GENEL - 06 Aralık 2018 Perşembe 14:51

İstanbul İl Emniyet Müdürü Çalışkan:

A
A
A
İstanbul İl Emniyet Müdürü Çalışkan:

Büyükşehirlerde yaşanan güvenlik sorunlarının ele alındığı “Metropol Güvenliği” panelinde “İstanbul’un Güvenlik Sorunları ve Çözüm Yolları” başlıklı bir sunum yapan İstanbul İl Emniyet Müdürü Dr.

Büyükşehirlerde yaşanan güvenlik sorunlarının ele alındığı “Metropol Güvenliği” panelinde “İstanbul’un Güvenlik Sorunları ve Çözüm Yolları” başlıklı bir sunum yapan İstanbul İl Emniyet Müdürü Dr. Mustafa Çalışkan, 35 bin 334 polis ile güvenliği sağladıklarını söyleyerek, İstanbul’un birçok metropolden daha güvenli olduğunu ancak İstanbul ile ilgili çok daha farklı bir algı oluşturulmaya çalışıldığını kaydetti.


İstanbul Aydın Üniversitesi Ulusal Güvenlik ve Strateji Uygulama ve Araştırma Merkezi (USAM) tarafından düzenlenen “Metropol Güvenliği” panelinde İstanbul İl Emniyet Müdürü Dr. Mustafa Çalışkan, “İstanbul’un Güvenlik Sorunları ve Çözüm Yolları” başlıklı bir sunum yaptı. İstanbul’da uyguladıkları polislik modelinin proaktif model olduğunu ifade eden Çalışkan, bu modelle polisin suç işlenmeden önce harekete geçerek, gerekli önlemlerin alındığını söyledi. Dünya metropollerinde suç karşılaştırması da yapan Çalışkan, İstanbul’un birçok metropolden çok daha güvenli olduğunu ve İstanbul’da her 400 kişiye 1 polis düştüğünü kaydetti.


“Eğitimle problemlerin yüzde 50’si doğrudan çözülür”


İstanbul Polis Teşkilatı yapılanmasını anlatan Çalışkan, “İstanbul Emniyeti’ne bağlı 34 emniyet müdürü, 206 müdür, 1.827 orta kademeli amir, 35 bin 334 polis ve 2 bin 846 mahalle bekçisi ile İstanbul’un emniyetini sağlıyoruz. Büyük bir teşkilatız” dedi, Personel profilini de anlatan Çalışkan, “1960’lı yıllarda polislerin okuma-yazma bilmesine bile gerek duyulmadan alımlar yapılıyordu. Şu anda İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde 23 bin 489 üniversite,12 bin 474 de yüksek lisans mezunu polisimiz var. Eğitim her şeyin temeli. Eğer ailede, okulda ve meslekte eğitimi yeterince verirsek, problemlerin yüzde 50’si doğrudan çözülür” diye konuştu.


“Türkiye üzerine farklı bir algı çizilmeye çalışılıyor”


Dünya metropollerinde suç karşılaştırması yapan Çalışkan, “Dünyada 200 kişiye 1 polis, İstanbul’da ise 400 kişiye 1 polis düşüyor. Birçok metropolle İstanbul’da yaşanan suçları kıyasladığımızda İstanbul kent güvenliğinin çok daha yüksek olduğunu görüyoruz. Ancak gazetelerde ve televizyonlarda Türkiye üzerine suç oranlarıyla ilgili çok daha farklı bir algı çizilmeye çalışılıyor. Tecavüz olayları yansıtıldığından çok daha düşük. Cinayet konusunda da durum böyle. 2017’de 100 bin ortalama nüfusa göre İstanbul’da işlenen cinayet suçunun 2,6 olarak gerçekleştiğini görüyoruz. Dünya üzerinde gelişmiş birçok ülkede bu rakamların çok daha yüksek olduğu yapılan araştırmalarda ortada” dedi.


“İstanbul’da suçların yüzde 5,4’ünü yabancılar işlemiş”


İstanbul’un ve hatta dünyanın en büyük problemlerinden birinin de yabancı uyruklu şahısların karıştığı suçlar olduğunu belirten Çalışkan, “İstanbul’da ağırlıklı olarak yaralama, yan kesicilik, iş yerinde hırsızlık, gasp ve evde hırsızlık gibi konularda yabancıların yer aldığını görüyoruz. İstanbul’da işlenen ve bizim katalog suçu olarak tabir ettiğimiz öldürme, yaralama ve gasp gibi önemli suçların yüzde 5,4’ünü yabancılar işlemekte. Son istatistiklere göre 300 cinayetin yüzde 15’ini, yan kesicilik suçlarının ise yüzde 35’ini yabancılar işlemiş” dedi.


“Suç oranlarında yüzde 17,5 düşüş var”


İstanbul’un suç istatistiğine de değinen Çalışkan, “İstanbul emniyet müdürlüğü olarak kendimizle yarışıyoruz. Geçen yıla olanla suçta yüzde 17,5 düşüş var. Bu rakamlar açıklandıktan sonra ‘Acaba suç saklanıyor mu?’ sorusu akıllarda beliriyor. Müfettişlerimiz tarafından da yapılan detaylı incelemelerde adliyedeki suç sayısıyla İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ndeki suç sayısı aynı. Suç saklama gibi bir durum söz konusu değil” şeklinde konuştu.


Prof. Dr. Yadigâr İzmirli: “ Hızlı kentleşme çatışma ortamı oluşturuyor”


Panelde bir konuşma gerçekleştiren İstanbul Aydın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yadigâr İzmirli ise suç oranlarının artmasında hızlı kentleşmenin önemli bir neden olduğunu kaydederek, şu ifadelerde bulundu: “Dünyanın en büyük problemlerinden biri hızlı kentleşme. Bu sorun kentleri çatışmaların odağı haline getiriyor. Güvenlik alanında ortaya yeni tehditler çıkıyor. Dünyadaki örneklere de bakıldığında bu yeni tehditlere karşı, zorlu bir mücadeleye girişilmesi gerektiğini anlıyoruz. Bu mücadele; uluslararası politika, uluslararası güvenlik ve istihbarat önlemlerinin yanı sıra kentlerin yapısını da kapsamalı.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Okan Buruk: “Büyük rekorlara imza atıyoruz” Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk, Y. Adana Demirspor galibiyetinin ardından yaptığı açıklamada “Büyük rekorlara imza atıyoruz. Daha büyük rekorlar ve başarılar bizi bekliyor. Bunun mutluluğunu yaşıyoruz” dedi. Trendyol Süper Lig’in 34. haftasında Galatasaray deplasmanda Y. Adana Demirspor’u 3-0 mağlup etti. Maç sonu basın toplantısında konuşan Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk, Adana deplasmanının zorlu olduğunu belirterek, “Adana deplasmanı birçok takım için çok zordur. Maç öncesi muhteşem bir koreografi vardı. Maç atmosferi çok güzeldi. Oyuna bakacak olursak da bizlerin ofansif anlamda çok kolay pozisyon ürettiğimiz oyunlardan biriydi. Oyun içerisinde rakibimizin de çok net pozisyonları vardı. Kaptanımız Muslera kendisi bir rekora imza attı. Galatasaray’ın kazandığı 3 puanda önemli bir rolü vardı. Rakibimize verdiğimiz pozisyonlardan dolayı mutlu değilim. Bugün buradan ayrılırken 7 puan önde ayrılıyoruz. Bir sonraki maça da hazırlanırken rakiplerimizin maçlarını da bekleyeceğiz. Kendi rekorumuzu geçtik, benim ve oyuncularım açısından çok önemli. Herkese teşekkür ediyorum. Hep beraber bu rekorları kırıyoruz. Büyük rekorlara imza atıyoruz. Daha büyük rekorlar ve başarılar bizi bekliyor. Bunun mutluluğunu yaşıyoruz” ifadelerini kullandı. Fenerbahçe ve Beşiktaş arasında oynanacak maç hakkında da sorulan soruya cevap veren Buruk, “Rakibimizin iki kanadı da çok geriye dönmedi. 56 kere ceza sahasına girip 25 şut atmışız. Rakibimiz iyi savunma yapamadı. Biz hep kendi maçımıza odaklanıyoruz. Biz kendi maçlarımızı kazandığımız için avantajlı olan biziz. Rakibimizin puan kaybetmesi halinde bu puan farkı 6 veya 7 olarak değişecek. Hiçbir şey bitmedi. Devam ediyoruz” diye konuştu.
Adana Hikmet Karaman: “Alkışlanacak bir mücadele ortaya koyduk” Y. Adana Demirspor Teknik Direktörü Hikmet Karaman, 3-0 mağlup oldukları Galatasaray maçı sonrası yaptığı açıklamada, “Futbolda bazen moral fiziksel kondisyonun önüne geçer. Gole kadar oyun anlamında, pozisyon anlamında alkışlanacak bir mücadele ortaya koyduk” dedi. Trendyol Süper Lig’in 34. haftasında Y. Adana Demirspor, evinde karşılaştığı Galatasaray’a 3-0 mağlup oldu. Maç sonu basın toplantısında konuşan Y. Adana Demirspor Teknik Direktörü Hikmet Karaman, “İlk 45 dakikada çok önemli pozisyonlar oluşturduk. Kaleci Muslera’yı tebrik etmek gerek. İkinci yarı 1-0 ve 2-0 oldu. Futbolcularım iyi mücadele etti. Gole kadar oyun anlamında, pozisyon anlamında alkışı hak eden bir performans ortaya koyduk. Maçın son bölümlerinde Galatasaray üstünlüğü ele aldı. Taraftarlarımıza da teşekkür ediyorum. Maç öncesi çok güzel bir atmosfer vardı. Galatasaray’a bundan sonra başarılar diliyorum” ifadelerini kullandı. "İlk 45 dakikada planlarımızın hepsi tuttu" Adana Demirspor’un zorluklar yaşadığını aktaran Karaman, “Bu takım 12 haftalık bir takım. Adana Demirspor takımı 12 haftadır birbirini tanımaya çalışan oyuncu gruplarıyla maça çıkıyor. Geçtiğimiz sezonların takımı ortada yok. İlk 45 dakikada planlarımızın hepsi tuttu. Yediğimiz gollerden sonra moraller bozuldu. Galatasaray gibi bir takıma karşı oynuyorsun ve ilk devre yakaladığın net pozisyonlar var. Futbolda bazen moral fiziksel kondisyonun önüne geçer. 2-0’dan sonra gördünüz ne kadar rahatladı. Yusuf Sarı ve Emre Akbaba çok önemli oyuncular ama yoklardı. Biz elimizdeki oyuncularla planlamayı en iyi şekilde yaptık. Müthiş bir maç izlendi. Futbol bir oyun, alkışlayacaksın. Bu oyunculara da sahip çıkacaksın. Zaman zaman kulüpler ekonomik ve sevk, idare anlamında zorluklar yaşayabilir. Biz de bunu şu anda kontrol ediyoruz. Semih Güler’in sakatlanması da bizi etkiledi. Alkışlanacak bir mücadele ortaya koyduk” diye konuştu.
Niğde Sağlıkçılar bu kez eğlendirdi Niğde Ömer Halisdemir Eğitim ve Araştırma Hastanesi çalışanları tarafından oluşturulan müzik grubu “Sağlığın Ritmi” konser verdi. Tamamı sağlık çalışanlarından oluşturulan müzik grubunun bu yıl 2.’sini gerçekleştirdikleri konser Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi’nde yoğun katılımla gerçekleştirildi. Konsere katılan Niğde Valisi Cahit Çelik, emeği geçenlere teşekkür ederek, sağlık çalışanlarının görevlerini büyük özveri ve fedakarlıkla yaptıklarını, ertelenemeyecek tek görevin sağlık olduğunu vurguladı. Vali Çelik, "Sağlık çalışanlarımızın müzikle ilgilenmesi bizleri memnun etmiştir. Devletimiz vatandaşlarımıza birçok alanda kamu hizmeti sunuyor. Güvenlik, eğitim, sağlık hizmeti sunuyor. Baktığımız zaman gerçekten sağlık hizmetinin bu hizmetler içerisinde çok farklı bir yeri olduğunu biliyoruz. Sağlık hizmetleri diğer hizmetlerden farklı olarak ertelenebilir, ötelenebilir bir hizmet değildir. Bu anlamda da ilimizde sağlık hizmeti sunmaya çalışan 4 bin 750’den fazla var. Ben hepsine Teşekkür ediyorum" dedi. Niğde Ömer Halisdemir Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimliği görevini Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Doğan’a devredecek olan Dr. Öğretim Üyesi Yakup Çekinkaya ise konserde duygusal bir veda konuşması yaptı. Başhekim Çetinkaya katılan davetlilere teşekkür ettiği konuşmasında, "Tamamı sağlıkçılardan oluşan müzik grubumuzun içinde sağlık çalışanlarımız var. Belki detone olacaklar, belki yanlış notaya basacaklar ama eğlenecekler, eğlendirmeye çalışacaklar. Buna ihtiyacımız var çünkü bizler 24 saat çalışan insanlarız, dolayısıyla sağlık çalışanlarının eğlenmek de hakkı diye düşünüyorum. Bugün benim başhekimliğimin son günü. Tüm sorumlularıma, çalışma personellerime çok teşekkür ediyorum. Kırdıklarım olabilir. Özür diliyorum, bana hakkınızı helal edin. Benim size hakkım helal olsun. Böyle muhteşem bir ekibin önünde yapabilecek şey sadece saygıyla eğilmek olur" diye konuştu. Yapılan konuşmaların ardından solist, koro üyeleri ve orkestranın sağlık çalışanlarından oluştuğu müzik grubu katılımcılara konser verdi. Sağlıkçıların sahnede gösterdikleri performans katılımcılar tarafından büyük büyük beğeni topladı.