SPOR - 23 Mayıs 2024 Perşembe 11:34

Atalanta’da Gasperini sistemi kupayla taçlandı

A
A
A
Atalanta’da Gasperini sistemi kupayla taçlandı

Atalanta, İtalyan Teknik Direktörü Gian Piero Gasperini ile yakaladığı yükselişini UEFA Avrupa Ligi şampiyonluğu ile taçlandırdı. 66 yaşındaki teknik adam, mavi-siyahlıların hem sportif hem ekonomik gelişiminde önemli pay sahibi oldu.

İtalyan Teknik Direktör Gian Piero Gasperini, Atalanta’nın başında 8. sezonunu UEFA Avrupa Ligi kupası ve Şampiyonlar Ligi vizesi ile tamamlıyor. Haziran 2016’da imza attığı mavi-siyahlı ekipte uyguladığı sistemle her geçen sezon adından söz ettiren Gasperini, Serie A ve Avrupa kupalarında aldığı sonuçlarla dikkatleri üzerine çekti.

İlk sezonunda topladığı 72 puanla ligi 4. sırada tamamlayan Atalanta, Avrupa Ligi biletini cebine koydu. Bir sonraki sezon inişli-çıkışlı performans sergileyen İtalyan ekibi, Avrupa Ligi grubunu ise 14 puanla namağlup lider tamamladı. Son 32 turunda Borussia Dortmund’a elenen Atalanta, İtalya Kupası’nda o sezon kupayı müzesine götürecek olan Juventus’a yarı finalde kaybetti.

Şampiyonlar Ligi rüyası

2018-2019 sezonunda ilk 8 karşılaşmada tek galibiyet alan Gasperini’nin öğrencileri, UEFA Avrupa Ligi’nde 3 eleme turu sonunda gruplara kalamazken yoluna Serie A ve İtalya Kupası’nda devam etti. Mavi-siyahlılar galibiyet serisiyle çıkışa geçerken kupada bu kez Juventus’u saf dışı bırakmayı başardı ve finale kadar devam etti. Roma Olimpiyat Stadı’nda Lazio ile karşılaşan Atalanta sahadan 2-0 mağlup ayrıldı. Ligde son 13 maçta yenilgi yaşamayan Atalanta, 69 puan toplayarak ligi 3. sırada tamamladı ve Şampiyonlar Ligi’ne doğrudan katılım sağladı. Duvan Zapata, Josip Ilicic ve Papu Gomez performanslarıyla yıldızı parlarken, Atalanta 77 golle Serie A’nın en golcü takımı oldu.

2019-2020 sezonunda ligde başarılı sonuçlar alan Atalanta, Şampiyonlar Ligi’ne ise mağlubiyet serisiyle başladı. Manchester City, Shakhtar ve Dinamo Zagreb ile oynadıkları 3 maçta puanla tanışamazken, kalelerinde 11 gol gördü. Gasperini kalan 3 maçta ise 2 galibiyet, 1 beraberlik aldı ve Manchester City’nin ardından 7 puanla gruptan çıkmayı başardı. Son 16 turunda İspanyol takımı Valencia’yı ilk maçta 4-1 ile geçen Atalanta, rövanşta da geri dönüşe imza atarak Josip Ilicic’in 4 golle tarih yazdığı müsabakadan (3-4) galip ayrılarak adını çeyrek finale yazdırdı.

Atalanta’da Gasperini sistemi kupayla taçlandı

Mart 2020 yılında futbolun durmasına sebep olan Korona virüs salgını sonrası haziran ayında ligler yeniden başlarken Atalanta da galibiyet serisini sürdürdü. Bu süreçte üst üste 9 maçlık galibiyet serisine imza atan Gasperini’nin öğrencileri sezonu 98 golle ve şampiyon Juventus’un 5 puan gerisinde 78 puanla 3. sırada tamamladı.

Pandemi nedeniyle tek maç üzerinden Portekiz’de oynanan Şampiyonlar Ligi çeyrek final turunda Paris Saint-Germain’e 2-1’lik skorla elendi. Bu sezonda da Luis Muriel, Duvan Zapata ve Josip Ilicic gol yükünü çeken isimler oldu.

Üst üste 3 sezon en golcü takım

Korona virüs salgını altında başlayan 2020-2021 sezonunda Atalanta, bu kez Şampiyonlar Ligi gruplarında Liverpool, Ajax ve Midtjylland takımlarıyla eşleşti. Golcü kimliğini Serie A’da sürdüren mavi-siyahlılar, Şampiyonlar Ligi’nde 10 puan topladı ve grubu ilk 2’de bitirmeyi başardı. Son 16 turunda Real Madrid’e iki maçta da kaybeden Atalanta, turnuvaya veda ederken yoluna iki kulvarda devam etti. İtalya Kupası’nda yine final oynama başarısı gösteren Bergamo ekibi, Juventus’a 2-1 kaybetti. Ligde ise 38 maçta 23 galibiyet, 9 beraberlik ve 6 mağlubiyetle 78 puanla 3. sırada bitirdi. Atalanta, bu sezon da rakip filelere 90 gol göndererek üst üste 3 sezonda ligin en golcü takımı olmayı başardı.

Atalanta’da Gasperini sistemi kupayla taçlandı

Avrupa Ligi’nde çeyrek final

Sezona Şampiyonlar Ligi grup aşamasından başlayan Atalanta, istediği sonuçları alamasa da Serie A’da 17 müsabakada 11 galibiyet, 4 beraberlik elde etti ve ilk 3’te yer aldı. Devler Ligi’nde Manchester United ve Villarreal’in ardından 6 puanla grubu 3. tamamlayan mavi-siyahlılar yoluna Avrupa Ligi’nde devam etti. Kupa 2’de sırasıyla Olympiakos ve Bayer Leverkusen’i eleyen İtalyanlar, çeyrek finalde RB Leipzig’e boyun eğdi. Serie A’nın ikinci yarısında da düşüşe geçen Atalanta, sezonu 59 puanla 8. sırada tamamladı. Bir sonraki sezona yine başarılı sonuçlar alarak başlayan Gasperini’nin öğrencileri, özellikle büyük maçlarda istediği sonuçları alamadı. Sezonu 64 puanla 5. sırada bitiren Atalanta Avrupa Ligi vizesi aldı.

Atalanta, Dublin’de tarih yazdı

UEFA Avrupa Ligi D Grubu’nda Sporting, Sturm Graz ve Rakow ile mücadele eden İtalyanlar, 4 galibiyet ve 2 beraberlikle gruptan namağlup lider çıktı. Mavi-siyahlılar bu süreçte ligde de inişli-çıkışlı performans sergiledi. İtalya Kupası’nda da Sassuolo, Milan ve Fiorentina’yı eleyen Atalanta, bir kez daha final oynama başarısı gösterdi. 15 Mayıs’ta Roma Olimpiyat’ta Juventus’la kozlarını paylaşan mavi-siyahlılar, 3. kez sahadan yenilgiyle ayrıldı.

Avrupa Ligi Son 16 Turu’nda aynı grubu paylaştığı Sporting ile eşleşen Atalanta, rakibini 1-1 ve 2-1’lik skorlarla eleyerek çeyrek finale yükseldi. Bu turda zorlu rakibi Liverpool’u ilk maçta deplasmanda 3 golle geçen Atalanta, rövanşta tek golle kaybetse de yarı final biletini cebine koydu. Son 4’te Fransız ekibi Marsilya ile ilk maçta yenişemeyen İtalyan ekibi, sahasında 3-0 kazandı ve finale adını yazdırdı. Bu sezon Avrupa kupaları ve Bundesliga’da namağlup ilerleyen Bayer Leverkusen ile İrlanda’nın başkenti Dublin’de kozlarını paylaşan Gasperini’nin öğrencileri finallerdeki şanssızlığını bu kez kırdı. Ademola Lookman’ın hat-trick yaptığı finalde, hem rakibinin serisini sonlandırdı hem de tarihinde ilk kez Avrupa şampiyonluğu yaşadı.

2024-2025 sezonu için Şampiyonlar Ligi vizesi almaya hak kazanan Atalanta, Serie A’da ise 2 maçı eksik ve 66 puanla 5. sırada yer alıyor. Takımda bu sezon Lookman’ın yanı sıra Gianluca Scamacca, Teun Koopmeiners ve Charles De Ketelaere performanslarıyla ön plana çıktı.

Gasperini, birçok futbolcunun değerini arttırdı

İtalyan teknik direktör, takımın ekonomik gücünde de önemli rol oynadı. Bu süreçte birçok oyuncusunun yıldızını parlatarak Avrupa’nın büyük takımlarına transferleriyle kulübün kasasını doldurmasında katkı sağladı. Bu isimlerin en başında Danimarkalı golcü Rasmus Hojlund gelirken, Manchester United kulübü yaklaşık 74 milyon Euro bonservis ödedi. Bir başka İngiliz ekibi Tottenham 2022 yazında Cristian Romero’yu 52 milyon Euro karşılığında oyuncuyu kadrosuna katarken, daha sonra Tottenham’a gidecek olan Dejan Kulusevski, ocak 2020’de 39 milyon Euro karşılığında Juventus’a imza attı. Son yıllarda başarılı olan isimlerden Franck Kessie (32 milyon Euro), Alessandro Bastoni (31.10 milyon Euro), Robin Gosens (27.40 milyon Euro), Gianluca Mancini (24 milyon Euro), Jeremie Boga (17 milyon Euro) transferlerinden de önemli gelir elde edildi. 2021-2022 sezonu başında Juventus’tan kiralanan milli futbolcu Merih Demiral için bir sonraki yıl 21 milyon Euro ödenerek bonservisi alınırken, geçtiğimiz yaz Al-Ahli kulübüne yaklaşık 17 milyon Euro’ya satıldı.

İsmail Yasin Akçın

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Ankara’da izinsiz gösteri yapan 30 kişi gözaltına alındı Ankara’nın Çankaya ilçesinde yasadışı eylem yapan 300 kişilik gruptan 30 kişi gözaltına alındı. Ankara’da akşam saatlerinde bir grup Konur Sokak’ta toplanarak eylem yaptı. Polisle eylemciler arasında gerginlik yaşanırken Ankara Valiliği olay ile ilgili açıklama yaptı. Valilikten yapılan açıklamada 30 kişinin gözaltına alındığı duyurularak, "25 Nisan 2025 günü saat 21.00 sıralarında Çankaya İlçemiz Konur Sokak üzerinde yasadışı eylem yapan 300 kişilik grubun, polisin dağılmaları yönündeki uyarılarını dikkate almayarak yürüyüşe geçmeleri ve polise karşı mukavemet etmeleri üzerine, gruba müdahale edilmiştir. Olayla ilgili olarak 9 kadın, 21 erkek olmak üzere toplam 30 kişi gözaltına alınmıştır" ifadeleri kullanıldı. "Erkek polislerin kadın şahsı gözaltına alınırken üstü açıldı" şeklinde paylaşım ve haberler ile ilgili olarak valilik şahsın erkek olduğunu belirterek, "Bazı basın ve sosyal medya organlarında, ‘Erkek polis memurlarının sözde kadın bir şahsı gözaltına aldıkları sırada, vücudunun bir kısmının görüldüğü’ görsellerin yer aldığı tespit edilmiştir. Konu ile ilgili yapılan görüntü incelemelerinde ve çalışmalarda, gözaltına alınan şahsın 1998 doğumlu M.B. isimli erkek şahıs olduğu, eylem sırasında yüzünü kırmızı kaşkol ile kapattığı, şahsın üzerinde kot pantolon, deri ceket ve tişört olduğu tespit edilmiştir. Ancak gözaltı işlemi sırasında ilgili şahsın, polise direnmesi sebebiyle ortaya çıkan görüntülerinde kadın iç giyimi kullandığı anlaşılmıştır. Bahsi geçen şahsın daha önce de yasadışı toplumsal eylemlere karıştığı, müstehcen görüntülerin yayınlanmasına aracılık ettiğinden dolayı hakkında devam eden adli davalarının bulunduğu ve 2020 yılında yasadışı örgüt propagandası yapma suçundan gözaltına alındığı şeklinde kayıtlar bulunduğu tespit edilmiştir. Kamuoyunun hassasiyetinin istismar edilerek, kasıtlı olarak yayılan bilgilere itibar edilmemesi önemle rica olunur" ifadelerine yer verildi.
Muğla Memur-Sen Genel Başkanı Yalçın: "Milleti küçük gören jakobenlerin yanında olmadık" Memur-Sen ve Eğitim Bir-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Muğla’da Eğitim Bir-Sen Muğla Şubesi’nin Menteşe Öğretmenevi’nde düzenlenen İl Divan toplantısına katıldı. Toplantıya Memur-Sen ve Memur-Sen Sendikasına bağlı şubelerin başkan ve üyeleri katıldı. Eğitim Bir-Sen Muğla Şubesi’nin İl Divan toplantısında konuşan Memur-Sen Genel Başkana Ali Yalçın, Anadolu’nun yerli ve milli değerleri üzerinde şekillenmiş olan 33 yıllık mücadele süresi içerisinde çizgisinden asla sapmayan ve bu karakterin üzerine yolculuğunu sürdürme iradesini her fırsatta ifade eden bir teşkilat olarak bugünlere geldiklerini açıkladı. "Toplumun değerleri ile hiç çatışmadık" Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, 33 yıllık süre içinde bu toplumun değerleri ile hiç çatışmadıklarını belirterek, "Memur-Sen ailesi olarak geldiğimiz ana kadar 33 yıllık süre içerisinde hiçbir zaman toplumun değerleri ile çatışmadık. Hiçbir zaman milletle kavga etmedik. Hiçbir zaman bu topraklara yabancı düşmedik. Hiçbir zaman diğer ülkelerin, bazı grupların, emperyalist odakların, Türkiye’deki lejyonerleri gibi onlardan ihale almadık, onlar adına içeride mikser görevi görmedik. Onun için Anadolu’nun yerli ve milli değerleri üzerinde şekillenmiş olan 33 yıllık mücadele süresi içerisinde de bu çizgisinden asla sapmayan ve bu karakterin üzerine yolculuğunu sürdürme iradesini her fırsatta ifade eden bir teşkilat olarak bugünlere geldik. "Milleti küçük gören jakobenlerin yanında olmadık" Memur-Sen’in ücret taleplerinin içine sıkışmış bir sendika olmadığını, millete ‘kömürcü’ diyenler ile hiçbir zaman yan yana gelmediklerini belirten Yalçın, "Memur-Sen ailesi, Gazze olaylarına bugün cereyan ettiği haliyle de dünden bugüne oradaki insan direnişine her zaman sonuna kadar dikkatli davrandı ve toplum vicdanında, kamu vicdanında bu konuda elinden gelen örgütlü gücü ile tüm çalışmalarda ya başı çekti, ya da omuz verdi. Vermeye devam ediyor. Bunu insani bir sorumluluk olarak görüyoruz. Onun için Memur-Sen bu konuda farklı bir aile. Sadece ücret talepleri içine sıkışmış, onun üzerinden toplumun isteği manipüle eden, köpürten ama ideolojik sendikacılık yaparak, bazı uluslararası kirli projelerin içerideki taşeronları gibi hareket ederek bu konuda biz bu milletle ters düşmedik. Tahtayı mora boyayacağız, çocuklara LGBT anlatacağız gibi hiç bir saçmalığın içeresinde yer almadık. Bazı sendika görünümlüler gibi Diyarbakır annelerini ziyarete giden ve annelerin teröre karşı direnişini destek veren, üyelerini ihya eden aymazlar gibi hiçbir zaman davranmadık. Genelde işimiz, ülkenin demokratikleşmesi, korku tünelinden çıkması, ham demokrasinin tam demokrasi olması, vesayet odaklarının millet iradesi üzerinden düşmesi, herkes eşit ama biz biraz daha eşitiz diyen, bu ülkedeki beyaz adamların, egemenlerin, benim oyumla çobanın oyu bir mi diyen aymazların, millete bidon kafalı, kömürcü, makarnacı diyen ve milleti bu anlamda horlayan ve aşağılayan bu anlamdaki bazı jakobenlerin hiçbir zaman yanında olmadık, safında olmadık. Her zaman millet yanında, insan yanında, ergen yanında hareket ettik. Çünkü bizim genelde kuruluş hikayemiz bu ülkenin demokratikleşmesi, özgürleşmesi, devletin insanları ve bütün vatandaşlarını tanıması ve hizmeti bu minvalde yürütebilmesidir. Buradaki mesele temel bakış açısından kaynaklı. Tıpkı bazı liderlerin Avrupa bu işe ne der, Avrupa’ya Türkiye’yi şikayet etmeye çalıştığı gibi eziklik içerisinde hareket ettiği yerde biz kendi coğrafyamızda, kendi toprağımızda medeniyet mefkuremizin geleneği olarak bir durmak, omurgalı olmak, diğer masum ve mazlumların mağdurların da bize tutunarak ayağa kalkması için bunu bir fırsat görürken, onların ne gördüğü ve ne de durduğu konusu onları ilgilendirir ama bizim durduğumuz noktanın erdem ve fazileti bütün toplumun tarafından tespit ve teyit edilmiştir" dedi. Memur-Sen’in yetkiyi almadan önce yetkili olanların hiçbir şey üretmediğini belirten Yalçın, "Sendikal alana ilişkin dokunuşlara gelince. Bizden önce yetkili olanlar, 2001 yılında çıkan yasadan sonra, 2010’a kadarki süreçte masaya gitti, geldiler. Ve biz onu afiş yaptık, gönderdik okullara, okullarda o afişi görüyorsunuz. 4 yıl biri, 5 yıl biri oturdu masaya. 5 yıl sıfır, 4 yıl sıfır. Uzlaştığımız, uzlaşamadığımız toplu sözleşmeler var ama toplu sözleşmede sadece eğitim, hizmet kolundakini ifade edecek olursak, sadece toplu sözleşme kazanımı 88 kazanım diye oraya yazdık ve sıfır sıfırın gerekçesini de Devlet Personel Başkanlığı’nın bu konuda ürettiği, kitabı kamu görevlileri sendikacılığın kitabını oraya resmini koyduk, açın bakın diye. Bu, bizim Memur-Sen’in yetkili oluşuna kadar, çok laf ettiler ama çok iş yaptılar değil" dedi.