’yi etkilemeye devam ediyor. Tarımın başkenti olarak bilinen Konya Ovası’nda ise başta Çumra ilçesi ve çevre ilçeler ile illerde obrukların oluşumu her geçen gün çoğalıyor. Konya Ovası’nda iklim değişikliği ve şuursuz tarımsal sulama nedeniyle yer altı su seviyesinde geçtiğimiz aylarda 20 metreye kadar düşüşler kayıtlara geçti. Kayıt dışı kullanılan kuyuların takibi yapılamaması ve vahşi sulama sonrası yer altı su kaynaklarında 50 metreye kadar çekilme meydana gelirken, ovanın kuzey bölgesinde ise 400 metreye kadar açılan kuyulardan su çıkmadığı belirlendi. Konya’nın Çumra ilçesi bulunan Çarşamba kanalı olarak bilinen Çumra Sulaması Ana İletim Kanalı olan Apa Alemdar İsale Kanalının 3 farklı noktasında obruk oluştu. Çökmeyi fark eden mahalle sakinleri durumu yetkililere bildirdi. Yapılan ihbar üzerine olay yerine DSİ Konya 4. Bölge Müdürlüğü ekipleri sevk edildi. Oluşan obrukların incelenmesi ve önlem alınması için güvenlik önlemleri alındı, Apa Barajından su çıkışı düşürüldü. Gökhüyük, Doğanlı ve Dineksaray Mahalleri yakınlarında oluşan obruklarda incelemelerde bulunan Konya Teknik Üniversitesi Obruk Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Fetullah Arık, "Bölge içerisinde zaten şu anda içinde bulunduğumuz alan İnsuyu formasyonu dediğimiz formasyonun olduğu bölge. Bu İnsuyu genellikle suyla karşılaştığı zaman çözünebilir nitelikte birimlerden oluşuyor. Buradaki kanal aslında Çarşamba çayının güzergahı üzerinde Çarşamba Çayı’nın olduğu yerde toprak kanal şeklinde devam ediyor. Uzun geçen kurak geçen kış mevsiminden sonra sular geldiği zaman da tabii ki alttaki Çarşamba çayının altındaki gevşek tutturulmuş malzeme içerisindeki çatlaklar biraz daha genişlemiş ve alttaki boşluklara doğru hareket etmiş. Bu alttaki zaten var olan boşluğun üstteki malzemenin taşınması taşınamaması sonucu çökmesini gösteriyor. Yani bölgedeki kuraklığın en önemli göstergelerinden birisi. Bu havza içerisinde bu tarz çöküntüler özellikle yağışlardan sonra meydana geliyordu. Yoğun yağışlardan sonra burada da su akışıyla meydana gelmiş olması benzer bir görüntüyü ortaya çıkarıyor" dedi. Çevre halkına uyarılarda bulunan Obruk Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Arık, "Çevredeki vatandaşlar incelemek için de olsa çok yakınına gelmesinler. Zira çatlakların devamı var. Daha güneydeki göçüklerde aynı şey var. O yüzden şu anda zaten Devlet Su İşleri konuya müdahale ediyor. Bunlar doldurulduktan sonra belki buraya gelinebilir. Tabii vatandaşlar, bunun dışında başka yerlerde de çökmeler olabilir kanal içerisine girmemelerini öneririz. Bu bölge içerisinde biz Konya AFAD İl Müdürlüğüyle birlikte yürüttüğümüz proje çerçevesinde çalışmalarımızı tamamladık ve duyarlılık haritamızı oluşturduk. Burası yüksek duyarlı alanlardan bir tanesi ve bölge içerisinde zaten yakınlarda hemen en eski obruklardan birisi olan Gökhüyük Obruğu bulunuyor. Gökhüyük obruğunun dışında bölgede Çumra Apa bölgesi obrukları vardı geçmişte. Dolayısıyla bura da obruk açısından en azından potansiyel arz eden bir yer. Dolayısıyla burada obruk oluşumuyla ilgili, doğal şartları değiştirme şansımız yok ama kullanımıyla ilgili bir takım önlemler alınabilir" diye konuştu.