ASAYİŞ - 28 Mart 2024 Perşembe 17:13

15 aylık oğlunu döverek öldürdüğü iddiasıyla yargılanan babaya müebbet hapis cezası

A
A
A
15 aylık oğlunu döverek öldürdüğü iddiasıyla yargılanan babaya müebbet hapis cezası

Arnavutköy’de 2003 yılında 15 aylık oğlu Armağan’ı döverek ölümüne neden olduktan sonra gizlice gömdüğü iddia edilen ve 3 çocuğunun ihbarı üzerine olaydan 20 yıl sonra hakkında dava açılan baba yargılandığı davada müebbet hapis cezasına çarptırıldı.


Arnavutköy’de 2003’ün kış aylarında 15 aylık öz oğlu Armağan’ı tekme ve yumruk atmak, duvara fırlatmak ve eşarpla boğazını sıkmak suretiyle darp edip ölümüne neden olduktan sonra gizlice gömdüğü iddia edilen ve 2016’da 3 çocuğunun ihbarı üzerine olaydan 20 yıl sonra hakkında dava açılan sanık baba Hüseyin K.’nın yargılanmasına devam edildi. İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuklu sanık Hüseyin K. Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı. Sanığın 1 çocuğu ise ’müşteki’ sıfatıyla salonda yer alırken, tarafların avukatları hazır bulundu.



‘’Çocuklarım bu olayı bir araya gelerek uydurmuşlardır’’


Duruşmada bir algı oluşturulmaya çalışıldığını belirterek savunma yapan sanık Hüseyin K. “Hiç bir delil yok. Sadece yorum yapılıyor. Çocuklarımın anneleri, çocuğumuz öldüğünde ilk benimle paylaştı. Kurumda kalan çocuklarım bu olayı bir araya gelerek uydurmuşlardır. Eşimi seviyorum ve 5 tane pırlanta gibi evladım var. Avukatım beni savunuyor mu? Benim hakkımda hiçbir şey bilmiyor oysaki. Öcü gibi bekliyorum. Kızım ‘biz rutubetli evde yaşıyorduk’ demiş. Biz giriş katta bile oturmadık. 2. katta oturuyorduk. Müştekiler harici diğer aile üyelerinin tanık olarak dinlenmesini istiyorum ve tahliyemi talep ediyorum” ifadelerini kullandı.



‘’Ölen çocuğun saatler önce sanık tarafından şiddete uğradığını kanıtlamış bulunmaktayız’’


Duruşmada beyanda bulunan müşteki avukatı “Kayıt dışı çocuk olup ölenler de var. Çocukları nüfusa kaydetmediğinden dolayı çocukların ölüm kaydı yoktur. Çocukların annesi kaç çocuk doğurduğunu bilmiyor. Annenin bugüne kadar 13 çocuğu olduğu ve 9’unun yaşadığına dair ifadesi var. Müvekkillerim şiddetten kaçıp yurda yerleşmişlerdir. Ölen çocuğun saatler önce sanık tarafından şiddete uğradığını kanıtlamış bulunmaktayız. Sanığın kasten öldürmekten cezalandırılmasını talep ediyoruz” dedi. Duruşmada son sözü sorulan sanık, beraatını talep ettiğini ifade etti.



Müebbet hapis cezasına çarptırıldı


Kararını açıklayan mahkeme, sanık Hüseyin K.’yı ‘kendini beden bakımından savunamayacak durumda bulunan çocuğunu kasten öldürme’ suçundan müebbet hapis cezasına çarptırdı. Sanık hakkında adli kontrol tedbirlerinin yetersiz kalacağına hükmeden heyet, sanığın tahliye talebini de reddederek tutukluluk halinin devamına karar verdi.



Olayın geçmişi


Edinilen bilgiye göre 14 Temmuz 2016 tarihinde Arnavutköy İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne giden 3 kardeş V.K. (25), Ö.K. (23) ve M.K. (21) bir ihbarda bulunmuş, babaları Hüseyin K.’nın (57) 2003 yılında o dönem 15 aylık olan kardeşleri Armağan’ı döverek öldürdüğünü ve bir arkadaşıyla Arnavutköy Mezarlığı’na gömdüğünü iddia etmişlerdi. Olaya ilişkin Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturmada ise 9 Haziran 2022’de şüpheli baba Hüseyin K.’nın gösterdiği alanda ‘fethi kabir’ denilen ‘mezarın açılması’ işlemi yapılmış, işlem sonrası bulunan bebek cesedinde yapılan DNA incelemesiyle şüpheli babanın DNA’sının uyumlu olduğu ortaya çıkmıştı.


İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına fezleke ile gönderilen soruşturma çerçevesinde ise 27 Ekim 2023’te iddianame hazırlanmış, hazırlanan iddianamede şüpheli baba Hüseyin K.’nın 2003’ün kış aylarında öz oğlu olan 2001 doğumlu Armağan’ı kablo ile başına vurmak, tekme atmak, yumruk atmak, eşarpla boğazını sıkmak ve duvara fırlatmak suretiyle darp ettiği kaydedilmişti. İddianamede ayrıca, şüpheli Hüseyin K.’nın ‘olası kastla nitelikli kasten öldürme’ suçundan müebbet hapis cezasına çarptırılması talep edilmişti.


Konuya ilişkin yargılama İstanbul 36.Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam ederken 13 Şubat 2024’te mahkeme, Hüseyin K.’nın suçun değişme ihtimalini de göz önüne alarak tutuklanmasına karar vermişti.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Bıçaklanan kadını kurtardıktan sonra tutuklanan gençlere destek için sevenleri bir araya geldi Eskişehir’de karısını ve kızını bıçaklayan Afganistan uyruklu şahsa müdahale ettiği esnada bıçakladığı gerekçesiyle tutuklanan gençlerin aileleri ve arkadaşları bir araya gelerek, ‘Adalet’ çağrısı yaptı. Odunpazarı ilçesi Emek Mahallesi’nde 5 Şubat 2022’de eşi Shannaz Nazari ve kızı Nasimgül Ahmadi’yi bıçaklayan Afganistan uyruklu Abdulkadir Ahmadi’ye o esnada yakınlardan geçen Tolga Daşkıran ve arkadaşı Hüseyin Şahin müdahale etti. Abdulkadir Ahmadi çıkan arbedede Hüseyin Şahin’i bıçakla yaralarken, kendisi de Tolga Daşkıran tarafından bıçaklanması sonucu yaralandı. Olayın ardından başlatılan soruşturmada tutuklandıktan sonra adli kontrol şartıyla serbest bırakılan Tolga Daşkıran’a devam eden yargılama sürecinin sonunda ‘kasten öldürmeye teşebbüs’ suçundan haksız tahrik ve iyi hal indirimiyle 5 yıl hapis cezası verildi. Eskişehir 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen dava sonrası Tolga Daşkıran’ın avukatı ve cumhuriyet savcısı tarafından Ankara Bölge Adliye Mahkesi’ne itiraz dilekçesi verildi. Cumhuriyet savcısı, Tolga Daşkıran’a verilen 5 yıl hapis cezasına ilişkin hazırladığı itiraz dilekçesinde Daşkıran’ın ‘meşru savunma’ hükümleri çerçevesinde hareket ettiğini belirterek, beraatını talep etti. Mahkeme heyeti, 13 Temmuz 2023 tarihinde yapılan itiraza rağmen Tolga Daşkıran’a verilen 5 yıllık hapis cezasını onadı. Ayrıca sanık Abdulkadir Ahmadi, eşini kasten öldürmeye teşebbüs suçundan iyi hal indirimiyle 12 yıl 6 ay hapis cezası, Daşkıran’ın arkadaşı Hüseyin Şahin ise 3 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı. Cezaların onanmasından sonra Eskişehir Adliyesi’ne giderek teslim olan Tolga Daşkıran ve Hüseyin Şahin tutuklanarak cezaevine gönderildi. Bugün Emek Mahallesi Yavuz Selim Sokak’ta Tolga Daşkıran’ın, Hüseyin Şahin’in ve dosyada yer alan Şükrü Tatar’ın aileleri ve arkadaşları bir araya geldi. Ellerindeki pankartla ‘Adalet’ çağrısı yapan grup, devlet büyüklerinin olaya el atmasını talep etti. Oğlunun tutuklanmasıyla büyük acı yaşadığını belirten Tolga Daşkıran’ın annesi Nazire Kurt, “Adalet çağrısı yapıyoruz. Çünkü çocuklarımız haksız yere yatıyorlar. Şu an içerideler, onların özgürlükleri bitti. Ben dayanamıyorum, ciğerim çok yanıyor. Anneyim ben. Bütün kadınlara da sesleniyorum, Tolgam’a, Hüseyin’e, hepsine destekçi olsunlar. Çünkü bunlar bir kadın için koştular. Gücüm yok, hiç konuşamıyorum. Ayakta zor duruyorum. Ben çocuklarımızı istiyorum. Türk adaletine güveniyorum. Madem bu ülkede kadın hakları var, benim çocuklarımı salsınlar. Benim çocuklarım hiçbir şey yapmadı. Allah’ın izniyle gelecekler, ben inanıyorum. Bu kul hakkı. Benim çocuklarım can kurtarmak için koştular ve de kurtardılar. Neden böyle bir şey oluyor? Ben adalet istiyorum. Ne yiyorum, ne içiyorum. Hiçbir şey düşünemiyorum, sadece gözümdeki yaşım bitti, dayanamıyorum. Lütfen, herkesten destek istiyorum” dedi. “Hem psikolojisi alt üst oldu hem de bu şahıs tarafından yaralandı” Davada 3 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılan Hüseyin Şahin’in ablası Ayşe Şahin ise, “Hüseyin Şahin, 1 ay sonra üniversite sınavına girecek. Bu olay yüzünden hem psikolojisi alt üst oldu hem de bu şahıs tarafından yaralandı. 16 yerinden bıçaklanan kadını kızıyla kurtarmaya çalışırken kendisi de bıçaklandı ve hiçbir müdahale yapmadığı halde şu anda içeriye alındı. Adalete güveniyorum. Lütfen, özgürlüklerini istiyorum. Tekrardan hayatına dönüp okuluna devam etmesini istiyorum” ifadelerini kullandı.
İzmir Sinan Kaloğlu: "Göztepe ile şartlarımız aynı değil" Gençlerbirliği Teknik Direktörü Sinan Kaloğlu, Göztepe yenilgisinin ardından yaptığı açıklamada, "Göztepe ile şartlarımız aynı değil, onların kalecisinin maliyetiyle bizim ilk 11’imizin maliyeti aynı değerde ve bugün sahada ilk kez oynayan genç oyuncularımız vardı" dedi. Trendyol 1. Lig’in 32. haftasında Gençlerbirliği konuk olduğu Göztepe’ye 2-0 mağlup oldu. Müsabakanın ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan Gençlerbirliği Teknik Direktörü Sinan Kaloğlu, "Öncelikle Göztepe takımını tebrik ediyorum, bir üst lige çıktılar. Sezon başından beri etkili bir şekilde devam ettiler. Bugün de onlar adına iyi bir atmosfer vardı. O yüzden tebrik ediyorum. Kendi oyuncularımı da yaptıkları mücadeleden dolayı tebrik ediyorum. Skor ne olursa olsun. Maça gelirsek ilk yarı çok etkili olamadık. İstediğimiz şeyleri yapamadık. Ama yine de ikinci yarıya iyi bir şekilde geldik. İkinci yarıda da aslında oyun dengelenmişti. Kaptırdığımız bir topla maalesef son dakikalara yakın son çeyreğe girdiğimizde golü yememize sebep oldu. İkinci golü de yine kendimiz kaptırdığımız topla yedik. Maalesef bireysel hatalar bugün skoru rakibimizden yana kullandı. Göztepe takımıyla şartlarımız aynı değil. Bugün ilk 11’mizin maliyeti Göztepe kalecisinin bir yıllık maliyetiyle aynı değerde. 11’de bugün görev yapan 5 oyuncumuz ilk defa bu seviyede oynadı. İlk defa bu ligde oynuyorlar. Genç arkadaşlarımız haliyle tabii ki her ne kadar da biz sakin kalmalarını ve oynamalarını tavsiye etsek de şöyle bir atmosferde onlar için kolay değildi. İlk yarı özellikle istediğimiz verimi, beklediğimiz iyi verimi çocuklardan alamadık. Üzgünüz, buraya puan ve puanlar için geldik. Ama bizim için kaybedilmiş bir şey yok. Önümüzde iki karşılaşma var. İki karşılaşmayı kazanıp son hafta da olsa rakiplerimizin puan kaybıyla inşallah play-off’a, play-off’tan da inşallah Süper Lig’i sonuna kadar zorlayıp çıkacağız. Bugünkü atmosfer de güzeldi. Taraftarlarımız da bizi yalnız bırakmadı. Onlara da burada bir galibiyet vermek isterdik ama olmadı. Dediğim gibi çocuklar ellerinden gelen mücadeleyi gösterdiler. Onları da tebrik ediyorum" dedi.
Antalya Osman Zeki Korkmaz: “Bireysel olarak bir analiz yapmak zorundayız” İstanbulspor Teknik Direktörü Osman Zeki Korkmaz, Corendon Alanyaspor mağlubiyetinin ardından yaptığı açıklamalarda, maçın ikinci yarısına farklı bir motivasyonla başladıklarını ifade ederek, “Kaçırdığınız gollerdeki kaçırma şekliniz ve gol yeme şekliniz motivasyonu aşağıya çekebilir. Bireysel olarak bir analiz yapmak zorundayız” dedi. İstanbulspor, Trendyol Süper Lig’in 34. haftasında deplasmanda Alanyaspor’a 6-0 mağlup oldu. Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulundan İstanbulspor Teknik Direktörü Osman Zeki Korkmaz, sahada doğru davranış sergilense de maçtaki oyunun başka bir şey anlattığını ifade etti. “Kaçırdığınız gollerdeki kaçırma şekliniz ve gol yeme şekliniz motivasyonu aşağıya çekebilir” Alanyaspor’un sert bir oyun anlayışıyla maça başladığını belirten Korkmaz, “Böyle bir maçtan sonra neler söylenebilir, bir şeyleri analiz yapmak lazım. Ben rakamlara çok inanmam. İnanmamak haklılığımı da bugün gördüm. İlk yarının skoru 3-0’dı ama ilk yarının sonundaki gol beklentisi iki takımın da eşitti. Bu rakamlar bir şey anlatmıyor. Sahadaki doğru davranışları yerine koymazsanız rakam ne anlatırsa anlatsın top başka bir şey anlatır. Birkaç haftadır şu mesajı veriyorum, bütün gözler üzerimizde. İstanbulspor son sırada olmasına rağmen futboluyla en çok bahsedilen takım. Bunun bir yerde futbolcular için ikinci motivasyon malzemesi olması gerekiyordu. Siz bu tavrı ortaya koydukça rakipler de size karşı başka motivasyonla maça çıkıyor. Alanyaspor bizden hariç biriyle oynasaydı bu motivasyonla maça çıkmazdı. Sert bir oyun anlayışıyla maça başladılar. Biz buna cevap veremedik. Pek çok pozisyonda futbolcular doğru pozisyondaydı ama yapmaları gereken davranışı sahaya koyamadılar. Maçı tutmak için pozisyonlar yakaladık. Bunları değerlendiremedik. İkinci yarının başında başka bir motivasyonla başladık. Kaçırdığınız gollerdeki kaçırma şekliniz ve gol yeme şekliniz motivasyonu aşağıya çekebilir. Bireysel olarak bir analiz yapmak zorundayız. Kazanmak kaybetmek önemli değil diye hep söylüyoruz. Maçı kaybedebiliriz Alanyaspor bizden çok daha zengin kadroya sahip. Ellerinde çok büyük hamle gücü vardı. Bugüne kadar biriktirdiğimiz güzellikleri lig bitene kadar bozmadan devam etmemiz gerekiyor. Bunu da bireysel davranışlarla düşük motivasyonla kimsenin bozmasına izin vermeyiz” diye konuştu.