GÜNDEM - 06 Mart 2024 Çarşamba 11:16

Ehliyetsiz oğlunu yurtdışına kaçıran Yazar Eylem Tok’tan açıklama

A
A
A

Eyüpsultan’da kaza yaptığı ve Oğuz Murat Acı’nın ölümüne neden olan Timur Cihantimur, ünlü yazar annesi Eylem Tok tarafından yurt dışına kaçırıldı. Yazar Eylem Tok daha sonra "annelik içgüdüsüyle" hareket ettiğini, adalete teslim olacaklarını belirttiği uzun bir açıklama yaptı.

Eyüpsultan’da 1 Mart günü meydana gelen kaza sonrası 29 yaşındaki Oğuz Murat Acı’nın ölümüne neden olmuş, kazada 34 EGG 06 plakalı Porsche marka lüks aracın direksiyonunda ise yazar Eylem Tok’un 16 yaşında ehliyetsiz Timur Cihantimur’un olduğu ortaya çıkmıştı. Kaza sonrası oğlu ile birlikte yurt dışına kaçan Eylem Tok açıklamalarda bulundu.

Eylem Tok tarafından yapılan yazılı açıklamada, “ Öncelikle yaşanan tüm bu olaylar nedeniyle ne kadar üzgün olduğumu, ne kadar korktuğumu ve paniklediğimi belirtmek istiyorum. Kazadan bahsetmek benden ve ailemden önce, kazazedeler ve ailelerini daha çok üzecektir ve yıpratacaktır. Ancak oğlumun bizden habersizce o gün arabam ile dışarıya çıkmasının tüm sorumlusu benim, bunu kabul da ediyorum. Ben bir anne olarak bu durumun yaşanmaması adına gereken tüm tedbirleri almalıydım. Ancak ne yazık ki yazılanların hepsi doğru değil, oğlum olaydan sonra kaçmadı, aksine olay yerine yardıma gelen insanlarla birlikte o da yardım etti ki ambulans ve ekipler de çağrılmıştı, ancak ben sonrasında çok korktum. Yalan söyleyemem, bir anne olarak oğlum darp edilir mi, başına bir şey gelir mi diye ne olduğunu anlayana kadar yurt dışına çıkarmak istedim ve yurt dışına çıktıktan sonra boşanmış olduğum, oğlum Timur’un babası Bülent ile tüm yaralıların, kazazedelerin ilgilenilmesi için konuştuk. Biz yurt dışına çıkarken bir mağdurun öldüğünü dahi bilmiyorduk ki bunu öğrenince, evet ne yaparsak yapalım bu acı tarif edilemez ve dindirilemez ama hemen aile ile iletişime geçmeye çalıştık. Timur ise olayın olduğu andan itibaren her gün ‘Lütfen Türkiye’ye dönelim ve ben cezam ne ise onu çekeyim, ben bir aileyi dağıttım.’ diye ağlıyor. Hiçbir zaman burada kalmak, bu suçlamalardan kaçmak gibi bir düşüncesi olmadı onun. Ama annelik iç güdüsü, lütfen beni de anlayın. Ben olay yerinde insanların telefonlarını da toplamadım, bunlar doğru değil. Çok çok üzgünüm. Oradaki tüm çocuklar bizim de çocuklarımız, kazada ölen kardeşimizin ailesi bizim de ailemiz. Biz dönüp doğru olanı yapacağız ve adalete teslim olacağız. Hem kendim adına hem de oğlum adına tüm kamuoyundan içtenlikle özür diliyorum” ifadelerine yer verdi.

Yazar Eylem Tok ve 16 yaşındaki oğlu Timur Cihantimur ile birlikte kaza sonrası İstanbul Havalimanına gelerek buradan yurt dışına gitmişti. Anne ve oğlun havalimanına geldiği ve uçağa gittiği anlara ait kamera görüntüleri ortaya çıkmıştı.

Mısır’a kaçan Yazar Eylem Tok ve oğlu için yakalama kararı

Eyüpsultan’da 1 Mart günü meydana gelen kaza sonrası 29 yaşındaki Oğuz Murat Acı’nın ölümüne neden olmuş, kazada 34 EGG 06 plakalı Porsche marka lüks aracın direksiyonunda ise yazar Eylem Tok’un 16 yaşında ehliyetsiz Timur Cihantimur'un olduğu ortaya çıkmıştı. Eylem Tok ve oğlu daha sonra kaza yerinden ayrılarak başka bir araçla İstanbul Havalimanına gelmişti. Anne ve oğul daha sonra 02.00 sıralarında İstanbul Havalimanından ayrılarak uçakla Mısır’a kaçtıkları belirlenmişti. Yazar Eylem Tok ve oğlu Timur Cihantimur hakkında yakalama kararı çıkarıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Yargılanan eski DHMİ Daire Başkanı Acar: "Hiç kimse benim DHMİ ile olan bağımı kopartamayacak" Devlet Hava Meydanları İşletmesi’nin (DHMİ) eski daire başkanı Mehmet Cemil Acar, ‘rüşvet’ ve ‘yolsuzluk’ suçlaması ile yargılandığı davada, "Alt düzeydeki birkaç bürokratın adeta intikam alırcasına hareket etmesi sonucu bu dava açıldı. Hiç kimse benim DHMİ ile olan bağımı kopartamayacak" dedi. Ankara 89. Asliye Ceza Mahkemesince görülen duruşmaya tutuklu sanık Mehmet Cemil Acar bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlanırken, taraf avukatları salonda hazır bulundu. Sanık Acar’ın eski eşi tutuksuz sanık Çağla Acar ise duruşmaya katılmadı. Mahkeme hakimi, dava dosyasına gelen evrakı okumasının ardından sanık Acar’a söz verdi. Sanık Acar, "Hiçbir çekincem olmadan 20 yıllık banka hesaplarımın incelemesini istedim. 28 yıl boyunca onur ve şerefimle devlete hizmet ettim, birçok projede görev aldım. Hakkımda en ufak bir soruşturma olmadı. Ben emekli olduktan sonra bu soruşturma yapıldı. Alt düzeydeki birkaç bürokratın adeta intikam alırcasına hareket etmesi sonucu bu dava açıldı. Hiç kimse benim DHMİ ile olan bağımı kopartamayacak. Babamın fabrikası yüzünden bana bir linç yürütülüyor. Şerefim, haysiyetim zan altında bırakıldı" dedi. Avukat ve sanık beyanlarının ardından ara kararını açıklayan mahkeme, sanık Mehmet Cemil Acar’ın tutukluluk halinin devamına, Acar’ın eski eşi Çağla Acar hakkındaki mevcut adli kontrolün ise devamına hükmetti. Mahkeme, bir sonraki duruşmayı 12 Ocak 2026 tarihine erteledi. Olayın geçmişi Eski DHMİ Daire Başkanı Mehmet Cemil Acar’ın evinde yapılan aramada Acar’a ait kasada 26 kilogram külçe altın, 1 milyon 320 bin dolar ve 121 bin euro bulunmuştu. Soruşturma sürecinde Acar’ın bürokratken çok sayıda gayrimenkul edindiği de Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) tarafından tespit edilmişti.