GÜNDEM - 01 Aralık 2024 Pazar 11:22

Kimlik numarası başına dert oldu, katil de oldu, hamile de kaldı

A
A
A

İstanbul Büyükçekmece’de yaşayan 26 yaşındaki 2 çocuk babası Abdulselam Deniz’in kimlik numarası başına dert oldu. Kimlik numarasının çoğu rakamının aynı sayılardan oluşması sebebiyle kötü niyetli kişilerin hedefi olan Deniz, bugüne kadar, terör örgütü üyesi olma, adam vurma, sayısız icra dosyası ve hatta hamile kalmaktan bile kaydı çıktı. Hastanede bazen kayıtlarda ölü bile göründüğünü söyleyen genç adam, hayatının büyük kısmının emniyet ve adliyede ifade vermekle geçtiğini, kimlik numarası değişmesi için yardım beklediği söyledi.

Büyükçekmece’de çaycılık yaparak geçimini sağlayan 2 çocuk babası 26 yaşındaki Abdulselam Deniz’in kimlik numarası görenleri şaşırttı. Daha önce çok kez emniyete ve mahkemeye ifade verdiğini söyleyen Deniz onlarca kez icralık olmasının yanı sıra, terör örgütünü destekleyen bir dernek kurmaktan bile başı belaya girdi. Hastane kayıtlarında ise, ölü olarak çıkan 2 çocuk babası Deniz, e-nabızda bir keresinde hamile bile çıktığını söyledi.

Kimlik numarasının kolaylığı yüzünden başına çeşitli sorunlar açıldığını kaydeden Abdulselam Deniz, “Numaranın kolaylığı sebebiyle başıma bir sürü iş geliyor. Kimliğimden dolayı katil oluyorum. Hırsız, dolandırıcı, vergi kaçakçısı oluyorum. Tamamen kimlik numaram yüzünden. Bunun yüzünden, karakollarda, mahkemelerde gidip ifade veriyorum. Kendimi açıklamak zorunda kalıyorum” dedi.

Doğduğu günden beri başının sürekli belada olduğunu kaydeden Deniz, “Hemen hemen doğduğumdan beri çocukluğumdan beri ifadeler vermeye gidiyorum ben. Bana ait olmayan krediler, borçlar var. Her seferinde kendimi aklamaya çalışıyorum. Bir ara terörist dediler bana terör örgütü kurmaktan evime baskın yapıldı. Bildiğiniz şafak operasyonu yapıldı bana. Ben o zaman okula gidiyordum. Lise zamanımdaydı. Sonra memur beyler kağıt bıraktılar vatana emniyete gelsin diye. Beni görünce çok şaşırdılar çocuktum çünkü daha. O zaman araştırdılar bir dernekmiş burası terör örgütüne yardım eden bir dernek. Boş kalan yere de benim kimlik numaramı kafadan dolduruyorlar” diye konuştu.

“E-nabızda gebelik durumum gözüküyor”

Çocukken hastanelerde babasının sigortasından da bu yüzden yararlanamadığını kaydeden Deniz, “Bir gittim gazi dediler, bir kere daha gittim ölüsün dediler. Bir kere daha gittim 90 yaşındasın dediler. Bazen gittiğimde senin kaydın yok dediler. Ama bugün kayıt olmayan bir vatandaş hastaneye gidiyor. Kimlik numarasını kafadan sallıyor. Numaraların hepsini sallayınca olan bana oluyor. Ben e-nabza girdiğimde hastane kayıtlarımda kadın doğum bile var. Gebelik durumu gözüküyor. Ben bugün İstanbul’dayım İstanbul dışına da çıkmamışım kolay kolay. Gaziantep’te, Konya’da, Giresun’da benim muayene olduğum gözüküyor. Ya trafik cezası yiyorum ben, ya suç işliyorum, ya adam vuruyorum. Ya dolandırıcı çıkıyorum. Gidip her seferinde ifade veriyorum. Çok gittiğim için memur beyler tanıyorlar beni artık. 100’ün üstünde suç dosyam var. Ben bunları yapıyorsam benim dışarıda ne işim var” şeklinde konuştu.

“Hayatım hep ifade vermekle geçiyor”

Evli ve 2 çocuğu olduğunu söyleyen Deniz, “Çoğu zaman onları da ifade vermeye götürüyorum. Bakıyorlar çocuklar, benim de durumumu biliyorlar. Benim hayatım hep ifade vermekle geçiyor. Kendimi açıklamakla geçiyorum. Yetkililere yalvarıyorum. Allah rızası için benim kimliğimi değiştirin. Tamam yanlışlık olmuş hata olmuş ama bu sorununun düzelmesi gerekiyor. Ben kendim yapılması gereken her şeyi yaptım. Her yere yazdım. Nüfusa gidiyorum. Nüfus memurları bana diyor ki böyle kimlik mi olur. Kimisi bana diyor ki kimliği sen yapmışsın. Böyle bir şey olabilir mi” dedi.

Murat Delice

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kars Sarıkamış şehitleri için eksi 10 derecede saygı nöbeti Sarıkamış Harekatı’nın 111’inci anma etkinlikleri kapsamında Allahuekber Dağları’nda donarak şehit olan binlerce Mehmetçiğin anısına öğrenciler sıfırın altında 10 derece soğukta temsili saygı nöbeti tuttu. Etkinlik, Kafkas Üniversitesi Sarıkamış Meslek Yüksek Okulu önünde başladı. Okul önünde toplanan öğrenciler ve protokol üyeleri, ellerinde Türk bayraklarıyla yaklaşık 4 kilometre yürüyerek Alisofu Şehitlik Anıtı’na geldi. Buradaki program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. O dönemde yaşanılan zorlukları hissetmek adına asker kıyafeti giyen öğrenciler, değişimli olarak Alisofu Şehitlik Anıtı’nda temsili saygı nöbeti tutarak nöbet değişimi gerçekleştirdi. Kuran-ı Kerim tilaveti ve duaların ardından program sona erdi. Programın ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Kars Valisi Ziya Polat, "Ecdadın, atalarımızın izinde, onların iman dolu yüreklerine vatan, millet sevdasıyla Allahuekber Dağları’nda şahadet şerbeti içmesinin 111’inci yılındayız. Öncelikle tüm şehitlerimizi, bütün ecdadımızı rahmetle, minnetle anıyoruz. Kardan kefen giyen atalarımızı, büyüklerimizi bu imanı, inancı gençlerimize aktarmak için bugün 22 Aralık’ta genç kardeşlerimiz, hemşehrilerimiz, STK’larımız, kurum kuruluşlarımız, saygı nöbeti yürüyüşümüzü devraldık. Genç kardeşlerimizle saygı nöbetine başladık. Tabii bu dağlar, Allahuekber Dağları on binlerce yiğidin iman dolu, inanç dolu, devlet, millet için düşmandan çok soğukla mücadelesinin hüzün hikayesinin yazıldığı topraklar. Bu devlet, bu millet için şehit olan şehadet şerbeti içmek için yola çıkan tüm şehitlerimize rahmet, minnet, saygılar diliyoruz" dedi. Polat, "Bugün nöbeti devralan genç kardeşlerimiz aynı kalple, aynı akılla bu iman, bu inançla yürüdüler ve yürüyecekler. Bu devlete hizmet etmek, bu millete hizmet etmek için gerektiğinde de canımızı seve seve feda etmek için yürüyoruz. Nöbeti tutuyoruz, nöbeti devralıyoruz. Sarıkamış şehitlerimizi anma programı 3-4 Ocak’ta bu topraklarda olacak. Tüm hemşehrilerimizi anma töreni programımıza davet ediyoruz. Birlikte dağlarda aynı soğuğu hissediyoruz. Belki aynı soğuk olmayabilir ama bu imanla, bu inançla, bu düşünceyle bu yollarla şehitlerimizin izinde yürümek için tüm hemşehrilerimizi, tüm insanlarımızı, Türk milletimizi buraya davet ediyoruz" diye konuştu. Yapılan konuşmaların ardından program sona erdi. Programa, Vali Ziya Polat, Kars Belediye Başkanı Prof. Dr. Ötüken Senger, Sarıkamış Kaymakamı Enis Aslantatar, Sarıkamış Belediye Başkanı Serdar Kılıç, AK Parti Kars İl Başkanı Muammer Sancar, Milliyetçi Hareket Partisi İl Başkanı Tolga Adıgüzel, Kızılay Kars Şube Başkanı Kübra Hüryurt, daire amirleri, STK temsilcileri ile çok sayıda öğrenci katıldı.
Ankara AK Parti Milletvekili Ensarioğlu: "Söz konusu açıklamalarım, Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi" Çevre Komisyonu Başkanı ve AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Galip Ensarioğlu, "Benim düşünce ve açıklamalarım açık ve nettir. Söz konusu açıklamalarım, parti politikalarımızda sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi dışında, kimsenin çelişkili irade ortaya koyamayacağı ve AK Parti’de böyle bir şeyin mümkün olmayacağını kesin cümlelerle hatırlatmak adınaydı. Sayın Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi" dedi. Ensarioğlu, bir yabancı yayın kuruluşuna verdiği röportajla ilgili yazılı açıklama yaptı. Ensarioğlu şunları kaydetti: "Yabancı bir yayın kuruluşuna Terörsüz Türkiye süreci ve Meclis Komisyon çalışmalarıyla alakalı verdiğim bir mülakatta, sürece dair yaptığım değerlendirme sonunda, sunucunun ısrarlı Suriye politikası konusunda, sayın Cumhurbaşkanımız ve Dışişleri Bakanı sayın Hakan Fidan’ın politikalarında çelişkiler olduğuna dair verdiğim cevapta, böyle bir şeyin olmayacağını söyledim. Sözlerimin sonunda partimizin ve hükümetimizin politikalarını belirleyen iradenin sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi olduğunu, buna karşı bir irade ortaya koyanın ya görevi bırakması gerekir, ya da görevden alınır şeklindeki ifademin amacı ve maksadı gayet net olduğu halde üç gündür, bağlamı ve maksadı dışında, bazı art niyetli çevrelerin çeşitli sosyal medya mecralarında çarpıtarak yorumladıklarını üzüntüyle müşahede ettim. Benim düşünce ve açıklamalarım açık ve nettir. Söz konusu açıklamalarım, parti politikalarımızda sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi dışında, kimsenin çelişkili irade ortaya koyamayacağı ve AK Parti’de böyle bir şeyin mümkün olmayacağını kesin cümlelerle hatırlatmak adınaydı. Sayın Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi."