ASAYİŞ - 18 Şubat 2025 Salı 19:42

Hastaya anjiyo yapılırken pazarlık yapmıştı, tutuklandı

A
A
A
Hastaya anjiyo yapılırken pazarlık yapmıştı, tutuklandı

İstanbul’da özel bir hastanede anjiyo işlemi sırasında hasta ile stent fiyatı pazarlığı yapan muhasebeci, Bakırköy Sulh Ceza Hakimliği tarafından tutuklandı.



İstanbul’da Özel Aile Hastanesi’nde meydana gelen olayda bir hasta ile anjiyo işlemi sırasında stent fiyatı pazarlığı yapıldığına ilişkin görüntüler ortaya çıkmıştı.


Yapılan incelemeler kapsamında hastanenin anjiyografi ünitesinin faaliyeti durdurulmuştu.


Olaya ilişkin Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında muhasebeci H.Y. gözaltına alındı. Adliyeye sevk edilen muhasebeci H.Y. Bakırköy Sulh Ceza Hakimliği tarafından ‘kişinin içinde bulunduğu tehlikeli durum veya zor şartlardan yararlanmak suretiyle dolandırıcılık’ suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi.


(Mİ-

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Suat Hekimoğlu: "IBA istediğine madalya veriyor" Türkiye Boks Federasyonu Başkanı Suat Hekimoğlu, Büyük Kadınlar Dünya Şampiyonası’nın ardından Uluslararası Boks Birliği’ne tepki göstererek, "En az 2-3 altın almamız gereken yerde 1 altın aldık. Sebebi IBA bu işi bitirmiş. Orada kendi istediklerine madalya veriyorlar" dedi. Sırbistan’ın Niş kentinde 9-16 Mart tarihleri arasında düzenlenen Büyük Kadınlar Dünya Şampiyonası’nda milli sporcular 6 madalya ile döndü. Busenaz Sürmeneli altın madalyaya ulaşırken, Buse Naz Çakıroğlu, Hatice Akbaş ve Büşra Işıldar gümüş madalya; Esra Yıldız Kahraman ve Elif Güneri ise bronz madalya kazanma başarısı gösterdi. Şampiyonayı yerinde takip eden ve sporculara destek sağlayan Türkiye Boks Federasyonu Başkanı Suat Hekimoğlu, turnuvayı, hedeflerini ve çalışmaları İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine paylaştı. Kadınlar Dünya Şampiyonası’nda iyi bir başarı yakaladıklarını ancak daha iyisi olabileceğine dikkat çeken Hekimoğlu, "En az 2-3 altın almamız gereken yerde 1 altın aldık. Sebebi IBA (Uluslararası Boks Birliği) bu işi bitirmiş. Orada kendi istediklerine madalya veriyorlar. 12 sıklette 6 madalya aldık; bunun 1’i altın, 3’ü gümüş, 2’si bronz. Bu yine ülkemiz adına çok büyük başarıdır ama daha iyisi olabilirdi. Sırp bir kız vardı, salondaki herkes onun altın madalya alacağını biliyordu. O da bizim Esra Yıldız Kahraman’a denk geldi. Orada bir sorun yaşadık" ifadelerini kullandı. "Yeni başlıyoruz" Sporculara psikolojik anlamda sağladığı destek hakkında konuşan Başkan Hekimoğlu, onların motivasyonlarının güçlü tutulmasıyla ilgili, "Ben çocuklara sadece hem psikolojik destek verdim hem de kamp imkanı sağladık. Yaklaşık 1 aydır Rusya’da kamp yapıyorlar. Daha önce de bir turnuvaya katıldılar. Çalışırsan oluyor. Bu daha 2,5 aylık çalışma. Bundan sonra daha neler olacak. Yeni başlıyoruz" diye konuştu. "Projemiz World Boxing’de yürümek" Suat Hekimoğlu, turnuvalar öncesi yapacakları kamplarda sporcuları diri tutmak istediklerini ifade ederek şunları söyledi: "Benim en büyük projem sporcuları diri tutmak. Biz artık World Boxing’e geçtik. Bütün dünya ülkeleri oraya geçti. Biz 84. ülke olarak geçtik. IBA bence bitti. Bizim de projemiz World Boxing’de yürümek. Belki yönetim kurulunda olabiliriz. Değişik projelerimiz olacak. Sadece Türk boksu için değil, dünyadaki boksun gelişimi için de düşüncelerim var. Bunları da kendilerine aktaracağım." "Benim tek derdim sporcuların başarılı olması" Haziran ayında düzenlenecek olan Büyük Erkekler Dünya Şampiyonası öncesi çalışmalar hakkında bilgiler veren Hekimoğlu, "Şu anda erkekleri 3’e böldük. Hepsini diri tutmaya çalışıyoruz. 2-3 takımımız var. En iyi sıkletlerde olan sporcularımız inşallah şampiyonaya katılacaklar. Hiçbir sporcumuzu ayrıştırma yapmıyoruz. Herkesi davet ediyoruz. Hatta birinci maçı yenilen sporcuyu bile davet ediyoruz. Bizim sporcumuz için yapmayacağımız hiçbir şey yok. Benim tek derdim sporcuların başarılı olması. Mücadelenin içine girdim. İnşallah da başaracağım" şeklinde konuştu. Büyük Kadınlarda, World Boxing Dünya Şampiyonası 4-14 Eylül tarihlerinde İngiltere’de düzenlenecek. Hazırlık kampı ise 22 Ağustos - 3 Eylül tarihleri arasında Kastamonu’da yapılması planlanıyor.
Samsun Dur’ ihtarına uymayarak polisi şehit eden alkollü sürücüye müebbet hapis Samsun’da karıştığı trafik kazası sonrası kaçarken, kendisini durdurmak isteyen polis memuruna çarparak şehit olmasına yol açan alkolü sürücü, yargılandığı mahkemece müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Olay, Samsun’un Havza ilçesinde geçen yıl 5 Mart gecesi meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Özgür Boztürk, 55 SA 335 plakalı aracıyla Samsun’un İlkadım ilçesi Toybelen mevkisi Ankara yolu üzerinde maddi hasarlı kazaya karışıp Ankara yönüne kaçtı. Olay polise haber verildi. Havza ilçesinde yol uygulaması yapan Havza Bölge Trafik İstasyon Amirliğinde görevli polis memuru Orhan Mutlu (46), kaçan aracı durdurmak istedi. "Dur" ihtarına uymayan Özgür Boztürk, aracıyla yaya polis memuru Mutlu’ya çarpıp kaçtı. Çarpmanın etkisiyle savrularak polis aracının ön camının üzerine düşen polis memuru Orhan Mutlu, olay yerinde şehit oldu. Polis aracında bulunan aynı yerde görevli polis memuru Ali Suat Vanlı da hafif şekilde yaralandı. Olay yerinden kaçan araç sürücü, jandarma ekiplerince yakalandı. Sürücünün 1,86 promil alkollü olduğu ortaya çıktı. Çıkarıldığı mahkemece tutuklanan sürücü Özgür Boztürk hakkında Vezirköprü Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldı. Geçtiğimiz cuma günü görülen davanın son duruşmasında tutuklu sanık Özgür Bozkurt mahkemece müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
Kars Kars eksi 10’u gördü, araçların camları dondu Kars’ta kar yağışının ardından soğuk hava etkili oldu. Hava sıcaklığının sıfırın altında 10 dereceye düştüğü kentte araçların camları buz tuttu. Mart ayında karla kaplanan araziler ise havadan görüntülendi. Kars’ta Nisan ayına sayılı günler kala soğuk hava etkisini sürdürüyor. Hava sıcaklığının gece sıfırın altında 15, gündüz ise sıfırın altında 10 derece ölçüldüğü kentte sabah erken saatlerde işlerine gitmek üzere dışarı çıkan vatandaşların araçlarının camları buz tuttu. Araçlarının camlarının buzu temizleyen vatandaşlar, Mart ayında kışı yaşadıklarını söyledi. Aracının camının buzunu kazıyan Hasan Topçu, "Kış son demlerini yaşıyor. Geceleri hava sıcaklığı eksi 17 dereceyi görüyor. 1 hafta sonra inşallah yaz gelir" dedi. "Tarım arazileri yeniden karla kaplandı" Öte yandan soğuk havanın etkili olduğu Kars’ta yağan kar ile birlikte tarım arazileri yeniden beyaza büründü. Beyaza bürünen tarım arazileri havadan görüntülendi. "Meteoroloji’den zirai don uyarısı" Meteoroloji 16. Bölge Müdürlüğü’nce yapılan son değerlendirmelere göre; Kars genelinde havanın parçalı ve az bulutlu olacağı tahmin ediliyor. Meteorolojinden yapılan uyarıda, "Gece ve sabah saatlerinde buzlanma ve don olayı ile birlikte pus ve yer yer sis görülecek. Kars genelinin yarından itibaren Balkanlar üzerinden gelen soğuk ve yağışlı havanın etkisi altına gireceği ve sıcaklıkların hissedilir derecede 10 ile 15 derece azalarak mevsim normallerinin altına düşeceği tahmin edilmektedir. Sıcaklıkların ani düşüş ile birlikte tarımsal faaliyetlerin olduğu bölgelerde zirai don hadiselerinin meydana gelebileceği değerlendirilmektedir" denildi.
İzmir Tutumlu çocuktan, tüketen çocuğa Yapılan bir araştırmada 1928’den 2020 yılına kadar çocuk dergilerindeki reklamlar incelendi, Cumhuriyetin ilk yıllarında özellikle banka reklamları aracılığıyla tutumlu örnek bir küçük vatandaş olmaya özendirilen çocukların son 30 yıllık dönemde tüketen ve tükettiren çocuğa evrildiği belirtildi. Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi doktora öğrencisi Pınar Ayşe Tuncer, çocukların, günümüzde kitle iletişim araçlarının gelişim ve yaygınlaşmasıyla tüketim öznesine dönüştüğünü söyledi. Danışmanlığını Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Ürün Yıldıran Önk’ün üstlendiği tez çalışmasında; Pınar Ayşe Tuncer, 92 yıllık zaman diliminde yayınlanan 36 farklı dergi ve 112 reklamı inceledi. Tuncer, Cumhuriyetin ilk yıllarında özellikle banka reklamları aracılığıyla tutumlu, örnek bir küçük vatandaş olmaya özendirilen çocukların, son 30 yıllık dönemde tüketen ve tükettiren çocuğa evrildiğini belirtti. Yürüttükleri araştırma ile ilgili bilgi veren Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi doktora öğrencisi Pınar Ayşe Tuncer şunları söyledi: "Çalışmanın amacı çocuk dergilerinde yayınlanan reklamlar üzerinden çocuğun tüketim öznesi konumuna gelme sürecini araştırmaktı. Şimdiye kadar daha çok televizyon reklamlarına yönelik çalışmalar yapılmıştı. Dergilerin son yıllarda sayısal olarak artmış olması ve bu konuda bir çalışma olmaması nedeniyle dergilere odaklandım. 1928’den 2020 yılına kadar dergileri taradım. Bu tez ilk kez bu kadar geniş bir zaman aralığında yayımlanmış ulaşılabilen tüm çocuk dergilerinin listesini de kapsayan bir akademik çalışma oldu. Çocuk dergilerindeki reklamlarda çocukların tüketici olarak nasıl konumlandırıldığını inceledim. Elde ettiğim veriler aynı zamanda Türkiye’de yaşanan toplumsal dönüşümleri ve değişen çocukluk kavramını da ortaya koyuyordu." "Örnek küçük vatandaş" Çok iyi bir arşiv çalışması sonucunda her 10 yıllık dönemden 4’er dergi incelediğini anlatan Tuncer, "Toplam 112 reklam tespit ettik. Bunların genelini banka reklamları oluşturuyor. Banka reklamlarında yıllar içinde ortaya çıkan değişim dikkatimizi çekti. İlk başta kumbara reklamlarıyla tasarrufa yönlendirilen çocuk daha sonraları gerek aktiviteler, gerekse kredi kartı reklamlarıyla tüketime yönlendirilmeye başlamış. Cumhuriyetin ilk yıllarındaki reklamlarda çocuklar iyi birer küçük vatandaş olarak konumlandırılmış. 1990’lı yıllarda ise ciddi bir değişim var. Örnek küçük vatandaş, sağlıklı gürbüz bir çocuk yerine her şeyi alan, tadan her hizmetten yararlanan bir çocuk konumuna gelmiş" dedi. Benzer biçimde gıda reklamlarının da öznesinin çocuklar olduğunu belirten Pınar Ayşe Tuncer, "Reklamlarda çocukların bahsi geçen yiyeceği tükettiklerinde daha sağlıklı, güçlü başarılı olacakları şeklinde yönlendirmeler vardı. İlk başlarda reklamlarda yer alan gürbüz sağlıklı Türk çocuğu imajı yerini çeşitli atıştırmalıklar tüketen çocuğa bırakıyor. Son yıllarda ise daha çok teknoloji ürünlerinin reklamlarında bir artış söz konusu" diye konuştu. "Çocuklar hedefte" Banka reklamlarının araştırmada önemli bir done olduğunu vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Ürün Yıldıran Önk de, "İlk reklamlarda çocuklara kumbara ile para biriktirin mesajı var. Son yıllarda ise tutumluluğun yerini tüketim vurgusu alıyor. ’Çocuğa ayrı hesap açalım, kredi kartı verelim’ yönlendirmeleri söz konusu. Çocuklar çok özel bir hedef kitle. Çocuk dergileri de sadece çocuklara değil, ailelere de hitap ediyor. Bir yandan geleceğin tüketicisi çocuklara yatırım yaparken, bir yandan da ailelere de ulaşmış oluyorlar" dedi.