MAGAZİN - 12 Mayıs 2025 Pazartesi 13:43

Gülden Karaböcek, 50 yıllık sessizliğini bozdu

A
A
A
Gülden Karaböcek, 50 yıllık sessizliğini bozdu

Gülden Karaböcek, ablası Neşe Karaböcek’in hayat hikâyesini anlattığı "İşte Benim Masalım" adlı kitabındaki ihanet suçlamalarına ilk kez "Neler Oluyor Hayatta" programında yanıt verdi.



Sunuculuğunu Hakan Ural ve Ferda Yıldırım’ın yaptığı Kanal D’nin çok sevilen programı "Neler Oluyor Hayatta" son yılların en çarpıcı röportajlarından birine imza attı. Ünlü şarkıcı Neşe Karaböcek, hayat hikâyesini kaleme aldığı "İşte Benim Masalım" adlı kitabını okurlarıyla buluşturdu. Kitabın tanıtımında çarpıcı açıklamalarda bulunan Karaböcek, yaşadığı acı kayıpları ve kızgınlıklarını dile getirirken, kardeşi Gülden Karaböcek’i affetmediğini söylemişti. Bu açıklamaların ardından gözler Gülden Karaböcek’e çevrildi. Yıllardır bu konuda suskunluğunu koruyan Gülden Karaböcek, 50 yılın ardından "Neler Oluyor Hayatta" program koordinatörü Reyhan Şan Tunaboylu’ya konuştu.



Olayların asla anlatıldığını gibi olmadığını söyleyen ve pişmanlıklarını dile getiren Karaböcek’in önemli açıklamalarından satır başları şöyle:


"Okumadım ama okuyacağım"


"Kitabı aldı kızım ama daha okumadım, çünkü henüz vaktim olmadı. Oradan oraya koşturuyorum konserlere, yoruluyorum. Okuyacağım. Benimle ilgili yazılanları önemsiyorum. Doğruyu yazmış mıdır, bilmiyorum. Okumam lazım. Kitapta yazılanlarda yalanlar varsa da herhangi bir tepkim olmaz çünkü ben onun gibi bütün gerçekleri ortaya döküp ailemin rezil olmasını istemem. Yani, bu çok kötü olur eğer ben de bir şeyleri ortaya dökersem. Bu yüzden istemiyorum. Ortada büyük bir oyun var hem de."


"Beni bu evliliğe mecbur ettiler"


"Neden eniştenizle evlendiniz?" Sorusunu da şöyle yanıtladı Gülden Karaböcek: "Bu hikâye uzun. Çok derin, çok ince, çok detaylı anlatmam gerekir. Onu da burada yapmak istemiyorum. Yani bir aşk meselesi falan yok. Olayı böyle yansıtmak işine geldi. Mecbur etmeselerdi beni bu evliliğe. Evet, mecbur edildim. Ve ablam mecbur etti."


"Aşk yoktu, ablam mecbur etti bu evliliğe"


"Ablam beni ortaya döktü, adımı afişe etti herkese. Rezil etmeye çalıştı. Bir taşla kaç tane kuş vurmaya çalıştı! Hem beni sahneden mahrum edecekti, halkın gözünde küçük düşürecekti, hem de benden kurtulacaktı. Mağdur bir kadını oynayacaktı. Ve öyle de oldu. Sokakta bıraktırmasaydı aileme, anneme, babama Onlara kötüleyip beni sokakta bıraktırdı. Ne eniştem ne de ben birbirimize aşık olmadık. Öylesine, olayların akışında gitti her şey. Ben tek başıma kaldım. Kimsem yoktu. Gidecek yerim yoktu, parasızdım. Mecbur kaldım. Eniştem yani sonradan eşim olan kişinin de kendi planları varmış. Ben bunu çok sonra anladım. İlk başta sanki bana yardım etmek istiyormuş gibi davrandı. Sonra birlikte plak yaptık ama emeğimin karşılığını vermedi, hakkımı ödemedi, bana tek kuruş vermedi. Bir ev tutmak istedim, destek olmadı. Kendi başıma bir hayat kurmak, bir ev açmak istedim. Yine yardım etmedi. Ablam bir taraftan, ‘evlensin, ortada kalmasın, artık evlensinler, adı çıktı, onu kimse almaz’ diye gazete röportajları verdi. Daha ayaklarımın üzerinde yeni yeni durmaya çalışan, albümler, 45’likler yapmaya çabalayan biriydim ben. Atilla Bey ile aynı evi paylaştık ama o yine dışarıda kendi hayatını yaşıyordu. Evliliğimiz 12 sene sürdü. Bir çocuk da oldu. O kadar. Ortak bir çocuğumuz var. Zaten onlar boşanmaya karar verdiklerinde ben babamla turnedeydim. Hiç haberim bile olmadı. Karşı taraf hiçbir şeyi dolduramıyor. Sadece ‘beni aldattılar, şunu yaptılar, bunu yaptılar’ diyor. Dediği tek şey bu. Başka bir detay var mı? Ama başka şeyler var. Bu sır benimle gidecek. Kimse büyük konuşmasın. İnsanların başına ne geleceği belli olmaz. Herkesin evladı var. Başlarına ne gelebilir, kimse bilmiyor."


"Çok pişmanım, keşke hiç doğmasaydım"


"Bu evlilikten Gülden Karaböcek ne kadar pişman oldu?" sorusunu da şöyle yanıtladı: "Kınamak çok kolay bir şey. Tabii ki pişmanım. ‘Keşke doğmasaydım’ diyorum hep. Ablam tabii ki beni affetmeyeceğini söyler çünkü affederse artık mağduriyeti biter. Şimdi bakın... Nefret ettiği bir insanın sayesinde plak yapıyor. Bir şarkı söylemiş, klip çekiyor, kitap çıkarıyor. Fırsata çeviriyor işi. Para kazanmaya çalışıyor. Ben olsam tenezzül etmem."


"Beni affetmez, çünkü affederse mağduriyeti biter"


"Oğlu için ağlıyor, ama bana ağlıyormuş gibi yapıyor. Oğlunun öldüğüne ağlıyor. Elli yıldır ağlamıyordu. Amerika’da oturuyordu. Gayet iyiydi. Babam, bana bu soyadını verdiği için onun cenazesine gelmedi. Babamı sevmedi. Bana arka çıktığı için babamdan nefret etti. Babam bana her konuda destek oldu. Hayattayken niye bu kitabı çıkarmadı? Ben alıştım artık suçlanmaya. Artık bana hiçbir şey ‘şey’ gibi gelmiyor. ‘Beni üzmüyor’ diyebilirim yani. Çok üzüldüm. Artık üzülmek istemiyorum. Hani ‘Doğduğun ev kaderindir’ derler ya Aynı benimki de öyle işte. Kaderimmiş benim doğduğum ev. Keşke kardeşi olmasaymışım. Ben çocukluğumu yaşayamadım. Genç kızlığımı yaşayamadım. Hiçbir şeyimi yaşayamadım. Evlendiğimde 20 yaşındaydım. Bir gün sabah kalkıp ‘Eniştemle evleneceğim’ demedim tabii ki. Bitti zaten. Gelmişim 70 yaşıma. Bundan sonra olsa ne olur, olmasa ne olur? Beni Allah tutuyor. Allah beni seviyor ki hâlâ ayaktayım. Allah doğrunun yanındadır. Yanlışın yanında olmaz."


"Çok özledim ablamı"


Neşe Karaböcek’in kızsa da sözlerinden özlem ve pişmanlık akıyordu. Ünlü sanatçı "özlediniz mi?" sorusuna ise şöyle yanıt verdi:


"Özlemez olur muyum? Tabii ki özledim. Onun o yumoş yanaklarını öpmek isterim. O beni mezara kadar affetmiyor ya... Ömrümüzün sonuna geldik zaten. İkimizin de ayağı çukurda. Kimin önce gideceği belli değil. Ama mahşerde, Allah’ın huzurunda her şey ortaya çıkar. Ben mahalle tellalı gibi çıkıp anlatamam. Benim öyle bir tabiatım yok."


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Fenerbahçe ile Beşiktaş kupada 23. kez rakip Ziraat Türkiye Kupası C Grubu ilk hafta maçında yarın karşılaşacak olan Fenerbahçe ile Beşiktaş, kupada 23. kez rakip olacak. Ezeli rakipler tüm kulvarlarda ise 363. kez mücadele edecek. Ziraat Türkiye Kupası C Grubu ilk hafta maçında Fenerbahçe ile Beşiktaş, yarın saat 20.30’da Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Spor Kompleksi’nde karşılaşacak. Trendyol Süper Lig’in 17. haftasını galibiyetle kapatan iki takım, bu yıl formatı değişen Türkiye Kupası’nda grup aşamasında ilk maçlarına çıkacak. Türkiye Kupası’nda 23. kez Fenerbahçe ile Beşiktaş, bugüne kadar Türkiye Kupası’nda 22 kez mücadele etti. Bu süreçte siyah-beyazlılar 11 galibiyet alırken, sarı-lacivertliler de 2’si hükmen 5 kez kazandı. 6 müsabaka ise beraberlikle sonuçlandı. Kupada Beşiktaş’ın 32 golüne, Fenerbahçe 26 golle karşılık verdi. İki takım 1988-1989, 2005-2006 ve 2008-2009 sezonlarında final aşamasında karşılaşırken, bu finallerin tamamında Beşiktaş kupayı müzesine götürdü. 363. randevu İki takım bu derbi müsabakasıyla tüm kulvarlarda ise 363. kez rakip olacak. Bugüne kadar lig, Türkiye Kupası ve Süper Kupa ile özel karşılaşmalarda oynanan 362 maçta sarı-lacivertliler 136 galibiyet alırken, siyah-beyazlılar 129 kez kazandı. 97 karşılaşmada ise taraflar eşitliği bozamadı. Kanarya’nın 502 golüne, Kartal 461 golle yanıt verdi. Bu sezon Trendyol Süper Lig’de oynanan karşılaşmada Fenerbahçe, deplasmanda 3-2’lik skorla kazandı. Son 10 maçta eşitlik var Fenerbahçe ile Beşiktaş arasında tamamı Süper Lig’de olmak üzere son 10 maçta eşitlik var. Bu süreçte taraflar 3’er galibiyet alırken, 4 müsabakada ise iki takım da 1 puana razı oldu. Sarı-lacivertliler ve siyah-beyazlılar yakın dönemdeki 2 galibiyeti de deplasmanlarda elde etti. Kupadaki son maçta Beşiktaş sahaya çıkmadı 2017-2018 sezonunda Ziraat Türkiye Kupası yarı final ikinci karşılaşması saha olayları nedeniyle yarıda kalmıştı. Dolmabahçe’de 2-2 biten derbinin rövanşında iki takım 19 Nisan’da Kadıköy’de karşı karşıya geldi. Mücadele golsüz devam ederken 57. dakikada yaşanan olaylar nedeniyle maç hakem Mete Kalkavan tarafından tatil edildi. Türkiye Futbol Federasyonu tarafından karşılaşmanın kaldığı yerden ve seyircisiz oynanmasına karar verildi. 3 Mayıs’ta yapılması gereken mücadelede Beşiktaş, sahaya çıkmayınca 3-0 hükmen mağlup sayıldı. En farklı skorlar Ezeli rakipler birbirlerine karşı en farklı skorları 7’şer golle aldı. 23 Mart 1941’deki özel karşılaşmada siyah-beyazlılar, mücadeleyi 7-1 kazandı. Fenerbahçe ise en farklı galibiyetini 6 Aralık 1958’de yine bir özel maçta 7-0’lık skorla aldı. Süper Lig’deki en farklı skorlar ise 6 Ocak 1990’da 5-1’lik sonuçla Beşiktaş lehine gerçekleşirken; Fenerbahçe de 7 Mart 1976 ve 7 Ekim 2012’de 3-0’lık sonuçlarla galip geldi. Rekabetteki en gollü müsabaka ise 11 Ağustos 1974’te TSYD Kupası’nda yaşandı. Beşiktaş’ın 5-4 kazandığı mücadele en gollü maç olarak kayıtlara geçti. 19 Mayıs 1955’te oynanan Atatürk Kupası karşılaşması da 4-4 beraberlikle sonuçlandı.
Adana Fıstık fiyatları arttı: Sahtekarların kullandığı gıda boyası ve bezelyeye dikkat Son günlerde toz Antep fıstığının kilogram fiyatının 3 bin lirayı aşması, dolandırıcıları hareketlendirdi. Fıstıklı tatlılarda gıda boyası ve bezelye kullanılmasına karşı vatandaşları uyaran tatlıcı Zeynep Geyik, "Ucuz tatlı yiyeyim derken sağlığınızdan olmayın" dedi. Son dönemde Antep fıstığının kilogram fiyatının 3 bin lirayı aşması, bazı sahtekarları da harekete geçirdi. Artan fiyatları fırsata çevirmek isteyen kötü niyetli kişilerin, fıstıklı tatlılarda gerçek Antep fıstığı yerine bezelye, yer fıstığı kırığı ve yoğun gıda boyası kullandığına dikkat çekiliyor. Görünüm ve renk üzerinden tüketiciyi yanıltan bu yöntemlerin hem ekonomik aldatma hem de halk sağlığı açısından ciddi risk taşıdığı belirtiliyor. Adanalı tatlıcı Zeynep Geyik, konuyla ilgili İhlas Haber Ajansı’na konuştu. Özellikle baklava ve fıstıklı tatlılarda taklit ve tağşiş riskini yükselttiğini ifade eden Geyik, bazı işletmelerin maliyeti düşürmek için bezelye, yer fıstığı kırığı ve yoğun gıda boyası kullandığını söyledi. Bu tür ürünlerin gerçek fıstık görünümü vermek için boyandığını aktaran Geyik, tüketicilerin dikkatli olması gerektiğini vurguladı. Güvenilir ve bilinen işletmelerin tercih edilmesini öneren Geyik, "Aşırı ve bilinçsiz gıda boyası tüketimi mide-bağırsak rahatsızlıkları, alerjik reaksiyonlar ve uzun vadede farklı sağlık problemlerine neden olabilir" ifadelerini kullandı. Vatandaşlara çağrıda bulunan Geyik, "Kaliteli fıstığın maliyeti bellidir. O sebeple ucuz tatlı alıp sağlığınızdan olmayın. Ucuz tatlı sağlığınızdan eder. Yeni yılda da tatlı alırken ucuza kaçmayın" dedi.