ASAYİŞ - 05 Ağustos 2025 Salı 09:35

Eyüpsultan’da 3 yaşındaki kızına tekme atıp merdivenlerden aşağı düşüren babaya 2 yıl 3 aya kadar hapis talebi

A
A
A
Eyüpsultan’da 3 yaşındaki kızına tekme atıp merdivenlerden aşağı düşüren babaya 2 yıl 3 aya kadar hapis talebi

Eyüpsultan’da 3 yaşındaki kızı M.T.’ye apartmanın önünde bulunan merdivenlerde ayağı ile tekme attığı ve merdivenlerden aşağı düşürerek hastanelik olmasına neden olduğu iddia edilen baba Turgay T. hakkında 2 yıl 3 aya kadar hapis talebiyle iddianame hazırlandı.


Eyüpsultan’da 3 Haziran 2025’de 3 yaşındaki kızı M.T.’ye apartmanın önünde bulunan merdivenlerde ayağı ile tekme atıp merdivenlerden aşağı düşürerek hastanelik olmasına neden olduğu iddia edilen şüpheli baba Turgay T.’ye yönelik yürütülen soruşturma tamamlandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede 3 yaşındaki M.T. ‘mağdur’, anne Aycan T. ‘müşteki’ ve baba Turgay T. ‘şüpheli’ sıfatıyla yer aldı.


Aynı olaya ilişkin ALO 183 hattı, CİMER ve sosyal medya hesapları üzerinden de ihbarlar yapılmış


Hazırlanan iddianamede, olaydan 2 hafta sonra 18 Haziran’da şüpheli Turgay T. hakkında, kızı M.T.’ye şiddet uyguladığı ve tekme vurup merdivenden aşağı yuvarladığı, bu durumun da kamera kayıtlarında göründüğü yönünde ihbar yapıldığı, bunun üzerine soruşturma işlemlerine başlandığı anlatıldı. İddianamede, aynı olaya ilişkin ALO 183 hattı, CİMER ve sosyal medya hesapları üzerinden de vatandaşlar tarafından ihbarlarda bulunulduğunun görüldüğü kaydedildi.


Birden fazla suçtan kaydı bulunduğu gerekçesiyle suç işlemeye yatkınlığının olduğu değerlendirildi


Mağdur M.T.’nin yaşı sebebiyle ifadesine başvurulmadığının belirtildiği iddianamede, şüpheli Turgay T.’nin birden fazla suçtan adli sicil kaydının olduğu, böylece suç işleme konusunda yatkınlığının bulunduğunun değerlendirildiği aktarıldı. Ayrıca, yapılan ihbarın olayın üzerinden zaman geçtikten sonra yapılması nedeni ile mağdurun vücudunda darp cebir izinin bulunmadığının görüldüğü de aktarıldı.


"Ayağımla kablolardan uzaklaştırmak istedim, amacım çocuğu korumaktı’’


Şüpheli Turgay T.’nin ifadesine de yer verilen iddianamede, olay günü annesi ve kızı ile birlikte asansörün önüne geldiklerini, kızının daire zillerine basmaya başladığını, basmaması konusunda kızını uyardığını, dairenin zillerinin tadilatta olup kabloların dışarıda ve bantlı olması nedeni ile korktuğunu, kablolardan uzaklaştırdığını, kızının tekrardan kabloların yanına gitmesi üzerine kızını uyarıp ayağı ile uzaklaştırmak isterken kızının merdivenlerden birkaç basamak aşağıya düştüğünü, kızını darp etmediğini, pişman olduğunu ve amacının çocuğunu korumak olduğunu söylediği kaydedildi. İddianamede, anne Aycan T.’nin de ifadesinde şüpheli ile benzer beyanlarda bulunduğu ancak olay anını gösterir kamera kayıtları bizzat izlendiğinde şüphelinin savunmasının suçtan kurtulmaya yönelik olduğunun değerlendirildiği ve Turgay T.’nin 3 yaşındaki kızına ayağı ile tekme atıp merdivenden aşağı düşerek yaralanmasına sebebiyet verdiği aktarıldı.


2 yıl 3 aya kadar hapis talebi


Hazırlanan iddianamede şüpheli Turgay T.’nin ‘beden ve ruh bakımından kendini savunamayacak durumda bulunan altsoya karşı basit yaralama’ suçundan 1 yıl 1 aydan 2 yıl 3 aya kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Şüphelinin yargılanmasına önümüzdeki günlerde İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi’nde başlanacak.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Edirne Keşan’da trafik kazasında hayatını kaybedenler için yapılan anıt açıldı Edirne’nin Keşan ilçesine bağlı Karacaali köyünde 1998 yılında meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybeden 7 öğrenci ve 1 servis şoförü için kazanın meydana geldiği noktada yenilenen anıt törenle açıldı. Törende konuşan Karacaali Köyü Muhtarı Mustafa Kocaalili, "Paşayiğit İlköğretim Okulu’na taşımalı eğitim kapsamında giden öğrencilerimizi taşıyan servis aracının geçirdiği kaza sonucunda, henüz yolun başındaki 7 evladımız ve görevini yapan 1 şoförümüzü kaybettik. Bu acı olay, yalnız aileleri değil tüm Karacaali’yi ve bölgemizi derinden sarmıştır. Bugün açılışını yaptığımız bu anıt, kaybettiğimiz evlatlarımız ve şoförümüzün aziz hatırlarını yaşatmak, benzer acıların bir daha yaşanmaması için toplumsal hafızamızı ve farkındalığı diri tutmak amacıyla inşa edilmiştir" diye konuştu. Edirne İl Genel Meclisi Başkanı Çiğdem Gegeoğlu, kazada hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı dilerken, Keşan Belediye Başkanı Mehmet Özcan da kazanın meydana geldiği günü anlattı. Keşan Kaymakamı Aziz Mercan ise yaşanan kazanın büyük bir acı olduğunu dile getirerek, "Buradan hepimiz gerekli dersi alıyoruz. Bu olayların yaşanmaması için elimizden ne geliyorsa gerekli gayreti göstereceğiz" dedi. Paşayiğit İlkokulu ve Ortaokulu öğrencilerinin, anıta çiçek bıraktığı tören, dua yapılmasıyla sona erdi. Törene, muhtarlar, sivil toplum kuruluşları ve siyasi partilerin temsilcileri, kazada hayatını kaybedenlerin yakınları ve çok sayıda vatandaşlar katıldı.
Düzce Otobüs şoförlerinin duyarlılığı araç içi kamerasına yansıdı Düzce Belediyesi özel halk otobüsü şoförleri, rahatsızlanan yolcular için güzergahlarından çıkarak yolcuları hastaneye yetiştirdi. O anlar araç içi kamerasına yansıdı. Düzce Belediyesine bağlı Düzce Ulaşım A.Ş.’ye ait iki ayrı hatta görev yapan halk otobüsü şoförleri bir hafta arayla rahatsızlanan iki yolcuyu harekat merkezine haber verip güzergah dışına çıkarak Acil Servis’e ulaştırdı. İlk olay 7 Aralık’ta yaşandı. Düşmeye bağlı olarak yürüme güçlüğü çeken ve hastaneye gitmek isteyen genç kadını fark eden şoför İzzet Aydın, hastaneye yakın durakta indirmek yerine acil servisin kapısına kadar götürdü. "Harekat merkezine bildirip, güzergah değiştirdim" Olay günü yaşananları aktaran araç şoförü İzzet Aydın, "2013 yılından bu yana şoförlük yapıyorum. 7 numaralı hatta çalışıyordum. Krempark’ın oradan 3 kişi araca bindi. Bir tanesi ayağının üzerine basamıyordu. Geçmiş olsun dedim. Hastaneye gideceğiz dedi. Harekat merkezine bildirerek güzergah dışına çıkacağımı söyleyerek, hastayı hastaneye götürdüm. Araçta başka kimse de yoktu. Acilin önüne kadar götürüp, güzergahıma devam ettim" dedi. Bir diğer olay ise 12 Aralık Cuma günü gerçekleşti. Araca bindiğinde fenalaşan yolcuyu fark eden otobüs şoförü Suat Atmaca, Hastane Caddesi’ndeki duraktan "U" dönüşü yaparak güzergah dışına çıktı. Vakit kaybetmeden rotayı Atatürk Devlet Hastanesi Acil Servisine çeviren Atmaca kısa süre içerisinde Acil Servis önüne ulaştı. Otobüsten indirilip sedyeye alınan kadın yolcu, sağlık ekiplerine ulaştırıldı. "Vatandaşın sağlığı her şeyden önemlidir" diyen şoför Suat Atmaca, "Olay günü 18 nolu hatta çalışıyordum. Durağa yanaştığımda iki genç benden kolanya istedi. Ne olduğunu sorduğumda arkadaşlarının rahatsızlandığını söylediler. Harekat merkezini arayarak rotamdan çıkıp U dönüşü yaptım. Hastanede acil servise geldiğimizde servise bindirdik ve hastamızı sağlık ekiplerine teslim ettik. Bize periyodik eğitimler veriliyor, bu eğitimlerde bu sağlık konusunda da hassas davranmamız konusunda bilgilendirme yapılıyor. Bizimde çocuğumuz var, biz burada insanlık görevimizi yaptık" dedi. Yaşanan bu örnek davranışlar, Düzce Ulaşım A.Ş. bünyesinde görev yapan şoförlerin, yolcuların sağlığı ve güvenliği konusunda da sorumluluk bilinciyle hareket ettiğini gösterdi. Şoförlerin duyarlılığı diğer yolcular tarafından da tebrik edildi.
Ankara Sanatçı Metin Şentürk TBMM’de engelli bireylerin sorunlarını ve hayat hikayesini anlattı AK Parti İzmir Milletvekili Mehmet Kasapoğlu başkanlığında toplanan Engelli Bireylerin Sorunlarını Araştırma Komisyonu’na katılan sanatçı Metin Şentürk, engelli bireylerin sorunlarını ve hayat hikayesini anlattı. Engelli Bireylerin Sorunlarını Araştırma Komisyonu, AK Parti İzmir Milletvekili Mehmet Kasapoğlu başkanlığında toplandı. Komisyona sanatçı ve Dünya Engelliler Birliği Kurucu Başkanı Metin Şentürk katıldı. Komisyonun açılışında konuşan Kasapoğlu, "Tüm Komisyon üyelerimizin ortak inancı, engelli bireylerimizin toplumun tam merkezinde yer alması; sanatta, sporda, siyasette, akademide, medyada, üretimde, istihdamda her bir noktada en merkezde yer alması, onların merkezde yer almasıyla birlikte toplumun bu anlamdaki algısı, bakışı çok güçlü şekilde değişiyor. Kullanılan dilden, ön yargıların kırılmasına kadar pek çok değişimi gözlemliyoruz. İşte, Metin Bey’in bu anlamdaki yolculuğu da hem sanat alanında hem de sivil toplumdaki mücadelesi bu açıdan çok kıymetli ve çok ama çok öğretici" diye konuştu. "9 kişilik ailenin 6 kişisi kör oldu" Konuşmasına kendi hayat hikayesini anlatarak başlayan Metin Şentürk, "7 çocuklu bir ailede doğdum. Yalnız hayatın anneme acımasız şakaları enteresan bir şekilde devam etti. Baba tarafından genetik körlük vardı. 2 kız kardeşim, 2 erkek kardeşim, babam ve ben, hepimiz sağlam doğmamıza rağmen, 9 kişilik bir ailede 6 kişi zaman içinde yaşanan küçük problemlerden körlükle karşıya kaldı. 9 kişilik ailenin 6 kişisi kör oldu. Bugüne kadar hayatımı kolaylaştıran yegâne unsurun bakış açısı olduğuna çok inandım. Bakış açınızı değiştirdiğinizde acınızı değiştirebiliyorsunuz" dedi. "Sahadaki çalışmalarınız içinse ben 7/24 hazırım" Engelliliğin, engelliden ziyade aileleri için daha zor olduğuna inandığını dile getiren Şentürk, "Engelli hayatına bir şekilde alışıyor ama aileler için her uyanılan sabah aynı tabloyla karşılaşmak biraz daha farklı. Evlatlarının önündeki engelleri aileler, sonra yasalar, sonra da vicdanlar kaldırırsa bazı şeylerin çok daha iyi olacağına inanıyorum. Sahadaki çalışmalarınız içinse ben 7/24 hazırım. Emeğimle, bedenimle, ruhumla ve gönlümle yanınızda olmaya hazırım. Şayet bu işe yarayacaksa, dediğim gibi, 7/24 ülkenin her tarafında emek veririm. Çünkü sonuç itibarıyla, benim bu ülkede bu kadar emek verme çabamın tek bir nedeni var. Askerlik yapamadığım bir ülkede askerliğimi bu şekilde tamamlıyorum, bu da benim hayata bakış açımın bir tarafı" ifadelerini kullandı.