ASAYİŞ - 04 Kasım 2025 Salı 17:47

Eyüpsultan’da taksiciyi darp eden İngiliz boksör, hakim karşısına çıktı

A
A
A
Eyüpsultan’da taksiciyi darp eden İngiliz boksör, hakim karşısına çıktı

İstanbul Havalimanı’ndan aldığı İngiltere uyruklu yolcusu Ross Kitchen tarafından darp edilen taksi şoförü Kadir Biçer’in davasının görülmesine başlandı. Duruşmada beyanda bulunan taksici Biçer, "Ben sapasağlam hayatıma devam edemeyeceğim. Gözüm içerde ve kör. Uzuv kaybı yaşadım. Her gece bağırarak uyanıyorum" dedi. Sanık ise, "Kaçırıldığımı düşündüm. Bu yüzden saldırdım. Amacım gasp etmek değildi" şeklinde savunma yaptı.


İstanbul Havalimanı’ndan aldığı İngiltere uyruklu yolcusu Ross Kitchen tarafından darp edilen taksi şoförü Kadir Biçer’in davasının görülmesine başlandı. İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuklu sanık Ross Kitchen ile müşteki Kadir Biçer ve taraf avukatları hazır bulundu. Duruşmada savunması sorulan sanık "Panik atak hastasıyım. Türkiye’ye gelmeden önce de kendimi kötü hissediyordum. Kaçırıldığımı düşündüm. Bu yüzden saldırdım. Amacım gasp etmek değildi" dedi.


Müşteki Kadir Biçer ise, "Ben İstanbul Havalimanı’nda çalışıyorum. Olay günü sıram geldi. Sanık aracıma bindirildi. Bindiren kişi sanığın Taksim’de bir otele gideceğini söyledi. Biz kural olarak valizleri bagaja koyarız. Müşterilerin yanına almasına müsaade etmeyiz. Sanık yola devam ederken kendi kendine konuşarak gülmeye başladı. Ben de kendisine nereli olduğunu sordum. Telefonumu aldım. Ancak birini aramadım. Çeviri uygulamasını açtım. Benim telefonumu aldı yere fırlattı. Parmaklarını gözümün içine soktu. Boynumu çevirdi. Ben o esnada 90 ile giden arabayı kullanıyordum. Elimi ısırdı. Elimden kan geliyordu. Gözümden de kan geliyordu. ‘Eyvah benim kızım var’ dedim. Montumun cebini açıp içindeki parayı aldı. Ben de parayı alıp beni bırakması için karşı koymadım. Arabayı sağa yanaştırıp durdurdum. Arabaya yaslandım. Sanık bana vurdu, yere düştüm kafamı tekmeledi defalarca. Parmaklarımı oynatamıyordum. Derdimi anlatacağım kimse yoktu. Sadece sesler duyuyordum. Cebimden para aldı. Araca da zarar vermiş. Ben gerçekten onun temiz olduğuna, hasta olduğuna inanmıyorum. Ben sapasağlam hayatıma devam edemeyeceğim. Gözüm içerde ve gözüm kör. Uzuv kaybı yaşadım. Her gece bağırarak uyanıyorum. Bugüne kadar herhangi bir zararım giderilmedi. Şikayetçiyim" dedi.


Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek müştekinin zararının giderilmesi için gelecek celseye kadar süre verilmesine hükmetti. Duruşma eksikliklerin giderilmesi için ertelendi.


İddianameden


İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, 25 Nisan 2025 günü saat 01.55 sıralarında Kadir Biçer’in aracı ile İstanbul Havalimanı’ndan Alibeyköy istikametine doğru, Ross Kitchen ile ilerlediği belirtildi. Bu esnada Kitchen’ın bir anda Biçer’e saldırdığı da iddianamede anlatıldı. Taksici Biçer’in aracı yol kenarında durdurduğu ve saldırıdan kurtulmak için aracın içinden çıkmaya çalıştığı, araç dışında da sanık tarafından darp edildiği iddianamede açıklandı. Sanığın, taksi sürücüsünün montunun cebinde bulunan 45 Euro ile 60 bin TL’ye yakın parasının olay sonrası kayıp olduğunu belirterek şikayetçi olduğu iddianamede ifade edildi. İddianamede, olay yeri inceleme ve görüntü tutanağında, Kitchen’ın mağdura defalarca vurduğu, mağdurun araçtan uzaklaşmasına rağmen tekrar yaralamaya devam ettiğinin tespitine de yer verildi. Ross Kitchen hakkında ‘canavarca hisle kemik kırığına sebebiyet verecek şekilde nitelikli kasten yaralama’ ve ‘nitelikli yağma’ suçlarından toplam 13 yıldan 33 yıla kadar hapis cezası talep edildi.


(Mİ-RU

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Rize Rize’de ayı için sürek avı başlatıldı Başta ayı olmak üzere insanların yaşam alanlarına girerek özellikle çiftçileri daha çok mağdur eden yaban hayatı için özel izinle avlanma yapılıyor. Doğu Karadeniz Bölgesi’nde popülasyonu oldukça artan ve insanların yaşam alanlarına kadar inen ayılar vatandaşları mağdur etmeye başladı. Özellikle arıcılık yapan üreticilerin korkulu rüyası haline gelen ayılar bölgede meyve, sebzelerin yanı sıra evlere de girerek zarar vermeye başladı. Normal şartlarda avlanması yasak olan ayılar için bu kez vatandaşlar başvuruda bulunarak zarar veren ayıların avlanmasını talep etti. Hal böyle olunca iş avcılar derneklerine düşüyor. İnsan yaşamını olumsuz yönde etkileyerek çiftçilere zarar veren yaban hayatı ile mücadele de avcı dernekleri ile yapılıyor. Bölgede mahsule ve vatandaşlara zarar veren ayılar için özel izin çıkartıldığını kaydeden Avcılar Derneği Başkanı Halil İbrahim Topçu "Domuz avı popülasyonu biraz fazla olduğu için ve tarlalara da zarar verdiği için, biz bunları avcılar olarak arkadaşlarımızla beraber bugün bir av programı düzenledik. Kazasız belasız bir şekilde av yapmayı düşünüyoruz. Amacımız tarlalara zarar veren hayvanları kaçırmak, bu arazilerden uzaklaştırmak. Domuz avında talep yok ama ayı avında resmi talep olması gerekir. Ayı avı için izin 1 günlük çıkartılıyor ve ertesi gün yine ayı avı yapmak yasaktır. Ayı nedeniyle tarlası, bahçesi zarar gören, ayıdan korkusundan tarlaya, bahçeye gidemeyen vatandaşlar bunu talep ediyor. Ayı popülasyonu fazla olduğundan dolayı. O durumda da muhtarlıklar müracaat ediyor. Sonrasında bölge araştırılıp izin öyle çıkartılıyor. 1 günlük veya 2 günlük izin çıkartılıyor. Bulabilirsek avımızı yapıyoruz, bulamazsak izin bittiği anda av işi de bitiyor" ifadelerini kullandı. Ayının avlanmasını bölgedeki vatandaşların talep ettiğini ifade eden Topçu "Ayı vatandaşlara zarar veriyor. Arısı olanlara çok daha fazla zarar veriyor. Mesela üreticinin 10 adet peteği var. Peteklerinin yanına bir çıkıyor bakıyor ki hepsini ayı mahvetmiş. Bölgemizin insanı tarlada, bahçede çalışmayı sever. Ayı korkusundan rahat bir şekilde işine de bakamıyor. Tedirgin oldukları için ‘bu hayvanları bizden uzak tutun’ diye istiyorlar. Dernek olarak bize bilgi veriyorlar, bizde ona göre bir program düzenliyoruz. Bulabilirsek avlıyoruz, kaçırabilirsek kaçırıyoruz. Avımızı öyle sonlandırıyoruz" dedi.
Erzurum Erzurumşehir Spor Kulübü’nden önemli başarı Erzurumşehir Spor Kulübü U-16 takımı Play Off’lara kalarak önemli bir başarı gösterdi. Erzurumşehir Spor Kulübü’nün hikayesinin, sadece bir futbol kulübünün yükselişi değil, aynı zamanda tarihi bilincin genç kuşaklara aktarılması ve etik değerlerin sürdürülmesi üzerine kurulu bir başarı modeli olduğunu ifade eden Başkan Ahmet Demir, "Kulübümüz, kuruluş felsefesini, altyapı çalışmalarını ve güncel mücadelesini bu tarihsel süreç üzerine inşa etmiştir. Erzurumşehir SK, şehrimizin gençleri için sadece antrenman yapılan bir tesis değil; aynı zamanda bir yuva, bir ocak ve temel bir eğitim yeridir. Yakın zamanda Play-Off’lara kalarak sportif başarımızı kanıtlamış olsak da, kulübümüzün asıl ve kalıcı başarısı, yetiştirdiğimiz gençlerin toplumun her alanında dürüst, başarılı ve ahlaklı bireyler olarak yer almasıdır. Kulübümüz, gençlerin gelişimine verdiği bu kesintisiz değer sayesinde, onları sokağın olumsuz etkilerinden koruyan güvenli bir liman olma görevini eksiksiz yerine getirmektedir. Bizim için her oyuncu, geleceğe yapılan en değerli yatırımdır. Tüm zorluklara rağmen Play-Off’lara kalma başarısını göstererek, tarihsel direniş ruhunu sportif sonuçla somutlaştırmış ve gelişimini takdir edilecek seviyeye taşımıştır. Erzurumşehir SK’nın hikayesi, tarihi mirasla bugünün gençliğini birleştiren, etik değerlerden ödün vermeyen ve zorluklar karşısında yılmayan benzersiz bir gelişim modelidir. Kulüp, Erzurum’un en değerli potansiyeli olan çocuklarına yatırım yaparak, geleceğini sağlam temeller üzerine kurmaktadır" dedi.
Aydın Efeler’de Öğretmenlere Topçu’nun Eğitim Felsefesi Anlatıldı Efeler İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Bilim Akademisi, tarafından düzenlenen program kapsamında Nurettin Topçu’nun vefatının 50. yılı dolayısıyla düzenlenen anma programı ve atölye çalışmaları, Aydın Sosyal Bilimler Lisesi’nde öğretmenlerin yoğun katılımıyla gerçekleştirildi. Eğitimin hem felsefi hem de mesleki yönünü besleyen programın açılışını Efeler İlçe Milli Eğitim Müdürü Hakan Özcan yaptı. Özcan, konuşmasında Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin eğitim sisteminin geleceğini şekillendiren yönüne dikkat çekerek, köklere bağlı bir eğitim anlayışının önemine vurgu yaptı. Modelin yalnızca akademik başarıya odaklanmadığını belirten Özcan, milli ve manevi değerlere sahip, eleştirel düşünebilen, tarih bilinci yüksek bireyler yetiştirmeyi hedeflediğini ifade etti. Nurettin Topçu’nun eğitim felsefesinin Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin temel dayanaklarından olduğunu dile getiren Özcan, Topçu’nun öğretmenliği bir meslekten çok bir gönül ve ruh işi olarak tanımladığını hatırlattı. Program, alanında uzman altı isim tarafından verilen iki seminer ve dört atölye çalışmasıyla zenginleşti. Öğretmenler, "İz Bırakan Eğitimci Nurettin Topçu", "Eğitimde Yapay Zekâ Uygulamaları", "Oyun ve Etkinliklerle Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretimi", "Öğrenci ile Duygusal Bağın İnşası", "Etkili Sunum Teknikleri" ve "Etkili İletişimde Beden Dili" gibi başlıklarda bilgi ve becerilerini geliştirme fırsatı buldu. İlçe Milli Eğitim Müdürü Hakan Özcan, katkı sunan tüm eğitimcilere teşekkür ederek bu tür mesleki gelişim programlarının artarak devam edeceğini belirtti.