SPOR - 29 Kasım 2024 Cuma 21:21

Beşiktaş’ta seçime kadar Hüseyin Yücel başkanlık yapacak

A
A
A
Beşiktaş’ta seçime kadar Hüseyin Yücel başkanlık yapacak

Beşiktaş Kulübü, Hasan Arat’ın istifasının kabul edildiğini ve seçime kadar Hüseyin Yücel’in başkanlık yapacağını açıkladı.

Siyah-beyazlı kulübün bugün yaptığı yönetim kurulu toplantısında alınan kararlar açıklandı. Yapılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

"Değerli Beşiktaşlılar, Beşiktaş JK Yönetim Kurulu, 29 Kasım 2024 tarihinde toplanarak aşağıdaki kararları almıştır: Yönetim Kurulu Başkanımız Sayın Hasan Arat’ın istifası kabul edilmiştir. Yönetim Kurulu Başkanlığı görevinin, Tüzüğümüzün 25.4. maddesinin (b) bendi gereği, Yönetim Kurulu İkinci Başkanı Sayın Hüseyin Yücel tarafından yürütülmesine karar verilmiştir. Sayın Başkan Hasan Arat’ın asil üyelikten de istifası nedeniyle yedek üyemiz Sayın Kadir Kılıç’ın Tüzüğümüzün 25.3. maddesi gereğince Yönetim Kurulu asil üyeliğine atanması kararlaştırılmıştır. Beşiktaş JK Yönetim Kurulu, Olağan Seçimli Genel Kurul Toplantısı’nın gerçekleştirileceği tarihe kadar görevine eksiksiz olarak devam edecektir."

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kastamonu Kastamonu’da 5 bin 454 ton ceviz hasat edildi Kastamonu’da 10 bin 172 dekar arazide 5 bin 454 ton ceviz hasadı yapıldı. İlkbahar mevsiminde yaşanan soğuk hava sebebiyle cevizdeki verimin düştüğü belirtildi. Kastamonu’da 10 bin 172 dekar arazide yetiştirilen çeşitli cins cevizler hasat edildi. Hasadın ardından Kastamonu’da toplamda 5 bin 454 ton ceviz hasat edildi. En fazla ceviz ise Doğanyurt ilçesinde hasat edildi. Doğanyurt’ta bin 550 dekar araziye ekilen cevizden bin 502 ton verim alındı. İnebolu’da ise 2 bin 106 dekar araziden 861 ton ceviz alınırken, Tosya ilçesinde de bin 453 dekar araziden 740 ton cevizin hasadı yapıldı. İlkbahar mevsiminde yaşanan soğuk hava sebebiyle il merkezi başta olmak üzere Araç, Şenpazar, Taşköprü ve Devrekani’de dekar başına verimde düştü. Buna göre merkez ilçede bin 105 dekar alanda geçtiğimiz yıllarda 6 bin ton ceviz yetiştirilen, bu yıl sadece 360 ton ceviz hasadı yapıldı. Ayrıca Araç’ta 940 dekar alandan 440 ton, Taşköprü’de 450 dekar alandan 241 ton ve Devrekani’de 180 dekar alandan 2 ton ceviz hasat edildi. “Ceviz, besin değeri yüksek ve ekonomik olarak büyük potansiyel taşıyan bir meyve türüdür” Kastamonu İl Tarım ve Orman Müdürlüğünden yapılan yazılı açıklamada, “Coğrafi şartlarına bağlı olarak sıfır rakımdan 1600’lü rakımlara kadar değişen yükseltilere sahip olması ayrıca denize olan bakışı gibi sebeplere bağlı olarak, ürün deseni oldukça geniş bir yelpazeden oluşmaktadır. Ceviz de bu kapsamda belirli alanlarda öne çıkan tarımsal ürünlerden bir tanesidir. Kastamonu, ceviz üretimi açısından önemli bir potansiyele sahip olup, son yıllarda ceviz tarımının yaygınlaşması ve ekonomik anlamda değer kazanmasıyla dikkat çekmektedir. Ceviz, besin değeri yüksek, sağlıklı yağlar içeren ve ekonomik olarak büyük potansiyel taşıyan bir meyve türüdür. Dünyada ve Türkiye’de önemli bir ihraç ürünü olan ceviz, aynı zamanda yerel ekonomiye katkı sağlamaktadır. Kastamonu’da ceviz, özellikle son yıllarda yaygınlaşan tarım alanlarından biri olmuştur. Kastamonu’nun coğrafi yapısı, iklimi ve toprak özellikleri ceviz tarımına oldukça elverişlidir. İl, yüksek rakımlı ve dağlık alanlarda ceviz yetiştirilmesine imkan tanır ve bu durum, ceviz yetiştiriciliği için uygun iklim şartları sağlar. Ayrıca işlemeli tarıma uygun alanlarda, tarım alanlarının üretime kazandırılması amacıyla özellikle yetiştiriciliği tercih edilen bir ürün olarak dikkati çekmektedir” diye belirtildi. “Kastamonu, Türkiye’nin ceviz üretiminde önemli bir yer tutan illerden biridir” Kastamonu’nun ceviz üretimi ağırlıklı olarak İnebolu, Doğanyurt, Merkez, Tosya ve Araç ilçelerinde yoğunlaştığının belirtildiği açıklamada, “Bu bölgeler, ilkbahar geç donlarının etkisi daha az görülüyor olması üretimin bu bölgelerde yoğunlaşmasındaki başlıca etkenlerdendir. Bunun yanında arazinin dağlık ve eğimli olması, hakim rüzgarların bulunması ceviz ağaçlarında verimi olumlu yönde etkilemektedir. Kastamonu, Türkiye’nin ceviz üretiminde de önemli bir yer tutan illerden biridir. Ülke genelinde ceviz üretiminin arttığı yıllarda, Kastamonu’da bu büyümeden payını almıştır. Kastamonu’nun ceviz üretiminde önemli bir yeri olmasının başlıca sebeplerinden biri de, burada yetişen cevizlerin yüksek kaliteye sahip olmasıdır. Bununla birlikte, son yıllarda Kastamonu’daki çiftçiler, daha fazla gelir elde etmek amacıyla ceviz yetiştiriciliğine ilgi göstermeye başlamıştır. Yapılan projelerle bölgeye uygun ceviz çeşitleri temin edilerek plantasyonu ve özellikle kapama tipi bahçe tesisinin desteklenmesi yönünde yapılan çalışmalar neticesinde ilimizde kapama ceviz bahçeleri de kurulmuş ve verim çağına ulaşan bahçeler üreticilerimiz için gelir kapısı olmaya başlamıştır” ifade edildi. Kastamonu’da ceviz tarımının geleceğinin oldukça parlak olduğunun belirtildiği açıklamada, “Üretim planlamasının uygulanmaya başlaması ile birlikte yüzde 6’dan daha düşük meyilli arazilerin dikili tarımda kullanımının sınırlandırılması nedeniyle üreticilerimizin bahçe tesisinden önce Tarım ve Orman Bakanlığı’nın taşra teşkilatları ile irtibata geçmeleri gerekmektedir. Sonraki süreçlerin tamamında İl ve İlçe Tarım Müdürlükleri uzman kadroları ile yetiştiricilerin yanında olmaya devam etmektedir. Kastamonu’da ceviz tarımının geleceği oldukça parlaktır. Türkiye’nin ceviz ithalatının arttığı günümüzde, Kastamonu’daki ceviz üretiminin de artması beklenmektedir. Ceviz, sağlıklı bir besin kaynağı olarak gittikçe daha fazla talep görmekte ve dünya çapında pazar payı artırılmaktadır. TÜİK Denge Tablosu incelendiğinde halen cevizde ithalatçı konumda olduğumuz görülmekte olup, cevize yatırım yapılma ihtiyacı ortaya çıkmaktadır. Türkiye’de yıllık 335 bin ton ceviz üretimi yapılırken, 448 bin ton talep oluşmaktadır. Bu yüzden yıllık 120 bin ton civarında ceviz ithal edilmektedir. Üretilen cevizin 396 bin tonu insanlar tarafından tüketilmektedir” denildi. Kastamonu’nun ceviz üretiminde verimin arttırılabileceğinin vurgulandığı açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Kastamonu’nun ceviz tarımında bir marka değeri oluşturması, ürün çeşitliliğinin arttırılması ve modern tarım tekniklerinin uygulanması hem iç pazarda hem de ihracatta ciddi bir avantaj sağlayabilir. Ayrıca üreticilerin buluşturulacağı üretici birliğinin oluşturulması sürecinin de başlatılması gereklidir. Şöyle ki üreticinin ve alıcının buluşabileceği ortamlar her zaman tarımın gelişimini ciddi destekleyici etkisi olmuştur. Ürününü doğru fiyata satan üretici üretime devam ederken verim ve kaliteyi artırıcı tedbirler almakta, tüketici de doğru fiyata ürün satın alabilmektedir. Ayrıca devlet destekleri ve çiftçilere yönelik eğitim programları da bu süreçte önemli bir rol oynamaktadır. Bu alanda yapılan yatırımlar, Kastamonu’daki ceviz üretimini arttırabilir ve bölgesel kalkınmaya katkı sağlayabilir."
Ankara Memur-Sen Başkanı Ali Yalçın: "Refah payı artışı ve emekliler için adil emekli aylığı hayata geçirilmelidir" Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, "Hakem Kurulu’nun hatalı kararının ve yanlış tavrının cezasını kamu görevlilerimiz ve emeklilerimiz çekmemeli, refah payı artışı ve emekliler için adil emekli aylığı hayata geçirilmelidir" dedi. Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, şu ifadelere yer verdi: "Hakem kurulunun hatılı kararı sonrası gelinen aşamada çözüm refah payıdır. Bugün açıklanan rakamlar ile Kasım ayı enflasyon oranı yüzde 2,24, yıllık enflasyon yüzde 47,09 ve enflasyon farkı ise yüzde 4,15 olarak gerçekleşti. Kamu görevlilerinin maaş ve ücretlerine yapılacak artışın belirlenmesine sadece 1 ay kaldı. 7. Dönem Toplu Sözleşme’de enflasyonun kamu görevlileri üzerinde oluşturduğu yıkıcı etkiyi görerek, alım gücünün tamirinin sağlanabilmesi için piyasa gerçekliğinin altını çizerek 3’er aylık maaş/ücret artışlarını Kamu İşveren Heyetine sunmuştuk. 1,5 yıl önce toplu sözleşme masasında, bugünün enflasyon oranını doğru görerek tespitlerimizde yine haklı çıktık. Bugün gelinen noktada, geçim derdi sıkıntısı bitmiş, ekonomik sarsıntı son bulmuş, gelir dağılımında adalet beklenen seviyeye ulaşmış, yüksek faiz, artan kur ve yukarı yönlü fiyat etiketleri durdurulabilmiş değildir. Bu süreci en yoğun şekilde cüzdanlarında hisseden kesimin kamu görevlileri, sabit gelirliler ve emekliler olduğu gerçeği ise halen önümüzde durmaktadır. Hakem Kurulu’nun hatalı kararının ve yanlış tavrının cezasını kamu görevlilerimiz ve emeklilerimiz çekmemeli, refah payı artışı ve emekliler için adil emekli aylığı hayata geçirilmelidir. Devletin alacakları için yeniden değerleme oranının yüzde 43,93 olarak belirlendiği, maaş/ücret artışlarının ise yüzde 12 olarak öngörüldüğü mevcut durumun yansıması ’gelirler baskılanırsa enflasyon düşecek’ görüşünün devam ettiğini göstermektedir. Gelir dağılımının herkes için adil olarak kabul edildiği seviyede ve artan refahtan herkesin hakkını alabildiği zeminde ortaklaşa buluşmak için kamu görevlilerimizin ve emeklilerimizin beklentilerinin karşılanması gerekiyor. Bunun için refah payına ilave olarak; gelir vergisi oranları yüzde 15’e sabitlenmeli, görev aylığı-emekli aylığı arasındaki makul oran tekrar kurulmalı, 1. dereceye 3600 Ek Gösterge Memur-Sen ile tamamlanmalı, Mühendislik Meslek Kanunu’nun çıkarılmalı, kamudaki teknik personelin sorunları görülmeli, ilave 1 derece, 2015 sonrası göreve başlayan personele de verilmeli, üniversite idari personelinin yer değişikliği hakkı sonuçlanmalı, Yardımcı Hizmetler Sınıfı’nın kaldırmalı, personel uygun hizmet sınıfına geçirilmeli, zorunlu emeklilik dayatması son bulmalı, personel alımında ve diğer sınavlarda mülakat kaldırılmalı, şeffaflık sağlanmalı, kadın kamu görevlilerinin beklentileri karşılanmalı, iş-aile hayatı uyumuna katkı sağlayacak politikalar hayata geçirilmeli."
Karaman Yüzde 91 görme engelli Ahmet azmiyle herkese ilham oluyor Karaman’da doğuştan yüzde 91 görme engeli bulunan 30 yaşındaki Ahmet Çabıtçı, azmiyle herkese ilham oluyor. Anne karnında gelişimini tamamlamadığı için doğum sonrası kuvöze alınan Ahmet Çabıtçı’nın göz damarları, doğduğunda gözlerinin kapatılmaması nedeniyle kurudu ve görme yeteneğini büyük ölçüde kaybetti. Yüzde 91 görme engeli olmasına rağmen eğitim hayatını başarıyla sürdüren Çabıtçı, 2022 yılında Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nden mezun oldu. Eğitim yolculuğuna ara vermeyen Çabıtçı, şu anda Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’nde Radyo-Televizyon Programcılığı Bölümünde ve Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde Tarih Bölümünde öğrenim görüyor. 3 üniversite bitirme yolunda ilerleyen Çabıtçı, azmi ve kararlılığıyla herkes için örnek teşkil ediyor. “Sosyalleşmek için üniversite okudum” Hayatından kısaca bahseden Ahmet Çabıtçı, “İlkokulu görme engelliler sınıfında okudum. Ortaokulu kaynaştırma eğitimi alarak tamamladım. Liseyi açık öğretim yoluyla bitirdim. İlk üniversitemi Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünde okudum ve 2022 yılında mezun oldum. Sonrasında ikinci üniversite olarak Radyo-Televizyon Programcılığı bölümüne başladım ve şu anda açık öğretim üzerinden eğitimime devam ediyorum. Üçüncü olarak, Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde Tarih Bölümünde okuyorum. Biz dört kardeşiz; bir ikizim, bir ablam ve bir abim var. Anne karnında gelişimim tamamlanmadığı için doğduğumda beni kuvöze koymuşlar. Kuvözde gözlerimi kapatmamışlar ve bu durum, beyine giden göz damarlarımın kurumasına yol açmış. Üniversite okumak istememin sebebi, sosyalleşmek ve insan içine karışmaktı. Çünkü 2017 yılına kadar beyaz baston kullanmıyordum ve birinin yardımı olmadan dışarı çıkıp bir yere gidip gelmem mümkün değildi. Ancak kıymetli hocalarımın desteğiyle beyaz bastona alıştım ve bağımsız hareket etmeye başladım. Bu motivasyonla üniversite sınavına girdim ve kazandım. Sonrasında üniversiteye gidip gelmeye başladım” dedi. “Evde oturduğumda kimse bana altın tepside bir şey sunmayacak” İnsanlara ilham kaynağı olmak istediğini söyleyen Çabıtçı, “Beni motive eden en önemli şey, insanların engellilere yönelik bakış açısını değiştirme isteğim. Evde oturduğumda kimse bana altın tepside bir şey sunmayacak. Kendimi topluma kanıtlamalı ve engellilerin de bu toplumun bir parçası olduğunu göstermeliyim. Bu sayede insanlar, ’Engellilere de hak tanınmalı’ demeye başlayacak. Evden çıkamayan ve bağımsız hareket edemeyen birçok engelli var. Onların da benden ilham alarak hayata karışmalarını sağlamak istiyorum” diye konuştu. “Korktukça başarısızlık ihtimali artar” Gençlere önerilerde bulunan Ahmet Çabıtçı, “Kariyer hedefim, en sevdiğim alan olan radyo-televizyon sektöründe çalışmak. Zor gibi görünse de bu zorlukları aşacağıma inanıyorum. Bunun dışında bir iş sahibi olup kendi yaşamımı idame ettirmek istiyorum. Gençlere tavsiyem, her zaman istekli ve kararlı olmalarıdır. Bir tarih ya da edebiyat bölümünde eğitim alıyorsa bile kararlılık göstermelidir. Üniversite okurken birçok kişi ’Bırak gitsin, zaten zorluğu görüp bırakacak’ dedi. Bu sözleri bizzat duydum ama ’Ne olursa olsun, dört ya da beş yılda da olsa bu bölümü bitireceğim’ dedim. Nihayetinde pes etmedim ve emeğimin karşılığını aldım. Gençler, mücadele etmekten korkmasın. Korktukça başarısızlık ihtimali artar” dedi. “Kendi paramı kazanıp ayaklarımın üzerinde durmak istiyorum” Hayallerini anlatan Çabıtçı, “Gelecek planlarım arasında radyo sektöründe çalışmak ya da başka bir iş sahibi olmak var. Kendi paramı kazanıp ayaklarımın üzerinde durmak istiyorum. Bu benim temel hedefim. Bilgisayar kullanımında da kendimi geliştirdim. Web sitesi tasarımı gibi konularda temel bilgilerim var. Çağrı merkezi gibi alanlarda da çalışabilirim. Bilgisayarları aktif olarak kullanıyorum çünkü görme engelliler için geliştirilmiş sesli programlar var. Bu programlar, ekrandaki yazıları bize seslendiriyor ve klavye tuşlarını tanımlıyor. Bu sayede birçok görme engellinin yazılım geliştirdiğini, bilgisayar programları yazdığını ve bunları insanların kullanımına sunduğunu biliyorum” diye konuştu.