EKONOMİ - 22 Ocak 2020 Çarşamba 10:01

2020 yılında kamu sağlık harcamaları 188,6 milyar TL ile rekor düzeye ulaşacak

A
A
A
2020 yılında kamu sağlık harcamaları 188,6 milyar TL ile rekor düzeye ulaşacak

Sağlık Ekonomisi ve Politikası Derneği Başkanı Dr.

Sağlık Ekonomisi ve Politikası Derneği Başkanı Dr. Güvenç Koçkaya’nın açıklamalarına göre 2020 kamu bütçesinde en fazla kaynak sağlık harcamalarına ayrıldı. Sağlık harcamaları 2020’de de artmaya devam ederek 188,6 milyar TL’ye ulaşması bekleniyor.


Sağlık Ekonomisi ve Politikası Derneği ile Medipol Üniversitesi Sağlık Sistemleri ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (SASPAM) ev sahipliğinde düzenlenen ‘Sağlık Ekonomisi Sempozyumu’nda sağlık harcamalarında önemli bir yer tutan ilaç harcamalarının fiyatlandırmasında kullanılan farklı yöntemler uluslararası konuşmacıların katılımıyla geçtiğimiz haftalarda değerlendirildi.


Sempozyumda 2020 yılı sağlık harcamalarına dair detayları paylaşan Sağlık Ekonomisi ve Politikası Derneği Başkanı Dr. Güvenç Koçkaya şunları aktardı: “2020 yılı Merkezi Yönetim Bütçesi TBMM tarafından 1 trilyon 95,5 milyar TL olarak öngörülerek onaylandı. Söz konusu bütçeden yüzde 17,2’lik pay alan sağlık harcamaları 188,6 milyar olarak belirlendi. Sağlık harcamaları bakımından kritik öneme sahip Sosyal Güvelik Kurumu’nun (SGK) toplam harcamaları ise 524 milyar TL olarak açıklanırken, bu tutarın da 122 milyar TL’sinin sağlık harcamaları kapsamında kullanılması planlanıyor.”


“SGK bütçesinin neredeyse yüzde 25`i sağlık harcamalarına ayrılıyor”


SGK sağlık harcamalarını da detaylandıran Güvenç Koçkaya, "Merkezi yönetim bütçesinden 2020 yılında SGK’ya transfer edilmesi planlanan 218 milyar TL’lik tutarın da 13 milyar TL’lik kısmının ödeme gücü olmayanların genel sağlık sigortası primlerinin karşılanması için harcanacağı öngörülüyor. Böylece SGK bütçesinin sağlık harcamalarına ayrılan kısmı 135 milyar TL olarak planlanıyor. Bir diğer ifade ile SGK bütçesinin neredeyse yüzde 25`i sağlık harcamalarına ayrılıyor. Sağlık Bakanlığının merkezi bütçesi ise yaklaşık 58,8 milyar TL’ye ulaşıyor. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, 2020 kamu bütçesinde en fazla bütçeyi sağlığa ayırdı” ifadelerini kullandı.


“Türkiye yerli ilaç sanayi korumak için fiyatlandırma temelli teşvikler uyguluyor”


Sağlık Ekonomisi ve Politikası Derneği Başkan Yardımcısı ve Hacettepe Üniversitesi İktisat Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Zafer Çalışkan yaptığı sunumda ilaç fiyatlandırma politikasının ve ilaç harcama karının ülkeden ülkeye değişiklik gösterdiğini ancak tedavide artan ihtiyaçların giderek yakınsadığını belirtti. Yani ülkeler arasında ilaç ve tıbbi cihaz fiyatlama/bütçeleme politikası belirlemedeki farklılığa karşın yeni/yenilikçi tedavilere olan talep konusunda politika belirlemenin benzer adımlar atmayı zorunlu kıldığını vurguladı. Sağlık Ekonomisi ve Politikası Derneği Saymanı ve Ondokuz Mayıs Üniversitesi Sağlık Yönetimi öğretim üyesi Dr. Gülpembe Oğuzhan bu durumu Türkiye özelinde değerlendirip, Türkiye’de yenilikçi ürün fiyatlarının özellikle sabit kur düzenlemesine ve iskonto oranlarına bağlı olarak diğer ülkelere göre daha düşük olurken, benzer ürün fiyatlarının diğer ülkelere göre daha yüksek olabildiğini vurguladı.


Dr. Güvenç Koçkaya ise Türkiye ilaç/tıbbi cihaz fiyatlandırma politikalarının yalnızca harcama yönüyle değil orta ve uzun vadede harcamaları da belirleyecek olan üretim ve ihracat yönüyle de ele alınması gerektiğini vurguladı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adıyaman İsias Otel Davası’nda yeni bilirkişi raporu istenmesine karar verildi İsias Otel davasının 2. duruşmasın yeni bilirkişi raporu istenmesine karar verildi. Duruşma sırasında KKTC Başbakanı Ünal Üstel ile sanık avukatı arasında tartışma yaşanırken Üstel, bazı iddialarda bulunan sanık avukatına ‘yalan söylüyorsun’ diyerek tepki gösterdi. Adıyaman 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, saat 10.00’da başlayan ve saat 18.15’de sona eren duruşmada mahkeme heyetinin ara kararıyla, tutuklu sanıklar Ahmet Bozkurt, Mehmet Fatih Bozkurt ve Erdem Yıldız’ın tutukluluk halinin devamına karar verildi. Tutuksuz sanıklar Efe B., Halil B., Hasan A., Mehmet G., Şule Ö. ve Ulviye B.’nin adli kontrollerin devam etmesine karar verildi. Mahkeme ayrıca, dosyayı yeniden bilir kişi heyetine tebliği edildi. Davanın bundan sonraki duruşmasının 12 Haziran 2024 tarihinde saat 09.00’da görülmesine karar verildi. KKTC Başbakanı Ünal Üstel, sanık avukatına ‘yalan söylüyorsun’ tepkisi 6 Şubat depreminde yıkılan ve 72 kişiye mezar olan İsias Otel davasıyla ilgili duruşmada, KKTC Başbakanı Ünal Üstel ve Sanık Avukatı Fuat Göktaş arasında gerginlik yaşandı. Sanık avukatları savunmasında, Karadeniz Teknik Üniversitesi, Gazi Üniversitesi raporlarına itiraz ederek, usule uygun alınmadığı ve laboratuvarlarda testin düzgün yapılmadığını söyledi. Otel sahibi tutuklu sanık Ahmet Bozkurt’un Avukat Fuat Göktaş, Gazi Üniversitesi’ne gönderilen numunelerin gitmesinden iki gün sonra KKTC’de bulunan Doğu Akdeniz Üniversitesi’yle Gazi Üniversitesi’nin ‘kardeş üniversite’ olduğunu yönünde haberler çıktığını belirtti. Göktaş, bunun yanında Gazi Üniversitesi heyetinin Kıbrıs başbakanıyla görüştüğü yönünde haberlerin servis edildiğini ancak bu görüşmelerin rutin olabileceğini düşündüklerini söyledi. Bunun üzerine salonda bulunan KKTC Başbakanı Ünal Üstel, ziyareti yalanlayarak avukata hitaben, ‘Yalan söylüyorsun, sözlerini geri al’ dedi. Başbakanın bu sözleri üzerine, avukat KKTC’de medyaya yansıyan ziyaret haberini gösterdi. Sanık Avukatı Fuat Göktaş son olarak, çıkan bu haberleri kendisine gösteren müvekkil yakınlarına, ‘Bu ziyaretlerle ilgili olumsuzluk düşünmeyin, bu rutin bir ziyaret olabilir. Bu tür haberlere itibar etmeyin’ dediğini söyledi. Mahkeme Başkanı, salonda yaşanan sözlü sataşma nedeniyle tarafları sakin olmaya davet ederek, mahkemenin düzenini bozdurmayacağını vurguladı. Mahkemede tutuklu sanık Ahmet Bozkurt savunmasında, “Otelimin statiği 14 kata göre yapılmıştır. Otelim 9 kat olarak yapılmıştır. Statiğinde, taşıyıcısında herhangi bir eksiklik olduğunu düşünmüyorum. Ben burayı yap-sat için yapmadım, burayı kendime yaptım. Malzemelerin en iyisini kullandım. Benim buraya yaptığım para ile aynı şekilde iki bina yapabilirdim. Ben malzemeden çalmadım. Adıyaman dördüncü derece deprem bölgesindeyken, ikinci derece deprem bölgesinin şartlarını karşılayacak şekilde otel yaptım. Ben suçsuzum. Suçlamaları kabul etmiyorum. Tahliyemi talep ediyorum” dedi. Tutuklu sanık Mehmet Fatih Bozkurt ise savunmasında, “Otelin yapıldığı yıllarda, 1993-1999 yılları arasında Kıbrıs’taydım. Benim mesleğim otomotiv sektörüdür. Ben suçlamaları kabul etmiyorum. Yüce mahkemenizden tahliyemi talep ediyorum” ifadelerini kullandı. Diğer tutuklu sanık Erdem Yıldız ise, “Ben sadece dekorasyon yaptım. Benden öncekini bilmem. Benden sonra yapılan şeylerle hiçbir ilgim yok. Benim yaptığım musluğun, asma tavanın binanın yıkımında etkisi yoktur” şeklinde konuştu.