SAĞLIK - 30 Eylül 2024 Pazartesi 10:25

Kalıcı makyaj uygulamalarına dikkat: “Körlüğe kadar gidebilecek durumlar oluşabilir”

A
A
A

Makyaj malzemelerinin göz sağlığına etkisi ve kalıcı uygulamalar üzerine konuşan Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Arzu Taşkıran Çömez, “Makyaj kadının günlük hayatında çok önemli bir yer tutuyor ancak ürünlerimizi başkalarıyla paylaşmamalıyız çünkü enfeksiyon riskini oldukça fazla artırıyor. Ürünlerin son kullanma tarihine dikkat etmeli, bir başka önemli şey ise mağazalarda denememiz için verilen ürünlerin tek kullanımlık olduğundan emin olmamız gerekir. Kalıcı makyaj bir dövme işlemi, bu işlemle göz içi inflamasyonu, körlüğe kadar gidebilecek durumlar da oluşabilir” dedi.

Makyaj uygulamaları toplumda birçok kadın tarafından sıklıkla tercih edilirken uzmanlar, göz sağlığını korumak için makyaj malzemesi kullanırken dikkat edilmesi gereken noktaları sıklıkla vurguluyor. Kozmetik ürünlerin bilinçsiz kullanımı, hijyene dikkat edilmemesi, kullanılan ürünlerin başkalarıyla paylaşılması gibi nedenlerin göz sağlığı açısından risk oluşturduğunu belirten Prof. Dr. Cemil Taşcıoğlu Şehir Hastanesi Göz Hastalıkları Bölümü Eğitim Sorumlusu Prof. Dr. Arzu Taşkıran Çömez de önemli uyarılarda bulundu. Prof. Dr. Çömez, lens kullanan kişilerde makyaj süreçlerine yönelik bilgi verirken kalıcı makyaj uygulamalarına ilişkin de açıklamalarda bulundu.

“Körlüğe kadar gidebilecek durumlar oluşabilir”

Kozmetik ürünlerin kadınlar tarafından çok tercih edildiğini ancak kullanırken dikkat edilmesi gereken noktalar olduğunu aktaran Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Arzu Taşkıran Çömez, şöyle konuştu:

“Makyaj kadının günlük hayatında çok önemli bir yer tutuyor. Bazı hususlara dikkat ettiğimiz sürece çok da bir sıkıntı yaşamayabiliriz. Bu hususlardan en önemlilerinden bir tanesi makyaj malzemelerinin kişiye özel olduğunu aklımızda tutmamız lazım. Arkadaş ya da aile bireylerimizle kendi ürünlerimizi paylaşmamamız gerekmekte çünkü bu enfeksiyon riskini oldukça fazla artırıyor. Bir başka önemli şey de mağazalarda denememiz için verilen ürünler, bunların sadece bizim için açıldığından ve tek kullanımlık olduğundan emin olmamız gerekir. Kalıcı uygulamalar, bazen kemoterapi ya da çeşitli cilt hastalıkları sonrası kirpiklerini kalıcı olarak kaybetmiş hastalara da uygulandığı için uygun kişiler, uzmanlar tarafından uygun ürünlerle steril ortamlarda yapılıyorsa uygulanabileceğini düşünüyorum. Her gün yapılacak bir takma kirpik uygulaması değil zaman zaman gerekli durumlarda uygun olacağını düşünüyorum. Bir takım yan etkileri, önemli komplikasyonları olabilir. Enfeksiyon bunlardan en önemlisi, kalıcı kirpik kaybı, yani kendi kirpiklerinizi kaybedebilirsiniz. Göz kapağının içe ya da dışa dönmesi görülebilir. Ayrıca kalıcı makyaj bir dövme işlemi, mikro pigmentasyon dediğimiz bir işlem, bu işlemle göz içinde üveit dediğimiz göz içi inflamasyonu körlüğe kadar gidebilecek durumlar da oluşabilir” dedi.

“Makyaj malzemelerinin son kullanma tarihine dikkat etmeliyiz"

Makyaj ürünlerinin son kullanma tarihlerinin göz ardı edilmemesi gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Çömez, “Makyaj malzemelerinin sıvı içerikli olanlarında belli bir tarihten sonra mikroplar, mantarlar, bakteriler üreyebilir, son kullanma tarihine dikkat etmemiz gerekiyor. Her üründe olduğu gibi makyaj malzemelerinde de bir son kullanma tarihi var, belki birçoğumuz çok dikkat etmiyoruz. 3-6 ay maksimum bu süreler kadar kullanıp sonra atıp kesinlikle yeni ürünlere geçmemiz gerekiyor çünkü onları çıkarttığımızda enfeksiyon riskini artıyoruz, tekrar içeriye sokuyoruz. Havadan bile birtakım bulaşlar olabilir. Kontak lens kullanan hastalarda takmadan önce ellerimizi yıkayıp kurutuyoruz. Sonrasında lensimizi takıyoruz, makyajımızı lensimizi taktıktan sonra yapmamız gerekir. Makyajı çıkartmadan önce kontak lensimizi çıkartacağız ve makyajımızı bir temizleyiciyle çıkarmamız lazım. Su bazlı yumuşak bir temizleyiciyle yatmadan önce muhakkak göz çevremizi ve yüzümüzü temizlememiz lazım. Bunu yumuşak hareketlerle, ovuşturmadan, çekiştirmeden yapmalıyız çünkü göz çevresinde gözümüzün estetik olarak daha sağlıklı, güzel görünmesini sağlayan bağlar var, onları gevşetmememiz gerekiyor. Makyaj malzemelerine bağlı kişiye özel birtakım alerjik durumlar oluşabilir. Size iyi gelen bir makyaj malzemesi bende alerji yapabilir. O yüzden ilk aldığımızda göz çevresine uygulamadan önce bileğimizin iç kısmında ürünü denememiz lazım. Eğer bir alerjik durum oluşmuyorsa göz çevresine uygulamamız gerekiyor. Makyaj yaparken enfeksiyon oluşması durumunda yani gözde çapaklanma, uyanma, batma, ışığa hassasiyet gibi bulgular olduğunda öncelikle makyajı sileceğiz. Makyaj yapmaktan bir süreliğine vazgeçeceğiz. Elimizdeki makyaj malzemelerinin maalesef tamamını atacağız. 2 hafta kadar bir tedavi aldıktan sonra yeni makyaj malzemeleriyle makyajımıza devam edebiliriz ama bu aşamada makyaj malzemelerinin tamamen atılması gerektiğini de söylemek isterim" şeklinde konuştu.

Hasibe Karadağ - Emre Baba

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Kadın sağlığında kritik mesaj: Tek belirtiyle kanser kararı verilmez Kadınlarda görülebilen bazı jinekolojik kanserlerde erken farkındalığın önemine değinen Kadın Hastalıkları ve Doğum ve Jinekolojik Onkoloji Cerrahisi Uzmanı, tek bir belirtiyle kanser tanısı konulmasının doğru olmadığı, her bireyin durumu, tıbbi öyküsü ve muayene keşifleriyle birlikte değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Özel Adatıp Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum ve Jinekolojik Onkoloji Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Hakan Camuzcuoğlu, kadınlarda görülebilen bazı jinekolojik kanserlerde erken farkındalığın önemine değindi. Camuzcuoğlu, bu hastalıkların her zaman belirgin bir şikayetle başlamayabileceğini belirterek, "Bazı kadınlarda hiçbir belirti olmazken, diğerlerinde çok hafif ve belirsiz şikayetler görülebilir. Bu sebeple kişinin kendi döngüsünü ve vücudunu takip etmesi önemlidir" dedi. "Tek bir belirtiyle kesin netice çıkarmak doğru değildir" Adet dışı kanama, cinsel ilişki sonrası kanama veya ağrı, pelvik bölgede uzun süreli rahatsızlık, karında şişlik veya baskı hissi, açıklanamayan kilo kaybı, gibi keşifler her zaman kanserle ilişkili olmadığını belirten Prof. Dr. Camuzcuoğlu, "Tek bir belirtiyle kesin netice çıkarmak doğru değildir. Her bireyin durumu, tıbbi öyküsü ve muayene keşifleriyle birlikte değerlendirilmelidir. Her kadının risk faktörü ve sağlık geçmişi farklıdır. Bu sebeple değerlendirme süreci kişiye özel yapılmalıdır" diye konuştu.
Konya Karısını 22 bıçak darbesiyle öldüren zanlı, "Kolumda Ebru yazıyor" diye kendini savundu Konya’da özel ders vermeye gittiği sitenin önünde boşanma aşamasındaki öğretmen karısını öldüren zanlı, indirimsiz ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. Yargılandığı davada son sözü sorulan katil zanlısı, "Bana iftira atıyorlar hatta kolumda ’Ebru’ yazıyor. Başında ve sonunda sonsuzluk işareti var. Kayınvalidem yüzünden yuvamız bozuldu" diye kendini savundu. Olay, 25 Ekim saat 18.30 sıralarında merkez Meram ilçesi Havzan Mahallesi Ebussuud Efendi Caddesi’nde bulunan bir sitede meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Abdullah Küçüktaşdemir (47), boşanma aşamasındaki eşi özel bir eğitim kurumunda öğretmen olan Ebru Küçüktaşdemir’i (45) özel ders vereceği site önüne kadar takip etti. Burada ikili arasında çıkan tartışmada Abdullah Küçüktaşdemir, yanında bulunan bıçakla Ebru Küçüktaşdemir’i vücudunun çeşitli yerlerinden 22 bıçak darbesiyle yaraladı. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Polis ekipleri şüpheliyi etkisiz hale getirirken, olayda ağır yaralanan kadın ilk müdahalenin ardından kaldırıldığı Meram Devlet Hastanesi’nde hayatını kaybetti. Gözaltına alınan zanlı koca, ifadesinin ardından sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi. Konya’yı terk et mesajı atmış Konya Cumhuriyet Başsavcılığı olayla ilgili soruşturmasını tamamlarken, tutuklu olan zanlı hakkında ’kadına karşı tasarlayarak öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talebiyle dava açıldı. Hazırlanan iddianamede katil zanlısı kocanın eğitim fakültesindeki eğitimini yarıda bırakmasına rağmen, yıllardır özel dershanede Türkçe öğretmenliği yaptığı belirtildi. Zanlının telefonunda yapılan inceleme sonrası olay günü Ebru Küçüktaşdemir’e, "Cezaevinden başka yer mi var, bugün bu iş bitecek. Bende her şey bitti. Aklın varsa Konya’yı terk et" şeklinde tehdit mesajları attığı ortaya çıkarken, olaydan yaklaşık 6 saat önce "Av bıçağı Konya" gibi aramalar yaptığı da iddianamede yer aldı. "Bana iftira atıyorlar, kolumda ’Ebru’ yazıyor" Konya 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde ’eşe karşı tasarlayarak öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla dava açılan Abdullah Küçüktaşdemir’in yargılanmasında karar duruşması görüldü. Zanlı koca duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Mahkeme heyetince son olarak söylemek istedikleri sorulan katil zanlısı, "Ben para pul düşkünü değilim, bana iftira atıyorlar. Kolumda ’Ebru’ yazıyor başında ve sonunda sonsuzluk işareti var. Ben eşimi sonsuzluğa göndermedim. Eşimin annesi yüzünden, yuvamız yıkıldı" diye konuştu. Mahkeme heyeti, Abdullah Küçüktaşdemir’e ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası verdi.