ASAYİŞ - 24 Haziran 2024 Pazartesi 12:30

Beşiktaş’ta 29 kişinin ölümüyle biten yangına ilişkin ilk duruşma tarihi belli oldu

A
A
A

Beşiktaş’ta tadilat yapılan gece kulübünde çıkan yangın sonucu 29 kişinin hayatını kaybetmesine ve 9 sanığın ayrı ayrı 22,5’ar yıla kadar hapis cezasına çarptırılmasına ilişkin ilk duruşma tarihi belli oldu. Sanıkların yargılanmasına 17 Temmuz tarihinde Marmara Cezaevi yerleşkesinde başlanacak.

Beşiktaş Gayrettepe’de 2 Nisan tarihinde 16 katlı binanın eksi 1 ve eksi 2’nci katında faaliyet gösteren gece kulübünde tadilat yapımı sırasında yangın çıkmış, çıkan yangında 2’si yabancı uyruklu 29 kişi hayatını kaybetmişti. Yangına ilişkin hazırlanan ve 9 sanığın ‘bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olmak’ suçundan ayrı ayrı 2 yıl 8’er aydan 22,5’ar yıla kadar hapis cezasına çarptırılmasına talep edilmişti.

17 Temmuz’da hakim karşısına çıkacaklar

Yangına ilişkin davada sanıkların hakim karşısına çıkacağı tarih belli oldu. 9 sanığın yargılanmasına 17 Temmuz tarihinde Silivri’deki Marmara Cezaevi yerleşkesinde saat 09.30’da başlanacak.

İddianameden

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, 29 kişi ‘maktul’, 27 kişi ‘müşteki’, 9 kişi ise ‘şüpheli’ sıfatıyla yer aldı.

İşletmenin sahipleri tespit edildi

Müşteki şüpheli Ercan Erkan ile dumanda etkilenen müşteki Usamettin Yıldırım’ın, ayrıca Gülden Taşpınar’ın yaralandıklarının belirtildiği iddianamede, Savcılık ve bilirkişi heyetinin olay yerinde yaptığı çalışma sonucu olayın yaşandığı işletmenin sahiplerinin şüpheliler Şahzade Şekergümüş, Fatma Dörtgül ve Mehmet Memduh Ceylan, mesul müdürünün şüpheli İsmet Şen, işletmenin tadilat dolayısıyla metal işlerini yapan kişilerin şüphelilerin de Çağatay Altunel ve Kahraman Erdem olduğu kaydedildi.

Şüpheliler Dursun Çelik ile Sibel Çelik’in işletmede bulunan asansörlü ve hidrolik destekli sahneyi kuran şirketin sahibi olduklarının aktarıldığı iddianamede, şüpheli İbrahim Bildirici’nin ise işletmenin tadilat ve tamirat işlerinden sorumlu olduğunun tespit edildiği belirtildi.

Yangın sonrasında prize takılı elektrikli kaynak makinesinin bulunduğu belirtildi

Olaya ilişkin yangın raporuna da yer verilen iddianamede, yangın söndürülmesi sonrası yapılan incelemede işletmenin mal kabul bölümü girişine göre yaklaşık 15 metre mesafede yanmaya dayalı ağır tahribat ve deformasyonun oluştuğu, bu alanda yapılan detaylı incelemede, tadilat amacıyla kullanılan ve prize takılı halde bulunan elektrikli kaynak makinesi, elektrikli metal kesme motoru gibi elektrikli el aletleri ile çeşitli sayıda sanayi tipi oksijen tüplerinin bulunduğunun gözlendiği kaydedildi.

Kaynak çalışması sırasında kıvılcımların yanıcı malzemeleri tutuşturmasıyla yangın başladı

Hazırlanan iddianamede, kaynak çalışması sırasında elektrikli kaynak makinesinden çıkan kıvılcımların ses yalıtım, izolasyon ve döşeme gibi kolay yanıcı nitelikteki malzemeleri tutuşturmasıyla yangının başladığı, hızla gelişerek çevresine yayıldığı, çalışanların taşınabilir yangın söndürme cihazlarıyla (kuru kimyevi toz) yangını söndürmeye çalıştıkları, yangının hızla büyümesi ve yayılması sırasında işletmede yoğun duman oluştuğu ve elektriğin kesildiği aktarıldı.

Yangın dolaplarının çalışmadığı kaydedildi

İddianamede, iş yeri dahilinde acil durum aydınlatmaları ile yönlendirme levhalarının olmadığı, mevcut sprinkler söndürme sistemi ve yangın dolaplarının çalışmadığı, yangının söndürülmesi sonrasında ise kurtarma faaliyetleri çerçevesinde işletme içerisinde farklı noktalarda hareketsiz yatar vaziyette kişilerin bulundukları yerden çıkarılarak sağlık ekiplerine teslim edildiği belirtildi.

Bilirkişi heyetinin raporuna da yer verilen iddianamede, İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nda yer alan ‘sağlık gözetimi’ maddesi ile Çalışanların İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimlerinin Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik’te yer alan ‘İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimi’ maddesi ve aynı yönetmeliğin ‘Eğitim süreleri’, ‘Acil durum planları, yangınla mücadele ve ilk yardım’ maddesine uyulmadığının tespit edildiği, ayrıca İş Ekipmanlarının Kullanımında Sağlık ve Güvenlik Şartları Yönetmeliği’nin ‘İş ekipmanı ile ilgili kurallar’ maddesinin hükümleri ile İş Sağlığı ve Güvenliği Risk Değerlendirme Yönetmeliği’nin ‘İşveren yükümlülüğü’ maddesine uyulmadığı da kaydedildi.

Gece kulübünde gerekli tedbirlerin alınmadığı belirtildi

Hazırlanan iddianamede, gece kulübünde gerekli tedbirlerin alınmadığı, tadilat işlemlerinde gerekli özenin gösterilmediği, şüphelilerde kusur bulunduğu, şüpheliler tarafından özen yükümlülüğüne aykırı davranılmak suretiyle öngörülebilecek ancak istenmeyen neticenin gerçekleşmesine iradi hareketle sebebiyet verildiği de kaydedildi.

Sema Demir

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara TİKA, Pakistan’da el yazması ve nadir eserler kütüphanesini yeniledi Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA), Pakistan’da Yazma Eserlerin Korunmasına Yönelik Program kapsamında 22 binden fazla el yazması eserin yer aldığı Pencap Üniversitesi El Yazması ve Nadir Eserler Kütüphanesi’ni yeniledi. TİKA tarafından gerçekleştirilen proje kapsamında Pencap Üniversitesi El Yazması ve Nadir Eserler Kütüphanesi’nin arşiv bölümünde kompakt dolap sistemi, ışıklandırma ve iklimlendirme çalışmaları yapılarak, modern temizlik ekipmanları temin edildi ve kütüphane yazma eserlerin korunması için uygun hale getirildi. Kütaphanenin açılış töreni, Türkiye’nin Lahor Başkonsolos Vekili Ali Erbaş, Pencap Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Halit Mamud, TİKA İslamabad Koordinatörü Muhsin Balcı, Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı Kitap Şifahanesi ve Arşiv Daire Başkanı Dr. Nil Baydar, öğretim üyeleri ve basın mensuplarının katılımıyla gerçekleştirildi. Türkiye’nin Lahor Başkonsolos Vekili Erbaş, törende yaptığı konuşmada Pencap Üniversitesi’nin nadir el yazmaları koleksiyonuna sahip olduğunu belirterek, proje ile yazma eserlerin korunması ve dijitalleştirilmesinin İslam medeniyetine ait bilinmeyen birçok eserin gün yüzüne çıkmasına katkı sağlayacağını ifade etti. Pencap Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mahmud ise, 22 bin el yazması ile Pakistan’ın en büyük koleksiyonuna sahip olduklarını belirterek, projeyle eserlerin korunmasına verdikleri destek için TİKA’ya teşekkür etti.