SPOR - 13 Mart 2018 Salı 19:51

Jupp Heynckes: “Atmosferi heyecanla bekliyoruz”

A
A
A
Jupp Heynckes: “Atmosferi heyecanla bekliyoruz”

UEFA Şampiyonlar Ligi Son 16 Turu’nda Beşiktaş ile karşılaşacak olan Bayern Münih’te Teknik Direktör Jupp Heynckes basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

UEFA Şampiyonlar Ligi Son 16 Turu’nda Beşiktaş ile karşılaşacak olan Bayern Münih’te Teknik Direktör Jupp Heynckes basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Vodafone Park’taki atmosferi heyecanla beklediklerini söyleyen tecrübeli hoca, oyuncularının da konsantre şekilde sahaya çıkmasını istediğini söyledi.


Şampiyonlar Ligi’nin beklentilerinin çok yüksek olduğunu söyleyerek sözlerine başlayan Bayern Münih Teknik Direktörü Jupp Heynckes, “Bundesliga’yı domine edebilirsiniz. Çok büyük bir puan farkına sahibiz ama buna rağmen maçları ciddiyetle oynuyoruz. Ağır antrenmanlar yapıyoruz ancak bu otomatikleştirdiğimiz sistemi, pas oyununu, rakip kale önündeki oyunu hala mükemmelleştirebiliriz diye düşünüyorum. Yarın turu atlayacağımızı umut ediyorum. Ondan sonra en üst düzey rakiplerle karşılaştığımız zaman buna hazırlıklı olmalıyız. Oyuncularım çok çalışkan. Takım oyununu mükemmelleştirmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Bu işler süreç işidir ve bu süreç henüz tamamlanmadı” dedi. Ribery’nin önemli bir oyuncu olduğunu söyleyen Heynckes, “Ribery benim için son yıllarda performansını aynı seviyede tutmayı başaran ender oyunculardan birisi. Daha önceki dönemimde ve şimdiki dönemimde gördüğüm, bireysel olarak çok fazla çalışma yaptığı. Çok iyi hazırlandığı için ekim ayından sonra ritmini buldu ve eski performansına kavuştu. 2 hafta boyunca hastaydı ve buna karşın Hamburg karşısında iyi bir performans sergiledi. Benim tanıdığım Ribery olarak sahadaydı. İlk 11 oyuncusunu 1 hafta dinlendirmek istediğim zaman, bununla ilgili çok fazla tartışma ortaya çıkıyor. Ribery takımın en önemli isimlerinden” açıklamasını yaptı.



“Sabit bir 11’im yok”


İstanbul’a 20 üst düzey oyuncuyla geldiklerini sözlerine ekleyen Heynckes, “Bu oyuncuların kadromuzda olmasının bir sebebi var. Bundesliga maçından bir diğerine 6 farklı oyuncu kullandım. O zaman da aynı şeyi söyledim. Tüm oyuncularıma aynı seviyede güveniyorum. Benim için sabit bir 11 yoktur. Bu durum rakibe göre de değişir. Takım içinde defansif ve ofansif olarak iyi bir denge sağlamaya çalışıyorum. Bu durum yarın için de söz konusu olacaktır” dedi. Takımda sarı kart sınırında 3 oyuncunun olmasıyla ilgili sorulan soruyu da yanıtlayan başarılı hoca, “Ciddi bir şekilde oyuncularımı uyardım. 2013 yılında Barcelona’da 2. maçı oynarken, 5 oyuncumuz sarı kart sınırındaydı ve hiçbirisi o maçta kart görmeyip finalde oynayabildi. Oyuncular disiplinli oynadığı zaman, herhangi bir provokasyona mahal vermedikleri zaman kart görmüyorlar. Kimseyi sarı kart riskine karşın yedek bırakmayacağım ve sahaya süreceğim” şeklinde konuştu.



“Takımıyla nefes alan bir taraftar göreceğimize inanıyorum”


Vodafone Park’ın atmosferi hakkında da konuşan deneyimli çalıştırıcı, “Genel olarak bu konuda çok net bir fikrim var. Futbol dünyasındakiler için çok iyi bir atmosferde futbol oynamak çok önemlidir. Taraftar bu oyunun en önemli parçasıdır. Ben çok büyük maçlarda sahaya çıktım. Napoli deplasmanında müthiş bir atmosfer vardı. İnanıyorum ki yarın takımıyla nefes alan bir taraftar olacaktır. Bunun müthiş bir şey olduğunu düşünüyorum çünkü futbol budur. Taraftar olmadığı zaman yüksek gürültülü şekilde duygusuz bir futbol ortaya çıkar. Biz de güzel atmosferi sabırsızlıkla bekliyoruz” dedi. 5-0’lık sonuç nedeniyle rehavete girmemeleri gerektiğini de söyleyen Jupp Heynckes, “Takımımızda birçok tecrübeli oyuncu var ve sadece uluslararası arenada değil, kendi milli takımlarıyla da çok önemli maçlara çıkmış oyuncular var. 5-0’lık sonuç çok önemli bir avantaj gibi görünse de oyuncularım yüksek konsantrasyonla sahaya çıkmalı. Her zaman hazır olmalılar ve ilk maçta alınan sonucu düşünmemeliler. Takımım da bu seviyede oyunculara sahip ve hazırlar” ifadelerini kullandı.



“Rekorlar beni ilgilendirmiyor”


Takımdaki bazı isimlerle ilgili henüz karar vermediğini söyleyen tecrübeli hoca, “Bazı pozisyondaki oyuncularla ilgili henüz son kararımı vermedim. James’in de 3 hafta sakatlıktan dolayı oynamadığını düşünecek olursak, benim de tedbirli davrandığımı düşünecek olursak, onun da bir opsiyonu olduğunu söyleyebiliriz. Ama bunun kararını yarın vereceğim. Robben’in eğer yarın oynamasının gerektiğini düşünseydim oynayabilirdi. Bir kas sakatlığından bahsediyoruz ve bunun tekrar nüksetmesini istemiyorum. Bazı ağrıları var. Doktorla ve Robben’le konuştum ve Münih’te kalmasını istedim” dedi. Bu maçın kazanılması durumunda Şampiyonlar Ligi’nde üst üste 11 galibiyet alan tek teknik adam olacağı sorulan Heynckes, “Aktif teknik direktörler olarak medyaya göre daha farklı bakıyoruz istatistiklere. Futbolculuk dönemimde bu rekorlar çok fazla konuşulmazdı. Bundesliga’da da ilk çıktığım 11 maçta gol atmışım ama bunu Lewandowski 11 maçta üst üste gol atınca çıkan haberlerden öğrendim. Benim için en önemlisi iyi sonuçlara imza atmak” diyerek sözlerini tamamladı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Dayıdan yeğenlerine bakırcılık mirası Gaziantep’te Bakırcılar Çarşısı’nda 22 yıldır Turistlik El Sanatları Bakır ustalığı yapan Gökhan Bilici, 4 küçük yeğenine el sanatlarının püf noktalarını öğretiyor. Geleneksel bakırcılık sanatını gelecek nesillere taşıma misyonuyla hareket eden Bilici, bu zanaatın sadece bir meslek değil, aynı zamanda bir kültür mirası olduğuna inanıyor. Çocukların her biri, dayılarının yanında hem eğleniyor hem de bakırı şekillendirmenin inceliklerini öğreniyor. Gaziantep’in tarihi çarşısında, bu 4 genç çırak, bakırcılık sanatının inceliklerini öğrenirken, aynı zamanda bu mesleğin geleceğini de şekillendiriyorlar. “Hiçbir zaman bizi aç susuz bırakmayacak bir iş yapıyoruz” Bakırcılık sanatının hiçbir zaman ekonomik sıkıntı yaşatmayacağını söyleyen Bilici, “Turistlik El Sanatları Bakır ustasıyım. 22 yıldır bu işi yapıyorum. İşimi severek yapıyorum. Yeğenlerimde benimle birlikte çalışıyorlar. Bana yardımcı oluyorlar. Yeğenlerim yaklaşık 5 - 6 yıldır benimle çalışıyor. Mesleğimiz iyi bir meslek. Hiçbir zaman bizi aç susuz bırakmayacak bir meslek yapıyoruz. Fakat temelden eleman yetişmiyor. Mecbur biz yeğenlerimizi, çocuklarımızı yetiştirmeye çalışıyoruz. Yeğenlerimde severek yapıyor işini. Zaten bir işi severek yapmazsan ondan bir verim alamazsın. Biz burada çaydanlık, sürahi, cezve ve ayran bardağı gibi birçok şey yapıyoruz” dedi. “Meslekler bir altın bileziktir” Meslek öğrenmenin gelecekte avantaj oluşturacağına değinen Bilici, “Bu mesleğin ölmemesi için herkesin kendi çocuğunu tüm meslek dallarında bir işe başlatmalı. İlerleyen zamanlarda esnaf olarak mesleğimiz ölmek durumunda. Biz son aşamasındayız. Belki bundan 5 yıl sonra hiç eleman yetişmeyecek. Okuyan kişinin mesleği oluyor. Eğer okumazlarsa ellerinde bir meslek olması onlar için gelecekte avantaj olur. Meslekler bir altın bileziktir” şeklinde konuştu. “12 yıldır bu mesleği ve severek yapıyorum” Henüz 18 yaşında olmasına rağmen 12 yıldır çıraklık yaptığını söyleyen yeğen Ahmet Kaya, “6 yaşında başladım. 12 yıldır bu mesleği ve severek yapıyorum. Ben çok sevdiğim için kardeşlerimde ilgi duymaya başladı mesleğe. Kardeşlerimde artık severek yapıyor işini. Ben bu mesleği ustaların eline bakarak öğrendim. Benim bir küçüğüm Ömer, 8 yıldır yapıyor bu işi. Onun küçüğü Mehmet, 4 yıldır yapıyor. En küçüğümüz Emre, 9 yaşında 3 yıldır da o yapıyor” diye konuştu.
Malatya Uzmanlardan ’kene’ uyarısı Malatya’nın Yeşilyurt ilçesinde görev yapan Aile Hekimi Dr. Fuat Zengin, havaların ısınması ile birlikte kenelerden bulaşan KKKA virüsü tehdidine dikkat çekerek, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi vakalarına karşı vatandaşları uyardı. Halk arasında bilinen adıyla kene ısırması olan Kırım Kongo Kanamalı Ateş (KKKA) hastalığı, Türkiye’de özellikle kırsal kesimlerde kentlere oranla daha fazla görülüyor. Vakalarda yanlış müdahale sebebiyle KKKA ateş, halsizlik, iştahsızlık, kas ağrısı, baş ağrısı, bulantı, kusma, ishal ve ağır vakalarda kanama gibi izler ile kendisini gösterebiliyor. “Doğru bir yöntemle bulunduğu yerden alınmalı” Kene ısırığına maruz kalan birine panik yapmadan doğru müdahalede bulunulmasının önemine dikkat çeken Aile Hekimi Dr. Fuat Zengin, "Halk sağlığını ilgilendiren önemli konulardan bir tanesi de kenedir. Kene bir parazittir. Bu parazit daha çok Nisan ve Eylül aylarında toprak ve hayvancılıkla uğraşanlarda daha çok görebildiğimiz bir parazit türüdür. Kene, daha çok hayvanlarda emdiği virüsü insana taşıyor, taşınan virüs belirli bir zamanda sonra bir takım ciddi rahatsızlıklara neden olabiliyor. Kene bir insanı ısırdıktan sonra 12 ila 24 saat gibi bir süre geçmiş olması gerekiyor ki virüs bulaşmış olsun. Isırığa maruz kalan bir kişi öncelikle endişelenmeli ve kene doğru bir yöntemle bulunduğu yerden alınmalı. Sigara ile yakmak, üzerine alkol dökmek, keneyi yakmak bunlar kesinlikle yanlış olan yöntemlerdir. Kırsal bölgede yaşayan ve kenenin ısırdığı bir kişi ne yapacağını bilmiyorsa ya pense ya da bir ipi daire şeklinde keneye geçirerek yavaşça keneyi endişelenmeden çıkaracağız. Kene çıkarma esnasında endişelendirilir ve de sıkıştırılırsa patlama durumunda sıçrayan virüs ciddi sorunlara neden olabilir” dedi. "Elbise tercihine dikkat edilmeli” Tarım ve hayvancılıkla uğraşan vatandaşların elbise tercihlerine dikkat etmesi gerektiğini belirten Zengin, "Tarım ve hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımızın vücutlarında açık yer olmamalı. Çalışırken, çorap ve çizme giymelerinin yanı sıra eldiven kullanımı önemlidir. Kene, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığına sebep olabiliyor, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi riskinden dolayı kene ısırması önem arz etmektedir. Isırma sonrası hızlıca çıkarılmalı ve kontrollerin yapılması önerilmektedir" diye konuştu.
Hatay Köpek saldırısından kaçarken ayağını kıran çocuk, yaşadıklarını anlatı Hatay’ın Samandağ ilçesinde köpek saldırısına uğrayan 14 yaşındaki kız çocuğunun, saldırıdan kaçarken ayağı kırıldı. Olay anı güvenlik kamerasına yansırken, çocuk yaşadığı korku dolu anları anlattı. Olay, Samandağ ilçesi Değirmenbaşı Mahallesi’nde meydana geldi. 23 Nisan akşamı kuzenleriyle dışarıya çıkan 14 yaşındaki Zeynep Açar, yolun karşısında duran köpeğin saldırısına uğradı. Köpeğin üzerlerine doğru koştuğunu gören Açar, köpekten kaçarken yere düştü ve ayağını kırdı. Köpeğin kızlara saldırma ve Açar’ın kaçarken ayağını kırılma anları güvenlik kamerasınca kaydedildi. Kızı köpek saldırısına uğradıktan sonra konuşan Mithat Açar, yetkililerden sokak köpeklerinin toplanmasını istiyor. “O korkuyla ve can havliyle koşarken ayağımı çarptım ve kırıldı” Köpekten kaçtığı esnada ayağına kütüğe çarptığını belirten 14 yaşındaki Zeynep Açar, “Kuzenlerimle akşam yürüyüş yapmak istedik. Yolun karşısında bir köpek vardı. Köpeğe herhangi bir kışkırtma yapmamamıza rağmen üstümüze doğru koşmaya başladı. Biz de o korkuyla ve can havliyle kendimizi koşarken bulduk. Ben de o sırada ayağımı kütüğe çarptım. O esnada ayağım kırıldı. Şu an ayağımda hala ağrılarım var. Yürüme sürecim 2 ay sürebilir. Sokak köpekleri hakkında gerekenlerin yapılmasını istiyorum” dedi. “Kızım bu acıları çekti ama başka çocuklar çekmesin” Kızının yolda giderken köpek saldırısında uğradığını ifade eden Mithat Açar, “Geçen Çarşamba günü kızım ve kuzenleri yolda giderken akşam saatlerinde bir köpeğin saldırısına uğradı. Kızım köpekten kaçmaya çalışırken yolda duran kütüğe ayağa takılarak yere düşünce ayağı kırılıyor. Kızım bir köpek saldırısına uğradığını söyledi. Çevrede çok köpek var ama kızıma bir köpek saldırdı. Bir köpeğin saldırısı da yeterli oluyor. Yetkililerden sokak köpeklerinin toplanmasını istiyorum. Kızım bu acıları çekti ama başka çocuklar çekmesin. Yetkililerden bir çözüm bulmalarını istiyorum” ifadelerini kullandı.